iltasyazilim
FD Üye
Paragrafın bölümleri, paragrafın yapısı, paragrafta kasıt,
Paragrafın Yapısı : Paragraflar çoğunlukla üç bölümden oluşur
Giriş Bölümü :
Giriş Cümlesinin Özellikleri : Giriş cümlesinde konu ve konuya perspektif belirtilir Giriş cümlesi:
Kısa ve göz alıcı bir cümledir
Bağlayıcı öğelerle başlanmaz
Paragrafta ele alınacak konuyu tanıtır; yazarın konuya nasıl bir yaklaşım getireceğini sezdirir
Genelden özele (bütün bütün gelim) yazılmış paragraflarda, paragrafın giriş cümlesi bununla beraber paragrafın asıl düşüncesidir
Tanımlama, izah etme, soru cümlesi şeklinde kurulabilir
Paragraf antre cümlelerine misal:
Herhangi bir millet şiiri antolojisini başından sonuna okumayı hiç denediniz mi?
Şiir, ne söylediğinden fazla, nasıl söylendiği ile çekiciliğe ulaşır
Softalık, bir akıl, bir data kanseri diye anlatılabilir
Gelişme Bölümü :
Gelişme Bölümünün Özellikleri :
Gelişme bölümü; konuyu ifade eden, ana düşüncenin ortaya çıkmasına katkıda bulunan muavin düşünceleri içerir
Konu, bu bölümde açılır Bunun için de örneklerden benzerliklerden, karşıtlıklardan, tanık göstermelerden yararlanılır
Ayrıntılar, gelişme cümlelerinde birbirini tamamlayarak, birbirine, bağlayıcı öğelerle bağlanarak sıralanır
Gelişme bölümündeki cümlelerden herkes, dil ve akıl yönünden kendisinden önceki ve sonraki cümleye bağlıdır
Tüme varım yöntemiyle kurulan paragraflarda lahza düşünce, gelişme cümlelerinden biri olabilir
Paragraf gelişme bölümlerine
Yazarken, kitapları bir yanlamasına bırakır, aklımdan çıkarırım; kendi gidişimi aksatır diye
(giriş cümlesi)
Gerçektende iyi yazarlar üstüme fena abanır, isteksiz ederler beni Hani bir sanatçı varmış, fena horoz resimleri yapar ve uşaklarına, dükkana hiç canlı horoz sokmamalarını sıkı sıkı tembih edermiş, ben de o kadar Hatta enstrüman çalan kimse Antigenides'in bulduğu çare benim daha çok işime gelirdi Antigenides bir şey çalacağı süre, kendinden önce ve daha sonra halka uzun vakit kötü şarkılar dinletirmiş
(gelişme bölümü)
Paragraf gelişme bölümlerine
Tiyatronun görevi yeni kelimeleri takdim etmek ve dile yerleştirmek değildir (antre bölümü)
Bu ödev televizyon gibi yayınlama araçlarına düşer Özellikle realist oyunlarda yeni türetilen ve halkın hemen şimdi kullanmadığı kelimelerin kullanılmasına karşıyım Şinasi : Tiyatroda kişilerin, kişiliklerine göre konuşması gerektiğini söylerken en dürüst ilkeyi göstermişti Alışılmamış kelimeler sahnede kullanıldığında halkta tepki yaratıyor Bugün Türkçe'yi çok iyi kullanan yazarların yanı sıra, aşırı ve öz Türkçe kelimelerle doymuş eserlerle de karşılaşıyoruz Tiyatro eserlerinde bunu yapamazsınız Tiyatroda rol bölge her oyuncu, kahramanın mensup olduğu toplum kesimine uygun biçimde konuşur
(gelişme bölümü)
Sonuç Bölümü : Sonuç cümlesi, belirli bir perspektif doğrultusunda geliştirilen konunun açıklandığı, amaçlanan sonuca ulaştırıldığı, konunun bir yargıya bağlandığı cümledir
Netice Cümlesinin Özellikleri :
Dil ve us yönünden kendinden önceki cümleye bağlıdır
Kısa bir biçimde kurulan bu tümce toparlayıcı ve özet özelliğinde olan bağlayıcı öğelerle (özet olarak, özetle, denilebilir oysa) başlayabilir
Tüme varım yöntemiyle yazılı paragraflarda, belli başlı hafıza cümlesi niteliği taşır
Öykü, roman, hatıra gibi türlerde anlatılan olayın bitiş durumunu içerir
Netice bölümü için
