Forumda yenilikler devam etmektedir , çalışmalara devam ettiğimiz kısa süre içerisinde güzel bir görünüme sahip olduk daha iyisi için lütfen çalışmaların bitmesini bekleyiniz. Tıkla ve Git
x

özürlülüğün Sosyo – Politiği

özürlülüğün Sosyo – Politiği
0
54

ahmet0135

FD Üye
Katılım
Nis 13, 2018
Mesajlar
3,764
Etkileşim
86
Puan
48
F-D Coin
0
özürlülüğün Sosyo – Politiği SHU Rıza Elitok Emperyalistler, her gün kitle irtibat araçları ile toplumsal sorunlara karşın çalışmalarını anlatırken bir yandan da Irak’ta , Somali’de, Bosna’da, Kafkaslarda olduğu gibi kitlesel katliamlara iki taraflı olmakta ya da sessiz kalmaktadırlar Tekrar hastalıklar, açlıklar ve binlerce sakat çocuk Bu aldatmaca, bu vahşet, bu saldırganlık bitmedi Tıpatıp Nagazaki de, Hiroşima da ve Çernobil de olduğu gibi Yine vefat, acı, kuraklık ve açlık ve binlerce sakat çocuk Bu göz tarafından göre facia ve vahşet nedir? Ademoğlu bu kadar âmâ, kendini düşünen ve çaresiz mi? İletişimin ve teknolojinin cebimize değin girdiği bu zamanlarda ilkellikte, hırsta ve bencillikte ısrarın nedeni nedir? Kozalak kokan çamların içinde, gök mavisi denizin yöresinde zehirli gazın nükleerin işi ne? Dur seslenmek gerekli, yeter artık ! Bir çığlık, bir sevgi ve insan için yeter bundan böyle ! Olmasın artık ölüm, arzu, kuraklık ve binlerce sakat çocuk Bir yana bereket içinde hayat, trilyonluk müsriflik, bencilce tüketim ve doyumsuzluk Bir yana yokluğun, yoksulluğun, âmâ yargının ve cahilliğin ezici, ağır yükü aşağı milyonlarca yaşam, doğmamış milyonlarca çocuğun sevgisiz ve gıdasız yüreği, beni işte budur gidişat ilim çağında, işte budur vefat, özlem, kuraklık ve insanlık ayıbı; facia, işkence ve binlerce sakat çocuk Cahilliğin ve yokluğun çocukları, hırsın ve şiddetin kurbanları, bozuk ve yoz düzenin serserileri, fahişeleri, hamalları, dilencileri ve çocukları ve binlerce sakat çocuk Toplumsal sorunlar, adından da anlaşılacağı gibi toplumun bir sorunu, toplumda her birey ve kurumu bağlayan, toplumsal politika ve planlarla ilk elden ilgili olgulardır Toplumsal sorunların teşhisi ve çözümüne yönelik yaklaşım ve müdahalelerde, sorunun “toplumsal niteliğinin kavranıp hareket edilmesi ilk ve esas adımdır Toplumsal bir sorunla ilgili vaka yada veriler tek tek, toplumsal yapıdan ve politikalardan öbür ele alınarak yok bilakis, bu veriler bütünsel ve eleştirel bir yaklaşımla sosyo – politik temelleri ile birlikte ele alınıp değerlendirilmelidir Toplumsal bir sorunun teşhisinde, sorunun sosyo – politik niteliği çoğu kez vurgulanmakla birlikte, genelde realitede sorunun çözümü sosyo – politik temelinden soyut kalınarak ve numaradan amaçlarla ele alınmakta, günü kurtarıcı, kısa vadeli akıcı incelemeler yapılmaktadır Anlaşılacağı üzere, sorunun çözümünde siyasal iktidarca emin sosyo – politik kararlar ve buna tabi olarak devreye girecek erkler mekanizması, toplumsal bir sorunun çözümünde temel ve gerçekçi faktörlerdir Örneğin, her yıl binlerce kişinin sakat kaldığı yada öldüğü Türkiye’de fakat trafik kazalarında suçlu, genellikle kamuoyunu ağırlamak ve kandırmak maksadıyla yaratılmış bir meşhur “ trafik canavarına bağlansa da aklı selim olan herkesin de bildiği gibi meydana gelen trafik kazalarının asıl suçlusu ulaşımda ulusal boyutta hatalı politikalar uygulayan gelmiş geçmiş siyasal iktidarların olduğu bilinmektedir Uzun yıllardan beri demiryollarının “ komünistlik işi olduğunun politikasını yaparak siyasi rant karşılayan ve bu alanda yatırım yapmayan MyCharty’cı, Reag’ıncı, Bush’çu, Özal’cı mandacı siyasal iktidarlar ülkeyi, trilyonlarca liralık zarara uğratmakla kalmamış, binlerce sakat ve ölen insanında sorumlusu olmuşlardır Ancak cümbür cemaat de bilmektedir ama demiryolları hem daha ucuz ve tehlikesiz, keza de ülke coğrafyasına yerinde bir