iltasyazilim
FD Üye
PEYGAMBERIMIZIN DOGUMU
Peygamberimiz Fil vakasından 50 gün sonra ,Rebiullevvel ayinin on ikinci Pazartesi günü,tan yeri ağarırken, Mekke`de doğdu
PEYGAMBERIMIZ DOĞDUĞUNDA BAZI HADISELER VUKU A GELDI
Peygamberimiz doğduğunda bazı hadiseler vuku a geldi,bunlardan bazılarını söyle sıralayabilirizeygamberimiz ,Anadan Sünnetli ve göbeği kesik olarak doğdu Peygamberimiz doğarken, çocukların yere düştükleri gibi düşmeyip ellerini ,yere dayamış başını semaya kaldırmış olarak doğduPeygamberimiz doğduğu zaman ,bir yıldız doğmuş ve bilginler, bu yıldızın doğduğu gece,Ahmed doğmuştur DedilerBir çok Yahudi Alimi Tevrat tan inceleme ile peygamberimizin bu gecede doğduğunu yakınlarına bildirmişlerdir
Peygamberimiz doğduğu gece Kisranin sarayından on dört şerefe yıkıldı İranlıların,bin yıldan beri hiç sönmeden yanan Atesgedeleri sönüverdiSave Gölünün suyu çekildiSema ve Vadisini su bastıIran Sahi, Arapların, ülkesini istila edeceğini rüyasında gördü,ve telaşa düştü
PEYGAMBERIMIZIN BABASI HZABDULLAH
Peygamberimizin babası Hz Abdullah Kureyş’in ileri gelen delikanlılarından idi Güzel yüzlü,iki gözü arasında peygamberlik nurunu taşıyorduMekkenin bütün genç kızları onunla evlenmek için can atarlardıBabasına o kadar itaatliydi ki babasının izinden hiç çıkmazdıHatta birinde babası Abdulmuttalip Allaha dua etmiş ve ``Allahım eğer bana on erkek evladı verirsen onlardan birini senin için kurban edeceğim``demiş ,on evladı olunca da Allaha verdiği sözü tutmak için oğlu Abdullahı kurban etmek istemiştirOğlu Abdullah babasına itiraz etmemiş ve boyun eğmiştir Etraftan yapılan eleştirilerle oğlunu kurban etmekten vaz geçmiş onun yerine 100 Adet Deve kurban etmiştir Hz Abdullah hz Amine ile evlendikten Kısa bir müddet sonra gittiği ticaret kervanından dönerken yolda hastalandı Medine’de dayısı Beni Adiy bin Neccarin yanında bir ay hasta aldıktan sonra vefat ettiHz Abdullah vefat ettiği zaman Peygamberimiz henüz Anne karnında altı aylıktı
PEYGAMBERIMIZIN SÜT ANNEYE VERILISI
Yeni doğan çocukları süt anneye vermek; Kureyş ve sair Arap eşrafının adeti idi
Bu da; kadınların kocaları ile daha iyi meşgul olmalarını ve çocuklarında ,özellikle ,havasının güzelliği, rutubetinin azlığı ve suyunun tatlılığı ile tanınan yerlerde yasayan şerefli kabileler arasında, sağlam vücutlu,siki etli, cesaretli yetişmelerini ve düzgün, pürüzsüz konuşmayı öğrenmelerini sağlamak içindi
Mekke çevresinde ve Harem içinde oturan kabilelerden Süt annesi olanlar, her yıl iki defa, yaz ve güz olmak üzere Mekke`ye gelirler,çocukları alıp götürürlerdi
Peygamber efendimizi(AS) Ben`i Sa`d bBekr kabilesinden Süt annesi Halime hatun götürdü
Peygamberimizin Süt kardeşleri şunlardır::
Abdullah b Haris,Üneyse bintiHaris,Şeyma binti Haris
Peygamberimizi Yetim olduğu için Arap kadınları kabul etmemiş; sadece kabilesine götürecek çocuk bulamayan Halime, eli bos gitmemesi için peygamberimizi kabul etmiştiPeygamberimizi aldıktan sonra Halime ve Ailesinin yaşam tarzı bir anda değişti
