nicebayan
FD Üye
- Katılım
- Ara 24, 2016
- Mesajlar
- 94,678
- Etkileşim
- 2
- Puan
- 38
- Yaş
- 36
- Web sitesi
- nicebayan.com
- F-D Coin
- 90
Peygamberimizin Kadınlara Şefkati
İslâmın şefkat güneşi dünyayı aydınlatmadan önce kadınlar fazla biçare haldeydiler Ilk Olarak Araplar olmak üzere, insanlık kız çocuklarını ve kadınlarını çok hor görürdü Onları bir insan olarak kabul etmez, bir eşya gibi layık biçer, alıp satarlardı Arapların yanına kadının hiçbir sosyal hakkı yoktu Onları şefkat ve merhametten mahrum kıldıkları gibi, mal ve mirastan da uzaktan tutarlardı
Peygamberimizin tüm insanlığı kuşatan şefkat ve merhameti kısa zamanda kadınlar üzerinde de görülmeye başladı Onları insanların ayakları altında ezilmekten kurtararak böylece yüceltti ancak, Cennet anaların ayakları altındadırbuyurarak, Cennete girmeyi annelerin rızalarıyla benzer tuttu
Kadınlara iyilik yapmanın, onlara şefkatli davranmanın, imanın bir alâmeti olduğunu demeç ederek bu meseleye büyük siklet verdi
Kim Allah'a ve âhiret gününe iman etmişse, komşusuna ızdırap etmesin Kadınlara da iyiliği tavsiye ediniz Çünkü onlar kaburga kemiğinden yaratılmıştır Kaburganın en eğri tarafı da üstteki tarafıdır Onu doğrultmak istersen kırarsın Olduğu gibi bıraktığın takdirde de defalarca eğri kalır Bunun için, kadınlara tekrar tekrar iyiliği öğüt edinmealindeki hadisi şerifle Peygamberimiz, kadınların keza maddî yapılarını, hem de ruhsal durumlarını ifade ederek, onlara anlayışlı davranmayı, hata ve eğriliklerine katlanma edip dayanma gösterilmesini öğüt etti
Peygamberimiz bizlere bu tavsiyeyi yaparken, kendisi de söylediklerini en güzel şekilde uyguluyordu Bir ihtiyaçları olur ya da bir şey öğrenmek isterlerse mü'min kadınları reddetmez, ihtiyaçlarını karşılar, sorularına cevap verir, erkeklerle hiçbir ayırım gözetmezdi
Peygamberimizin etrafında her zaman erkek Sahabîler toplanıyor, sohbetinde bulunuyorlardı Fakat mü'min kadınlar bu nimetten mahrumdular İçlerinden bir delege seçtiler, Peygamberimize gönderdiler ve bir gününü de kendilerine ayırmasını istediler
Peygamberimiz bu teklifi kabul etti ve hanımların dileklerini yerine getirerek, bir gününü de onlarla sohbet için ayırdı
Peygamberimiz özellikle ihtiyar kadınların kalplerini kırmaz, hatıralarını güzel tutardı Davet ettikleri süre reddetmezdi
Bir seferinde Hz Enes'in büyükannesi Peygamberimizi yemeğe ağırlama etti Peygamberimiz de daveti kabul ederek evlerine gitti Kadıncağızı mutlu etmek için de ona namaz kıldırmak istedi Kendisi imamlığa geçti, Hz Enes, büyükannesi ve kölelerinin meydana getirdiği bir cemaate iki rekât namaz kıldırdı
Yola çıkıldığında kafilede kadınlar varsa Peygamberimiz onların sıcacık etmesi için her türlü tedbiri alırdı
Bir sefer sırasında Enceşe adında Habeşistanlı güzel sesli bir köle, vezinli ve kafiyeli şiirleri makamla söylüyordu Bu Nedenle develer daha seri yürüyordu Develerin süratli bir şekilde yürümesi üzerine kadınların rahatsız olduğunu ayrım eden Peygamber Efendimiz Enceşe'yi ikaz etti:
Ey Enceşe, cam şişelerin hayvanlarını yavaş sür!