sistemdir Bu işin bir tarafı, natürel değişik tarafta toplumun bilgisizlerin elinde cahil ve âmâ bırakılması da başka bir sorumsuzluk örneğidir Burada, ulaşımdaki çarpıklıklar sonucu oluşmuş, toplumsal yaraların sarılması özel veya devlete ait sosyal hizmet kuruluşlarınca yapılmaya çalışılsa da sorun sosyo politik temelde bütünsel açıdan ele alınıp çözülmezse aynı sorunlar sürekliliğinden bir şey kaybetmeyecektir İnsanların toplumsal sorunlara yaklaşımları inandıkları değer ve görüşlerle fazla yakından ilgilidir Millet benimsedikleri değerinde ve inançlara kadar toplumsal ve siyasi olayları yorumlarlar ve buna göre de tavır ortaya koyarlar Mesela,bir akraba evliliğiyle doğan çocukta, meydana gelen herhangi bir özürlülüğü çocuğun anne ve babası benimsedikleri değer ve inanışlara göre takdiri ilahi olarak yorumlaya bilir Bir diğer anne ve baba içinde çocuğunda ancak özürlülüğün nedeni ona nazar değmiş olabileceğidir Ve sahip olunan bu görüşler doğrultusunda çözümde kimi zaman özürlü çocuğa bir muska takılmasında yada onun üflenmek üzere bir hocaya,türbeye götürülmesinde aranmaktadır Maalesef ülkemiz geleninde toplumun özürlülüğe bakışı kökleşmiş,gelenekselleşmiş,bilimdışı inanç ve görüşlerle yorumlanmaktadır Böyle olunca da aile özürlü niteliği bir günah sonucu,talihsizlik yada alın yazısı durumu olarak algılamakta,özürlülere kendi sorun ve kaderleri ile baş başa bırakmaktadırlar Hatta birçok vakit özürlülük utanılacak bir mesele olarak ele alınmakta,özürlü toplumdan saklanarak soyutlanmakta,dışlanmaktadır Yada özürlü,toplumca zavallı,acınası bir kişi olarak görülmekte buda ayrıca özürlü bireyi hemde toplumsal etik ve saygınlığı zedelemektedir Böyle bir durumda yapılması gereken incelemeler ve alınması gereken önlemler nelerdir? başlangıçta devletin öncülüğünde toplumun tüm insani ve maddi gücü organize edilerek toplumun geleninde yaygın olan özürlülüğe karşın yanlış ve bilimdışı düşünceler değiştirmelidir Toplum bu konuda eğitilerek bilinçlendirilmeli,kendi yaşadığı sorunun farkına varabilmesi sağlanarak sorunun çözümünde toplumsal yardım ve şiddet alınarak hareket edilmelirToplumun özürlülüğe yönelik yanlış görüşlere düzeltilmeden realist ve bilimsel anlayışa kadar değiştirmeden yapılacak rehabilite türündeki her değişiklik çalışma amacına ulaşamayacaktır Nitekim,şu andaki durumda tescil dışı,yetkililerden ve toplumdan gizlenen kayda değer bir çoğunlukta özürlü gurubu bulunduğu tahmin edilmektedir Bu sorunun aşılması için en ilk kez ebeveynlerde ki negatif düşüncenin değiştirilmesi gerekmektedir Bunu yapacak olan bireylerin can ve mal güvenliğini sağlayarak onlara esas barınma,eğitim,sağlık durumu ve beslenme imkanlarını sunmakla görevli devletin yetkili mercileridir Konunun netleşmesi açısından son bir örnek daha verelim Mesela,bir kaynak atölyesini düşünün Bu atölyede işçi olarak çalışan Ahmet, güvenliksiz kaynak yaparken çıkan kıvılcımlarda etkilenerek zamanla körleşir ve iş yapamaz ayla kazanç Kör olan Ahmet’in hem kendisi hemde ailesi sosyoidareli ve psikolojik açıdan baskı duruma düşmüştür Ahmet’in bu özürlülüğünün nedeni bir fazla açıdan ele alına bilir Örneğin Ahmet’in âmâ olmasının nedeni onun kendi ihmalkarlığı ya da dikkatsizliği,yada kaderinin yada talihsizliğinin bir sonucu,atölye yöneticisinin zorunlu önlemi almaması gibi nedenler olabilir böylece ilgi Ahmet ya dikkatsizliğinin cezasını çekmekte,ya kaderine razı olup feleğe küsmekte yada mağduriyeti ölçüsünde işletmeye tazminat davası aça bilmektedirTabiki,burada sorunun ela alınışı kimi vakit kişisel açıdan kimi vakit bireyin açık havada vaka ve nedenler ayrı ayrı ele alınarak belirtilmeye çalışılmaktadır Fakat bu cins yaklaşma çözüm önerileri kısa vadede durumu kurtarmaktan öteye gidemez Ahmet beklide binlerce