Bunlardan bazılarını Halimenin dilinden dinleyecek olursak; Halime Hatun der ki;`` İçinde bulunduğumuz kuraklık ve kıtlık yılında hiç bir şeyimiz kalmamıştı Ben, kır merkebimin üzerinde idimYanımızda, yaşlı bir devemiz vardı,bize bir damla süt vermiyordu
Üzerinde bulunduğum merkebin ağır yürümesi yol arkadaşlarımı çileden cıkartıyorduNihayet Mekke’ye varıp emdirilecek oğlan çocukları aramaya başladık İçimizden hiç bir kadın Muhammedi almak istemiyor,ondan uzak duruyorduk Çünkü, bizler emdireceğimiz çoçuğun babasından bahisse kavuşmayı ve ondan armağanlar almayı bekliyorduk
Bir ara Muhammed in dedesi Abdulmuttaliple karşılaştım,bana; İsmin nedir ?diye sordu
Halime dedim Bana;Ey Halime! Benim yanımda bir yetim çocuğum var onu emzirmek için Beni Sa`d kabilesi kadınlarına teklif ettim öksüz olduğu için kabul etmediler Sen kabul eder misin? Ben ,``bana biraz müsaade ette kocama bir danışayım``dedim
Hemen kocamın yanına döndüm,ona haber verdim Kocam izin verince Muhammedi aldım
Muhammed bize gelince,evimiz öyle bereketlendi ki kocam la hayretler içinde kaldikSütü çekilmiş olan devemizde sütler fazlaca akmaya, zayıf olan merkebimizi,yolda başka hiç bir binek hayvan geçememeğe,davarlarımıza inen süt hiç bir davara inmemeye başladı
Peygamberin Çocukluğu daha değişikti Daha iki Aylık iken,her tarafa yuvarlanmaya çalışıyorduÜç Aylık olunca Day durmaya çalışıyorduDört Aylık olunca, duvara tutunup yürüyorduBeş Aylık olunca bir yere tutunmadan yürüyebiliyorduAltı Ayı tamamlayınca, yürümeyi hızlandırmıştıYedi Aylık iken her tarafa gidebiliyor,koşabiliyordu Sekiz Aylık iken,konuşuyor,konuşulanı anlayabiliyorduOn Aylık iken Ok atabiliyordu İki Yılı doldurduğu zaman,oldukça, iri ve gösterişli bir çocuk olmuştuOnu Annesine götürdük, Amma,biz,Onun yüzünden gördüğümüz hayır ve bereketten dolayı, Yanımızda bir müddet daha tutmaya çok istekli bulunuyorduk
HZAMINENIN MEDINE ZIYARETI VE VEFATI
Hz Amine Peygamberi de yanına alarak Medine’deki Neccar oğullarından olan Dayılarını ziyarete gitti Orada peygamberle, bir ay kadar misafir oldular
Yahudi kavmi peygamberimizi orada görünce onu devamlı kontrol edip hal ve hareketlerine dikkat ediyorlardı Hz Amine Yahudilerin Peygamberimiz hakkında takındıkları tavırlardan korkmaya başladı Ve acilen Mekke ye dönmek için yola koyuldular
Hz Amine, Mekke’ye gelirken, yolda hastalanıp Evba köyünde durakladiBaşucunda duran Peygamberimizin yüzene baktıSonra da söyle hitap etti:
``Ey çekilen dehşetli ölüm okundan, Allah in lutfu ve yardımı ile yüz deve karşılığında kurtulan zatin oğlu!Allah, Seni,mübarek ve devamlı kilsin! Eğer rüyada gördüklerim doğru çıkarsa,Sen Celal ve bol ikram Sahibi tarafından,Adem oğullarına helal ve haramı bildirmek üzere gönderileceksin! Allah, Seni milletlerle birlikte devam edip gelen putlardan, putperestlikten de, esirgeyecek,alıkoyacaktır
Her canlı varlık ölecektir Bende öleceğimFakat temelli anılacağım Çünkü, temiz bir oğul doğurmuş,arkamda hayırlı bir anı bırakmış bulunuyorum demiştir
Ve hz Amine Ebva da vefat ettiHazreti Amine vefat ettiğinde 30 yaşlarında idi
