Reaktif Bağlanma - Reaktif Bağlanma Bozukluğu Nedir?

Reaktif Bağlanma Reaktif Bağlanma Bozukluğu Nedir? Reaktif Bağlanma Reaktif Bağlanma Bozukluğu Reaktif bağlanma bozukluğunu merak eden meleklerimiz işte Reaktif Bağlanma bozukluğu nedir?? Belirtiler nedir???Çocuk hastalıklarında merak ettikleriniz burada Reaktif Bağlanma Reaktif Bağlanma Bozukluğu Nedir? 1548754681 1548754681 reaktifbaglanmareaktifbaglanmabozuklugunedir5c501effdf4eareaktifbaglanmareaktifbaglanmabozuklugunedir5c501effdf4ea reaktifbaglanmareaktifbaglanmabozuklugunedir5c501effdf4ea Reaktif Bağlanma Bozukluğu Olan Çocukların Özellikleri, Reaktif Bağlanma Bozukluğunun Sebepleri, Otizm ve Reaktif Bağlanma Bozukluğu Arasındaki Benzerlikler, Tedavide Uygulanabilecek Eğitsel Yöntemler Reaktif Bağlanma Bozukluğu, 5 yaşından önce başlayan ve sosyal ilişki düzeyinde hasarla kendini bildiren gelişimsel bir bozukluktur Reaktif Bağlanma Bozukluğu’nda beynin stresle başetme merkezi ilgili bir problem olduğu düşünülmektedir Bağlanma bozukluğu olarak da tanıdık Reaktif Bağlanma Bozukluğu, Bipolar Bozukluk veya Dikkat Eksikliği Bozukluğu tanıları ile karıştırılabilmektedir eaktif Bağlanma Bozukluğu çocuklarının temel özelliği; yaşamın ilk yıllarında anneyle çocuk aralarında artan bağlanmayı gerçekleştirememiş olmalarıdır Bağlanma, bebeğin birincil zamanlarında annesinin, çocuğun ağlamasına, onun ihtiyaçlarını karşılayacak yanıtlar vermesiyle oluşur Bu ihtiyaçlar; doğru besleme, yatıştırma, teselli etme, rahatlatma, çocuğu tehlike ve öteki tehditlerden koruma ile giderilir Bu çocuklar bu bağlanmayı gerçekleştiremediklerinden çevrelerine karşısında güven oluşturamamaktadırlar Güven duygusunun gelişmemesine alt olarak da duygusal gelişimde problem yaşarlar Reaktif Bağlanma Bozukluğu Olan Çocukların Özellikleri Reaktif Bağlanma Bozukluğu tanısı almış çocuklar yaşamın ilk yıllarında, konuşmayı bile öğrenmeden önce dünyanın güvensiz bir yer olduğunu ve çevresindeki yetişkinlerin ihtiyaçlarını karşılamada eksik olduklarını öğrenirler Duygularının çevresine koruyucu bir kabuk örerler Bu da onları yetişkinlere bağımlı olmaktan korumaktadır Ebeveynlere veya diğer yetişkinlere bağımlı olmaktansa, ördükleri koruyucu kabuk çocuğun dünya ile baş etmesinde tek araçtır Korunmak için yalnız kendilerine bağımlı olan bu çocuklar, bu kabuğu kırmaya çalışan herhangi bir kişiyi korkutma olarak görür, bu tehdidi yalnızca duygusal yanına değil bütün yaşamına yönelik algılar Reaktif Bağlanma Bozukluğunun Sebepleri o Annenin hamilelikte ve ardından uyuşturucu madde ve içki kullanması o Doğum travması o Gözden Düşmüş gebelik o Çocukluğun ilk üç yılında yaşanan fiziki, duygusal, cinsel istismar o Fiziki ve duygusal reddedilme o Anneden erken ayrılık id o Sıkıntılı ve gergin aile ortamı o Sert ve tutarsız ebeveynlik o Yaşamda çok sık yer değişikliği o Aşırı koruyucu annebabalık o Beceriksiz bakım ve fazla bakıcı değişikliği o Travmatik deneyimler o Sızı taşıyan hastalıkların nedenlerinin tanı edilememesi, ağrının sürekli devam etmesi o Annenin depresyon geçirmesi o Çok genç veya yetersiz ebeveynlik Otizm ve Reaktif Bağlanma Bozukluğu Arasındaki Benzerlikler Bu iki gelişimsel bozukluk arasındaki benzerlikler aşağı sıralanmıştır: o Anlamlı yüz ifadesinin olmaması o Sözel uyarana tepkisizlik o Bedensel teması reddetme o İletişimde nitel biçimsizleşme o Ekolali (ses taklidi) o Hayali oyun eksikliği o