iltasyazilim
FD Üye
Şair Evlenmesinin olay döngüsü nedir
Şair Evlenmesi olay döngüsü
BATAK ESE: Mahallenin bekçisidir Müştak Beye oynanan bu oyunda onun da çok büyük bir payı vardır Epeyce cahil biridir ve ne duyarsa duysun, doğruluğunu araştırmadan derhal buna inanır ve mahalleyi karıştırır Keza her işe burnunu sokan biridir
ATAK KÖSE: Mahallenin süprüntücüsüdür İmama yardakçılık yapanlardan biri de odur Oyunda arkasından küfe giyer, çok saf ve cahil bir tiptir
MAHALLELİ: Eserde mahalleden tiplerde vardır Bunlar genelde cahil ve lafçı kişilerdir Bunların birçok esnaftan seçilmiştir
ESERİN ÖZETİ:
Müştak Bey Kumru Hanımla evleneceği gün çok heyecanlıydı, bir an önce nikahın kıyılıp bitmesini ve Kumru Hanımla baş başa kalmayı istiyordu Fakat olaylar hiç de onun beklediği gibi gelişmedi Müştak Bey Kumru Hanıma deli gibi aşıktır ve onu sevdiği için kendini akıllı ve uğurlu görmekteydi Kumru Hanımın dış güzelliği yanında huyunun da güzel olduğunu söyler Müştak Bey onun ablasını çok çirkin bulmakta ve onun ismini zeka sevmemektedir Çünkü Sakine Bayan onların evlenmelerine engel olduğu gibi, kırk beş yaşına gelmiş olmasına rağmen ev de kaldığı için aklını yitirmiş olduğunu düşünüyordu Müştak Bey böyle bir baldızı olduğu için herkesten utanıyordu Hem Müştak Bey Sakine Hanımı Hikmet Efendiye atamak ister Çünkü o zamanlarda büyük evde dururken küçüğü evlendirmezlerdi Hikmet Efendi mahallelinin bir oyun oynayarak Müştak Beye Sakine Hanımı verebileceklerini evvelden sezmişti Müştak Beye bu durumu söyledi lakin o bunu şaka zannediyordu sonradan Müştak Beyin kılavuzu Ziba Dudu gelin odasına içten geliyordu Müştak Bey Kumru Hanımın getirildiğini sanıp iyice heyecanlanıyordu Müştak Bey Ziba Duduya teşekkür ediyordu Kumru Hanımı beklerken Müştak Bey bazı tereddütlere kapıldı Zaten somut durumu da böylece iyi değildi Yüz görümlüğü için ne verebileceğini düşündü Sonra gelin bayan geldi lakin gelen sakine hanımdı ve Müştak Bey onu görür görmez kederinden bayıldı Müştak Bey evleneceği kadının o olduğunu görünce onunla evlenmek yerine ölümü seçim edebileceğini söyledi
Habbe bayan ise onun hasretine kavuştuğu için sevinç delisi olduğunu düşünüyordu Müştak Bey hüzünle ahlayıp, ofluyordu Ziba Dudu ile Habbe kadın gelinin duvağını açmak için uğraşıyorlardı Müştak Bey istemeyerek elini çekerken, Sakine Hanımın beyaz saçı ve duvağı eline ilişir Müştak Bey şok olmuştur Ziba Dudu onu zavallı kadının sırma saçlarını yolmakla suçlar Sonradan mahalleli ve imam aceleyle onları nikahlamak için gelirler ve Müştak Beyi cebren Sakine Hanımla evlendirmek isterler Müştak Bey ise buna kuşkusuz karşıdır ve onunla evlenmektense hapiste dahi yatmaya razı olduğunu söyler Ziba Dudu İmamın elini öperek ona Müştak Beyi şikayete başlar Iddiaya Göre Müştak Bey Sırma Hanımın saçlarını yolmuş onlara da küfretmişti İmam Müştak Beyin konuşmasına hiç izin vermeden onu suçlamaya ve aşağılamaya başlar Eğer Sakine Bayan ile evlenmezse onun ırzına leke sürmüş olacağını söylüyor ve bunu mahalleliye de onaylatıyor Müştak Bey kendisine düğün edilenin Sakine Hanım olmadığını söylese de anlamsız Çünkü imam ille de onu nikahlamak istiyor ve eğer bu gerçekleşmezse Müştak Beyi terbiyesizlik belgesi alarak köyden dahi uzaklaştırabileceğini söylüyor Hikmet Efendi devreye giriyor lakin imam onunda aynı suçlardan suçlanabileceğini söylüyor Lakin Hikmet Efendi el altından imama para kesesini gösterir ve imam bir anda değişiverir Rüşveti alan imam aniden Hikmet efendinin dediklerini yapmaya ve Müştak Beyi savunmaya başlar Mahalleli ise bu durumun farkına varamamıştır Zaten onlarda imam ne derse ona itaat eden tiplerdi İmam güya nikahını kıydığımız kız büyük olandır derken zirve olarak uzun olanı yani Kumru Hanımı hedeflemek istemişmiş İmam Habbe Kadına seslenerek bir lahza önce Kumru Hanımı getirmesini ister İmam böylece daha önce yaptığı bir yanlışı düzeltmiş olacağını söyler Hatta Hikmet Efendiye dönerek daha önce yapmış olduğu diğer yanlışlar varsa onları da düzeltebileceğini söyler bu arada Atak Köse ve Batak Ese yeniden böyle işlere karışmayacaklarına dair kendilerine laf verirler Habbe Kadın Kumru Hanımı getirir Kumru Bayan ağlamaktaydı Habbe bayan onun mutluluktan ağladığını imama söyler