Bir Kurban bayramı daha 1930'lar fazla çok gerilerde kaldı O günlerin çocuğu da öldü gitti
Sanılır ama, birey bir kez ölür Böylece yok fakat! Kişi, hayat her tarafında o kadar fazla defa ölür Bakarım zaman zaman eski resimlere: İşte Phobus Fotoğrafhanesi'nde çekilmiş resimler Golf pantolonlu, ya da kısa pantolonlu bir çocuk Ne oldu ona? Öldü gitti sonradan ilkokul, ortaokul, lise sıralarındaki çocuklar, gençler Tümü yok oldular Değil almak değil mi ölmek? Böylece ise boylu boyunca ölüyoruz, biçimden biçime giriyoruz, farklı bir insan oluyoruz zamanla Altmışındaki kişiyle sekiz, on, on beş yaşların kişisi nasıl olur da aynı insan olur, olabilir? Zamanın bir oyunu bu bize
Hep ölüyoruz, öle öle büyüyor, değişiyoruz, son ölüme dürüst gidiyoruz
Paragrafta Bağlayıcı Öğeler : Paragraf öncelikle, onu oluşturan cümlelerin anlamsal bütünlüğüdür Ancak anlamsal bütünlüğün oluşabilmesi için anlatım bütünlüğünü de karşılamak gerekir Bunun için de cümlelerin hem amaç, keza de biçim olarak bağlanışlarına dikkat etmek ve bu temas öğelerini doğru olarak belirlemek gereklidir
Paragrafı yaratıcı cümleler arasındaki bağlayıcı öğeleri dürüst saptayamazsak, ne okuduğumuz parçayı tamamiyle anlayabiliriz ne de paragrafı yaratıcı temel ve yardımcı düşüncelerin neler olduğunu iyice algılayabiliriz
Biçimsel Temas Öğeleri : Paragrafı oluşturan cümlelerin anlamca kaynaşmasını karşılamak için kullanılan kelime, söz öbeği ve cümlelere, biçimsel bağlayıcı unsur denir Lakin, ama, çünkü, fakat, gerçi, ola ki, zira, meğer, ola ki, dahası, hatta, güya, oysa, yoksa, şöyle ki, nitekim, özetle, bununla birlikte, gel gör oysagibi kelime ya da laf öbekleri tümce başı bağlayıcı öğeleri olarak kullanılabilir
Tanıdık Olmayan dilde yazılmış romanları eşsiz biçimleriyle okumak istiyordum Ama yabancı dil bilmiyordum ve öğrenmek içinde zorunlu olanaklardan yoksundum bu nedenle romanları sözlüklere baka baka okumaya çalıştım Ilk Olarak okuduklarımı anlamadım, bir fazla yanlış yaptım ama yılmadım Sonunda yabancı dille yazılmış bir romanı sözlüksüz okuyabilir duruma geldim
Anlamsal Bağlantı Öğeleri : Kimi paragraflarda cümleler, biçimsel temas öğeleri kullanılmadan, anlamca birbirlerini bütünleyerek de paragraf oluşturabilir Bu nesil paragraflarda cümleler arasındaki kasıt ilişkisi olabildiğince fazladır Bu cümleler, aralarına herhangi bir biçimsel temas öğesi almadan da birbirlerinin anlamlarını bütünleyici niteliktedir Biçimsel temas öğesi olmayan paragraflarda manâ bütünlüğü daha belirgindir Asıl düşünce ile yardımcı görüşler iç içedir Fakat biçimsel bağlayıcı öğelerle kurulmuş paragraflarda cümleler arasındaki kasıt ilişkisi daha zayıftır
Karagöz oyunu Osmanlı Türk toplumunun, yüzyıllarca yaşayan sanat dallarından biridir Tanzimat'tan bu yana, özellikle Cumhuriyet döneminde yerini, Batı'dan gelen sinema ve tiyatroya bırakmıştır Bu sanat dalı, bugün bize çok uzak ve tanıdık olmayan gelen İslam uygarlığı döneminde, halkın dilini, inançlarını, geleneklerini, zanaatlarını, siyasal ve toplumsal olaylar karşısındaki düşünsel ve ruhsal durumunu yansıtan varlıklı bir kaynaktır Geçmişi tanımak ve öğrenmek isteyenler bu kaynağı öbür açılardan değerlendirebilirler
Paragrafta Konu : Bir yazıya esas olan duygu, zihin, şart,adalet ya da olaya konu denir Bir paragrafa yöneltilen; Bu paragrafta ne anlatılmıştır?sorusuna alınan cevap, konuyu verir
