iltasyazilim
FD Üye
Reşat Nuri Güntekin Ateş Gecesi Romanının Özeti
Reşat Nuri Güntekin Alev Gecesi Kitap Özeti
Ateş Gecesi Roman Özeti Reşat Nuri Güntekin
Reşat Nuri Güntekin Ateş Gecesi Roman İncelemesi
KİTABIN OLAĞAN : ALEV GECESİ
KİTABIN YAZARI : REŞAT NURİ GÜNTEKİN
YAYIN EVİ VE ADRESİ : ÜLKÜ YAYINLARI
BASIM YILI : 1983
1)KİTABIN KONUSU:
Bir gencin İstanbul ’dan Milas ’a sürgün gönderilmesiyle başlayan yarı acı sözde tatlı günlerine üstelik yeni bir, önceleri karşılıksız fakat çabaları sonucunda, iki taraflı büyük bir aşkın doğmasını anlatıyor
2)KİTABIN ANA FİKRİ:
Birbirini seven insanların er ya da geç, tüm zorluklara karşın kavuşup mutlu olabileceğini ve bunun onlar için ola ki de daha uğurlu olacağından bahsediyor
3)KİTAP HAKKINDA KIŞIYE ÖZEL DÜŞÜNCELER:
Kitap sade ve kavranabilir bir dille yazılı, içinde çoğu tanıdık olmayan kökenli kelimeler olmasına karşın geneli ele aldığımızda kolayca anlaşılıyorYazar acıklı bir aşk hikayesini, epeyce güzel bir dille anlatmış
4)KİTABIN ÖZETİ:
Murat Bey Milas ’a sürgün gönderildiği gün onu kaymakam bey karşıladı Kaymakam Murat Bey ’i gördüğünde ilk önce şaşırarak sürgün sen misin çocuğum dedi Çünkü Murat Bey fiziksel görünüşüyle yaşından epeyce küçük gösteriyordu Kaymakam kısa bir vakit daha sonra yanındakileri (Hekim Selim Bey ’i, Canice Reisi Akif Bey ’i) Murat Bey ’e tanıttı
Ama zaman geçtikçe alışmaya başlıyordu Mahalledeki kızlarında Murat Bey ’e epeyce pozitif alaka göstermesi, onun daha tez mahalleye ısınmasında muavin oldu Murat Bey Varvar Dudu adında, kırk yaşlarında dul bir kadının evinde kalıyordu Varvar Dudu Murat Bey ’i zamanla oğlu gibi sevmeye başladı Onun üzerine o kadar düştü ancak, Murat Bey ‘de Varvar Dudu ’yu annesinden farksız görmeye başladı Dürüstlüğü, saygınlığı ile tüm mahallenin sevgisini kısa sürede kazandı Bir gün kaymakam, Selim Bey ve Murat Bey bir iki bardak içmeye gittiler Murat Bey yaşı itibariyle kaymakam ve Selim Bey ’den ufak olmasına karşın, onlara bacak uydurabiliyordu Hatta kaymakam, içkininde tesiri olsa lüzum Murat Bey ’e ‘Murat Bey çocuğum, diyordu, sen artık yaşın itibariyle olmasada vaziyetin itibar, yle koskoca erkeksin…Nafile riyakarlık yapmayalım… ’dedi Bu sırada Murat Bey mahallede çeşitli muzurluklara da başlamıştı Murat Bey boylu boslu, yeşil gözlü, yakışıklı bir gençti Murat Bey önce Stematula isminde bir genç kıza alaka duydu Stematula pek güzel olmamasına karşın, bakışlarıyla insanı büyülüyebiliyordu Murat Bey ’de ilk olarak o bakışlara kendini kaptırdı Stematula ’da gözlerini Murat Bey ’den alamıyordu Stematula derece derece Murat Bey ’e aşık olmayabaşladı her zaman onu izliyor, sırf onu bakmak için günde üç beş kere Varvar Dudu ’nun yanına geliyordu Fakat zamanla Murat Bey, Stematula ’dan soğudu Onun kendisinin peşinden hiç ayrılmayışı, sırf kendisini görmek için evine üç beş kez gelmesi Murat Bey ’i rahatsız ediyordu Stematula Murat Bey ’i kıskandığından mahalledeki diğer kızlar hakkında, Murat Bey ’e yalan yanlış dedikodular ediyordu Onlar hakkında asılsız bilgiler vererek Murat Bey ’in onlardan soğumasını istiyordu Fakat süre geçtikçe Murat Bey, Stematula ’nın belli başlı yüzünü amlamaya başlıyordu Ve zamanla mahallenin neşelendirici kızlarından birisi olan Rina ’ya gönlünü kaptırdı Rina güzel bir kızdı
