Forumda yenilikler devam etmektedir , çalışmalara devam ettiğimiz kısa süre içerisinde güzel bir görünüme sahip olduk daha iyisi için lütfen çalışmaların bitmesini bekleyiniz. Tıkla ve Git
x

Oruc ceşitleri ve acıklamaları

Oruc ceşitleri ve acıklamaları
0
76

ahmet0135

FD Üye
Katılım
Nis 13, 2018
Mesajlar
3,764
Etkileşim
85
Puan
48
F-D Coin
0
Oruc ceşitleri ve acıklamaları nelerdir

Oruc, farz, vacip ve nafile olmak uzere uce ayrılır Ayrıca tutulması yasaklanan oruclar da vardır Bunlar orucun bizzat kendisiyle değil de tutulduğu vakit veya tutulma şekliyle ilgilidir Bu konu Yasak Edilen Oruclarbaşlığı altında mustakil olarak ileride gelecektir

1 Farz Oruclar
Farz olan oruclar; Ramazan orucu, Ramazan orucunun kazası ve Ramazan orucunun bozulması sebebiyle tutulan kefaret orucu, zıhar, yanlışlıkla ve kaza ile adam oldurme, hacda iken vaktinden once tıraş olma(halk) ve yemin icin tutulacak olan kefaret oruclarıdır
a Ramazan Orucu:
Ramazan ayında oruc tutmak farzdır Farz oruc deyince Ramazan orucu kastedilir Bu ay Ramazan orucuna tahsis edilmiştir
b Ramazan Orucunun kazası
Bu, kendisine oruc farz olan bir kimsenin Ramazan ayında tutmadığı veya meşru bir ma'zeretinden dolayı bozduğu her gunku orucun karşılığı olarak, ramazan ayının haricinde oruc tutmasıdır Buna gore bir kimse yolculuktan, hastalığının artmasından (bu durum hastanın kendi kanaatiyle veya uzman Musluman bir hekimin bildirmesiyle olur); kadınlar da hayız, nifas gibi bir mazeretten dolayı oruc tutmaz veya bozarlarsa, tutamadıkları gun sayısınca oruc tutmaları farzdır Bunu Kur'an'ın şu ayeti ifade etmektedir: Sizden kim hasta veya seferde olursa, tutamadığı gunler sayısınca başka gunlerde oruc tutar
Ramazan orucu kazaya kalan kimse, bunu kaza etmeden sonraki Ramazana ayı geldiğinde, gelen Ramazan orucunu tutar daha sonra kazaya kalan orucunu tutar Cunku kaza icin zaman geniştir
Şafiilere gore, bir ramazana ait kaza orucunu, diğer Ramazan gelmeden once tutmak gerekir Onceki Ramazan orucu tutulmadan ikinci bir Ramazan gelirse, gelen Ramazan orucu tutulur kazaya kalan oruclar icin hem kaza ve hem de her gun icin bir fidye vermek gerekir Cunku kaza vaktinden cıkarılmıştır Kazayı vaktinden sonraya bırakmak ise, yerine getirilmesi gereken bir ibadeti sonraya bırakmak gibidir
Yolculuk veya hastalık sebebi ile Ramazan orucunu tutamamış olan bir kimse, kazaya kalan orucların tamamını veya bir kısmını kaza edebilecek bir zaman bulmuş iken, bunları kaza etmeden olum surecine girmişse malının ucte birinden odenmek uzere kazaya kalan her bir gun icin bir fidye odenmesini vasiyet etmesi gerekir Bu fidye fakirlere verilir Aynı şekilde meşru bir ozru olmaksızın kasden Ramazan orucunu tutmayan kimsenin de ister kaza edecek vakit bulsun ister bulamasın, olduğu zaman malının ucte birinden fidye verilmesini vasiyet etmesi vacipdir Cunku yapılması mumkun olan bir ibadeti terk etmiştir Boyle bir kimse vasiyet etmediği takdirde, varislerin bu fidyeyi vermeleri uzerlerine vacip değildir Ama isterlerse kendi mallarından bir bağış olarak verebilirler Olen kimsenin varisleri veya varisi olmayanlar olu adına orucu tutmak suretiyle kaza edemezler Boyle beden ile yapılan ibadetlerde, başkasına vekalet edilemez Ancak kendileri icin tuttukları orucların sevabını oluye bağışlayabilirler
İmam Şafiiye gore, olu vasiyet etsin veya etmesin, onun geriye bıraktığı malın tamamından kazaya kalmış oruclarının fidyesi verilir Boyle bir olu adına da velisi oruc tutabilir
c Kefaret Orucları