Tekrarlayıcı davranışlar Reaktif Bağlanma Bozukluğunda Tedavi Sosyal iletişim alanında sorun olduğu keşfedildikten daha sonra: o Aile çocuğu nasıl yönlendireceği konusunda eğitilmeli o Ebeveynlik becerileri artırılmalı o Annenin depresyonu varsa tedavi edilmeli Eğitim sürecinden sonradan Reaktif Bağlanma Bozukluğu tanısı konmuş çocuk, otizmden bambaşka olarak kısa sürede konuşmaya ve taklit etmeye başlar 3 aylık tedavi programı ilesosyalirtibat alanında yükselme, tekrarlayıcı tutum bozukluklarında düzelme, dil becerilerinde büyüme görülebilmektedir Çocukluk deneyimlerimizin etkisinden kurtulmak bizim için bile çok şiddet olmasına karşın Reaktif Bağlanma Bozukluğu olan bir çocuk iyice adi bir hayat standardı yakalayabilir Olumlu yönde geribildirim alınabilmesi için RAD’lı bir çocuğun yaklaşık 12 yaşından önce bağlanma terapisine başlaması ve iyileşmeyi istemesi gerekmektedir Tedavide Uygulanabilecek Eğitsel Yöntemler Geleneksel ve davranışçı terapiler reaktif bağlanma bozukluğu içeren çocukların eğitimlerinde daha az başarı sağlamaktadır Doğal olarak geliştirilen yöntemler daha etkilidir ve eğitimlerinde yapılandırma bir gerekliliktirYaygın olarak kullanılan bağlanma terapileri çocuğun belirti olarak ortaya çıkan davranışlarını değiştirmekten ziyade çocuk ile ailesi arasındaki bağı desteklemek üzerine kuruludur Bağlanma bir kere gerçekleştiğinde, arzu edilen duygular, davranışlar, tutumlar ve düşünme şekilleri de kendiliğinden gelişecektir Terapi süreçleri iki temel ilke üstüne kuruludur: Reaktif bağlanma bozukluğu çocuklarının hem sevgiye keza de sınıra ihtiyaçları vardır Ebeveynler çocuklarına aleyhinde sevgi dolu, nazik, ilgili olurken bir öteki yandan da açık ve yerinde limitler koymalıdırlar Ebeveynler kontrolü fethetmek için tehdit, cinayet ve korkuya başvurmamalıdır Bu metotlar bütün çocuklarda karşıt tepkilerin gelişmesine neden olur, uyum davranışından fazla isyankar bir tutuma yol açar Kişisel terapiler reaktif bağlanma bozukluğu çocuklarının tedavi sürecinde çok etkili değildir Bu yüzden aile terapisi daha fazla seçim edilir Ebeveynler terapi sürecinde her zaman hazırlanmış olmalıdır Oyun veya hitabe terapisinden, fazla geçmiş travmalara karşın konuşmalar daha etkilidir Terapinin diğer kayda değer bir parçası da ebeveynin eğitimidir Birçok insan kendi ailelerinin ebeveynlik kalıplarını alır, lakin bu bir reaktif bağlanma bozukluğu çocukları için çoğunlukla uygun görülmez Çocuklar anne – baba sevgisini reddettikleri için ailelerin özel beceriler geliştirmeleri gereklidir Terapi sürecinde ebeveynler de, sevgi istemeyen ve ebeveynini reddeden bir çocuğa sevgi vermeyi ve ebeveynlik yapmayı öğrenirler Aileler hem, kendi çocuklarının içsel düşünme mekanizmalarını öğrenirler Çocuklarının nasıl düşündüğünü, hissettiğini ve davranışlarını anlamaya çalışmalıdırlar Ebeveyn eğitiminin bir amacı da, anne babaları çocuğun acısından gözetmek ve çocuğun davranışlarından yara almadan duygularını yoklama etmeyi öğrenmektir Bu maharet çocuğun bağlanma geliştirmesi sırasında ebeveynin sevgisini kaybetmeden sürdürmesine muavin olur neticede, tedavinin amaçları erken kayıpların telafisi, güven duygusunun kazanımı,duyguların şekillenmesi, içsel kontrolün gelişmesi, iki taraflı ilişkilerin kurulması, dışsal yapılara ve sosyal kurallara uygun tepkilerin öğrenilmesi ve hatalı akıl kalıplarının düzeltilmesi ve özsaygının geliştirilmesidir