iltasyazilim
FD Üye
özgurluk heykeli tarihçesi
*Hür Heykeli, ABD'nin New York şehrinde, yapı edildiği 1886 yılından bu yandan Amerika'nın simgesi olan anıtsal heykel ve gözlem kulesidir Dünyanın en tanınan abidelerinden biridir
*Bakırdan yapılan Özgürlük Tanrıçası heykeli, Fransa kadar kuruluşunun 100 yılı sebebiyle ABD'ye (10 yıl gecikmeli olarak) armağan edilmiştir
*Gerçekten başlangıçta Osmanlı İmparatorluğu yönetimindeki Mısır'ın Hii Said Paşa'nın Suveyş Kanalı inşası için imzaladığı antlaşmanın gereği olarak Suveyş Kanalı'ndaki Port Said Limanı'nın girişine konulmak üzere planlanmıştır
*Peşinatı dönemin Osmanlı Sultanı Abdülaziz göre ödendiği halde daha sonraki Hi İsmail Paşa'nın heykel nedeniyle lokal rahatsızlık çıkacağı kaygısıyla planlanan yerine inşası istenmemiştir
*Bedeli Osmanlı Devleti göre ödenen heykel, sonra ABD'ye hediye edilmiştir Heykelin kaidesi ise ABD'de yapılmıştır
*18841886 yılları arasında yapı edilen heykelin yaratıcısı Frederic Bartholdi'dir Çelik iskeleti Gustave Eiffel, kaideyi Richard Morris Hunt yapmıştır ABD'nin New York şehrindeki Bağımsızlık Adası'nda yer alır
*Heykele, Singer dikiş makinelerinin kurucusu Isaac Singer'in dul eşi Isabelle Eugenie Boyer modellik etmiştir Özgür Heykeli, 1884 yılında Fransa'da tamamlandıktan 1 yıl daha sonra 350 parçaya bölünüp 214 sandık içinde New York limanına ulaştırılmıştır Parçalar, 4 ay içinde kaidenin üstünde bitmiş birleştirilmiş ve 28 Ekim 1886 tarihinde binlerce izleyicinin önünde açılışı gerçekleştirilmiştir
*Heykel, sağ elinde bir meşale, sol elinde ise bir tablet miktar Tabletin üstünde 4 Temmuz 1776 tarihi (Bağımsızlık Bildirgesi'nin tarihi) yazılıdır Meşalenin 7 sivri ucu 7 kıtayı ya da 7 denizi simgeler Heykelin yüksekliği 46 m, kaidesi ile beraber 93 m'dir Ziyaretçiler heykelin içinden meşaleye kadar 168 basamaklı bir merenden çıkabilirler Heykelin meşale tutan sağ elinin yüksekliği 13 metredir Meşalenin etrafındaki dehlizde 15 birey bir arada dolaşabilir Heykelin başının genişliği 2 metre, yüksekliği ise tacı ile birlikte 5 metredir
*Özgür Heykeli, ziyaretçilere açıktır ziyaret etmek isteyenler adaya bir feribotla ulaşırlar, merenleri tırmanarak meşaleye çıkabilir ve New York limanını seyredebilirler
*Özgür Heykeli, 1984'ten beri UNESCO'nun Dünya Kültür Mirası Listesi'nde yer almaktadır
*Heykelin daha ufak boyutlarda bir kopyası Paris'tedir ve Atlas Okyanusu'na içten bakar Dünyanın diğer farklı alanlara yönlendirilmiş yerlerinde de (Osaka, Priştine, Pekin, Nevada, Güney Dakota, Bordeaux gibi) minik kopyaları bulunmaktadır
*Osmanlı padişahı, bu heykelin; uygarlığın doğudan batıya doğru gittiğini belirtmesini ister Yani heykelin yüzü batıya doğru dönük olmasını ister İşin ilginç yanı o heykel şu andaki uygun batıdan doğuya dönmüş bir şekilde durmaktadırI Özgürlük Heykeli Fiilen Osmanlı'nındı
Heykel, XIX yüzyılın ortalarında Türk toprağı olan Mısır'a dikilmesi maksadıyla Fransızlar göre hazırlanmış fakat daha sonra yaşanan bazı şanssızlıklar yüzünden Darı yerine ABD yolunu tutmuştu İşin daha da acayip tarafı, heykelin masraflarının büyük kısmının, zamanın hükümdarı Sultan Abdülaziz Han kadar kanımca ödenmiş olmasıydı
'New York' dendiği süre, çoğumuzun hatırına başta Manhattan'daki gökdelenler ve şehrin hemencecik önündeki adada yükselen, kaidesiyle beraber tam 93 metrelik 'Serbest Heykeli' kazanç 1880'li senelerde Fransa'da yapılan Hür Heykeli'nin masraflarının büyük kısmının bizden çıktığını, projesinin New York'a değil, o yıllarda Türk toprağı olan Mısır'a dikilmek üzere hazırlandığını ve son anda yaşanan bir talihsizlik neticesinde ABD'ye gittiğini biliyor muydunuz?