Dünyada,böylece Babasız ve Annesiz kalan Peygamberimizi,yüce Allah,hamisiz bırakmadı: Önce dedesi Abdulmuttalibin yanında, sonra da amcası Ebu Talibin yanında kaldı Peygamberimiz, sekiz yaşına kadar,Dedesi Abdulmuttalibin yanında,sekiz yaşından sonra da Amcası Ebu Talibin yanında kaldı
PEYGAMBERIMIZIN TICARET HAYATINA ATILISI
Kureyşliler, öteden beri ticaretle uğraşırlardı Ticaretle uğraşmayanların ise,ellerinde hiç bir şeyleri bulunmazdı Peygamberimizin de, hazreti Hatice hesabına ticarete başlamadan önce, ticaretle uğraştığı olmuştur Nitekim, Said bEbu Saib, Islamiyetten önce Peygamberimizin ticaret ortağı idiPeygamberimizin,ticaret yapmak için, sermayesi olmadığından,hazreti Hatice peygamberimizi ücretle tuttu ve Kureyşilerden tuttuğu, başka bir zatıda, Peygamberimizin yanına kattı Hazreti Hatice yapacağı her sefer için, Peygamberimize, ücret olarak genç ve yiğit birer erkek deve veriyordu Peygamberimiz, Hazreti Hatice`nin ticaret Malını Şam`a götürmek için ,ilk defa dört tane erkek ve genç deveye anlaştılar Peygamberimizle Kervan halkı Şam`a gitmek için yola koyuldular: Şam topraklarından Busraya vardıklarında peygamberimiz orada getirdiği bütün malları çok karlı bir şekilde satıp alacaklarını aldıktan sonra,Mekke’ye yardımcısı olan Meysele ile birlikte geri döndü
PEYGAMBERIMIZIN EVLENMESI
Peygamberimiz hazreti Hatice adına ticaret yaparken, Peygamberimizdeki harikulade halleri görmüş ve yardımcısı Meysele ile Peygamberimize evlilik teklif etmişti Peygamberimiz bu teklifi kabul ederek Kureyşlilerin en soylu kadınlarından olan hazreti Hatice ile evlendi
PEYGAMBERIMIZIN COCUKLARI
Peygamberimizin, hazreti Haticeden,iki erkek çocuğu,dört kız çocuğu doğmuştur Isimleri şöyleydi: Kasim, Abdullah, Zeynep,Rukayye ,Ümmü Külsüm,Fatima ve Cariyesi Mısırlı Maria`dan doğan Ibrahim`dir
KABENIN KUREYŞILERCE YENIDEN YAPILISI VE PEYGAMBERIMIZIN HAKEMLIGI
Bir Kadın, Kabe Hareminde buhurdanlıkta Öd ağacı yaktığı sırada , buhurdanlıktan sıçrayan bir kıvılcımdan Kâbenin kat kat olan örtüsü tutuşup tamamı ile yanmış, bu yüzden duvarlar da her taraftan gevşeyip çatlamış bulunuyordu Zaman, zaman sahilden gelen sel baskınları ilede Kâbenin tabanı ve duvarları da iyice yıkılacak duruma gelmişti
Bunun icin,Kureysliler Kabenin duvarlarını onarıp sağlamlaştırmak ve üzerinede,tavan çatmak istiyorlar,fakat, yıkmağa kalkarlarsa azaba ugrayabileceklerinden korkuyorlar,aralarinda meşvere ediyorlardı
Am bu sırada Rum tüccarlarından birisine Ait olan inşaat malzemesi yüklü bir gemi Cüdde sahillerinde parcalandi,bunu fırsat bilen Kureyşliler aralarında yardımlaşarak bu batan gemiden Kabe inşaası için gerekli malzemeleri almış oldularVe Kâbenin inşaatına başladılar
Hacerül Esved taşı yerine konulacağı zaman kabileler ,birbirleriyle anlaşamadılar Hatta işi okadar ilerlettiler ki aralarında kavga yapmaya çok az bir zaman kaldı Kureyşiler, Bu iş üzerinde, dört veya beş gece durdular Sonra Kureyşin yaşlılarından Ebu Ümeyye b Mugire bir teklifte bulundu;
Teklifine göre ,mescidin kapısından giren ilk kişi bu taşı koymak için hakem olacaktı Bütün kavmin uluları bu teklifi kabul ettiler
Tam bu sırada peygamberimiz içeri girdi, bütün kureyşliler el çırparak ElEmin`in hakemligine razıyız dediler
