Forumda yenilikler devam etmektedir , çalışmalara devam ettiğimiz kısa süre içerisinde güzel bir görünüme sahip olduk daha iyisi için lütfen çalışmaların bitmesini bekleyiniz. Tıkla ve Git
x

Ramazan Ayı ile ilgili yazılar

Ramazan Ayı ile ilgili yazılar
0
82

ahmet0135

FD Üye
Katılım
Nis 13, 2018
Mesajlar
3,764
Etkileşim
85
Puan
48
F-D Coin
0
Ramazan Ayı hakkında yazılar
Ramazan, Kur´an ve Musluman
Peygamberimizin iftar sofrasında neler vardı?
Orucun başını dik tutun ki, Oruc da sizin başınızı dik tutsun


Ramazan , “Huden linnas yani insanlar icin kılavuz olan Kuranın indirildiği ay Kuran, alemlerin Rabbi, evrenin hakimi, din gununun sahibi Allahın kitabı Musluman, Allaha inanan ve Allahın kitabına gore hayatına yon veren insan Yuce Rabbimiz Ramazan hakkında bakın ne buyuruyor?
“ Ramazan ayı , icinde insanlara doğru yolu gosteren, doğru ile yanlışı birbirinden ayırıp acıklayan, bir rehber olmak uzere Kuranın indirildiği aydır Sizden kim o aya erişirse oruc tutsun Hasta olan veya seferde bulunan, tutamadığı gunler sayısınca başka gunlerde tutsun Allah, sizin icin kolaylık ister, zorluk istemez Sayıyı tamamlamanızı ve size doğru yolu gosterdiğinden dolayı Allahı tekbir etmenizi ister Umulur ki şukredersiniz
Bir kez daha ayeti kerimenin ilk cumlesine dikkatlerimizi yoğunlaştırırsak: “ Ramazan ayı, icinde insanlara doğru yolu gosteren, doğru ile yanlışı birbirinden ayırıp acıklayan, bir rehber olmak uzere Kuranın indirildiği aydır ifadesi Ramazan ayı nın oneminin nereden kaynaklandığını gostermektedir
Bizim oruc tutmamız, adeta yuce Rabbimizin bize sunduğu Kuran nimetine bir teşekkur kabilindedir Mademki yuce Allah bizi yaratıp, başıboş bırakmamış, bize gonderdiği elcisiyle indirdiği mesajlarıyla, hayatımızı nasıl duzenleyeceğimizin yol ve yontemlerini bildirmiş, bizi dalaletten, sapmalardan ve şaşkınlıktan kurtarmış; oyleyse biz de bu nimetin farkında olduğumuz mesajını “orucla Rabbimize bildirmiş oluruz Rabbimiz! Sen indirdiğin kitabında bize iki cihanımızı aydınlatacak nurlar bahşettin, biz de sana hamd ediyor, şukrediyor ve senin icin gun boyu ağzımıza tek lokma bile koymadan, bir yudum su bile icmeden sana bağlılığımızı arz ediyoruz Ramazan Ayı , kulun Rabbini tanıdığını ve ona itaatini arz ettiği zaman dilimidir Kulun Rabbi ile her daim iletişimde olduğu surectir Ramazan Ayı, kulun sadece yemeden icmeden kendisini uzak tuttuğu değil; her donemde olduğu gibi her turlu tutum ve davranışını da kontrol altında bulundurduğu gunler ve ibadetle gecirdiği gecelerdir
Musluman, yaratıcısını tanıyan ve ona teslimiyetini arz eden kimsedir
Peki bir Musluman yaratıcısını nasıl tanır ve ona teslimiyetini nasıl arz eder?
Yaratıcıyı tanımak belki her akıl sahibinin, Hz İbrahimin (as) cocukluğunda yaptığı gibi bir akıl yurutme ve kainatı gozlemlemesi ile mumkundur Mumkun olanı, kainatın tek bir yaratıcının eseri olduğu ve bu yaratıcının her turlu noksanlıktan uzak olduğu gerceğidir
Eğer O yaratıcı elcilerini gonderip, insanlara mesajlarını iletmemiş olsaydı, insanın sadece aklını kullanarak Onunla iletişime gecmesi ve Onun kendisinden ne isteyip ne istemediğini, kendisini nicin yarattığını kesin bir bilgi ile bilmek mumkun olmayacaktı
