Forumda yenilikler devam etmektedir , çalışmalara devam ettiğimiz kısa süre içerisinde güzel bir görünüme sahip olduk daha iyisi için lütfen çalışmaların bitmesini bekleyiniz. Tıkla ve Git
x

Osmanlı döneminde kullanılan kılıçlar

Osmanlı döneminde kullanılan kılıçlar

iltasyazilim

FD Üye
Katılım
Ara 25, 2016
Mesajlar
0
Etkileşim
17
Puan
38
Yaş
36
F-D Coin
58
Osmanlı döneminde kullanılan kılıçlar

Asya'dan Avrasya ve Anadolu'ya göçen Türkler, yanlarında getirdikleri kılıçlarla bütün Ortadoğu'nun kılıç şekillerini derinden etkilemişlerdir İlerleyen dönemlerde Osmanlı ’nın yükselişiyle birlikte, Osmanlı Kılıcı adıyla Avrupa ’yı da etkilemiştir

Türkler'in gücüne şiddet katan, Osmanlı'nın âlem imparatoru olmasına yardım eden, kimsenin hayallerinin ulaşamadığı yerlere ulaşan işte bütünüyle bu kılıçlardı

Kilij

En karakteristik Türk kılıçlarından olan Kilij ’in kökeni Asya Hunları ’na kadar gider Bu kılıcın en kayda değer özelliği ortasındaki bükümü ve yalmanıyla (kılıcın kutup kısmında yer alan her 2 tarafı da keskin bölgeye bahşedilen isim) darbe ve kesme gücünün oldukça bariz olmasıdır Keskinlikte, Katana ile yarışabilen ender kılıçlardandır Tek hamlede düşmanı ikiye böldüğü aşina rivayetler arasındadır

Ağır Kilij

Orta Asya ’daki Türki kavimler göre yer alan bu kılıcın yalmanının ağırlığı oldukça fazladır Ağırlığı değin ölümcüllüğü de dillere destan bu yüzden kılıç ve balta karışımı bir forma bürünmüştür Dış Görünüş olarak da epeyce ürkütücü olan bu kılıç, 300 Sparta filminde de kendine rol bulmuştur oysa tarihi olarak Spartalılar ’dan önce Türkler ’e aittir Kılıcı yakından tanıyarak kullanabilen kişiler mermiyi zeka ikiye bölebilir

Yatağan

Yatağan, Osmanlı döneminde yaygın olarak 16 yüzyıldan 19 yüzyıla değin kullanılmış; meşhur ve etkili bir tür kılıçtır Yabancılar arasında Türk Kılıcı, ırk aralarında Kulaklı olarak da bilinir Kılıcın tartı merkezi, kılıç yapımında Türk eğrisi olarak tanıdık açısı ve ideal vuruş şekli öteki kılıçlardan öbür olduğu için kullanımı zordur Formundaki bu farklılığın nedeniyse düşmanın her yönden gelecek kılıç darbelerini daha basit savurmaktır Ama iyi kullanan birinin elinde tahrip ve keski gücü, çağdaşı kılıçlardan fazla yüksektir Yatağan'daki motifler ve yazılar ara sıra bir şiir bazen bir özlü söz olmakla beraber çoğunlukla ayetler, kılıcın sahibinin ismi, dualar ve kılıcı yapan ustanın mührü ile yapım tarihi görülmektedir


Gaddare


Form olarak kılıçtan azıcık daha kısa olan bu tür, aşırı derecede belirgin olmasıyla bilinir Fazla ağır olduğu için iki telle denetleme edildiği bilinen Gaddare, mızraklı askerlerden oluşan düşman cephesini yarmak için baş üzerinde çevirerek kullanılırdı Gaddare, yürüyüş sırasında, sivri ucu havaya dönük olarak omuz üzerinde veya sırtta çapraz olarak taşınırdı

Şaşmir


Bu kavisli kılıcın kökeni 9yüzyıla ve Orta Asya ’ya dayanır Farsça kılıç anlamına gelen Şemşir, diğer kılıçlardan ayrı olarak bele yatay olarak takılır Herif olarak eğri, uca doğru incelen ve sivrilen bir formdadır Yandan görünüşü aslan kuyruğunun kıvrıklığını anımsatır Bu kılıç, darbe enerjisini bıçağa yayarak, kesme üstüne odaklanır Bu sebeple saldırıdan ziyade savunma silahı olarak kullanılmıştır

Karabela


Osmanlı kökenli olan bu kılıç, yeniçeri ve sipahiler göre kullanılmıştır Karabela'nın en genel ayırt edici özelliği sapının kartal başı biçiminde
olmasıdır Osmanlı ’nın Avrupa seferleriyle, kullanımdaki rahatlığı, hafifliği ve Türklere askeri açıdan duyulan hayranlık nedeniyle Avrupalılar tarafından benimsenmiştir Türkler 17 ve 18yüzyılda kullanmış; sonraki yüzyıllarda Polonlar kadar istek görerek onların resmi kılıç formu haline gelmiştir

Dımışki


Kılıcın ismi, dünyanın en sağlam çeliklerinden biri olan Damaskus(Şam)'tan gelmektedir Efsanelere göre tek vuruşta rakibin kılıcını ve kalkanını, hatta kılıcın üstüne bırakılan ipek bir mendili ikiye bölebilir Dımışki kılıçlar, bu şöhretlerini büyük ölçüde Haçlı Seferleri ’ne borçludur Ortadoğu ’ya yaptıkları seferlerde bu kılıçlarla karşılaşan şövalyelerin ülkelerine döndüklerinde anlattıkları hikayeler vakit içerisinde Dımışki kılıçları Avrupa ’da bir efsane haline getirmiştir

Hançer


Eski Türkler savaşta, göğüs göğse çarpışmalarda karşısındaki düşmana darbeleri hançerle vurmuştur Kesici gövdesi bazen tek, lakin genellikle çift ağızlı kesici bir silahtır Keza kesici keza de yakın dövüş silahı olması nedeniyle geniş oluklara sahiptir Kemere takılarak taşınan Türk hançerleri takriben 3540 cm boyundadır Çelikten yapılmış olan kesici gövdesi altın ya da gümüş kakma yazılar, bitkisel motifler, saadet düğümü ya da Mührü Süleyman gibi motiflerle süslenmiştir Kabzaları kemik, fildişi, gümüş ya da altın kaplamadır Bunlar ahşap üstüne kadife, cilt, gümüş veya altın kaplama bir kın içinde taşınır

Memlük kılıcı


Eğriliği eksik olan bu kılıç vaktinde Mısır ’a hükmeden Memlüklüler ’den türemiştir Türkİslam kültürüne ait en eski kılıç tasarımlarından biridir İnce, uzun, hafif ve dışa dürüst kavislidir 19 Yüzyılda Karamanlı Hamit Bey göre Amerikalılar ’a armağan edilmiş; o tarihten bu yana da Amerika deniz subayları kadar tören kılıcı olarak taşınmaya başlanmıştır (kesme biçimi)

Pala


Yatağan ’ı daha ziyade yeniçeriler kullanırken; pala, bahriye askeri ve süvariler göre kullanılırdı Pala, düz; genişliği ucuna dürüst biraz artan ve bu yüzden hafifçe öne kıvrık gibi görünürdü Kısa ve enli olması sebebiyle yakın dövüş silahı olarak kullanılırdı *
 
858,496Konular
981,671Mesajlar
29,757Kullanıcılar
firat118Son üye
Üst Alt