Kadınlar güçsüz ve kibar oldukları için Peygamberimiz onları cama benzetmişti Onların incinmesine, acı duymalarına gönlü razı olmuyordu
Peygamberimiz kendi hanımlarına da çok kibar davranır, hiçbir şekilde kalplerini kırmazdı Başta Hz Âişe validemiz edinmek üzere bütün hanımları, Peygamberimizin evde fazla ağırbaşlı, halim ve mütevazı olduğunu söyleyerek, onu her yönüyle mükemmel bir aile reisi, yufka yürekli bir koca, şefkatli bir baba olarak anlatırlar
Sizin en hayırlınız, kadınlarına karşı hayırlı olandır Ben kadınlara iyi davranma bakımından sizin en hayırlınızımbuyuran Peygamberimiz, kadınlara anlayışlı davranmayı tavsiye etmektedir
Peygamberimiz konut işlerinde de hanımlarına yardımda bulunurdu Koyunları sağması, konut süpürmesi, elbisesini ve ayakkabılarım tamir etmesi, deveyi yemlemesi, çocuklarla ilgilenip ihtiyaçlarını görmesi, daima onun bu acıma ve şefkatinin neticesi değil midir? *
İslâmın şefkat güneşi dünyayı aydınlatmadan önce kadınlar fazla biçare haldeydiler Ilk Olarak Araplar olmak üzere, insanlık kız çocuklarını ve kadınlarını çok hor görürdü Onları bir insan olarak kabul etmez, bir eşya gibi layık biçer, alıp satarlardı Arapların yanına kadının hiçbir sosyal hakkı yoktu Onları şefkat ve merhametten mahrum kıldıkları gibi, mal ve mirastan da uzaktan tutarlardı
Peygamberimizin tüm insanlığı kuşatan şefkat ve merhameti kısa zamanda kadınlar üzerinde de görülmeye başladı Onları insanların ayakları altında ezilmekten kurtararak böylece yüceltti ancak, Cennet anaların ayakları altındadırbuyurarak, Cennete girmeyi annelerin rızalarıyla benzer tuttu
Kadınlara iyilik yapmanın, onlara şefkatli davranmanın, imanın bir alâmeti olduğunu demeç ederek bu meseleye büyük siklet verdi
Kim Allah'a ve âhiret gününe iman etmişse, komşusuna ızdırap etmesin Kadınlara da iyiliği tavsiye ediniz Çünkü onlar kaburga kemiğinden yaratılmıştır Kaburganın en eğri tarafı da üstteki tarafıdır Onu doğrultmak istersen kırarsın Olduğu gibi bıraktığın takdirde de defalarca eğri kalır Bunun için, kadınlara tekrar tekrar iyiliği öğüt edinmealindeki hadisi şerifle Peygamberimiz, kadınların keza maddî yapılarını, hem de ruhsal durumlarını ifade ederek, onlara anlayışlı davranmayı, hata ve eğriliklerine katlanma edip dayanma gösterilmesini öğüt etti
Peygamberimiz bizlere bu tavsiyeyi yaparken, kendisi de söylediklerini en güzel şekilde uyguluyordu Bir ihtiyaçları olur ya da bir şey öğrenmek isterlerse mü'min kadınları reddetmez, ihtiyaçlarını karşılar, sorularına cevap verir, erkeklerle hiçbir ayırım gözetmezdi
Peygamberimizin etrafında her zaman erkek Sahabîler toplanıyor, sohbetinde bulunuyorlardı Fakat mü'min kadınlar bu nimetten mahrumdular İçlerinden bir delege seçtiler, Peygamberimize gönderdiler ve bir gününü de kendilerine ayırmasını istediler
Peygamberimiz bu teklifi kabul etti ve hanımların dileklerini yerine getirerek, bir gününü de onlarla sohbet için ayırdı
Peygamberimiz özellikle ihtiyar kadınların kalplerini kırmaz, hatıralarını güzel tutardı Davet ettikleri süre reddetmezdi
Bir seferinde Hz Enes'in büyükannesi Peygamberimizi yemeğe ağırlama etti Peygamberimiz de daveti kabul ederek evlerine gitti Kadıncağızı mutlu etmek için de ona namaz kıldırmak istedi Kendisi imamlığa geçti, Hz Enes, büyükannesi ve kölelerinin meydana getirdiği bir cemaate iki rekât namaz kıldırdı
Yola çıkıldığında kafilede kadınlar varsa Peygamberimiz onların sıcacık etmesi için her türlü tedbiri alırdı
Bir sefer sırasında Enceşe adında Habeşistanlı güzel sesli bir köle, vezinli ve kafiyeli şiirleri makamla söylüyordu Bu Nedenle develer daha seri yürüyordu Develerin süratli bir şekilde yürümesi üzerine kadınların rahatsız olduğunu ayrım eden Peygamber Efendimiz Enceşe'yi ikaz etti:
Ey Enceşe, cam şişelerin hayvanlarını yavaş sür!
Kadınlar güçsüz ve kibar oldukları için Peygamberimiz onları cama benzetmişti Onların incinmesine, acı duymalarına gönlü razı olmuyordu
Peygamberimiz kendi hanımlarına da çok kibar davranır, hiçbir şekilde kalplerini kırmazdı Başta Hz Âişe validemiz edinmek üzere bütün hanımları, Peygamberimizin evde fazla ağırbaşlı, halim ve mütevazı olduğunu söyleyerek, onu her yönüyle mükemmel bir aile reisi, yufka yürekli bir koca, şefkatli bir baba olarak anlatırlar
Sizin en hayırlınız, kadınlarına karşı hayırlı olandır Ben kadınlara iyi davranma bakımından sizin en hayırlınızımbuyuran Peygamberimiz, kadınlara anlayışlı davranmayı tavsiye etmektedir
Peygamberimiz konut işlerinde de hanımlarına yardımda bulunurdu Koyunları sağması, konut süpürmesi, elbisesini ve ayakkabılarım tamir etmesi, deveyi yemlemesi, çocuklarla ilgilenip ihtiyaçlarını görmesi, daima onun bu acıma ve şefkatinin neticesi değil midir? *