Deneme ve tenkit, edebiyatın en düşük değerlendirilen, buna rağmen en gerekli alanlarındandır Sanıldığı kadar kolay olamayan , engin bir data birikiminin yanı sıra; sentez yeteneği, duyarlı ve hatta algı gerektiren alanlardır Hele hele bir tenkit yazarının cesaretli olması gerekir Çevresindekilerin ne diyeceklerinden korkmayacak, neye inanıyorsa onu tereddütsüz söyleyecek Bu cesareti kendinde bulamayanlar ise, ne değin eleştiri yaptığını sanarsa sansın, başkalarına övgüler dizmekten öteye gidemeyeceklerdir
Türk kırsal kesimini ilk önce öyküye, romana sokmuş, masalcılığı atmıştır Nabizade Nazım, edebiyatımızda Gerçekçilik akımının öncüleri arasındadır Batı tekniğini ülkemize taşımış, ruhsal analizlere yer vermiş, dildeki kargaşayı tamir etmek için çaba göstermiş önemli bir yazarımızdır
Paragrafın Başlıca Düşüncesi : Ana hafıza, bir yazının veya yapıtın oluşturulmasının esas nedeni, amacı ve yazıda veya yapıtta öne sürülen, savunulan görüştür Bir konunun belirli bir gösterme açısından ele alınmasıyla ortaya meydana çıkan genel bir hak cümlesidir Paragrafın konusu saptandıktan sonra; Bu konudan hangi sonuç çıkarılır?veya Bu parçada hangi hafıza savunulmaktadır?sorularına alınacak yanıt başlıca düşünceyi verir
Ben gönlümce yazabilmek için evime çekiliyorum Kimsenin bana el uzatamayacağı, benden laf edemeyeceği yabancı bir memlekette oturuyorum O Kadar bir yer oysa, tanıdığım hiç kimse okuduğu duanın Latince'sini bilmez, hele Fransızca'sından hiç anlamaz Diğer yerde yazsam daha iyi yazardım, lakin yazdığım şey daha az benim olurdu Oysaki benim yazımda ana aradığım bütün anlamıyla kendimin olmasıdır
Medyanın toplum üzerinde kurduğu egemenlik, günlük hayatı, kişisel yaşantıyı her gün daha içten etkiliyor Özel yaşantılara, bireye dönük alanlara değin uzanan medya, yabancılaşmanın ve uzaklaşmanın en kayda değer nedenini oluşturmakta, kurduğu tek yönlü irtibat ağıyla sağırlaştırıcılığını ve körleştiriciliğini yoğun ve etkili bir biçimde sürdürürken, toplumun bireyleri arasındaki paylaşıcı iletişimi hızla kesmektedir
Paragrafta Tezgâhtar Fikirler : Her Biri başlıca düşüncenin bir yönünü oluşturan, onu ortaya çıkarıp destekleyen düşüncelere (yargılara) muavin fikir denir
ÖSS 'de fazla kullanılan sorular olan Bu paragrafta aşağıdaki yargılardan hangisine değinilmemiştir?gibi sorular, paragraftaki tüm muavin düşüncelerin dikkate alınmasıyla içten olarak çözülür
Gelecekte müziğin, her türlü romantik ağlaşmadan ve kendini beğenmişlikten, dizginsiz duygulardan ve abartılı propagandadan kurtulacağını, dinleyicisinin ne fazla heyecanlı ve sinirli ne de duyguca dingin olacağını, etkisinin şaşırtıcı olmaktan fazla, düzen getirici bir özellik taşıyacağını, düşüncelere bulanıklık yok, aydınlık getireceğini umabiliriz *
Paragrafın Yapısı : Paragraflar çoğunlukla üç bölümden oluşur
Giriş Bölümü :
Giriş Cümlesinin Özellikleri : Giriş cümlesinde konu ve konuya perspektif belirtilir Giriş cümlesi:
Kısa ve göz alıcı bir cümledir
Bağlayıcı öğelerle başlanmaz
Paragrafta ele alınacak konuyu tanıtır; yazarın konuya nasıl bir yaklaşım getireceğini sezdirir
Genelden özele (bütün bütün gelim) yazılmış paragraflarda, paragrafın giriş cümlesi bununla beraber paragrafın asıl düşüncesidir
Tanımlama, izah etme, soru cümlesi şeklinde kurulabilir
Paragraf antre cümlelerine misal:
Herhangi bir millet şiiri antolojisini başından sonuna okumayı hiç denediniz mi?
