nicebayan
FD Üye
- Katılım
- Ara 24, 2016
- Mesajlar
- 94,678
- Etkileşim
- 2
- Puan
- 38
- Yaş
- 36
- Web sitesi
- nicebayan.com
- F-D Coin
- 90
Peygamber Efendimiz (Tez)' İn Yaratılış incelikleri
Peygamber Efendimiz (Sav)' İn Yaratılışındaki mükemmellikler
Peygamber Efendimizin Ashabı, bu kutlu ve insanın dış görünümünün güzelliği, görenleri hayran bırakan heybetinden nuruna ve duruşundan gülüşüne dek Allah'ın onda tecelli ettirdiği farklı alanlara yönlendirilmiş güzellikler hakkında o kadar çok detay aktarmışlardır Sayıca epeyce topluluk olan sahabeler, bu güzellikler hakkında çoğu bambaşka detay vermiş, Peygamber Efendimizle aynı dönemde yaşamamış olan Müslümanlara Allah'ın Resulünü birçok yönüyle tanıtmışlardır Bir Takım sahabeler onu genel özellikleriyle tanımlama ederken, diğerleri uzun ve ayrıntılı anlatımlarda bulunmuşlardır Bu anlatımlardan bazıları şu şekildedir:
Peygamber Efendimizin dış görünümü ve güzelliği
Sahabeleri Peygamberimiz (iddia)'in güzelliğini şöyle anlatıyorlardı:
Allah Resulü sallallahu aleyhi ve sellem fazla yakışıklı ve alımlı idi Mübarek yüzü ayın on dördündeki dolunay gibi parlardı Burnu gayet güzel idi Gür sakallı, iri gözlü, düz yanaklı idi Ağzı geniş, dişleri inci gibi parlaktı Boynu sözde bir gümüş hüzmesi idi İki omuzu arası geniş, omuz kemik başları kalın idi66
Enes b Malik (ra) anlatıyor:
Resulullah Efendimizin boyu; ne çok uzun, ne de pozitif kısa idi Teni de ne duru beyaz, ne de koyu esmerdi Saçları ise ne düz, ne de kıvırcık idi Kırk yaşına geldiğinde, Allah Teala O'nu peygamber olarak gönderdi Peygamber olduktan sonradan, Mekke'de 10 sene, Medine'de de 10 yıl kaldı ve 60 yaşlarında vefat etti Bu fani hayata veda ettiklerinde, saçında ve sakalında 20 tel ak saç yoktu67
Resulullah (tez) beyaz, güzel ve mutedil (yavaş ve mülayim, itidalli) idiler68
Enes b Malik (ra) anlatıyor:
Peygamber Efendimiz orta boylu idi; uzun da değildi, kısa da değildi; güzel bir görünüşü vardı Saçı ise ne kıvırcık, ne de düzdü Kutsal (İlahi hayrın bulunduğu şey, bereketlenmiş, çoğalmış, şanslı, uğurlu) yüzlerinin rengi ise nurani beyazdı69
Bera b Azib (ra) anlatıyor:
Resullullah Efendimizden daha hoş birini görmedim Omuzlarını döğen saçları vardı İki omuz arası genişçe idi Boyu ise ne kısa idi, ne de uzundu70
Hz Ali'nin torunlarından İbrahim b Muhammed (ra) söylenti ediyor:
Dedem Hz Ali, Peygamber Efendimizi anlatırken Onu şöyle tavsif (vasıflandırırdı) ederdi:
Peygamber Efendimiz, ne aşırı derecede uzun, ne de kısa idi; O bulunduğu topluluğun orta boylusu idi Saçları, ne kıvırcık ne de dümdüzdü; hafifçe dalgalı idi Kutsal yüzlerinin rengi kırmızıya çalar şekilde beyaz; gözleri siyah; kirpikleri sık ve uzun; omuz başları iri yapılı idi O, insanların en eli açık gönüllüsü, en dürüst sözlüsü, en yumuşak tabiatlısı ve en arkadaşça idi Kendilerini pat diye görenler, O'nun heybeti karşısında fazla şiddetli heyecanlanırlar; üstün vasıflarını bilerek sohbetinde bulunanlar ise, O'nu herşeyden fazla severlerdi O'nun üstünlüklerini ve güzelliklerini tanıtmaya çalışan kimse; Ben, lüzum ondan önce, lüzum ondan sonradan, onun gibi birisini görmedim, aramak suretiyle, O'nu tanıtma hususundaki aczini ve yetersizliğini itiraf ederdi Allah'ın salat (dua, Peygamberimize (tez) yapılan dua, istiğfar, rahmet, namaz) ve selamı O'nun üzerine olsun71