İşte, kaçırılan bu fırsatın kısa öyküsü:
XIX asırda Osmanlı İmparatorluğu'nun toprağı olan Mısır, yüzyılın ilk yıllarından itibaren Kavalalı Mehmed Ali Paşa'nın soyundan gelen 'Hi' ünvanlı valiler kadar yöneticilik ediliyordu ve içişlerinde bağımsız ışık halkası gelmişti Darı valileri, sadece tanıdık olmayan memleketlerle imzaladıkları anlaşmalarla mâli protokolleri padişaha onay ettirmekle yükümlüydüler ve İstanbul, bu gibi talepleri genellikle defalarca yerine getiriyordu
Darı Valisi Said Paşa'nın Fransız mühendis Ferdinand de Lesseps'e 1854'te hazırlattığı ve Akdeniz ile Kızıldeniz'i birbirine bağlayacak olan Süveyş Kanalı projesi de onaylaması için Osmanlı hükümdarı Abdülmecid'e sunulmuştu
Projenin peşinde Fransa vardı fakat İngiltere, Akdeniz'deki ve Hindistan'daki hakimiyetini sona erdirebilecek olan böyle bir hazırlığa aleyhinde çıkıyor ve zamanın hükümdarı Sultan Abdülmecid Han'ı, projeyi reddetmesi için sürekli baskı aşağıda tutuyordu
Said Paşa, İstanbul'un tasdikini beklemedi ve 1854'ün 30 Kasım'ında Fransız mühendise projenin hayata geçirilmesi için zorunlu şirketin kurulması iznini verdi Fransız sermayesiyle kurulan şirketin hisse senetlerinin tamamı satılınca İngiltere, Sultan Abdülmecid'e daha da fazla baskı yapmaya başladı ve hükümdar, Mısır Paşası'nın projesini 12 sene baştan başa onaylamadı Darı tarafı ise, İstanbul'un tasdiki gelmeden işe başladı lakin Said Paşa 1863'te aniden ölüverdi
Yerine geçen İsmail Paşa ise Fransız yok, İngiliz taraftarıydı Bu yüzden iktidarının birincil yıllarında projeye gereken önemi vermedi fakat daha sonraki senelerde Kanal'ın Darı'a nasıl bir hayati değişiklik getireceğini farkedince işe o da dört elle sarıldı
Kazılar az kalsın tamamlanmak üzereyken Fransız hükümeti, Sultan Abdülaziz'e İngilizler'den daha artı zorlama yapmaya başladı Sultan Abdülaziz Han, 1866'nın 19 Mart'ında yayınladığı fermanla Kanal'a müsade verirken Kanal Şirketi ile Said ve İsmail Paşalar aralarında varılan anlaşmaları onayladı, dahası Darı'ın kanal inşaatı için yaptığı dış borçları da devlet garantisi altına aldı ve kendisi de Kanal Şirketi'nin hisselerine epeyce yüksek bir meblağ yatırdı
Said Paşa ile kanalın mühendisi olan Ferdinand de Lesseps arasında 1854'te varılan anlaşmanın fazla garip bir maddesi vardı: Kanal'ın Akdeniz'e açıldığı yere dev bir heykel dikilecekti