Şiir, ne söylediğinden fazla, nasıl söylendiği ile çekiciliğe ulaşır
Softalık, bir akıl, bir data kanseri diye anlatılabilir
Gelişme Bölümü :
Gelişme Bölümünün Özellikleri :
Gelişme bölümü; konuyu ifade eden, ana düşüncenin ortaya çıkmasına katkıda bulunan muavin düşünceleri içerir
Konu, bu bölümde açılır Bunun için de örneklerden benzerliklerden, karşıtlıklardan, tanık göstermelerden yararlanılır
Ayrıntılar, gelişme cümlelerinde birbirini tamamlayarak, birbirine, bağlayıcı öğelerle bağlanarak sıralanır
Gelişme bölümündeki cümlelerden herkes, dil ve akıl yönünden kendisinden önceki ve sonraki cümleye bağlıdır
Tüme varım yöntemiyle kurulan paragraflarda lahza düşünce, gelişme cümlelerinden biri olabilir
Paragraf gelişme bölümlerine
Yazarken, kitapları bir yanlamasına bırakır, aklımdan çıkarırım; kendi gidişimi aksatır diye
(giriş cümlesi)
Gerçektende iyi yazarlar üstüme fena abanır, isteksiz ederler beni Hani bir sanatçı varmış, fena horoz resimleri yapar ve uşaklarına, dükkana hiç canlı horoz sokmamalarını sıkı sıkı tembih edermiş, ben de o kadar Hatta enstrüman çalan kimse Antigenides'in bulduğu çare benim daha çok işime gelirdi Antigenides bir şey çalacağı süre, kendinden önce ve daha sonra halka uzun vakit kötü şarkılar dinletirmiş
(gelişme bölümü)
Paragraf gelişme bölümlerine
Tiyatronun görevi yeni kelimeleri takdim etmek ve dile yerleştirmek değildir (antre bölümü)
Bu ödev televizyon gibi yayınlama araçlarına düşer Özellikle realist oyunlarda yeni türetilen ve halkın hemen şimdi kullanmadığı kelimelerin kullanılmasına karşıyım Şinasi : Tiyatroda kişilerin, kişiliklerine göre konuşması gerektiğini söylerken en dürüst ilkeyi göstermişti Alışılmamış kelimeler sahnede kullanıldığında halkta tepki yaratıyor Bugün Türkçe'yi çok iyi kullanan yazarların yanı sıra, aşırı ve öz Türkçe kelimelerle doymuş eserlerle de karşılaşıyoruz Tiyatro eserlerinde bunu yapamazsınız Tiyatroda rol bölge her oyuncu, kahramanın mensup olduğu toplum kesimine uygun biçimde konuşur
(gelişme bölümü)
Sonuç Bölümü : Sonuç cümlesi, belirli bir perspektif doğrultusunda geliştirilen konunun açıklandığı, amaçlanan sonuca ulaştırıldığı, konunun bir yargıya bağlandığı cümledir
Netice Cümlesinin Özellikleri :
Dil ve us yönünden kendinden önceki cümleye bağlıdır
Kısa bir biçimde kurulan bu tümce toparlayıcı ve özet özelliğinde olan bağlayıcı öğelerle (özet olarak, özetle, denilebilir oysa) başlayabilir
Tüme varım yöntemiyle yazılı paragraflarda, belli başlı hafıza cümlesi niteliği taşır
Öykü, roman, hatıra gibi türlerde anlatılan olayın bitiş durumunu içerir
Netice bölümü için
Bir Kurban bayramı daha 1930'lar fazla çok gerilerde kaldı O günlerin çocuğu da öldü gitti