Murat Bey bir akşam Rina ’ya kasabanın kilise meydanına hayli uzaktan bir yerde rastladı İkisi birlikte mahalleye değin geldiler Ertesi akşam Rina ’ya neredeyse benzer yerde, ikinci kez tesadüf etti Murat Bey ’in o akşam Rina ’ya karşısında içinde bir şeyler kaynamaya başladı Bir gün Varvar Dudu Murat Bey ’in şerefine evlerinde bir ziyafet tertip etti Herkesi bu ziyafete gösteri etti Yemekte Rina ile Murat Bey defalarca göz gözeydiler Stematula bunun farkında olan idi fakat hiç bir şey yapamıyordu Ama bir şey yapmak için fırsat koluuyordu Bir ara Rina, Murat Bey ’bir şey anlatmak istemiş ve sesini diğerlerine işittirmemek istiyor bir tavırla Murat Bey ’e yüzünü yaklaştırdı
Kasabanın başka taraflarından da bir çok Müslüman ve Yahudi seyirciler geldiği için Kilise Mahallesi her zamandan artı kalabalıktı Stematula Murat Bey ’i cebren yortu gecesine götürdü Yortu gecesi kilise tıklım tıklım dolmuştu Bir ara Murat Bey ’le Stemaluta bahçeye dolaşmaya çıktılar Murat Bey bir anda kendisini tanımadığı bir fazla kızın arasında buldu İçlerinde birisi Murat Bey ’in ilgisini çekti Birazcık ileride bir ağaca arkasını dayamış, yüzü dalların karanlığı içinde kaybolmuş, eğlencenin uzakta bir seyircisi kalmaktan başka bir şey istemiyor gibi gir hali vardı Murat Bey Stematulayı yanına çağırarak ona kim olduğunu sordu ve Yunanistandan geldiğini öğrendi Murat Bey onun yanında aşarak bocalama içinde bir şeyler söylemeye başladı O da Runca birşeyler söyleyerek Murat Bey ’e cevap verdi Murat Bey onun Rumca konuşalarından bir şey anlamayarak geri çekileceği sırada Stematula Murat beyin imdadına yetişti ve ikisi arasında tercumanlığa başladı Kalabalığın aralarında ilerlerken, kibar matmazelin ona göz ucuyla baktığını yakaladı Biraz evvel ona karşısında bu değin soğuk bir gidişat aldıktan daha sonra bu bakışın niçin olduğunu anlayamadı Yakalandığını anlayınca birdenbire gözlerini kaçırması, hatta bunu da kafi görmeyerek direğin arkasına saklanmak ister gibi bir jest yapmış olması da manalıydı Murat Bey yortu gecesinden sonradan hep o kibar matmazeli düşünür oldu her yerde onun hayallerini görmeye başladı Murat Bey uygun duramıyor, mutlaka o matmazeli birdaha bakmak istiyordu Stematula ’ya onun kim olduğunu, onun hakkında daha ayrıntılı bilgi toplaması için rica etti Stematula ’da Murat Bey ’e laf verdirerek onun gerçek kimliğini yani onun bir Yunanlı değil Osmanlılı olduğunu Doktor Selim Bey ’in kardeşi olduğunu söyledi Aradan bir kaç hafta geçti Selim Bey Murat Bey ’i yemeğe gösteri etti Selim Bey ’in bu daveti Murat Bey ’i çok sevindirdi