Hz Hasan (ra) naklediyor:
Resulullah Efendimiz, yaradılıştan heybetli ve muhteşemdi Mübarek yüzü, dolunay halindeki ayın parlaklığı gibi nur saçardı Orta boyludan uzun, ince uzundan kısa idi Saçları kıvırcık ile düz arası idi; ola ki kendiliğinden ikiye ayrılmışlarsa onları başının iki yanına salar, değilse ayırmazlardı Uzattıkları takdirde saçları kulak yumuşaklarını geçerdi Peygamber Efendimizin rengi, ezher'ullevn (öyle beyaz ve parlak renk) idi, yani nurani beyazdı Alnı açıktı Kaşları; hilal gibi, gür ve birbirine yakındı
Boynu, saf mermerden meydana gelen heykellerin boynu gibi gümüş berraklığında idi Vücudunun tüm azaları birbiri ile uyumlu olup yakışıklı bir yapıya sahipti72
Ebu Hüreyre (ra) anlatıyor:
Hazreti Peygamber, gümüşten yaratılmış gibi nurlu beyazdı; saçları da hafif dalgalı idi73
Efendimiz (sav) beyaza pembe karmakarışık renkte idi Gözleri siyah, kirpikleri sık ve uzun idi74
Allah Resulünün alnı geniş olup hilal kaşlıydı, kaşları gürdü Iki kaşı arası açık olup, halis bir gümüş gibiydi Gözleri pek güzel, bebekleri simsiyahtı Kirpikleri birbirine geçecek şekilde gürdü Güldüğünde dişleri çakan yıldırım gibi parıldardı Iki dudağı da emsalsiz şekilde güzeldi Sakalı gürdü Boynu o kadar güzeldi, ne uzun ne kısaydı Boynunun güneş ve rüzgar gören kısmı altın alaşımlı gümüş ibrik gibi gümüşün beyazlığı ve altının da kırmızılığını yansıtır şekilde parıldardı Göğsü genişti, göğsünün düzlüğü aynayı, beyazlığı da ayı andırırdı Omuzları genişti Kol ve pazuları irice idi Avuçları ipekten daha yumuşaktı75
Peygamber Efendimizin hicret yolculuğu sırasında çadırını ziyaret ettiği Ümmü Mabed isimli cömertliği, iffeti ve cesareti ile belli biri, Peygamber Efendimizi tanımamıştır Ama Peygamberimiz (tez)'i anlatılanlardan tanıyan kocasına, onu şöyle betimleme etmiştir:
Kültürlü yüzlü ve hoş yaradılışlı idi; güçsüz ve ince de değildi Gözlerinin siyahı ve beyazı birbirinden iyice ayrılmıştı Saçı ile kirpik ve bıyıkları gümrahtı (bol, gür) Sesi kalındı Sustuğu vakit vakarlı (ağırbaşlılık, halim ve heybetli oluş), konuştuğu vakit da devasa idi Uzak bakıldığında insanların en güzeli ve en sevimlisi görünümündeydi; yakından bakıldığında da tatlı ve hoş bir görünüşü vardı Fazla tatlı konuşuyordu Orta boylu idi; bakan kimse ne kısa ne de uzun olduğunu hissederdi Üç kişinin arasında en güzel görüneni ve nur yüzlü olanıydı Arkadaşları, ortalarına almış durumda hep onu dinlerler; buyurduğu süre da hemencecik buyruğunu yerine getirirlerdi Konuşması tok ve kararlı idi76
Kendisini görenlerin anlattıklarında da görüldüğü gibi, Peygamber Efendimiz mucizevi yakışıklı, görenlerin nefesini kesecek değin hoş yüzlü ve güzel endamlı idi Keza atletik ve son derece etkin bir yapısı vardı ve fazla kaslı idi