Sanılır ama, birey bir kez ölür Böylece yok fakat! Kişi, hayat her tarafında o kadar fazla defa ölür Bakarım zaman zaman eski resimlere: İşte Phobus Fotoğrafhanesi'nde çekilmiş resimler Golf pantolonlu, ya da kısa pantolonlu bir çocuk Ne oldu ona? Öldü gitti sonradan ilkokul, ortaokul, lise sıralarındaki çocuklar, gençler Tümü yok oldular Değil almak değil mi ölmek? Böylece ise boylu boyunca ölüyoruz, biçimden biçime giriyoruz, farklı bir insan oluyoruz zamanla Altmışındaki kişiyle sekiz, on, on beş yaşların kişisi nasıl olur da aynı insan olur, olabilir? Zamanın bir oyunu bu bize
Hep ölüyoruz, öle öle büyüyor, değişiyoruz, son ölüme dürüst gidiyoruz
Paragrafta Bağlayıcı Öğeler : Paragraf öncelikle, onu oluşturan cümlelerin anlamsal bütünlüğüdür Ancak anlamsal bütünlüğün oluşabilmesi için anlatım bütünlüğünü de karşılamak gerekir Bunun için de cümlelerin hem amaç, keza de biçim olarak bağlanışlarına dikkat etmek ve bu temas öğelerini doğru olarak belirlemek gereklidir
Paragrafı yaratıcı cümleler arasındaki bağlayıcı öğeleri dürüst saptayamazsak, ne okuduğumuz parçayı tamamiyle anlayabiliriz ne de paragrafı yaratıcı temel ve yardımcı düşüncelerin neler olduğunu iyice algılayabiliriz
Biçimsel Temas Öğeleri : Paragrafı oluşturan cümlelerin anlamca kaynaşmasını karşılamak için kullanılan kelime, söz öbeği ve cümlelere, biçimsel bağlayıcı unsur denir Lakin, ama, çünkü, fakat, gerçi, ola ki, zira, meğer, ola ki, dahası, hatta, güya, oysa, yoksa, şöyle ki, nitekim, özetle, bununla birlikte, gel gör oysagibi kelime ya da laf öbekleri tümce başı bağlayıcı öğeleri olarak kullanılabilir
Tanıdık Olmayan dilde yazılmış romanları eşsiz biçimleriyle okumak istiyordum Ama yabancı dil bilmiyordum ve öğrenmek içinde zorunlu olanaklardan yoksundum bu nedenle romanları sözlüklere baka baka okumaya çalıştım Ilk Olarak okuduklarımı anlamadım, bir fazla yanlış yaptım ama yılmadım Sonunda yabancı dille yazılmış bir romanı sözlüksüz okuyabilir duruma geldim
Anlamsal Bağlantı Öğeleri : Kimi paragraflarda cümleler, biçimsel temas öğeleri kullanılmadan, anlamca birbirlerini bütünleyerek de paragraf oluşturabilir Bu nesil paragraflarda cümleler arasındaki kasıt ilişkisi olabildiğince fazladır Bu cümleler, aralarına herhangi bir biçimsel temas öğesi almadan da birbirlerinin anlamlarını bütünleyici niteliktedir Biçimsel temas öğesi olmayan paragraflarda manâ bütünlüğü daha belirgindir Asıl düşünce ile yardımcı görüşler iç içedir Fakat biçimsel bağlayıcı öğelerle kurulmuş paragraflarda cümleler arasındaki kasıt ilişkisi daha zayıftır
Karagöz oyunu Osmanlı Türk toplumunun, yüzyıllarca yaşayan sanat dallarından biridir Tanzimat'tan bu yana, özellikle Cumhuriyet döneminde yerini, Batı'dan gelen sinema ve tiyatroya bırakmıştır Bu sanat dalı, bugün bize çok uzak ve tanıdık olmayan gelen İslam uygarlığı döneminde, halkın dilini, inançlarını, geleneklerini, zanaatlarını, siyasal ve toplumsal olaylar karşısındaki düşünsel ve ruhsal durumunu yansıtan varlıklı bir kaynaktır Geçmişi tanımak ve öğrenmek isteyenler bu kaynağı öbür açılardan değerlendirebilirler