Murat Bey kendinden, annesinden, babasından bahsediyordu Bir an Selim Bey, Murat Bey ’in anlattıklarına göre, onun babasını hatırlar gibi oldu Evet Murat Bey ’in babası vaktinde Selim Bey ’e çok büyük yardımlar yapmış, onu ve ailesini bir çok kez çeşitli tehlikelerden korumuştu Bunun üzerine Selim Bey, Murat Bey ’i kendisine daha yakın görüyor, ’babanın zamanında bize koskocoman yararları oldu, artık sen de benim bir kardeşimsin ‘diyordu Bu duruma Murat Bey fazla sevindi Bu sayede Selim Bey ’in evine sık sık girebilecek Afife ’yi daha sık görebilecekti Süre su gibi akıp geçiyordu
Murat Bey ’in Afifeye aleyhinde sevgisi derece derece büyüyordu Murat Bey biraz rahatsızlanınca, Selim Bey onu kendi evlerinde ağırlamaya karar verdi Murat Bey birazcık çekindi ama Selim Bey ısrar edince benimsemek zorunda kaldı Fiilen bu Murat Bey için daha iyi oldu Kendiside bunun farkındaydı Bu sayede Afife ’yi her gün görebilecekti Murat Bey ’e köşkte bir oda hazırlandı Murat Bey ’le başlıca Afife Hanım ilgileniyordu Sabahtan kahvaltılarını yatağına dek getiriyor, az daha bir çocuk bakıcısı edası ile Murat Bey ’e alaka gösteriyordu Bu Murat Bey ’inde hoşuna gidiyordu Bu yakınlık Murat Bey ’I Afife Bayan ’a daha da sıkı bağladı Artık Murat Bey Afife ’den başka bir şey düşünemiyordu Onunla yatıyor, onunla kalkıyor, nereye baksa onu görür gibi oluyordu on beş gün aradan sonradan Murat Bey yavaşça ayağa kalkmaya başladı ara sıra Afife Bayan ’la bahçeye çıkıp o küçücük bahçede benzeri bir ormanda dolaşır gibi saatlerce dolaşıyorlardı Ara Sıra Murat Bey kendini acıklı gösteriyor, Afife Bayan ’ın ona neyin var, niçin böyle dertli duruyorsun, yahut bir derdin mi var demesini istiyordu İstediğide oldu Afife Bayan daha da ileri giderek, sözde kendisini sevdiğini biliyormuş gibi, neyin var, yahut aşıkmısın diye sorular soruyordu Bunun üstüne Murat Bey kendi kendine acaba onu sevdiğimi biliyormu diye düşünüyor, bazende Afife Bayan ’ın sen benim kardeşimsin, bir derdin varsa söyle demesi, Murat Bey ’i düş kırıklığına uğratıyordu Günler böylece geçip gitti Murat Bey ’in ayağı tamamen iyleşti ve kendi evine geri döndü Lakin hala Afife ’yi düşünüyor, onu görebilmek için Afife ’nin yolunu gözlüyordu
Uzun bir vakit Murat Bey ’le, Afife Hanım hiç görüşmediler Murat Bey ’in sürgün zamanı bitti ve İstanbul ’a ailesinin yanında geri döndü Aradan yıllar geçti fakat Murat Bey ’in sevgisi katiyen ölmedi Murat Bey otuzbeş yaşlarına gelmişti Afife Bayan bir gün ansızın İstanbul ’a geldi Selim Bey rahmetli olmuştu Afife Hanımın Murat Bey ’den diğer hiç tanıdığı kalmamıştı Murat Bey!in annesi zamanında oğluna çok büyük iyilikleri olan Afife Hanım ’I çok iyi karşıladı ve tıpkı bir anne şevkatiyle onu bağrına bastı Afife ile Murat Bey başta birbirlerine tanıdık olmayan iki birey gibi hareket ediyorlardı Afife Bayan ‘ın yüzünde çizgiler belirmiş, göz kapaklarının altı morarmaya başlamıştı Lakin hala eski güzelliğini koruyordu Birkaç gün sonra Afife Bayan, Murat Bey ’le konuşmak istediğini söyledi Afife Bayan fazla heyecanlıydı Yıllar sonradan Murat Bey ’I sevdiğini ona itiraf edcekti Sonunda Afife Hanım ’da onu sevdiğini söyledi Yıllar sonradan Murat Bey ’in istediği şey olmuştu Ve bundan sonradan hiç ayrılmamacasına birlikte oldular
