Türkiye'nin en güncel forumlardan olan forumdas.com.tr'de forumda aktif ve katkısı olabilecek kişilerden gönüllü katkıda sağlayabilecek kişiler aranmaktadır.
Türkiye tarihinin en büyük dolandırıcılık olaylarından biri olan THODEX vurgununda her geçen gün yeni detaylar ortaya çıkmaya devam ediyor. Yürütülen soruşturma kapsamında son olarak şirketin finans işlerini yürüten Rana Azap geçtiğimiz gün yakalanmıştı. Bugünse Azap’ın savcılıktaki ifadesi ortaya çıktı.
DHA’nın edindiği bilgilere göre Rana Azap, ifadesinde 2016 yılında firari Faruk Fatih Özer’e ait olan yazılım firmasında ön muhasebeci olarak işe başladığını, Özer’in kız kardeşi Serap Özer ile satış danışmanı olarak çalıştığını, evinin uzak olduğunu ve ulaşım sıkıntısı yaşaması üzerine ayrıldığını anlattı.
Bu şirketten ayrıldıktan sonra bir süre işsiz kaldığını ifade eden Azap, 2017-2018 yılları arasında Serap Özer aracılığıyla bu kez Koineks, yani THODEX adlı şirkette işe başladığını, burada faturaları toparlayıp ay sonunda müşavire verdiklerini belirtti.
Müşterinin talebine göre fiyat belirleniyormuş
Kripto paralarla ilgili teknik bilgisi olmadığını söyleyen Rana Azap, Dogecoin’in THODEX üzerinde diğer borsalara kıyasla daha uygun fiyatla satıldığını ancak buna müdahale etme gibi bir durumu bulunmadığını söyledi. Kendisine müşterilerin arz ve talep durumuna göre fiyat belirlenmesinin söylendiğini belirten Azap, nişanlısının da “Sizin firmada Dogecoin uygun fiyata veriliyor” diyerek düğün birikimleri olan 50 bin TL’yi yatırdıklarını anlattı.
Azap ayrıca patronu Özer’in yurt dışına kaçacağını bilmediğini, kendisinin de aynı şekilde mağdur olduğunu, zimmetine herhangi bir şekilde para geçirmediğini ve muhasebeci olmasına rağmen banka erişim yetkisi olmadığını belirtti.
‘Müşteri çekmek için ünlülerle reklam yaptılar’
Azap, şirket kurulduğundan beri Özer kardeşlerin sık sık durumun kötü olduğunu söylediklerini ancak yine de ünlülerle reklam yaparak daha fazla müşteri çekmeleri gerektiğini anlattıklarını belirtti. Özer kardeşlerin diğer borsalarının hacimlerinin büyük olmasından şikayetçi olduğunu, kendilerinin de hacmi yükseltmeleri gerektiğini söylediklerini ifade eden Azap; ağabey Güven Özer, kız kardeş Serap Özer ve firari CEO Faruk Fatih Özer’in sık sık odaya kapanarak toplantı yaptığını anlattı.
Suçlamaları kabul etmedi, serbest bırakıldı:
Şirkete muhasebe personeli olarak işe alındığını belirten Rana Azap, burada personellerin kart yüklemelerini, emeklilik işlemlerini ve faturaların toplanmasını gerçekleştirdiğini söyledi. Muhasebe departmanında toplam 5 kişi çalıştıklarını belirten Azap, “Ben iş yerinde Serap Hanım’ın dediklerini yapıyordum. Şirketin dış işlerini, kira, fatura gibi ben yapıyordum. Güven Bey’in firmasındaki Serpil Hanım da bana yardım ederdi. Yaptığımız iş genel olarak kiracı zam yaptığında Serap Hanım bana zam yapmamı söylerdi. Ben de pazarlık yapardım. Diğer ödemeleri de Serap Hanıma yazışmayla iletirdim. Ancak ödemelerin hangi yolla yapıldığını bilmiyorum. Benim yaptığım iş Serap Hanıma hesapları yapıp göndermekti. Suçlamaları kabul etmiyorum” diyerek ifadesini noktaladı.
Rana Azap, tutuklama talebiyle sevk edildiği mahkemede suç vasfının ve delil durumunun şüpheli lehine değişme durumundan dolayı adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.