Heykel, firavunlar zamanının giysilerine bürünmüş bir kadın biçiminde olacak ve elinde 'Asya'nın ışığının Darı'dan geldiğini' sembolize eden bir meşale tutacaktı Sultan Abdülaziz Han'ın ödediği paralar arasında yapılacak olan heykelin masraflarının bir bölümü de vardı Paşa ve mühendis, eseri Fransa'nın meşhur heykeltraşlarından olan Frederic Auguste Bartholdi'ye sipariş ettiler, hatta bir hayli avans da ödendi ve Bartholdi işe başladı Dikileceği yerde monte edilecek şekilde parçalar halinde hazırlanan heykel birkaç sene sonra işlenmiş, kanalın Akdeniz'e açıldığı yerde birkaç hafta içerisinde yerleştirilebilecek ışık halkası getirilmiş ve Marsilya'dan bir gemi ile Darı'a nakledilmesinin hazırlıklarına bile girişilmişti
Lakin, Said Paşa'dan daha sonra Darı'ın başına geçen İsmail Paşa, Müslüman bir memlekette böylesine büyük bir heykelin dikilmesinin halk arasında memnuniyetsizlik doğuracağını düşündü ve mühendis Ferdinand de Lesseps'e, heykelin Darı'a getirilmemesi talimatını verdi Mühendis'in Paşa'yı ikna çabaları neticesiz kaldı Süveyş Kanalı, 1869 Kasım'ında dünyanın dört bir kadar gelen davetlilerin katıldığı büyük lakin 'heykelsiz' törenlerle açıldı
Bartholdi'nin eseri ise, Darı'da bu yaşananlardan sonradan Paris'te bir depoya kondu ve tozlanmaya terkedildi O yıllarda dünyanın bir başka tarafında, Fransa ile Amerika Birleşik Devletleri aralarında büyük bir muhabbet yaşanıyor ve taraflar birbirlerine jest üstüne jest yapıyorlardı *
*Hür Heykeli, ABD'nin New York şehrinde, yapı edildiği 1886 yılından bu yandan Amerika'nın simgesi olan anıtsal heykel ve gözlem kulesidir Dünyanın en tanınan abidelerinden biridir
*Bakırdan yapılan Özgürlük Tanrıçası heykeli, Fransa kadar kuruluşunun 100 yılı sebebiyle ABD'ye (10 yıl gecikmeli olarak) armağan edilmiştir
*Gerçekten başlangıçta Osmanlı İmparatorluğu yönetimindeki Mısır'ın Hii Said Paşa'nın Suveyş Kanalı inşası için imzaladığı antlaşmanın gereği olarak Suveyş Kanalı'ndaki Port Said Limanı'nın girişine konulmak üzere planlanmıştır
*Peşinatı dönemin Osmanlı Sultanı Abdülaziz göre ödendiği halde daha sonraki Hi İsmail Paşa'nın heykel nedeniyle lokal rahatsızlık çıkacağı kaygısıyla planlanan yerine inşası istenmemiştir
*Bedeli Osmanlı Devleti göre ödenen heykel, sonra ABD'ye hediye edilmiştir Heykelin kaidesi ise ABD'de yapılmıştır
*18841886 yılları arasında yapı edilen heykelin yaratıcısı Frederic Bartholdi'dir Çelik iskeleti Gustave Eiffel, kaideyi Richard Morris Hunt yapmıştır ABD'nin New York şehrindeki Bağımsızlık Adası'nda yer alır