5)KİTAPTAKİ OLAYLARIN VE ŞAHISLARIN DEĞERLENDİRİLMESİ:
STEMATULA:Varvar Dudu ’nun yanında çalışan, Murat Bey ’in Milas ’a gelmesiyle ona aşık olan bir genç kız
AFİFE:Selim Bey ’in kız kardeşiYirmi dört yaşında, evli, bir çocuk annesi, dolgun vücutlu, yeşil gözleriyle çevresindekileri büyüleyen,hoş bir bayan
SELİM BEY:Girit ’i kurtarmak için çalışan, zamanında Rumlar ’ın eline tutsak düşen Sklavaki ailesinin küçük oğlu
VARVAR DUDU:Murat Bey ’in Milas ’a sürgün gönderildiğinde, evinde kaldığı kırk yaşlarında, dul bir bayanYaşlı olmasına karşın, gayet genç gözüken, güzelliğiyle genç kızlara taş çıkartan dul bir kadın
MURAT BEY:On dokuz yaşında, İstanbul ’dan Milas ’a sürgün gönderilen yakışıklı, dürüst bir gençYaşına kadar gayet olgun davranışlar sergileyen, oturaklı bir birey
6)KİTABIN YAZARI HAKKINDA VERI:
Reşat Nuri Güntekin 1889 ’da İstanbul ’da doğduEdebiyat Fakültesi ’ni bitirdiLiselerde öğretmenlik, müdürlük, Ulusal Eğitim Müfettişliği yaptı Paris Kültür Ateşeliği yaptı UNESCO ’DA Türkiye ’yi temsilcilik etti Romanları, hikayeleri, tiyatro eserlerini yanısıra farklı alanlara yönlendirilmiş çevirileri de vardır *
Reşat Nuri Güntekin Alev Gecesi Kitap Özeti
Ateş Gecesi Roman Özeti Reşat Nuri Güntekin
Reşat Nuri Güntekin Ateş Gecesi Roman İncelemesi
KİTABIN OLAĞAN : ALEV GECESİ
KİTABIN YAZARI : REŞAT NURİ GÜNTEKİN
YAYIN EVİ VE ADRESİ : ÜLKÜ YAYINLARI
BASIM YILI : 1983
1)KİTABIN KONUSU:
Bir gencin İstanbul ’dan Milas ’a sürgün gönderilmesiyle başlayan yarı acı sözde tatlı günlerine üstelik yeni bir, önceleri karşılıksız fakat çabaları sonucunda, iki taraflı büyük bir aşkın doğmasını anlatıyor
2)KİTABIN ANA FİKRİ:
Birbirini seven insanların er ya da geç, tüm zorluklara karşın kavuşup mutlu olabileceğini ve bunun onlar için ola ki de daha uğurlu olacağından bahsediyor
3)KİTAP HAKKINDA KIŞIYE ÖZEL DÜŞÜNCELER:
Kitap sade ve kavranabilir bir dille yazılı, içinde çoğu tanıdık olmayan kökenli kelimeler olmasına karşın geneli ele aldığımızda kolayca anlaşılıyorYazar acıklı bir aşk hikayesini, epeyce güzel bir dille anlatmış
4)KİTABIN ÖZETİ:
Murat Bey Milas ’a sürgün gönderildiği gün onu kaymakam bey karşıladı Kaymakam Murat Bey ’i gördüğünde ilk önce şaşırarak sürgün sen misin çocuğum dedi Çünkü Murat Bey fiziksel görünüşüyle yaşından epeyce küçük gösteriyordu Kaymakam kısa bir vakit daha sonra yanındakileri (Hekim Selim Bey ’i, Canice Reisi Akif Bey ’i) Murat Bey ’e tanıttı
