PRP uygulaması
Kanımız damar içinde sürekli hareketli olan canlı bir sıvıdır.
Bu sıvı iki temel kısımdan oluşur. Plazma ve hücreler bu iki kısmı oluşturur.
Kanın temel hücreleri eritrosit (alyuvar), lokosit (akyuvar), ve trombosit(pıhtılaşma hücresi) olmak üzere 3 temel hücreden oluşmaktadır.
PRP Uygulaması kişiden 10cc kan alınarak özel bir işlemden geçirilir. Gerekli işlemler sonrası yaklaşık olarak 4-5 ml olarak elde edilen PRP uygulaması hedeflenen bölgeye, mezoterapi uygulamasında olduğu gibi ince iğnelerle zerk edilmesi şeklindedir.
Trombositten zengin plazma PRP (PLATELET RİCH PLASMA) kısmı alınarak tedavi edilmek istenen bölgelere enjekte edilir. Bu sayede bu bölgenin hücrelerini aktive eden growth faktör (iyileştirici tamir edici) salgı sayesinde kök hücre göçü oluşur. Yeni gelen hücreler kollejen sentezini arttırarak dokunun iyileşmesini sağlar.
Cilt kalitesinin düzelmesi istenen her bölgeye uygulanması mümkün olmakla birlikte, en sık tercih edilen uygulama alanları saç, yüz, boyun, dekolte bölgesi, eller, bacak içleri ve kollardır.
Bu yeni teknoloji son yıllarda Amerika’da yaygın olarak kullanılmaya başlanmıştır. Avrupa ülkelerinde olduğu gibi Türkiye’de de yeni uygulanmaya başlamış FDA onaylı bir tedavi yöntemidir. Kanımızın bu tedavi edici gücü pek çok alanda kullanılmaktadır.
Kandan PRP elde edilmesi yaklaşık 20 dk., uygulama işlemi de 30 dk. kadar sürmektedir.
Hem bayanlar hem erkeklerde yeniden saç gelişimi üzerine olumlu etkileri gözlenmiştir.
PRP potansiyel olarak saç ekimine gerekliliği azaltan bir tedavidir.
Ancak PRP ne tamamlayıcı ne de alternatif tıptır.