İmam Müştak Bey ile Kumru hanımı nikahlayarak, mahalleliden evi boşaltmalarını ister Mahalleli ve imam evi terk eder ama Hikmet Efendi evi terk etmemişti Çünkü Müştak beye görücü usulüyle evlenmenin zararlarını açıklama yapmak istiyordu Müştak Bey ise onu dinlemiyor, tek istediği şey Hikmet Efendinin bir lahza önce gidip onları yalnız bırakması Bir süre sonra Hikmet Efendi de evi terk etti, artık yalnız kalmışlardı Ama Müştak Bey için bu izaç bir tecrübe olmuştu
OLAYIN GEÇTİĞİ MEKAN: Olayın az kalsın tamamı gelin odasında geçmektedir
OLAYIN MEYDANA GELDİĞİ VAKIT: Eserdeki durum Tanzimat yıllarında meydana geliyor ve o zamanın en manâlı sorunlarından birini anlatıyor
ESERİN ANLATIM TARZI:
ESERİN DİLİ VE ANLATIM ÖZELLİKLERİ: Eserde genelde sade ve anlaşılır bir dil kullanılmıştır Ayrıca o zamanın tabii söylev dilinden de kelimeler vardır Bu kelimelerin anlamını bilmeden eseri bütünüyle anlamak zordur Anlatım özelliklerine gelince, şair o zamanın en önemli sorunlarından biri olan görücü usulüyle evlenmeyi en anlaşılır şekilde anlatmıştır Ayrıca eserin anlatımı oldukça akıcıdır
ESERİN TÜRÜ: Eser bir tiyatro ürünüdür Bu eserde tiyatronun komedi türü işlenmiştir Komedi de insanları keza güldürmek, ayrıca de düşündürmek esastır Bu tür bizim edebiyatımıza Tanzimatla girmiştir
ANAFİKİR: Eserden çıkarılabilecek belli başlı hafıza; görücü usulüyle evlenmenin ne kadar güvenli olmayan ve yanlış olduğudur *
Şair Evlenmesi olay döngüsü
BATAK ESE: Mahallenin bekçisidir Müştak Beye oynanan bu oyunda onun da çok büyük bir payı vardır Epeyce cahil biridir ve ne duyarsa duysun, doğruluğunu araştırmadan derhal buna inanır ve mahalleyi karıştırır Keza her işe burnunu sokan biridir
ATAK KÖSE: Mahallenin süprüntücüsüdür İmama yardakçılık yapanlardan biri de odur Oyunda arkasından küfe giyer, çok saf ve cahil bir tiptir
MAHALLELİ: Eserde mahalleden tiplerde vardır Bunlar genelde cahil ve lafçı kişilerdir Bunların birçok esnaftan seçilmiştir
ESERİN ÖZETİ:
Müştak Bey Kumru Hanımla evleneceği gün çok heyecanlıydı, bir an önce nikahın kıyılıp bitmesini ve Kumru Hanımla baş başa kalmayı istiyordu Fakat olaylar hiç de onun beklediği gibi gelişmedi Müştak Bey Kumru Hanıma deli gibi aşıktır ve onu sevdiği için kendini akıllı ve uğurlu görmekteydi Kumru Hanımın dış güzelliği yanında huyunun da güzel olduğunu söyler Müştak Bey onun ablasını çok çirkin bulmakta ve onun ismini zeka sevmemektedir Çünkü Sakine Bayan onların evlenmelerine engel olduğu gibi, kırk beş yaşına gelmiş olmasına rağmen ev de kaldığı için aklını yitirmiş olduğunu düşünüyordu Müştak Bey böyle bir baldızı olduğu için herkesten utanıyordu Hem Müştak Bey Sakine Hanımı Hikmet Efendiye atamak ister Çünkü o zamanlarda büyük evde dururken küçüğü evlendirmezlerdi Hikmet Efendi mahallelinin bir oyun oynayarak Müştak Beye Sakine Hanımı verebileceklerini evvelden sezmişti Müştak Beye bu durumu söyledi lakin o bunu şaka zannediyordu sonradan Müştak Beyin kılavuzu Ziba Dudu gelin odasına içten geliyordu Müştak Bey Kumru Hanımın getirildiğini sanıp iyice heyecanlanıyordu Müştak Bey Ziba Duduya teşekkür ediyordu Kumru Hanımı beklerken Müştak Bey bazı tereddütlere kapıldı Zaten somut durumu da böylece iyi değildi Yüz görümlüğü için ne verebileceğini düşündü Sonra gelin bayan geldi lakin gelen sakine hanımdı ve Müştak Bey onu görür görmez kederinden bayıldı Müştak Bey evleneceği kadının o olduğunu görünce onunla evlenmek yerine ölümü seçim edebileceğini söyledi