Ama zaman geçtikçe alışmaya başlıyordu Mahalledeki kızlarında Murat Bey ’e epeyce pozitif alaka göstermesi, onun daha tez mahalleye ısınmasında muavin oldu Murat Bey Varvar Dudu adında, kırk yaşlarında dul bir kadının evinde kalıyordu Varvar Dudu Murat Bey ’i zamanla oğlu gibi sevmeye başladı Onun üzerine o kadar düştü ancak, Murat Bey ‘de Varvar Dudu ’yu annesinden farksız görmeye başladı Dürüstlüğü, saygınlığı ile tüm mahallenin sevgisini kısa sürede kazandı Bir gün kaymakam, Selim Bey ve Murat Bey bir iki bardak içmeye gittiler Murat Bey yaşı itibariyle kaymakam ve Selim Bey ’den ufak olmasına karşın, onlara bacak uydurabiliyordu Hatta kaymakam, içkininde tesiri olsa lüzum Murat Bey ’e ‘Murat Bey çocuğum, diyordu, sen artık yaşın itibariyle olmasada vaziyetin itibar, yle koskoca erkeksin…Nafile riyakarlık yapmayalım… ’dedi Bu sırada Murat Bey mahallede çeşitli muzurluklara da başlamıştı Murat Bey boylu boslu, yeşil gözlü, yakışıklı bir gençti Murat Bey önce Stematula isminde bir genç kıza alaka duydu Stematula pek güzel olmamasına karşın, bakışlarıyla insanı büyülüyebiliyordu Murat Bey ’de ilk olarak o bakışlara kendini kaptırdı Stematula ’da gözlerini Murat Bey ’den alamıyordu Stematula derece derece Murat Bey ’e aşık olmayabaşladı her zaman onu izliyor, sırf onu bakmak için günde üç beş kere Varvar Dudu ’nun yanına geliyordu Fakat zamanla Murat Bey, Stematula ’dan soğudu Onun kendisinin peşinden hiç ayrılmayışı, sırf kendisini görmek için evine üç beş kez gelmesi Murat Bey ’i rahatsız ediyordu Stematula Murat Bey ’i kıskandığından mahalledeki diğer kızlar hakkında, Murat Bey ’e yalan yanlış dedikodular ediyordu Onlar hakkında asılsız bilgiler vererek Murat Bey ’in onlardan soğumasını istiyordu Fakat süre geçtikçe Murat Bey, Stematula ’nın belli başlı yüzünü amlamaya başlıyordu Ve zamanla mahallenin neşelendirici kızlarından birisi olan Rina ’ya gönlünü kaptırdı Rina güzel bir kızdı
Murat Bey bir akşam Rina ’ya kasabanın kilise meydanına hayli uzaktan bir yerde rastladı İkisi birlikte mahalleye değin geldiler Ertesi akşam Rina ’ya neredeyse benzer yerde, ikinci kez tesadüf etti Murat Bey ’in o akşam Rina ’ya karşısında içinde bir şeyler kaynamaya başladı Bir gün Varvar Dudu Murat Bey ’in şerefine evlerinde bir ziyafet tertip etti Herkesi bu ziyafete gösteri etti Yemekte Rina ile Murat Bey defalarca göz gözeydiler Stematula bunun farkında olan idi fakat hiç bir şey yapamıyordu Ama bir şey yapmak için fırsat koluuyordu Bir ara Rina, Murat Bey ’bir şey anlatmak istemiş ve sesini diğerlerine işittirmemek istiyor bir tavırla Murat Bey ’e yüzünü yaklaştırdı
Kasabanın başka taraflarından da bir çok Müslüman ve Yahudi seyirciler geldiği için Kilise Mahallesi her zamandan artı kalabalıktı Stematula Murat Bey ’i cebren yortu gecesine götürdü Yortu gecesi kilise tıklım tıklım dolmuştu Bir ara Murat Bey ’le Stemaluta bahçeye dolaşmaya çıktılar Murat Bey bir anda kendisini tanımadığı bir fazla kızın arasında buldu İçlerinde birisi Murat Bey ’in ilgisini çekti Birazcık ileride bir ağaca arkasını