Platon Estetik Anlayışı Nedir
Platon Estetik Anlayışı Hakkında Bilgi
Platon'un yaşadığı Antikcağın estetik anlayışı objektivistti Bu şu demektir: Antikcağ icin guzel, insani istek, hoşlanma, yaratma ve seyirden bağımsız bir manifestasyondu
Platon icin guzel, meydana gelmeyen ve yok olmayacak, başka bir şeye donuşmeyen, tek ve kendindevarolan, sonsuz bir şey, en yuksek ide idi
Bir bakımdan sanatın anlamı, olsa olsa taklit (mimemis) olabilirdi; sanat, kendi idealini kalokagathi (guzeliyi) ya erişmek olarak koymakla yetinebilirdi Platon icin guzellik, kendisin den hoşlanılan ve bizde ozel bir duygu uyandıran bir şey olarak, uyumlu (harmonik) ve simetrik olanın icinde ışır(Philebos, 51) Ama idenin bu ışıması, insan icin duyum (aisthesis) yoluyla kavranılabilir (Phaidros, 250 B) Yani guzellik, sonuc olarak, duyumsallığa ilişkindir Bu Platoncu konumlamanın tum spekulatif cabaların cekirdeğinde yer aldığı gorulur Orneğin, guzeliyi (kalokagathia) tasarımı altında, sanatın ahlaksal amaclara da hizmet etmesi gerektiği duşuncesi kadar, guzel ve doğrunun sınırsız gecerliliğe sahip olduğu duşuncesi de, Hegel'e kadar felsefi estetiğin temel savları arasında yer almıştır Yine bunun gibi, taklit (mimesis) de Platon'la birlikte, felsefi bir inanc olarak estetiğe yerleşmiştir
Platon Estetik Anlayışı Hakkında Bilgi
Platon'un yaşadığı Antikcağın estetik anlayışı objektivistti Bu şu demektir: Antikcağ icin guzel, insani istek, hoşlanma, yaratma ve seyirden bağımsız bir manifestasyondu
Platon icin guzel, meydana gelmeyen ve yok olmayacak, başka bir şeye donuşmeyen, tek ve kendindevarolan, sonsuz bir şey, en yuksek ide idi
Bir bakımdan sanatın anlamı, olsa olsa taklit (mimemis) olabilirdi; sanat, kendi idealini kalokagathi (guzeliyi) ya erişmek olarak koymakla yetinebilirdi Platon icin guzellik, kendisin den hoşlanılan ve bizde ozel bir duygu uyandıran bir şey olarak, uyumlu (harmonik) ve simetrik olanın icinde ışır(Philebos, 51) Ama idenin bu ışıması, insan icin duyum (aisthesis) yoluyla kavranılabilir (Phaidros, 250 B) Yani guzellik, sonuc olarak, duyumsallığa ilişkindir Bu Platoncu konumlamanın tum spekulatif cabaların cekirdeğinde yer aldığı gorulur Orneğin, guzeliyi (kalokagathia) tasarımı altında, sanatın ahlaksal amaclara da hizmet etmesi gerektiği duşuncesi kadar, guzel ve doğrunun sınırsız gecerliliğe sahip olduğu duşuncesi de, Hegel'e kadar felsefi estetiğin temel savları arasında yer almıştır Yine bunun gibi, taklit (mimesis) de Platon'la birlikte, felsefi bir inanc olarak estetiğe yerleşmiştir