Peygamberimiz Fil vakasından 50 gün sonra ,Rebiullevvel ayinin on ikinci Pazartesi günü,tan yeri ağarırken, Mekke`de doğdu
PEYGAMBERIMIZ DOĞDUĞUNDA BAZI HADISELER VUKU A GELDI
Peygamberimiz doğduğunda bazı hadiseler vuku a geldi,bunlardan bazılarını söyle sıralayabilirizeygamberimiz ,Anadan Sünnetli ve göbeği kesik olarak doğdu Peygamberimiz doğarken, çocukların yere düştükleri gibi düşmeyip ellerini ,yere dayamış başını semaya kaldırmış olarak doğduPeygamberimiz doğduğu zaman ,bir yıldız doğmuş ve bilginler, bu yıldızın doğduğu gece,Ahmed doğmuştur DedilerBir çok Yahudi Alimi Tevrat tan inceleme ile peygamberimizin bu gecede doğduğunu yakınlarına bildirmişlerdir
Peygamberimiz doğduğu gece Kisranin sarayından on dört şerefe yıkıldı İranlıların,bin yıldan beri hiç sönmeden yanan Atesgedeleri sönüverdiSave Gölünün suyu çekildiSema ve Vadisini su bastıIran Sahi, Arapların, ülkesini istila edeceğini rüyasında gördü,ve telaşa düştü
PEYGAMBERIMIZIN BABASI HZABDULLAH
Peygamberimizin babası Hz Abdullah Kureyş’in ileri gelen delikanlılarından idi Güzel yüzlü,iki gözü arasında peygamberlik nurunu taşıyorduMekkenin bütün genç kızları onunla evlenmek için can atarlardıBabasına o kadar itaatliydi ki babasının izinden hiç çıkmazdıHatta birinde babası Abdulmuttalip Allaha dua etmiş ve ``Allahım eğer bana on erkek evladı verirsen onlardan birini senin için kurban edeceğim``demiş ,on evladı olunca da Allaha verdiği sözü tutmak için oğlu Abdullahı kurban etmek istemiştirOğlu Abdullah babasına itiraz etmemiş ve boyun eğmiştir Etraftan yapılan eleştirilerle oğlunu kurban etmekten vaz geçmiş onun yerine 100 Adet Deve kurban etmiştir Hz Abdullah hz Amine ile evlendikten Kısa bir müddet sonra gittiği ticaret kervanından dönerken yolda hastalandı Medine’de dayısı Beni Adiy bin Neccarin yanında bir ay hasta aldıktan sonra vefat ettiHz Abdullah vefat ettiği zaman Peygamberimiz henüz Anne karnında altı aylıktı
PEYGAMBERIMIZIN SÜT ANNEYE VERILISI
Yeni doğan çocukları süt anneye vermek; Kureyş ve sair Arap eşrafının adeti idi
Bu da; kadınların kocaları ile daha iyi meşgul olmalarını ve çocuklarında ,özellikle ,havasının güzelliği, rutubetinin azlığı ve suyunun tatlılığı ile tanınan yerlerde yasayan şerefli kabileler arasında, sağlam vücutlu,siki etli, cesaretli yetişmelerini ve düzgün, pürüzsüz konuşmayı öğrenmelerini sağlamak içindi
Mekke çevresinde ve Harem içinde oturan kabilelerden Süt annesi olanlar, her yıl iki defa, yaz ve güz olmak üzere Mekke`ye gelirler,çocukları alıp götürürlerdi
Peygamber efendimizi(AS) Ben`i Sa`d bBekr kabilesinden Süt annesi Halime hatun götürdü
Peygamberimizin Süt kardeşleri şunlardır::
Abdullah b Haris,Üneyse bintiHaris,Şeyma binti Haris
Peygamberimizi Yetim olduğu için Arap kadınları kabul etmemiş; sadece kabilesine götürecek çocuk bulamayan Halime, eli bos gitmemesi için peygamberimizi kabul etmiştiPeygamberimizi aldıktan sonra Halime ve Ailesinin yaşam tarzı bir anda değişti