dayamış, yüzü dalların karanlığı içinde kaybolmuş, eğlencenin uzakta bir seyircisi kalmaktan başka bir şey istemiyor gibi gir hali vardı Murat Bey Stematulayı yanına çağırarak ona kim olduğunu sordu ve Yunanistandan geldiğini öğrendi Murat Bey onun yanında aşarak bocalama içinde bir şeyler söylemeye başladı O da Runca birşeyler söyleyerek Murat Bey ’e cevap verdi Murat Bey onun Rumca konuşalarından bir şey anlamayarak geri çekileceği sırada Stematula Murat beyin imdadına yetişti ve ikisi arasında tercumanlığa başladı Kalabalığın aralarında ilerlerken, kibar matmazelin ona göz ucuyla baktığını yakaladı Biraz evvel ona karşısında bu değin soğuk bir gidişat aldıktan daha sonra bu bakışın niçin olduğunu anlayamadı Yakalandığını anlayınca birdenbire gözlerini kaçırması, hatta bunu da kafi görmeyerek direğin arkasına saklanmak ister gibi bir jest yapmış olması da manalıydı Murat Bey yortu gecesinden sonradan hep o kibar matmazeli düşünür oldu her yerde onun hayallerini görmeye başladı Murat Bey uygun duramıyor, mutlaka o matmazeli birdaha bakmak istiyordu Stematula ’ya onun kim olduğunu, onun hakkında daha ayrıntılı bilgi toplaması için rica etti Stematula ’da Murat Bey ’e laf verdirerek onun gerçek kimliğini yani onun bir Yunanlı değil Osmanlılı olduğunu Doktor Selim Bey ’in kardeşi olduğunu söyledi Aradan bir kaç hafta geçti Selim Bey Murat Bey ’i yemeğe gösteri etti Selim Bey ’in bu daveti Murat Bey ’i çok sevindirdi
Murat Bey kendinden, annesinden, babasından bahsediyordu Bir an Selim Bey, Murat Bey ’in anlattıklarına göre, onun babasını hatırlar gibi oldu Evet Murat Bey ’in babası vaktinde Selim Bey ’e çok büyük yardımlar yapmış, onu ve ailesini bir çok kez çeşitli tehlikelerden korumuştu Bunun üzerine Selim Bey, Murat Bey ’i kendisine daha yakın görüyor, ’babanın zamanında bize koskocoman yararları oldu, artık sen de benim bir kardeşimsin ‘diyordu Bu duruma Murat Bey fazla sevindi Bu sayede Selim Bey ’in evine sık sık girebilecek Afife ’yi daha sık görebilecekti Süre su gibi akıp geçiyordu
Murat Bey ’in Afifeye aleyhinde sevgisi derece derece büyüyordu Murat Bey biraz rahatsızlanınca, Selim Bey onu kendi evlerinde ağırlamaya karar verdi Murat Bey birazcık çekindi ama Selim Bey ısrar edince benimsemek zorunda kaldı Fiilen bu Murat Bey için daha iyi oldu Kendiside bunun farkındaydı Bu sayede Afife ’yi her gün görebilecekti Murat Bey ’e köşkte bir oda hazırlandı Murat Bey ’le başlıca Afife Hanım ilgileniyordu Sabahtan kahvaltılarını yatağına dek getiriyor, az daha bir çocuk bakıcısı edası ile Murat Bey ’e alaka gösteriyordu Bu Murat Bey ’inde hoşuna gidiyordu Bu yakınlık Murat Bey ’I Afife Bayan ’a daha da sıkı bağladı Artık Murat Bey Afife ’den başka bir şey düşünemiyordu Onunla yatıyor, onunla kalkıyor, nereye baksa onu görür gibi oluyordu on beş gün aradan sonradan Murat Bey yavaşça ayağa kalkmaya başladı ara sıra Afife Bayan ’la bahçeye çıkıp o küçücük