'Rakılı Fotoğraf' Nedeniyle İşinden Olan Çalışanın Avukatı Konuştu: 'Tehdit Ediliyorlar'

Rakı masasından paylaşılan fotoğraf tabir özgürlüğü tartışmalarına neden olurken o fotoğrafta yer aldığı için işinden olan çalışanın avukatı, müvekkilinin tehditler aldığını ve koruma talebinde bulunacaklarını söyledi.




İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı, Kadir Gecesi şahsî toplumsal medya hesaplarından paylaşımda bulunan Pegasus çalışanları hakkında “halkı kin ve düşmanlığa tahrik yahut aşağılama” suçundan soruşturma başlatmıştı.

"Koruma talebinde bulunacağız"



Avukat Donat, “Müvekkilimin ve öbür Pegasus çalışanlarının doğal şartlarda olağan bir hukuk devletinde sözü alınır ve hür bırakılır” dedi. Donat akabinde, Pegasus çalışanı 8 kişinin toplumsal medyada toplumun bir kesiti tarafından önemli tehdit ve hakaretlere maruz kaldığını açıkladı.

Donat, bahisle ilgili valilikten muhafaza talebinde bulunacaklarını aktararak 'Bu tehdit ve hakarette bulunan bireyleri de tek tek saptıyoruz. Onlarla ilgili de şikâyette bulunacağız” ifadelerine yer verdi. 

Müvekkilinin şahsi toplumsal medya hesabının kilitli ve dışarıya kapalı olduğunu belirten Donat, “Asıl burada bir suça maruz bırakılan, cürüm fiilinin isnat edileceği bireyler varsa onlar bu paylaşımları dışarıya sızdıranlardır” diye konuştu.

Gibi dizisindeki, ‘Gerçeklerin bir değeri yok ki. Genel kanı neyse onu yaşıyoruz’ repliğini anımsatan Donat, “Şu an Türkiye’nin geldiği noktada oraya evrilmiş durumda. Dini hisler bu kadar kolay aşağılanacak bir şey değil” dedi.

'Dini dogmalar sahiplerini bağlar'

Donat açıklamasının devamında şunları belirtti:

'Türkiye Cumhuriyeti’nin bir laik devlet olması sebebiyle ramazan diye bir tabir bizde açıkçası olmadı, bu toplumun bir kesitini ilgilendiren diğer bir takvime nazaran icra edilen bir ay. Bizi hayat usulümüzü alakadar edecek, bununla ilgili baskı görmemize sebep olacak bir şey değil. Ancak genel kanı neyse onu yaşıyoruz. Vay efendim Kadir Gecesi nasıl içersiniz? Bununla ilgili nasıl paylaşım yaparsınız, hatta paylaşım yaptınız nasıl dalga geçersiniz? Yani dini dogmalar sahiplerini bağlar. Yani inanmayanlar için bu rastgele bir yaptırıma dini olarak sebep gösterilemez. Ayrıyeten bu türlü bir cürüm varsa şayet bu bize nazaran hata değildir. Zira bu ülkede söz hürriyeti diye bir şey kelam mevzusudur. Bu ülkenin Anayasası'nın birinci üç hususunun gerçekliği ortadadır. Anayasa’nın 24. unsuruna nazaran din ve vicdan hürriyeti yalnızca dindarları değil, inanmayanları yahut inansa bile buna nazaran yaşamayanları korur.'

Donat, yandaş medya tarafından amaç gösterilen müvekkilinin yurttaşlar tarafından tehdit edildiği ve asıl mağdurun müvekkilinin olduğunu söyledi.

"İstifa et" telefonu



Pegasus yetkililerinin müvekkilini arayarak, “Ya istifa et, ya biz seni işten çıkartacağız” dediğini aktaran Donat, “Biz de tercihimizi onların işten çıkarması tarafında kullandık. O sebeple işten çıkardılar. 8 yıllık bir kabin memuru, büyük ihtimalle yakın bir tarihte kabin amiri olacaktı” ifadelerine yer verdi. 

Donat, açıklamasının devamında şunları belirtti: 'Bir kimsenin özel hayatında kabahatse da bu yüz kızartıcı bir cürüm değil, hırsızlık değil. İş hayatına yansıması, iş hayatına yansımasından ötürü mütevellit birebir vakitte toplumsal hayatına, hayatını etkilemesi şu an tehdit ve şantajlarla inanılmaz bir formda hakaretlerden korkmuş bir vaziyette.'

'Kimse kendisini kolluk ve yargı yerine koyamaz'

Avukat Donat, “Şimdi toplumda kimse kendisini kolluk yerine, kimse kendisini yargı yerine koymaması gerekir. Ancak maalesef bize şu an baskın olan bir de baskın olmaktan yana yakın vakitte da pohpohlanan kaygılı tırnak içinde muhafazakârlarımız var biliyorsunuz. O sebeple geldiğimiz nokta bu. Bununla çaba edeceğiz. Umarım sivil toplumda gerimizde olur. Açıkçası siyasetten rastgele bir dayanak beklemiyoruz” diyerek açıklamasını sonlandırdı.