kişinin çalıştırıldığı gibi sigortasızda olabilir Yada günlük 1213 saat çalışmanın getirdiği maddi ve ruhsal çöküşte âmâ olmasında bir etken olabilir Lakin burada üzerinde durulması gereken esas mesele şudur: Ahmet ihmalkarlığının sonucu zamanla kör olmuş olabilir,lakin işçilerin meslek güvenliğinden sorumlu,onların somut ve ruhsal sağlığını korumakla mesul atölye yönetimi niçin daha evvelden bu tür kazaların oluşmaması için gerekli önlemi almamıştır Ahmet’in kaynak yaparken gözlerini korumasını sağlayacak araç atölyede bulunabilir ve Ahmet ihmalkarlığı sonucu bu aracı kullanmamış olabilir,lakin atölyede bulunabilir ve Ahmet ihmalkarlığı sonucu bu aracı kullanmamış olabilir,ama atölyede işçilerin güvenliği denetlemekle görevli kişi niçin Ahmet’i olabilecek kazaya aleyhinde uyarmadı Meslek güvenliği konusunda atölyede çalışan işçiler eğitilmedi mi? Onlarla seminerler ve açıklayıcı materyaller aracılığı ile gerekli uyarılar yapılmadı mı?Atölye işletiminin takibi düzenli aralıklarla yapıldı mı?Atölye yönetimi şimdiye kadar hangi hukuki boşluğa yada denetimin gevşekliğine uyarak tedbir almamış olabilir?Yasaların işletmelerde ama meslek güvenliğinin sağlanmasına yönelik yaptırım gücü ne oranda geçerli?İşte burada başlıca üzerinde durulması gereken noktalar bunlardır Toplumun alıştırma yaşamı tel tek birey ya da işletmelerden yok devletin alıştırma ve imal politikalarından sorulur Burada ana sorunlu olan devletin ilgili karar alma ve yürütme organlarıdır(örneğin alıştırma ve sosyal güvenlik bakanlığı,sağlık bakanlığı, Başbakanlık sosyal hizmetler ve çocuk esirgeme kurumu vb)Ahmet’in durumunda olan yüzlerce birey,benzer türden yüzlerce denetimsiz atölye buluna bilir,bu durumda toplumsal sorunların büyüyerek birikmesi kaçınılmazdır Ahmet kendi dikkatsizliğinin veya ihmalkarlığının yada talihsizliğinin bir sonucu değil,atölyenin ihmalkarlığı ve sorumsuzluğu vede bu gibi atölyelerin alıştırma ortam ve niteliklerini kontrol etmek,izlemek ve yönlendirmekle sorunlu devletin yetkili mercilerinin duyarsızlığı sonucunda kör olmuştur burada Ahmet ve toplum için bundan daha sonra yapılması gereken ilk meslek,Ahmet’in kendi sorunu konusunda aydınlatılması,haklarının anlatılması,kendisi ve toplumla barışık bir şekilde yaşama koşullarının yaratılması olamalıdırToplumunda Ahmet gibi özürlü bireylerin durumları hakkında bilinçlendirilmesi ve toplumun bu konuda destek ve duyarlılığının arttırılması sağlanmalıdır Tüm bunlar yetkili merciler öncülüğümde geniş sosyopolitik plan ve yönlendirmelerle sağlanabilir Huysuz yaklaşma ve çözümler temelsiz,istikrarsız ve numaradan olacaktır ister istemez Toplumsal kamuoyu bu konularda bilinçlendirilerek hantal ve biyografik devletinde harekete geçilmesi gerekmektedir Burada ilk önce imal güçleri sendikalar,kooperatifler,iş örgütleri,sivil toplum kuruluşları harekete geçmelidirToplımca Ahmet’in durumundan hepimiz sorunluyuz hem yıllardan beri demir yolları ‘’komünistlik ‘’ tir deyip binlerce insanın sakatlanmasına yada ölmesine neden olan sağcı liberal ve mandacı politikacıları halen seçtiğimiz için ve halen onlardan medet umduğumuz için ayrıca de ülkeyi sahiplenemediğimiz için,sağduyu insanlarımızı yanlılığa terk ettiğimiz için Savaşların ve toplumsal şiddetin eşitsizliklerin nedeni oldukça çok anlatıldı Ciltler dolusu kitaplar yazıldı ama maalesef bilhassa Türkiye gibi az gelişmiş doğal kaynakları ve meslek gücü talan edilmiş,uluslar arası tekellere peşkeş çekilmiş ülkelerde ırksa,idareli ve sosyal hoşgörüsüzlük,çatışma bilinçli olarak körüklenmekte bu çatışmalar belirtilmiş güçlerce rant kapısı haline getirilmektedir Ancak bu gibi ülkelerde sosyal yaralar çık gibi büyüdükaynakfrmpaylas  
 
858,496Konular
981,671Mesajlar
29,757Kullanıcılar
firat118Son üye
Üst Alt