iltasyazilim
FD Üye
Bir topluluğun en önemli sembollerinden biri bayrak ve sancaktır Her ikisi de, en küçük birimden en büyük birime kadar o topluluğu sembolize eder
Sancaklar arasında bir sancak vardır ki taşıdığı anlam ile ve önem ile diğer sancaklardan ayrılır 1400 yıldır İslam'ın sembolü olan bu sancak kutlu Peygamberimiz, Hz Muhammed (sav)'in Ukab isimli emaneti olan Sancakı Şerifi'dir Hz Peygamber her katıldığı savaşa Ukab ile girmiştir
Arap kabileleri arasında sancağın yere düşmesi yenilmek anlamına geliyordu Böyle bir şey olduğunda askerler mağlubiyeti kabul ederek dağılırlardı Bu yüzden sancağı taşıyan kişi yaralandığında veya öldüğünde onu taşıyacak sonraki kişi belliydi ve hemen sancağı devralırdı
Resullullah (sav) kullanılacak sancakların hep beyaz olmasını emretmişti, ancak Ukab siyah renkli idi Bu Sancak'ın diğerlerinden başka bir farkı da yünlü bir kumaştan yapılmış olmasıydı
İslam öncesi, Kureyş kabilelerinde kullanılan bu sancak tüm Arapları birleştirici bir öneme sahipti O dönemdeki tüm kabileler de, İslamiyet'in yayılması safhasında bu sancak altında birleşiyorlardı Peygamber Efendimiz (sav)'in bu sancak dışında, ordusuna ait birçok sancak daha vardı ama Başkomutanlığa özel olan sancak Ukab'tı İslamiyet'in yayılmasından ve Hz Peygamber (sav)'in vefatından sonra dört halife bu şerefli emaneti almışlardı Resmi kayıtlara göre daha sonra Emevi ve Abbasi halifelerine intikal eden sancak, Moğallar'ın Bağdat'ı işgal etmesiyle Abbasi Halifesi tarafından Mısır'a götürüldü Ukab, Yavuz Sultan Selim Han tarafından Mısır'ın alınmasıyla da Osmanlılara geçmiştir Yavuz Sultan Selim, Mısır dönüşü sancağı İstanbul'a getirmiş ve o tarihten itibaren Peygamberimiz (sav)'in emaneti olan Ukab, İstanbul'da bulunmaktadır
Sancakı Şerif Osmanlı'ya geçtikten sonra savaşlarda kullanılması adet olmuştu Ordunun savaş alanına çıkmasından bir süre önce Sancakı Şerif bulunduğu yerden çıkarılır ve hazırlık yapılırdı Bu sancak, savaş alanlarına muhafazası ile birlikte götürülür ve sancaktarlar tarafından korunurdu Sancakı Şerif'in ordu ile beraber olması çok büyük bir şevk unsuru olarak kabul edilirdi
Yüzyıllarca, İslam ahlakının bayraktarlığını yapan Osmanlı imparatorluğu, Sancakı Şerif'in İstanbul'a gelmesi ile büyük bir onura erişmiştir
Peygamber Efendimiz (sav)'e ait, Ukab isimli sancak, bu özelliğinin yanı sıra çok önemli bir konunun daha alameti ve müjdecisidir Hz Peygamber (sav) bu Sancak'ın açılacağı zamanın, Kuran ahlakının yaşanacağı bir dönem olan ahir zamanın müjdesi olacağını bildirmiştir Hadislerde şu şekilde bildirilmiştir:
Abdullah b Şurefe'den rivayet edildi ki: Mehdi'nin beraberinde süslenmiş bir halde Peygamberimiz (sav)'in bayrağı olacaktır (Kitabül Burhan Fi Alametil Mehdiyil Ahir Zaman, s65)
Peygamber (sav)'in softan bayrağı ile çıkacaktır O bayrak dört köşeli olup, dikişsizdir ve rengi de siyahtır Onda bir hicr (hale) bulunur O Resulullah (sav)'in vefatından beri açılmamış olup Mehdi çıkınca açılacaktır (Kitabül Burhan Fi Alametil Mehdiyil Ahir Zaman, s23)
Alametlere gelince; beraberinde Allah Resulünün (sav) gömleği, kılıcı, sancağı bulunacaktır O sancak ki Peygamberin (sav) vefatından bugüne kadar hiç açılmamıştır Mehdinin zuhuruna kadar da açılmayacaktır (Kıyamet Alametleri, s164)
Hz Mehdi, Peygamber Efendimiz (sav)'in bayrağıyla çıkacaktır O bayrak dikilmemiştir, siyah ve dört köşelidir Peygamberimiz (sav)'in vefatından sonra hiç açılmamış olup ancak Hz Mehdi tarafından açılacaktır (El Kavlu'l Muhtasar Fi Alameti Mehdiyil Muntazar, ss4142, 52, 54)
Peygamber Efendimiz (sav)'in hadislerinde rengi, şekli, dikişi hakkında bilgi verilen sancak bugün Topkapı Sarayı'nda Kutsal Emanetler Bölümünde muhafaza edilmektedir
Ahir zamanda ancak Hz Mehdi tarafından açılacağı bildirilen bu Sancak'ın önemli bir özelliği de Peygamberimiz (sav)'in vefatından bugüne kadar hiç açılmamışolmasıdır Tarihi kaynaklara göre; günümüze kadar Osmanlı İmparatorluğu da dahil olmak üzere hiçbir devlet tarafından, Peygamber Efendimiz (sav)'in zatına hürmeten açılmayan sancak, götürüldüğü savaşlarda ve törenlerde kılıfından dahi çıkarılmamıştır 1400 yıldır bu şekilde muhafaza edilen sancak Hz Mehdi'nin gelişi ile İslam ahlakının hakim olacağı dönem olan ahir zamanda açılmayı beklemektedir (En doğrusunu Allah bilir)