Onunla iletişimi sadece yarattıkları uzerinden ve nimetlerine teşekkur kabilinden bir minnet duygusunun ifadesi olarak kalacaktı Ama yuce Allah, bunun otesinde, insanla konuştu Ona elcileri vasıtasıyla sozlerini vahyetti Ona bu dunyada varoluş gayesini hatırlattı ve gorevlerini tebliğ etti
“Olumu ve hayatı, hanginizin daha iyi calışacağını denemek icin yaratan Odur, Guclu ve bağışlayıcı Odur!
Elcisi vasıtasıyla şu mesajı bize iletti:
Kullarım benden sana sorarlarsa; şuphesiz ben yakınım Bana dua edenin, dua ettiği zaman, duasına karşılık veririm O halde onlar da benim davetime icabet etsinler ve bana inansınlar ki doğru yolda olsunlar
Bizim de yapmamız gereken:
“Rabbimiz! Biz, “Rabbinize iman edin diye, imana cağıran bir davetciyi işittik ve iman ettik Rabbimiz! Bizim gunahlarımızı bağışla, suclarımızı ort, iyilerle birlikte canımızı al! demektir Elciye uymaktır Gunahlardan uzak durmak ve Rabbimizin buyruklarını yerine getirmektir
Eğer Yuce Rabbimiz elcilerini gonderip, bizimle konuşmasaydı, bize kendisini kendi dilinden tanıtmasaydı ne yapacaktık?
Onu tanımayanlar ne yapıyor?
Herhalde biz Onu yanlış tanıyacaktık, Ona yanlış bilgilerle inanmaya kalkacaktık Ona teşekkur gorevimizi nasıl yerine getireceğimizi bilemeyecektik Nitekim cağlar boyu vahye kulaklarını tıkayan, ya hic işitmeyen ya da “işittik ve isyan ettik6 diyenler, bugun de yanlış inanclar ve sapkın hayat duzenleri icinde yaşayıp, olup gidiyorlar İnsanları kendilerine kulluk ettiriyorlar Ellerinde ilahi bir kitapları olmadığı halde, kendi elleriyle yazdıkları kitapları insanlara Allahın kitabı gibi gostermeye calışıp, Allah adına insanları aldatıyorlar
Bunun icin Rabbimiz bizi uyarıyor:
“Ey insanlar, Rabbinizden korkun, babanın evladı, evladın da babası icin hicbir şey odeyemeyeceği o gunden k
endinizi koruyun Allahın vaadi şuphesiz gercektir Oyleyse dunya hayatı sizi aldatmasın, aldatıcı da sizi Allah ile aldatmasın!
Hamdolsun Rabbimize ki, bize mubarek bir ayda, mubarek bir elci ile mubarek bir kitap indirdi Bize eğrisi buğrusu olmayan dosdoğru yolu gosterdi İşte Ramazan, bize ebedi kurtuluş kapılarını acan mesajların icinde cağladığı bir aydır
Bu ay, bu yuzden mubarektir, bu yuzden bereketlidir Ebedi bir saadeti mujdeleyen kitabın inmeye başladığı kutlu bir başlangıctır İki dunyamızı da cennete ceviren hayat iksirini, yudum yudum, kana kana ictiğimiz, Allahın boyası ile hayatımızı renklendiren yuce kitabın, yuce Mevlamızın icinde bizimle konuştuğu, bize gonderdiği mektupların yer aldığı o kitabın, şerefli, hikmetli kitabın indiği ay olduğu icin mubarektir
Peki biz o mubarek ayın, o mubarek gecelerin hakkını verebiliyor muyuz?
Bize bahşedilen bu buyuk nimetin farkında mıyız?
Allahın kitabını, Allah ile konuşmanın, Onun huzurunda, Onun sozlerini can kulağı ile dinlemenin, Onun buyruklarını “lebbeyk Allahumme lebbeyk Buyur, Allahım ne istiyorsan yapmaya geldim! bilinci icinde tum hucrelerimizin dikkat kesildiği bir hassasiyet ile okuyup, anlıyor muyuz? Ya hayatımıza uygulaması soz konusu olduğunda ne yapıyoruz?
Allahın sozu her şeyin uzerindedir mi diyoruz; yoksa, Allahın sozunu hic duymamışların veya duyup da “işittik ve isyan ettik diyenlerin yaptığını mı yapıyoruz? Hic kendimizi hesaba cektik mi?
