Ruhsal travma kişiyi aşırı korkutan ,dehşet içinde ve çaresiz bırakan çoğu kez beklenmedik olayların kişide bıraktığı yoğun etkidir .Toplum içinde ruhsal travmaya neden olan olaylar çok sıktır.Yapılan çalışmalar her iki kişiden birinin hayatının bir döneminde bu tür travma yaratacak olayla karşılaştığını gösteriyor .Bu hastalık 1.dünya savaşından sağ dönenler üzerinde yapılan çalışmalarla ve Vietnam savaşı sonrası tanımlanmıştır.İnsanın hayatında üzüntü ve sıkıntı çoğu zaman mevcuttur. Fakat her üzüntü ruhsal travma yaratmaz .Aynı travmayı pek çok kişi yaşarken niye bazılarında bu durum ortaya çıkıyor? Kadınlarda risk 2-3 kat fazla.Kadın olmak ,daha önce ruhsal travma yaşamak başka ruhsal ve bedensel hastalığı olmak ,travmayı şiddetli yaşamak riski arttırır.Bu duruma uykusuzluk,kabuslar ,yaşanan olayı tekrar tekrar rüyasında görme ya da aynı anları tekrar hatırlama ,bu anılar hatırlanınca terleme çarpıntı ,nefes alamama gibi bulguların eşlik etmesi hali mevcuttur. Kişiler hep diken üstündedirler bazen küçük bir uyarana bile aşırı tepki gösterebilirler. Kolay irkilme ,çabuk sinirlenme , gelecekle ilgili plan yapamama ,olayı hatırlatan durumlarda huzursuzluk duyma diğer bulgulardır.Bu belirtiler bazen haftalarca ,aylarca ya da yıllarca sürebilir.Kişilerin iş ve sosyal yaşantıları etkilenir.Travmalar bireysel (taciz ,tecavüz , kendinin veya yakının bedensel bütünlüğüne saldırı şiddet uygulanması ) ya da bir topluluğu etkilemiş olabilir (sel ,deprem yangın ve diğer doğal afetler ).Başa çıkmak için unutmaya çalışmak işe yaramıyor,yardım arayan sosyal desteği olanlarda iyileşme daha fazla görülüyor.Zaman geçmesi de bazen bişey ifade etmiyor ruhsal alanda bu olay o gün yaşanmış gibi devam edebiliyor. Tedavide travmanın şiddetine ve bulgulara göre karar verilir. Bireysel psikoterapiler ,EMDR ve ilaç tedavileri en sık kullanılan tedavilerdir.