Sancaklar arasında bir sancak vardır ki taşıdığı anlam ile ve önem ile diğer sancaklardan ayrılır 1400 yıldır İslam'ın sembolü olan bu sancak kutlu Peygamberimiz, Hz Muhammed (sav)'in Ukab isimli emaneti olan Sancakı Şerifi'dir Hz Peygamber her katıldığı savaşa Ukab ile girmiştir
Arap kabileleri arasında sancağın yere düşmesi yenilmek anlamına geliyordu Böyle bir şey olduğunda askerler mağlubiyeti kabul ederek dağılırlardı Bu yüzden sancağı taşıyan kişi yaralandığında veya öldüğünde onu taşıyacak sonraki kişi belliydi ve hemen sancağı devralırdı
Resullullah (sav) kullanılacak sancakların hep beyaz olmasını emretmişti, ancak Ukab siyah renkli idi Bu Sancak'ın diğerlerinden başka bir farkı da yünlü bir kumaştan yapılmış olmasıydı
İslam öncesi, Kureyş kabilelerinde kullanılan bu sancak tüm Arapları birleştirici bir öneme sahipti O dönemdeki tüm kabileler de, İslamiyet'in yayılması safhasında bu sancak altında birleşiyorlardı Peygamber Efendimiz (sav)'in bu sancak dışında, ordusuna ait birçok sancak daha vardı ama Başkomutanlığa özel olan sancak Ukab'tı İslamiyet'in yayılmasından ve Hz Peygamber (sav)'in vefatından sonra dört halife bu şerefli emaneti almışlardı Resmi kayıtlara göre daha sonra Emevi ve Abbasi halifelerine intikal eden sancak, Moğallar'ın Bağdat'ı işgal etmesiyle Abbasi Halifesi tarafından Mısır'a götürüldü Ukab, Yavuz Sultan Selim Han tarafından Mısır'ın alınmasıyla da Osmanlılara geçmiştir Yavuz Sultan Selim, Mısır dönüşü sancağı İstanbul'a getirmiş ve o tarihten itibaren Peygamberimiz (sav)'in emaneti olan Ukab, İstanbul'da bulunmaktadır
Sancakı Şerif Osmanlı'ya geçtikten sonra savaşlarda kullanılması adet olmuştu Ordunun savaş alanına çıkmasından bir süre önce Sancakı Şerif bulunduğu yerden çıkarılır ve hazırlık yapılırdı Bu sancak, savaş alanlarına muhafazası ile birlikte götürülür ve sancaktarlar tarafından korunurdu Sancakı Şerif'in ordu ile beraber olması çok büyük bir şevk unsuru olarak kabul edilirdi
Yüzyıllarca, İslam ahlakının bayraktarlığını yapan Osmanlı imparatorluğu, Sancakı Şerif'in İstanbul'a gelmesi ile büyük bir onura erişmiştir
Peygamber Efendimiz (sav)'e ait, Ukab isimli sancak, bu özelliğinin yanı sıra çok önemli bir konunun daha alameti ve müjdecisidir Hz Peygamber (sav) bu Sancak'ın açılacağı zamanın, Kuran ahlakının yaşanacağı bir dönem olan ahir zamanın müjdesi olacağını bildirmiştir Hadislerde şu şekilde bildirilmiştir:
Abdullah b Şurefe'den rivayet edildi ki: Mehdi'nin beraberinde süslenmiş bir halde Peygamberimiz (sav)'in bayrağı olacaktır (Kitabül Burhan Fi Alametil Mehdiyil Ahir Zaman, s65)
Peygamber (sav)'in softan bayrağı ile çıkacaktır O bayrak dört köşeli olup, dikişsizdir ve rengi de siyahtır Onda bir hicr (hale) bulunur O Resulullah (sav)'in vefatından beri açılmamış olup Mehdi çıkınca açılacaktır (Kitabül Burhan Fi Alametil Mehdiyil Ahir Zaman, s23)
Alametlere gelince; beraberinde Allah Resulünün (sav) gömleği, kılıcı, sancağı bulunacaktır O sancak ki Peygamberin (sav) vefatından bugüne kadar hiç açılmamıştır Mehdinin zuhuruna kadar da açılmayacaktır (Kıyamet Alametleri, s164)
Hz Mehdi, Peygamber Efendimiz (sav)'in bayrağıyla çıkacaktır O bayrak dikilmemiştir, siyah ve dört köşelidir Peygamberimiz (sav)'in vefatından sonra hiç açılmamış olup ancak Hz Mehdi tarafından açılacaktır (El Kavlu'l Muhtasar Fi Alameti Mehdiyil Muntazar, ss4142, 52, 54)
Peygamber Efendimiz (sav)'in hadislerinde rengi, şekli, dikişi hakkında bilgi verilen sancak bugün Topkapı Sarayı'nda Kutsal Emanetler Bölümünde muhafaza edilmektedir
Ahir zamanda ancak Hz Mehdi tarafından açılacağı bildirilen bu Sancak'ın önemli bir özelliği de Peygamberimiz (sav)'in vefatından bugüne kadar hiç açılmamışolmasıdır Tarihi kaynaklara göre; günümüze kadar Osmanlı İmparatorluğu da dahil olmak üzere hiçbir devlet tarafından, Peygamber Efendimiz (sav)'in zatına hürmeten açılmayan sancak, götürüldüğü savaşlarda ve törenlerde kılıfından dahi çıkarılmamıştır 1400 yıldır bu şekilde muhafaza edilen sancak Hz Mehdi'nin gelişi ile İslam ahlakının hakim olacağı dönem olan ahir zamanda açılmayı beklemektedir (En doğrusunu Allah bilir)