Bunlardan bazılarını Halimenin dilinden dinleyecek olursak; Halime Hatun der ki;`` İçinde bulunduğumuz kuraklık ve kıtlık yılında hiç bir şeyimiz kalmamıştı Ben, kır merkebimin üzerinde idimYanımızda, yaşlı bir devemiz vardı,bize bir damla süt vermiyordu
Üzerinde bulunduğum merkebin ağır yürümesi yol arkadaşlarımı çileden cıkartıyorduNihayet Mekke’ye varıp emdirilecek oğlan çocukları aramaya başladık İçimizden hiç bir kadın Muhammedi almak istemiyor,ondan uzak duruyorduk Çünkü, bizler emdireceğimiz çoçuğun babasından bahisse kavuşmayı ve ondan armağanlar almayı bekliyorduk
Bir ara Muhammed in dedesi Abdulmuttaliple karşılaştım,bana; İsmin nedir ?diye sordu
Halime dedim Bana;Ey Halime! Benim yanımda bir yetim çocuğum var onu emzirmek için Beni Sa`d kabilesi kadınlarına teklif ettim öksüz olduğu için kabul etmediler Sen kabul eder misin? Ben ,``bana biraz müsaade ette kocama bir danışayım``dedim
Hemen kocamın yanına döndüm,ona haber verdim Kocam izin verince Muhammedi aldım
Muhammed bize gelince,evimiz öyle bereketlendi ki kocam la hayretler içinde kaldikSütü çekilmiş olan devemizde sütler fazlaca akmaya, zayıf olan merkebimizi,yolda başka hiç bir binek hayvan geçememeğe,davarlarımıza inen süt hiç bir davara inmemeye başladı
Peygamberin Çocukluğu daha değişikti Daha iki Aylık iken,her tarafa yuvarlanmaya çalışıyorduÜç Aylık olunca Day durmaya çalışıyorduDört Aylık olunca, duvara tutunup yürüyorduBeş Aylık olunca bir yere tutunmadan yürüyebiliyorduAltı Ayı tamamlayınca, yürümeyi hızlandırmıştıYedi Aylık iken her tarafa gidebiliyor,koşabiliyordu Sekiz Aylık iken,konuşuyor,konuşulanı anlayabiliyorduOn Aylık iken Ok atabiliyordu İki Yılı doldurduğu zaman,oldukça, iri ve gösterişli bir çocuk olmuştuOnu Annesine götürdük, Amma,biz,Onun yüzünden gördüğümüz hayır ve bereketten dolayı, Yanımızda bir müddet daha tutmaya çok istekli bulunuyorduk
HZAMINENIN MEDINE ZIYARETI VE VEFATI
Hz Amine Peygamberi de yanına alarak Medine’deki Neccar oğullarından olan Dayılarını ziyarete gitti Orada peygamberle, bir ay kadar misafir oldular
Yahudi kavmi peygamberimizi orada görünce onu devamlı kontrol edip hal ve hareketlerine dikkat ediyorlardı Hz Amine Yahudilerin Peygamberimiz hakkında takındıkları tavırlardan korkmaya başladı Ve acilen Mekke ye dönmek için yola koyuldular
Hz Amine, Mekke’ye gelirken, yolda hastalanıp Evba köyünde durakladiBaşucunda duran Peygamberimizin yüzene baktıSonra da söyle hitap etti:
``Ey çekilen dehşetli ölüm okundan, Allah in lutfu ve yardımı ile yüz deve karşılığında kurtulan zatin oğlu!Allah, Seni,mübarek ve devamlı kilsin! Eğer rüyada gördüklerim doğru çıkarsa,Sen Celal ve bol ikram Sahibi tarafından,Adem oğullarına helal ve haramı bildirmek üzere gönderileceksin! Allah, Seni milletlerle birlikte devam edip gelen putlardan, putperestlikten de, esirgeyecek,alıkoyacaktır
Her canlı varlık ölecektir Bende öleceğimFakat temelli anılacağım Çünkü, temiz bir oğul doğurmuş,arkamda hayırlı bir anı bırakmış bulunuyorum demiştir
Ve hz Amine Ebva da vefat ettiHazreti Amine vefat ettiğinde 30 yaşlarında idi
