Persona 5 Strikers İncelemesi

Birtakım görüntü oyunları gerçektende çok kısa mühlet içerisinde sizi içerisine alıp, oyun dünyasının bir kesimi haline getirebiliyor. Benim için son 10 yılın en yeterli oyunlarından biri olan Persona 5, bu defa farklı cinste bir devam oyunu ile karşımızda.

Bu ortada Strikers, yepyeni oyunun bilakis bir aksiyon imali olmasına karşın muhakkak oyuna başlamadan evvel en azından Persona 5’i bitirmenizi öneriyorum. Zira kıssaya direkt dalış yapan Strikers, sizin ana oyunu oynadığınızı varsayıyor ve art geriye tabirleri yüzünüze fırlatıyor. Açıkçası şayet Persona 5 ve Royal’i bitirmemiş olsaydım, oyunun birinci birkaç saatinden hiçbir şey anlamazdım. Ancak dediğim üzere Atlus sizi Persona 5 oynamış olarak görüyor ve anlatacaklarını buna nazaran anlatıyor.



O yüzden nitekim de Phantom Thieves kümesinin başından geçenleri anlamak ve oyundaki sistemi hakikat kavrayabilmek için Öncelikli olarak Persona 5’i bitirmenizi öneriyorum. Böylelikle hem oyundan aldığınız keyif daha artacaktır hem de Persona 5 Strikers içinde karakterlerin yapmış olduğu göndermeleri daha rahat anlayabileceksiniz.

Ayrıyeten her bir karakterin tanışması, Phantom Thieves of Hearts kümesine katılması ve başlarından geçen olaylar değerli bir yere sahip olduğu için, direkt Strikers’tan öyküye atladığınızda Joker ve grubunu bir küme liseli asi gençten öte görmenizi sağlayacaktır.

Pekala, oyun nasıl? Açıkçası beklediğimden çok daha yeterli bir tecrübe sunmayı başardı. Artık Dynasty Warriors tadında bir aksiyon oyunu olduğu için Persona serisinin hayli başarılı olduğu taktiksel RPG taraflarının çöpe atılacağını düşünmüştüm. Lakin geliştiriciler bir halde Persona 5’in sevilen Baton Pass, Showtime, 1 More mekaniklerini gerçek vakitli bir aksiyon oyununa yedirmeyi başarmışlar. Oynanışın tadı dört kişilik grubunuzla olabildiğince fazla düşmanı, onların zayıflıklarını kullanarak havalı bir biçimde alt etmekten geçiyor.



*Baton Pass: Şayet düşmana kritik bir vuruş yaparsanız sıranız geçmeden kadro arkadaşınızın atak yapmasına imkan sağlar.

* Showtime: Persona 5 Royal ile tanıtılan bu mekanik tek bir ya da birden fazla karakterin düşman kümesine ezici özel taarruz yapmasını sağlar.

* 1 More: Düşmana kritik bir vuruş yapıldığında oyuncunun bir atılım hakkı daha olur.

Ana oyundaki Confident sistemi Bonds isminde bir menüye alındığından, artık düşmanları alt edip, deneyim kazandıkça Bond puanları kazanıyorsunuz. Bu Bond puanlarını takımınızın ve Jokerin güçlerini yükseltmek için kullanabiliyorsunuz. Ne yazık ki işin bu kısmı biraz “grind” olduğu için birinci oynayışınızda tüm özellikleri açmanız mümkün değil.

Ben oyunu 50 saatin üzerinde bir oynamış olmama ve belirli yerlerde sıkı formda karakterlerimi kasmış olmama rağmeni, oyunu bitirdiğimde hala tonlarca Bond özelliği açılmayı bekliyordu.

İşin hoş yanlarından biri de olağanda komut vererek atılım sırasına nazaran yönettiğimiz karakterleri gerçek vakitli aksiyonda görmek oldu. Bilhassa Makoto ve Yusuke ile oynamak inanılmaz keyifli. Bu karakterlerle oynayıp deneyim kazandıkça kendi özel taarruzları açılıyor ve bazen boss savaşları bu kilit özellikler sayesinde karşı tarafa atak bahtı bile vermeden bitebiliyor.

Farkındaysanız öyküye çok fazla değinmedim. Bunun en kıymetli sebebiyse Phantom Thieves’in öyküsünün anlaşılabilmesi için geri dönme zaruriliği. Fakat enteresan bir biçimde Atlus oyunu PlayStation’ın yanı sıra Nintendo Switch ve PC (Steam) için de piyasaya sürdü. Elbette ana oyunu oynamayanlar için yeniden de çok eğlenceli bir imal lakin şuur dünyaları, Metaverse, Places üzere kavramların altı oyun içinde doldurulmadığı için birtakım noktalar oyuncu için havada kalabilir.

Yeniden de Persona 5 Strikers şahane bir aksiyon oyunu olmayı başarıyor. Eğlenceli karakterleri, hoş kıssası, travmalara ve kötülüklere bakış açısı ve Morgana için en azından bir sefer oynanmayı hak ediyor.