Habbe bayan ise onun hasretine kavuştuğu için sevinç delisi olduğunu düşünüyordu Müştak Bey hüzünle ahlayıp, ofluyordu Ziba Dudu ile Habbe kadın gelinin duvağını açmak için uğraşıyorlardı Müştak Bey istemeyerek elini çekerken, Sakine Hanımın beyaz saçı ve duvağı eline ilişir Müştak Bey şok olmuştur Ziba Dudu onu zavallı kadının sırma saçlarını yolmakla suçlar Sonradan mahalleli ve imam aceleyle onları nikahlamak için gelirler ve Müştak Beyi cebren Sakine Hanımla evlendirmek isterler Müştak Bey ise buna kuşkusuz karşıdır ve onunla evlenmektense hapiste dahi yatmaya razı olduğunu söyler Ziba Dudu İmamın elini öperek ona Müştak Beyi şikayete başlar Iddiaya Göre Müştak Bey Sırma Hanımın saçlarını yolmuş onlara da küfretmişti İmam Müştak Beyin konuşmasına hiç izin vermeden onu suçlamaya ve aşağılamaya başlar Eğer Sakine Bayan ile evlenmezse onun ırzına leke sürmüş olacağını söylüyor ve bunu mahalleliye de onaylatıyor Müştak Bey kendisine düğün edilenin Sakine Hanım olmadığını söylese de anlamsız Çünkü imam ille de onu nikahlamak istiyor ve eğer bu gerçekleşmezse Müştak Beyi terbiyesizlik belgesi alarak köyden dahi uzaklaştırabileceğini söylüyor Hikmet Efendi devreye giriyor lakin imam onunda aynı suçlardan suçlanabileceğini söylüyor Lakin Hikmet Efendi el altından imama para kesesini gösterir ve imam bir anda değişiverir Rüşveti alan imam aniden Hikmet efendinin dediklerini yapmaya ve Müştak Beyi savunmaya başlar Mahalleli ise bu durumun farkına varamamıştır Zaten onlarda imam ne derse ona itaat eden tiplerdi İmam güya nikahını kıydığımız kız büyük olandır derken zirve olarak uzun olanı yani Kumru Hanımı hedeflemek istemişmiş İmam Habbe Kadına seslenerek bir lahza önce Kumru Hanımı getirmesini ister İmam böylece daha önce yaptığı bir yanlışı düzeltmiş olacağını söyler Hatta Hikmet Efendiye dönerek daha önce yapmış olduğu diğer yanlışlar varsa onları da düzeltebileceğini söyler bu arada Atak Köse ve Batak Ese yeniden böyle işlere karışmayacaklarına dair kendilerine laf verirler Habbe Kadın Kumru Hanımı getirir Kumru Bayan ağlamaktaydı Habbe bayan onun mutluluktan ağladığını imama söyler
İmam Müştak Bey ile Kumru hanımı nikahlayarak, mahalleliden evi boşaltmalarını ister Mahalleli ve imam evi terk eder ama Hikmet Efendi evi terk etmemişti Çünkü Müştak beye görücü usulüyle evlenmenin zararlarını açıklama yapmak istiyordu Müştak Bey ise onu dinlemiyor, tek istediği şey Hikmet Efendinin bir lahza önce gidip onları yalnız bırakması Bir süre sonra Hikmet Efendi de evi terk etti, artık yalnız kalmışlardı Ama Müştak Bey için bu izaç bir tecrübe olmuştu
OLAYIN GEÇTİĞİ MEKAN: Olayın az kalsın tamamı gelin odasında geçmektedir
OLAYIN MEYDANA GELDİĞİ VAKIT: Eserdeki durum Tanzimat yıllarında meydana geliyor ve o zamanın en manâlı sorunlarından birini anlatıyor
ESERİN ANLATIM TARZI:
ESERİN DİLİ VE ANLATIM ÖZELLİKLERİ: Eserde genelde sade ve anlaşılır bir dil kullanılmıştır Ayrıca o zamanın tabii söylev dilinden de kelimeler vardır Bu kelimelerin anlamını bilmeden eseri bütünüyle anlamak zordur Anlatım özelliklerine gelince, şair o zamanın en önemli sorunlarından biri olan görücü usulüyle evlenmeyi en anlaşılır şekilde anlatmıştır Ayrıca eserin anlatımı oldukça akıcıdır
ESERİN TÜRÜ: Eser bir tiyatro ürünüdür Bu eserde tiyatronun komedi türü işlenmiştir Komedi de insanları keza güldürmek, ayrıca de düşündürmek esastır Bu tür bizim edebiyatımıza Tanzimatla girmiştir
ANAFİKİR: Eserden çıkarılabilecek belli başlı hafıza; görücü usulüyle evlenmenin ne kadar güvenli olmayan ve yanlış olduğudur *