Forumda yenilikler devam etmektedir , çalışmalara devam ettiğimiz kısa süre içerisinde güzel bir görünüme sahip olduk daha iyisi için lütfen çalışmaların bitmesini bekleyiniz. Tıkla ve Git
x

Osmanlıca da D harfi ile başlayan kelimeler ve anlamları

Osmanlıca da D harfi ile başlayan kelimeler ve anlamları
0
199

iltasyazilim

FD Üye
Katılım
Ara 25, 2016
Mesajlar
0
Etkileşim
17
Puan
38
Yaş
36
F-D Coin
58
D Harfi İle Başlayan Osmanlıca Kelimeler

DÂB: 1 Yargı, doğruluk, 2 İhsan, ödenti

DÂBBE: Ağırlık ve binek hayvanı

DÂBBETÜ ’LARZ: Kıyâmet alametlerinden olup topraktan meydana çıkan varlık

DÂDI HAKK: 1 Allah vergisi 2 Veriş, satış

DÂFİ ’: 1 Def ’ eden, savan, savuşturan, iten 2 Cenabı Adalet

DÂĞDÂR: 1 Kavgalı demirle nişanlanmış, dağlanmış 2 O Kadar müteessir, çok üzgün

DÂİN (DÂYİN): Borç veren, alacaklı

DAKİK: 1 İnce, küçük, nâzik 2 Toz haline getirilmiş şey, un 3 Dikkatli ölçülü davranan tedbirli kimse

DALÂLÂTI BEŞERİYYE: İnsanlığın sapıklığı, beşerî sapıklık

DALÂLET: Hak yoldan sapma, sapıklık, azgınlık

DALÂLİ MUBÎN: Açık Açık sapıklık

DÂLL Bİ ’LİŞÂRE: İşaretle delâlet etme Sözün işaretle mânâya delâlet etmesi

DÂLL U MUDILLE : Içten yoldan çıkanlar ve çıkaranlar, sapanlar ve saptıranlar

DÂLLÎN GÜRÛHU: Sapıklar, azgınlar topluluğu

DÂLLİN: Doğru yoldan sapmış olanlar, azgınlar

DÂR: Ev, yer, yurt, dünya

DARBEİ AZÂB: Azap darbesi, azap verici vuruş

DARBI MESEL: Ata sözü

DÂREYN: İki dünya: Dünya ve öbür dünya

DÂRI DÜNYA: Dünya

DÂRI HARP: Müslümanlarla savaş halinde olan gayri müslim ülke

DÂRI İSLÂM: İslâm ülkesi

DÂRI KÜFÜR: Gayri müslimlerin ülkesi

DÂRI SAADET: Sevinç yeri

DÂRI UHRA: Öbür Dünya yurdu

DARÎRU ’LBASAR: Âmâ, kör

DÂRU ’NNEDVE: Mekke kent meclisi

DÂRU ’SSELÂM: 1Selamet yurdu, cennet 2 Bağdat şehrinin ünvanı

DÂRÜ ’LHİLAFET: İstanbul

DE ’Bİ KADÎM: Eski gelenek, eski usûl, eski âdet

DEBÛR: Batı rüzgarı, batı taraftan esen rüzgâr

DECCÂL: Kıyametten az önce çıkacak, insanlardan bir kısmını sapıtacak ve sonra Hz İsa tarafından öldürülecek olan kişi

DEF ’: Öteye itme, savma, savulma

DEFİ IHTIYAÇ: İhtiyacın giderilmesi, ihtiyacın karşılanması

DEFİ MAZARRAT: Zararı giderme

DEFİ MEFSEDET: Fesadı ortadan kaldırma

DEFTERİ A ’MÂL: Amel defteri, insanların dünyadaki hayır ve kötülüklerin kaydedildiği defter

DEHA: 1 Olağanüstü akıl ve anlayış kabiliyeti 2 Olağanüstü akıl sahibi kimse

DEHLİZ: Antre, koridor

DEHRİ: Dünyanın sonsuzluğuna inanıp ahireti inkâr eden kimse Materyalist

DELÂLET: Yol görüş, kılavuzluk etme

DELÂLETİ AKLİYYE VE MANTIKIYYE: Hafıza ve mantık yardımıyla, hafıza ve mantığın yola göstermesiyle

KANIT: 1 Rehber, yol manzara 2 Delil

DELILİ NAKLÎ: Naklî kanit, Kitabî kanit Kur ’ânı Kerim ve Hadisi şeriflere istinad eden delil

DELÎLİ ŞUÛDÎ: Görgüye dayanan kanit

DEM: 1 Kan, 2 Bitik, nefes 3 Süre, lahza

DEM ’: Göz yaşı, göz yaşı dökme, ağıt

DEMİ MESFUH: Dökülmüş kan

DENÂNET: Alçaklık, zillet

DENÎ: Alçak

DERMİYÂN: Besbelli

DERPİŞ: Göz önünde, en önde

DERSİ İNTİBAH: Uyandırma dersi

DERÛN: İç taraf, dahil, yürek

DEVRİ CÂHİLİYYE: Cahiliyye devri, İslâm ’dan önceki görev

DEVRİ SABAVET: Çocukluk çağı

DEYN: Borç

DEYYÂN: Mükâfatlandıran veya cezalandıran, hâkim Allah

DEYYÂR: 1 Manastır sahibi 2 Biri, bir kimse, fert

DÎBÂCE: Başlangıç, önsöz, mukaddime

DİĞERGÂM: Başkalarını düşünen, bencil olmayan

DİLÂVÎZ: Gönül çeken, câzip

DİLNİŞÎN: Hoşa dışarı giden, kalpte yerleşen

DÎN U DİYÂNET: Din dindarlık, din ve din duygusu

DÎNÂR: Bir altın liranın dörtte bir layık olan eski bir para

DÎNİ YARGI: Hak din İslâmiyet

DİRAYET: Zekâ, iktidar, beceriklilik Akıl ve ilim yoluyla yapılan çözüm

DİRHEM: 1 Okkanın dörtyüzde biri olan eski yük ölçüsü 2 Gümüş para

DİVAN: Arap şiiri, Divanı Arab, Arab ’ın şiir külliyatı

DÛN: 1 Hain, bayağılık 2 Aşağı 3 Altta

DÜBBİ ASGAR: Küçük ayı (yedili yıldız grubu)

DÜBBİ EKBER: Büyük ayı (yedili yıldız grubu)

DÜLDÜL: Hz Muhammed (sav) ’in Hz Ali ’ye verdiği beyaz at

DÜSTÛR: Kânun, kural, kaide, başlıca *
 
858,475Konular
981,251Mesajlar
29,550Kullanıcılar
rastgeleSon üye
Üst Alt