*Heykele, Singer dikiş makinelerinin kurucusu Isaac Singer'in dul eşi Isabelle Eugenie Boyer modellik etmiştir Özgür Heykeli, 1884 yılında Fransa'da tamamlandıktan 1 yıl daha sonra 350 parçaya bölünüp 214 sandık içinde New York limanına ulaştırılmıştır Parçalar, 4 ay içinde kaidenin üstünde bitmiş birleştirilmiş ve 28 Ekim 1886 tarihinde binlerce izleyicinin önünde açılışı gerçekleştirilmiştir
*Heykel, sağ elinde bir meşale, sol elinde ise bir tablet miktar Tabletin üstünde 4 Temmuz 1776 tarihi (Bağımsızlık Bildirgesi'nin tarihi) yazılıdır Meşalenin 7 sivri ucu 7 kıtayı ya da 7 denizi simgeler Heykelin yüksekliği 46 m, kaidesi ile beraber 93 m'dir Ziyaretçiler heykelin içinden meşaleye kadar 168 basamaklı bir merenden çıkabilirler Heykelin meşale tutan sağ elinin yüksekliği 13 metredir Meşalenin etrafındaki dehlizde 15 birey bir arada dolaşabilir Heykelin başının genişliği 2 metre, yüksekliği ise tacı ile birlikte 5 metredir
*Özgür Heykeli, ziyaretçilere açıktır ziyaret etmek isteyenler adaya bir feribotla ulaşırlar, merenleri tırmanarak meşaleye çıkabilir ve New York limanını seyredebilirler
*Özgür Heykeli, 1984'ten beri UNESCO'nun Dünya Kültür Mirası Listesi'nde yer almaktadır
*Heykelin daha ufak boyutlarda bir kopyası Paris'tedir ve Atlas Okyanusu'na içten bakar Dünyanın diğer farklı alanlara yönlendirilmiş yerlerinde de (Osaka, Priştine, Pekin, Nevada, Güney Dakota, Bordeaux gibi) minik kopyaları bulunmaktadır
*Osmanlı padişahı, bu heykelin; uygarlığın doğudan batıya doğru gittiğini belirtmesini ister Yani heykelin yüzü batıya doğru dönük olmasını ister İşin ilginç yanı o heykel şu andaki uygun batıdan doğuya dönmüş bir şekilde durmaktadırI Özgürlük Heykeli Fiilen Osmanlı'nındı
Heykel, XIX yüzyılın ortalarında Türk toprağı olan Mısır'a dikilmesi maksadıyla Fransızlar göre hazırlanmış fakat daha sonra yaşanan bazı şanssızlıklar yüzünden Darı yerine ABD yolunu tutmuştu İşin daha da acayip tarafı, heykelin masraflarının büyük kısmının, zamanın hükümdarı Sultan Abdülaziz Han kadar kanımca ödenmiş olmasıydı
'New York' dendiği süre, çoğumuzun hatırına başta Manhattan'daki gökdelenler ve şehrin hemencecik önündeki adada yükselen, kaidesiyle beraber tam 93 metrelik 'Serbest Heykeli' kazanç 1880'li senelerde Fransa'da yapılan Hür Heykeli'nin masraflarının büyük kısmının bizden çıktığını, projesinin New York'a değil, o yıllarda Türk toprağı olan Mısır'a dikilmek üzere hazırlandığını ve son anda yaşanan bir talihsizlik neticesinde ABD'ye gittiğini biliyor muydunuz?