Bu yaşımıza gelene kadar kac kez Kuranı anlayarak okuduk? Kuranın hangi surelerinde hangi konular anlatılıyor? Rabbimiz bize ayetlerinde ne buyuruyor?
Allah Resulu her an yaşadığı ve omru boyunca inmeye devam eden Kuranı her Ramazanda Cebraille birlikte baştan sona mukabele eder (karşılıklı okurlardı) di Biz de her Ramazan mukabele yapıyor muyuz? Yuce Rabbimiz bize Ramazanı bir bayram havasında eğitim sureci olarak takdir etti Orucu bizden onceki Muslumanlara farz kıldığı gibi bize de farz kıldı ki Allaha karşı sorumluluklarımızı oğrenebilelim ve gercek bir teslimiyet ile yuce Rabbimize teslimiyetimizi arz edelim
Bu anlamda “oruc, Arapcasıyla “savm bambaşka bir ibadettir
Bu ibadette oncelikle her insanın kendisini tutmayı oğrenmesi vardır Biz orucu tutmuyoruz, oruc bize kendimizi tutmayı oğretiyor Oruc bize kendimizi kontrol edebilme yeteneğimizi geliştirme imkanı sunuyor Aşırılıklarımızı bir kenara bırakabilme, hırs ve arzularımızı frenleyebilme, başkaları tarafından yonlendirilen değil kendi kendini idare edebilen ve kendi tercihleri ile hayatına yon veren, saygı değer bir konuma yukseltiyor Oruc sadece kendi ic dunyamızı ve bireysel olarak kendimizi kontrol etmeyi oğretmiyor aynı zamanda ihtiyac sahiplerini gorup gozetmemizi de oğretiyor
Musluman, sadece Allah rızası icin oruc tutuyor Hic kimsenin onu gormediği yerlerde de Allahın kendisini gorduğunun farkında olarak, yemiyor, icmiyor, ağzından kotu soz cıkmıyor, her daim Allahın murakabesi altında olduğunu unutmuyor
Musluman, orucla israfın karşısında olduğu mesajını da veriyor Gunduz saim (oruclu) gece ibadete daim oluyor Geceleri, ac kaldığı gunduzlerin intikamını alırcasına tıka basa karnını doyurmuyor Boylesi bir davranışın nefis terbiyesi ve tezkiyesiarındırması ile tezat teşkil ettiğinin farkında oluyor; olması gerekiyor
Ramazanla başlayan, bir değişim iklimi İlahi vahyin, rahmet bulutları eşliğindeki tatlı esintisi ve aydınlık yolunda “bismillah diyerek cıkılan bir yol Ramazanla başlayan ama Ramazanla bitmeyen bir yolculuk Ramazanla gerceği goren gozler, huzur bulan gonuller; eğer Ramazanla birlikte tukeniyorsa bu bir yıkımdır
Allahın vahyine kulak veren gonuller, onu idrak eden beyinler şunu cok iyi bilir ki, Ramazanla başlayan yolculuk, son yolculuğa kadar surer Eğer, yarı yolda kesiliyorsa bu tukeniş ve bitiş demektir Allaha teslimiyet Ramazanla sınırlı değildir
Ramazandan sonra da Musluman kalmak ve Kuranla kalmak, Kuran yolunda olmak, Kuran yolunda olmek Muslumanın Allaha bağlılığının gereğidir
Sozumuzu Rabbimizin sozu ile bitirelim
“Ey iman edenler! Allahtan gerektiği gibi korkup sakının ve yalnızca (Ona) teslim olarak can verin
Topluca Allahın ipine sımsıkı sarılın ve parcalanmayın! Allahın uzerinizdeki nimetini duşunun, hani siz duşman idiniz de O, kalplerinizi birleştirdi Onun bu nimeti ile kardeşler oldunuz Siz, bir ateş cukurunun kenarında idiniz de sizi oradan kurtardı Doğru yola cıkasınız diye, Allah size ayetlerini işte boyle acıklıyor

Alıntıdır
Şaban Piriş
İlahiyatcıYazar
 
858,477Konular
981,295Mesajlar
29,562Kullanıcılar
omaromarcanSon üye
Üst Alt