bahçede benzeri bir ormanda dolaşır gibi saatlerce dolaşıyorlardı Ara Sıra Murat Bey kendini acıklı gösteriyor, Afife Bayan ’ın ona neyin var, niçin böyle dertli duruyorsun, yahut bir derdin mi var demesini istiyordu İstediğide oldu Afife Bayan daha da ileri giderek, sözde kendisini sevdiğini biliyormuş gibi, neyin var, yahut aşıkmısın diye sorular soruyordu Bunun üstüne Murat Bey kendi kendine acaba onu sevdiğimi biliyormu diye düşünüyor, bazende Afife Bayan ’ın sen benim kardeşimsin, bir derdin varsa söyle demesi, Murat Bey ’i düş kırıklığına uğratıyordu Günler böylece geçip gitti Murat Bey ’in ayağı tamamen iyleşti ve kendi evine geri döndü Lakin hala Afife ’yi düşünüyor, onu görebilmek için Afife ’nin yolunu gözlüyordu
Uzun bir vakit Murat Bey ’le, Afife Hanım hiç görüşmediler Murat Bey ’in sürgün zamanı bitti ve İstanbul ’a ailesinin yanında geri döndü Aradan yıllar geçti fakat Murat Bey ’in sevgisi katiyen ölmedi Murat Bey otuzbeş yaşlarına gelmişti Afife Bayan bir gün ansızın İstanbul ’a geldi Selim Bey rahmetli olmuştu Afife Hanımın Murat Bey ’den diğer hiç tanıdığı kalmamıştı Murat Bey!in annesi zamanında oğluna çok büyük iyilikleri olan Afife Hanım ’I çok iyi karşıladı ve tıpkı bir anne şevkatiyle onu bağrına bastı Afife ile Murat Bey başta birbirlerine tanıdık olmayan iki birey gibi hareket ediyorlardı Afife Bayan ‘ın yüzünde çizgiler belirmiş, göz kapaklarının altı morarmaya başlamıştı Lakin hala eski güzelliğini koruyordu Birkaç gün sonra Afife Bayan, Murat Bey ’le konuşmak istediğini söyledi Afife Bayan fazla heyecanlıydı Yıllar sonradan Murat Bey ’I sevdiğini ona itiraf edcekti Sonunda Afife Hanım ’da onu sevdiğini söyledi Yıllar sonradan Murat Bey ’in istediği şey olmuştu Ve bundan sonradan hiç ayrılmamacasına birlikte oldular
5)KİTAPTAKİ OLAYLARIN VE ŞAHISLARIN DEĞERLENDİRİLMESİ:
STEMATULA:Varvar Dudu ’nun yanında çalışan, Murat Bey ’in Milas ’a gelmesiyle ona aşık olan bir genç kız
AFİFE:Selim Bey ’in kız kardeşiYirmi dört yaşında, evli, bir çocuk annesi, dolgun vücutlu, yeşil gözleriyle çevresindekileri büyüleyen,hoş bir bayan
SELİM BEY:Girit ’i kurtarmak için çalışan, zamanında Rumlar ’ın eline tutsak düşen Sklavaki ailesinin küçük oğlu
VARVAR DUDU:Murat Bey ’in Milas ’a sürgün gönderildiğinde, evinde kaldığı kırk yaşlarında, dul bir bayanYaşlı olmasına karşın, gayet genç gözüken, güzelliğiyle genç kızlara taş çıkartan dul bir kadın
MURAT BEY:On dokuz yaşında, İstanbul ’dan Milas ’a sürgün gönderilen yakışıklı, dürüst bir gençYaşına kadar gayet olgun davranışlar sergileyen, oturaklı bir birey
6)KİTABIN YAZARI HAKKINDA VERI:
Reşat Nuri Güntekin 1889 ’da İstanbul ’da doğduEdebiyat Fakültesi ’ni bitirdiLiselerde öğretmenlik, müdürlük, Ulusal Eğitim Müfettişliği yaptı Paris Kültür Ateşeliği yaptı UNESCO ’DA Türkiye ’yi temsilcilik etti Romanları, hikayeleri, tiyatro eserlerini yanısıra farklı alanlara yönlendirilmiş çevirileri de vardır *