İşte, kaçırılan bu fırsatın kısa öyküsü:
XIX asırda Osmanlı İmparatorluğu'nun toprağı olan Mısır, yüzyılın ilk yıllarından itibaren Kavalalı Mehmed Ali Paşa'nın soyundan gelen 'Hi' ünvanlı valiler kadar yöneticilik ediliyordu ve içişlerinde bağımsız ışık halkası gelmişti Darı valileri, sadece tanıdık olmayan memleketlerle imzaladıkları anlaşmalarla mâli protokolleri padişaha onay ettirmekle yükümlüydüler ve İstanbul, bu gibi talepleri genellikle defalarca yerine getiriyordu
Darı Valisi Said Paşa'nın Fransız mühendis Ferdinand de Lesseps'e 1854'te hazırlattığı ve Akdeniz ile Kızıldeniz'i birbirine bağlayacak olan Süveyş Kanalı projesi de onaylaması için Osmanlı hükümdarı Abdülmecid'e sunulmuştu
Projenin peşinde Fransa vardı fakat İngiltere, Akdeniz'deki ve Hindistan'daki hakimiyetini sona erdirebilecek olan böyle bir hazırlığa aleyhinde çıkıyor ve zamanın hükümdarı Sultan Abdülmecid Han'ı, projeyi reddetmesi için sürekli baskı aşağıda tutuyordu
Said Paşa, İstanbul'un tasdikini beklemedi ve 1854'ün 30 Kasım'ında Fransız mühendise projenin hayata geçirilmesi için zorunlu şirketin kurulması iznini verdi Fransız sermayesiyle kurulan şirketin hisse senetlerinin tamamı satılınca İngiltere, Sultan Abdülmecid'e daha da fazla baskı yapmaya başladı ve hükümdar, Mısır Paşası'nın projesini 12 sene baştan başa onaylamadı Darı tarafı ise, İstanbul'un tasdiki gelmeden işe başladı lakin Said Paşa 1863'te aniden ölüverdi
Yerine geçen İsmail Paşa ise Fransız yok, İngiliz taraftarıydı Bu yüzden iktidarının birincil yıllarında projeye gereken önemi vermedi fakat daha sonraki senelerde Kanal'ın Darı'a nasıl bir hayati değişiklik getireceğini farkedince işe o da dört elle sarıldı
Kazılar az kalsın tamamlanmak üzereyken Fransız hükümeti, Sultan Abdülaziz'e İngilizler'den daha artı zorlama yapmaya başladı Sultan Abdülaziz Han, 1866'nın 19 Mart'ında yayınladığı fermanla Kanal'a müsade verirken Kanal Şirketi ile Said ve İsmail Paşalar aralarında varılan anlaşmaları onayladı, dahası Darı'ın kanal inşaatı için yaptığı dış borçları da devlet garantisi altına aldı ve kendisi de Kanal Şirketi'nin hisselerine epeyce yüksek bir meblağ yatırdı
Said Paşa ile kanalın mühendisi olan Ferdinand de Lesseps arasında 1854'te varılan anlaşmanın fazla garip bir maddesi vardı: Kanal'ın Akdeniz'e açıldığı yere dev bir heykel dikilecekti
Heykel, firavunlar zamanının giysilerine bürünmüş bir kadın biçiminde olacak ve elinde 'Asya'nın ışığının Darı'dan geldiğini' sembolize eden bir meşale tutacaktı Sultan Abdülaziz Han'ın ödediği paralar arasında yapılacak olan heykelin masraflarının bir bölümü de vardı Paşa ve mühendis, eseri Fransa'nın meşhur heykeltraşlarından olan Frederic Auguste Bartholdi'ye sipariş ettiler, hatta bir hayli avans da ödendi ve Bartholdi işe başladı Dikileceği yerde monte edilecek şekilde parçalar halinde hazırlanan heykel birkaç sene sonra işlenmiş, kanalın Akdeniz'e açıldığı yerde birkaç hafta içerisinde yerleştirilebilecek ışık halkası getirilmiş ve Marsilya'dan bir gemi ile Darı'a nakledilmesinin hazırlıklarına bile girişilmişti
Lakin, Said Paşa'dan daha sonra Darı'ın başına geçen İsmail Paşa, Müslüman bir memlekette böylesine büyük bir heykelin dikilmesinin halk arasında memnuniyetsizlik doğuracağını düşündü ve mühendis Ferdinand de Lesseps'e, heykelin Darı'a getirilmemesi talimatını verdi Mühendis'in Paşa'yı ikna çabaları neticesiz kaldı Süveyş Kanalı, 1869 Kasım'ında dünyanın dört bir kadar gelen davetlilerin katıldığı büyük lakin 'heykelsiz' törenlerle açıldı
Bartholdi'nin eseri ise, Darı'da bu yaşananlardan sonradan Paris'te bir depoya kondu ve tozlanmaya terkedildi O yıllarda dünyanın bir başka tarafında, Fransa ile Amerika Birleşik Devletleri aralarında büyük bir muhabbet yaşanıyor ve taraflar birbirlerine jest üstüne jest yapıyorlardı *