Forumda yenilikler devam etmektedir , çalışmalara devam ettiğimiz kısa süre içerisinde güzel bir görünüme sahip olduk daha iyisi için lütfen çalışmaların bitmesini bekleyiniz. Tıkla ve Git
x

Son konular

Oruc ve Ramazan Hikayeleri

Oruc ve Ramazan Hikayeleri
0
126

ahmet0135

FD Üye
Katılım
Nis 13, 2018
Mesajlar
3,764
Etkileşim
85
Puan
48
F-D Coin
0
Oruc hikayeleri, Ramazan hikayeleri

Beşikte Oruc

Abdulkadir Geylani Hazretleri, henuz ikiuc aylıkken gorulen kerametlerini annesi soyle anlatır:


Oğlum henuz birkac aylıktı Mubarek Ramazan ayı geldi Birinci gun şafak soktukten guneş batıncaya kadar butun gun hic sut emmedi İkinci gun de ayni durum tekrar edince anladım ki Abdulkadir oruc tutuyor


İkinci sene Şaban ayının sonuna doğru hava fazla bulutlu olduğu icin halk Ay'ı goremedi Ramazanın başlama tarihini tespit edemediler Abdulkadir'in bu meziyetini bilenler hemen annesinin yanına gidip onun sut emip emmediğini sordular Gercekten o gun Abdulkadir şafaktan beri sut emmemişti Daha sonra o gunun ramazanın birinci gunu olduğu anlaşıldı

Beşikteyken oruc tuttuğunu şu beyit ile dile getirir

Başlangıcım şoyleydi, dillerde soylenirdi
Beşikteyken oructum, bunu herkes bilirdi

Allah ona ayağını veli kullarımın omuzlarına koy derken sebebi bu olsa gerek



Sabrın Zirvesi

Allah Dostlarından Hazreti Rabia Hayatını ibadete adayan bu yolda evlenmeyi dahi duşunmeyen yuce kametin hayatında orucun yeri bambaşkaydı Sık sık nafile oruc tutardı bir defasında yiyecek bir şey bulamadı sekiz gun boyle gecmişti ve yiyecek bir iftarlık kuru bir ekmeği bile yoktu Aclık iyice şiddetlenmiş ve kendi kendine acaba nefsime zulum mu ediyorum diye duşunurken derken kapı calınır Komşusu bir tabak yemek getirmiştirOrtalık karanlıktır Onu alıp yere koyar Işık aramaya gider Işığı yakınca kedinin yemeği doktuğunu gorur Ne yapayım bari iftarı su ile acayım diye duşunur Bu sırada ışık soner ve bardağı alıp su icecekken bardak duşup kırılır Elini acar:

Ya Rabbi! Bu zavallı kulunu deniyorsun, fakat acizliğimden sabredemiyorum Diyerek bir ah ceker Bu sırada gaybden şoyle bir ses duyulur:

Ey Rabia! İstersen dunya nimetlerini ustune sacayım İstersen uzerindeki dertleri kaldırayım Fakat bu dertler ile nimetler bir arada bulunmaz

Bu sozu işitince Hazreti Rabia:

Ya Rabbi beni kendin ile meşgul eyle ve senden alıkoyacak işlere bulaştırma diye dua eder




Oruclu musunuz, Değil misiniz?

Senusi Hazretleri, Allah korkusunun fazlalığı kendisinin devamlı Allah tarafından gozetilme şuuru ve tefekkur halinde olmak gibi sebeplerden dunyada sanki hapiste gibiydi O gunlerini bir gun oruclu bir gun orucsuz gecirirdi Kendisini bir şey verilince yer, verilmezse talep etmezdi Oruclu olduğu bazı gunlerde,

Oruclu musunuz yoksa değil misiniz? Diye sorulunca;

Ne orucluyum ne de değilim derdi

Oruca niyetli olduğu icin oruclu değilimdiyemezdi Ama kendini hakiki oruc tutanlardan oruc ıbadetinin hakkını verenlerden saymadığı icin orucluyumda diyemezdi, soranlar boyle soylemesindeki inceliği anlamayıp:

Oruclu olup olmadığınızı bilmiyor musunuz? diyenlere cevap vermez sadece tebessum ederdi
 
858,469Konular
981,198Mesajlar
29,543Kullanıcılar
samuray72Son üye
Üst Alt