Paragrafta Konu : Bir yazıya esas olan duygu, zihin, şart,adalet ya da olaya konu denir Bir paragrafa yöneltilen; Bu paragrafta ne anlatılmıştır?sorusuna alınan cevap, konuyu verir
Deneme ve tenkit, edebiyatın en düşük değerlendirilen, buna rağmen en gerekli alanlarındandır Sanıldığı kadar kolay olamayan , engin bir data birikiminin yanı sıra; sentez yeteneği, duyarlı ve hatta algı gerektiren alanlardır Hele hele bir tenkit yazarının cesaretli olması gerekir Çevresindekilerin ne diyeceklerinden korkmayacak, neye inanıyorsa onu tereddütsüz söyleyecek Bu cesareti kendinde bulamayanlar ise, ne değin eleştiri yaptığını sanarsa sansın, başkalarına övgüler dizmekten öteye gidemeyeceklerdir
Türk kırsal kesimini ilk önce öyküye, romana sokmuş, masalcılığı atmıştır Nabizade Nazım, edebiyatımızda Gerçekçilik akımının öncüleri arasındadır Batı tekniğini ülkemize taşımış, ruhsal analizlere yer vermiş, dildeki kargaşayı tamir etmek için çaba göstermiş önemli bir yazarımızdır
Paragrafın Başlıca Düşüncesi : Ana hafıza, bir yazının veya yapıtın oluşturulmasının esas nedeni, amacı ve yazıda veya yapıtta öne sürülen, savunulan görüştür Bir konunun belirli bir gösterme açısından ele alınmasıyla ortaya meydana çıkan genel bir hak cümlesidir Paragrafın konusu saptandıktan sonra; Bu konudan hangi sonuç çıkarılır?veya Bu parçada hangi hafıza savunulmaktadır?sorularına alınacak yanıt başlıca düşünceyi verir
Ben gönlümce yazabilmek için evime çekiliyorum Kimsenin bana el uzatamayacağı, benden laf edemeyeceği yabancı bir memlekette oturuyorum O Kadar bir yer oysa, tanıdığım hiç kimse okuduğu duanın Latince'sini bilmez, hele Fransızca'sından hiç anlamaz Diğer yerde yazsam daha iyi yazardım, lakin yazdığım şey daha az benim olurdu Oysaki benim yazımda ana aradığım bütün anlamıyla kendimin olmasıdır
Medyanın toplum üzerinde kurduğu egemenlik, günlük hayatı, kişisel yaşantıyı her gün daha içten etkiliyor Özel yaşantılara, bireye dönük alanlara değin uzanan medya, yabancılaşmanın ve uzaklaşmanın en kayda değer nedenini oluşturmakta, kurduğu tek yönlü irtibat ağıyla sağırlaştırıcılığını ve körleştiriciliğini yoğun ve etkili bir biçimde sürdürürken, toplumun bireyleri arasındaki paylaşıcı iletişimi hızla kesmektedir
Paragrafta Tezgâhtar Fikirler : Her Biri başlıca düşüncenin bir yönünü oluşturan, onu ortaya çıkarıp destekleyen düşüncelere (yargılara) muavin fikir denir
ÖSS 'de fazla kullanılan sorular olan Bu paragrafta aşağıdaki yargılardan hangisine değinilmemiştir?gibi sorular, paragraftaki tüm muavin düşüncelerin dikkate alınmasıyla içten olarak çözülür
Gelecekte müziğin, her türlü romantik ağlaşmadan ve kendini beğenmişlikten, dizginsiz duygulardan ve abartılı propagandadan kurtulacağını, dinleyicisinin ne fazla heyecanlı ve sinirli ne de duyguca dingin olacağını, etkisinin şaşırtıcı olmaktan fazla, düzen getirici bir özellik taşıyacağını, düşüncelere bulanıklık yok, aydınlık getireceğini umabiliriz *