*
Peygamber Efendimiz (Sav)' İn Yaratılışındaki mükemmellikler
Peygamber Efendimizin Ashabı, bu kutlu ve insanın dış görünümünün güzelliği, görenleri hayran bırakan heybetinden nuruna ve duruşundan gülüşüne dek Allah'ın onda tecelli ettirdiği farklı alanlara yönlendirilmiş güzellikler hakkında o kadar çok detay aktarmışlardır Sayıca epeyce topluluk olan sahabeler, bu güzellikler hakkında çoğu bambaşka detay vermiş, Peygamber Efendimizle aynı dönemde yaşamamış olan Müslümanlara Allah'ın Resulünü birçok yönüyle tanıtmışlardır Bir Takım sahabeler onu genel özellikleriyle tanımlama ederken, diğerleri uzun ve ayrıntılı anlatımlarda bulunmuşlardır Bu anlatımlardan bazıları şu şekildedir:
Peygamber Efendimizin dış görünümü ve güzelliği
Sahabeleri Peygamberimiz (iddia)'in güzelliğini şöyle anlatıyorlardı:
Allah Resulü sallallahu aleyhi ve sellem fazla yakışıklı ve alımlı idi Mübarek yüzü ayın on dördündeki dolunay gibi parlardı Burnu gayet güzel idi Gür sakallı, iri gözlü, düz yanaklı idi Ağzı geniş, dişleri inci gibi parlaktı Boynu sözde bir gümüş hüzmesi idi İki omuzu arası geniş, omuz kemik başları kalın idi66
Enes b Malik (ra) anlatıyor:
Resulullah Efendimizin boyu; ne çok uzun, ne de pozitif kısa idi Teni de ne duru beyaz, ne de koyu esmerdi Saçları ise ne düz, ne de kıvırcık idi Kırk yaşına geldiğinde, Allah Teala O'nu peygamber olarak gönderdi Peygamber olduktan sonradan, Mekke'de 10 sene, Medine'de de 10 yıl kaldı ve 60 yaşlarında vefat etti Bu fani hayata veda ettiklerinde, saçında ve sakalında 20 tel ak saç yoktu67
Resulullah (tez) beyaz, güzel ve mutedil (yavaş ve mülayim, itidalli) idiler68
Enes b Malik (ra) anlatıyor:
Peygamber Efendimiz orta boylu idi; uzun da değildi, kısa da değildi; güzel bir görünüşü vardı Saçı ise ne kıvırcık, ne de düzdü Kutsal (İlahi hayrın bulunduğu şey, bereketlenmiş, çoğalmış, şanslı, uğurlu) yüzlerinin rengi ise nurani beyazdı69
Bera b Azib (ra) anlatıyor:
Resullullah Efendimizden daha hoş birini görmedim Omuzlarını döğen saçları vardı İki omuz arası genişçe idi Boyu ise ne kısa idi, ne de uzundu70
Hz Ali'nin torunlarından İbrahim b Muhammed (ra) söylenti ediyor:
Dedem Hz Ali, Peygamber Efendimizi anlatırken Onu şöyle tavsif (vasıflandırırdı) ederdi:
Peygamber Efendimiz, ne aşırı derecede uzun, ne de kısa idi; O bulunduğu topluluğun orta boylusu idi Saçları, ne kıvırcık ne de dümdüzdü; hafifçe dalgalı idi Kutsal yüzlerinin rengi kırmızıya çalar şekilde beyaz; gözleri siyah; kirpikleri sık ve uzun; omuz başları iri yapılı idi O, insanların en eli açık gönüllüsü, en dürüst sözlüsü, en yumuşak tabiatlısı ve en arkadaşça idi Kendilerini pat diye görenler, O'nun heybeti karşısında fazla şiddetli heyecanlanırlar; üstün vasıflarını bilerek sohbetinde bulunanlar ise, O'nu herşeyden fazla severlerdi O'nun üstünlüklerini ve güzelliklerini tanıtmaya çalışan kimse; Ben, lüzum ondan önce, lüzum ondan sonradan, onun gibi birisini görmedim, aramak suretiyle, O'nu tanıtma hususundaki aczini ve yetersizliğini itiraf ederdi Allah'ın salat (dua, Peygamberimize (tez) yapılan dua, istiğfar, rahmet, namaz) ve selamı O'nun üzerine olsun71