Dünyada,böylece Babasız ve Annesiz kalan Peygamberimizi,yüce Allah,hamisiz bırakmadı: Önce dedesi Abdulmuttalibin yanında, sonra da amcası Ebu Talibin yanında kaldı Peygamberimiz, sekiz yaşına kadar,Dedesi Abdulmuttalibin yanında,sekiz yaşından sonra da Amcası Ebu Talibin yanında kaldı
PEYGAMBERIMIZIN TICARET HAYATINA ATILISI
Kureyşliler, öteden beri ticaretle uğraşırlardı Ticaretle uğraşmayanların ise,ellerinde hiç bir şeyleri bulunmazdı Peygamberimizin de, hazreti Hatice hesabına ticarete başlamadan önce, ticaretle uğraştığı olmuştur Nitekim, Said bEbu Saib, Islamiyetten önce Peygamberimizin ticaret ortağı idiPeygamberimizin,ticaret yapmak için, sermayesi olmadığından,hazreti Hatice peygamberimizi ücretle tuttu ve Kureyşilerden tuttuğu, başka bir zatıda, Peygamberimizin yanına kattı Hazreti Hatice yapacağı her sefer için, Peygamberimize, ücret olarak genç ve yiğit birer erkek deve veriyordu Peygamberimiz, Hazreti Hatice`nin ticaret Malını Şam`a götürmek için ,ilk defa dört tane erkek ve genç deveye anlaştılar Peygamberimizle Kervan halkı Şam`a gitmek için yola koyuldular: Şam topraklarından Busraya vardıklarında peygamberimiz orada getirdiği bütün malları çok karlı bir şekilde satıp alacaklarını aldıktan sonra,Mekke’ye yardımcısı olan Meysele ile birlikte geri döndü
PEYGAMBERIMIZIN EVLENMESI
Peygamberimiz hazreti Hatice adına ticaret yaparken, Peygamberimizdeki harikulade halleri görmüş ve yardımcısı Meysele ile Peygamberimize evlilik teklif etmişti Peygamberimiz bu teklifi kabul ederek Kureyşlilerin en soylu kadınlarından olan hazreti Hatice ile evlendi
PEYGAMBERIMIZIN COCUKLARI
Peygamberimizin, hazreti Haticeden,iki erkek çocuğu,dört kız çocuğu doğmuştur Isimleri şöyleydi: Kasim, Abdullah, Zeynep,Rukayye ,Ümmü Külsüm,Fatima ve Cariyesi Mısırlı Maria`dan doğan Ibrahim`dir
KABENIN KUREYŞILERCE YENIDEN YAPILISI VE PEYGAMBERIMIZIN HAKEMLIGI
Bir Kadın, Kabe Hareminde buhurdanlıkta Öd ağacı yaktığı sırada , buhurdanlıktan sıçrayan bir kıvılcımdan Kâbenin kat kat olan örtüsü tutuşup tamamı ile yanmış, bu yüzden duvarlar da her taraftan gevşeyip çatlamış bulunuyordu Zaman, zaman sahilden gelen sel baskınları ilede Kâbenin tabanı ve duvarları da iyice yıkılacak duruma gelmişti
Bunun icin,Kureysliler Kabenin duvarlarını onarıp sağlamlaştırmak ve üzerinede,tavan çatmak istiyorlar,fakat, yıkmağa kalkarlarsa azaba ugrayabileceklerinden korkuyorlar,aralarinda meşvere ediyorlardı
Am bu sırada Rum tüccarlarından birisine Ait olan inşaat malzemesi yüklü bir gemi Cüdde sahillerinde parcalandi,bunu fırsat bilen Kureyşliler aralarında yardımlaşarak bu batan gemiden Kabe inşaası için gerekli malzemeleri almış oldularVe Kâbenin inşaatına başladılar
Hacerül Esved taşı yerine konulacağı zaman kabileler ,birbirleriyle anlaşamadılar Hatta işi okadar ilerlettiler ki aralarında kavga yapmaya çok az bir zaman kaldı Kureyşiler, Bu iş üzerinde, dört veya beş gece durdular Sonra Kureyşin yaşlılarından Ebu Ümeyye b Mugire bir teklifte bulundu;
Teklifine göre ,mescidin kapısından giren ilk kişi bu taşı koymak için hakem olacaktı Bütün kavmin uluları bu teklifi kabul ettiler
Tam bu sırada peygamberimiz içeri girdi, bütün kureyşliler el çırparak ElEmin`in hakemligine razıyız dediler