Ramazan Orucunun kefareti
Ramazan orucunu, kasden, bilerek veya herhangi bir ozur olmaksızın bozmak, kaza ile birlikte iki ay peşipeşine kefaret orucu tutmayı da gerektirir Bu husus değişik hadislerde bildirilmiştir:
Ebu Hureyre (ra) dan rivayet edilen bir hadiste şoyle buyurulmuştur:
Bir adam Resulullah'a gelerek: 'Mahvoldum!' dedi Peygamber Efendimiz: 'Seni mahveden şey nedir?' buyurdu Adam: 'Ramazan'da hanımımla ilişkide bulundum' dedi Bunun uzerine Peygamber Efendimiz (aleyhissalatu vesselam): 'Kole azad edecek kadar mal bulabilir misin?' buyurdu Adam: 'Hayır' dedi Peygamber Efendimiz (aleyhissalatu vesselam): 'Peş peşe iki ay oruc tutabilir misin?' buyurdu Adam: 'Hayır' dedi Peygamber Efendimiz (aleyhissalatu vesselam): 'Altmış fakiri doyuracak kadar mal bulabilir misin?' buyurdu Adam yine: 'Hayır' dedi Sonra adam oturdu Peygamber Efendimiz (aleyhissalatu vesselam)'e bu esnada bir zenbil icinde hurma getirildi Peygamber Efendimiz bu hurmaları adama uzatarak, 'Bunları sadaka olarak ver' buyurdu Adam: 'Bizden daha fakiri mi vardır?' Medine'nin doğusu ve batısındaki siyah taşlık yerler arasında bizden daha muhtac bir aile yokturdedi Bunun uzerine Peygamber Efendimiz (aleyhissalatu vesselam) dişleri gorununceye kadar gulumsedi ve şoyle buyurdu: 'Git bunları ailene yedir'
Ebu Hureyre (ra) dan rivayet edilen bir başka hadiste şoyledir: Bir kimse Ramazan ayında orucunu bozmuştu Peygamber Efendimiz (aleyhissalatu vesselam) ona bir kole azat etmesini buna gucu yetmiyorsa iki ay oruc tutmasını bunu da yapamıyorsa altmış fakiri doyurmasını emretti
Konu ile ilgili bir diğer hadiste şu şekildedir: Peygamber Efendimiz (sallallahu aleyhi ve selem) Ramazan ayında orucunu bozan bir kimseye kefareti zıharı emrettiBiraz sonra acıklanacağı uzere kefareti zıhar da iki ay peşpeşe oruc tutmak vardır Şafii mezhebine gore sadece cinsi munasebet yolu ile kasden bozulan Ramazan orucundan dolayı kefaret orucu gerekir
Zıhar Kefareti Zihar, sırt anlamına gelen zahrkelimesinden turetilen bir kelimedir Anlamı : sırtlaşma, sırtını sırtına benzetmedemektir Istılahi manası ise bir kimsenin karısının vucudunun tamamını veya onun yarısı gibi bir kısmını veyahutta tumune delalet edecek bir uzvunu, kendisine ebedi olarak haram bulunan annesi ve kız kardeşi gibi bir kadının tamamına veya bakması haram olan bir uzvuna benzetmesi demektir Mesela, hanımına: Sen bana anam gibisin, sen bana anamın arkası gibisin, senin boynun annemin arkası gibidirdemesi gibi Bu şekilde soz soyleyen mukellef bir muslumana kefaret gerekir Ve bu kefareti yerine getirmeden karısı ile ilişki kurması helal değildir Cunku bu şekildeki bir ifade ile yalan konuşmuş ve helal olan bir şeyi haram gostermiş olmaktadır Zıharın kefareti peşpeşe iki ay oruc tutmaktır İşte bu şekilde kefareti zıhar olarak peşpeşe iki ay oruc tutmak da farz olan oruclardandır Eğer bu şekilde oruc tutmaya guc yetirilemiyorsa altmış fakirin sabahakşam doyurulması gerekir

Yemin kefareti
Yemin keffareti, yaptığı bir yemine bağlı kalmayıp onu bozan bir muslumana gereken kefarettir Boyle bir kimsenin gucu yetiyorsa, on fakiri akşamsabah doyurması veya on fakiri vucudun tamamını ortecek şekilde giydirmesi gerekir Bu itibarla sadece bir pantolan yeterli olmaz Bu na gucu yetmiyorsa uc gun arka arkaya oruc tutar Bu şekilde yemin kefareti olarak tutulması gereken oruc da farz olan oruc grubundandır Bu oruc arasına, hayız sebebiyle dahi olsa, bir kesinti girerse yeniden tutulması gerekir
Şafiilere gore, bu orucu peşpeşe tutmak şart değildir
Traş Olma Keffareti
Traş kefareti, hac icin ihrama girip de, bir ozurden dolayı saclarını vaktinden once traş ettirenin tutacağı uc gun oructan ibarettir Bu orucun arka arkaya tutulması şart değildir, ayrı ayrı gunlerde de tutulabilir
Adam Oldurme (Katl) Kefareti
Bir muslumanı veya İslam idaresi altında yaşamakta olan bir gayri muslimi (zimmiyi) kasıdlı olarak değil de, bir hata sonucu olduren bir muslumana gereken kefarettir Gucu varsa bir mu'min kole veya cariye azad eder Buna gucu yoksa iki ay arka arkaya oruc tutar
 
858,475Konular
981,229Mesajlar
29,547Kullanıcılar
sonertSon üye
Üst Alt