Hz Hasan (ra) naklediyor:
Resulullah Efendimiz, yaradılıştan heybetli ve muhteşemdi Mübarek yüzü, dolunay halindeki ayın parlaklığı gibi nur saçardı Orta boyludan uzun, ince uzundan kısa idi Saçları kıvırcık ile düz arası idi; ola ki kendiliğinden ikiye ayrılmışlarsa onları başının iki yanına salar, değilse ayırmazlardı Uzattıkları takdirde saçları kulak yumuşaklarını geçerdi Peygamber Efendimizin rengi, ezher'ullevn (öyle beyaz ve parlak renk) idi, yani nurani beyazdı Alnı açıktı Kaşları; hilal gibi, gür ve birbirine yakındı
Boynu, saf mermerden meydana gelen heykellerin boynu gibi gümüş berraklığında idi Vücudunun tüm azaları birbiri ile uyumlu olup yakışıklı bir yapıya sahipti72
Ebu Hüreyre (ra) anlatıyor:
Hazreti Peygamber, gümüşten yaratılmış gibi nurlu beyazdı; saçları da hafif dalgalı idi73
Efendimiz (sav) beyaza pembe karmakarışık renkte idi Gözleri siyah, kirpikleri sık ve uzun idi74
Allah Resulünün alnı geniş olup hilal kaşlıydı, kaşları gürdü Iki kaşı arası açık olup, halis bir gümüş gibiydi Gözleri pek güzel, bebekleri simsiyahtı Kirpikleri birbirine geçecek şekilde gürdü Güldüğünde dişleri çakan yıldırım gibi parıldardı Iki dudağı da emsalsiz şekilde güzeldi Sakalı gürdü Boynu o kadar güzeldi, ne uzun ne kısaydı Boynunun güneş ve rüzgar gören kısmı altın alaşımlı gümüş ibrik gibi gümüşün beyazlığı ve altının da kırmızılığını yansıtır şekilde parıldardı Göğsü genişti, göğsünün düzlüğü aynayı, beyazlığı da ayı andırırdı Omuzları genişti Kol ve pazuları irice idi Avuçları ipekten daha yumuşaktı75
Peygamber Efendimizin hicret yolculuğu sırasında çadırını ziyaret ettiği Ümmü Mabed isimli cömertliği, iffeti ve cesareti ile belli biri, Peygamber Efendimizi tanımamıştır Ama Peygamberimiz (tez)'i anlatılanlardan tanıyan kocasına, onu şöyle betimleme etmiştir:
Kültürlü yüzlü ve hoş yaradılışlı idi; güçsüz ve ince de değildi Gözlerinin siyahı ve beyazı birbirinden iyice ayrılmıştı Saçı ile kirpik ve bıyıkları gümrahtı (bol, gür) Sesi kalındı Sustuğu vakit vakarlı (ağırbaşlılık, halim ve heybetli oluş), konuştuğu vakit da devasa idi Uzak bakıldığında insanların en güzeli ve en sevimlisi görünümündeydi; yakından bakıldığında da tatlı ve hoş bir görünüşü vardı Fazla tatlı konuşuyordu Orta boylu idi; bakan kimse ne kısa ne de uzun olduğunu hissederdi Üç kişinin arasında en güzel görüneni ve nur yüzlü olanıydı Arkadaşları, ortalarına almış durumda hep onu dinlerler; buyurduğu süre da hemencecik buyruğunu yerine getirirlerdi Konuşması tok ve kararlı idi76
Kendisini görenlerin anlattıklarında da görüldüğü gibi, Peygamber Efendimiz mucizevi yakışıklı, görenlerin nefesini kesecek değin hoş yüzlü ve güzel endamlı idi Keza atletik ve son derece etkin bir yapısı vardı ve fazla kaslı idi
*