Sarı gülün hikayesi..

Yemyeşil ağaçlarla dolgun ormanın birinde genç bir peri yaşarmış Bu peri çiçeklerden en fazla gülleri severmiş Evinin bahçesinde renk renk güller yetiştirirmiş Bu güller böylece taze ve güzellermiş ancak görebilen herkes perinin güllerine hayran kalırmış

Peri de güllerini fazla sever, her sabah onları hem sular keza de onlarla konuşurmuş Genç peri gülleriyle fazla mutluymuş, lakin onu üzen bir durum varmış Peri güllerini fazla sevdiği için onların solmalarına dayanamazmış Güllerin bir süre sonra solması çok doğalmış, lakin genç peri güllerinin solmasına fazla üzülüyor, güllerinin daima ilk günkü gibi taze ve diri kalmalarını istiyormuş Kendi kendine güllerim defalarca böyle hoş kalsa! O zaman hiç mutsuz olmamdiyormuş Bir sabahtan çiçeklerini yeniden sularken perinin dikkatini sarı renkte bir gül tomurcuğu çekmiş Bu tomurcuk da diğer gül tomurcukları gibi o kadar güzelmiş Lakin rengi diğerlerinden apayrıymış Fazla daha hoş ve öbür bir tondaymış tomurcuğun rengi Bu yüzden, genç peri sarı tomurcuğa daha titiz bakmaya başlamış

Her sabahtan ona küçük sarı tomurcuk büyüyecek, kocaman hoş bir gül olacakdiye hoş sözler söylüyormuş Tomurcuk da bunu anlıyormuş gibi günden güne daha da güzelleşerek büyümüş Kocaman bir gül olduğunda ise bahçedeki öteki güllerin arasında tıpkı gökyüzündeki güneş gibi ışıldıyormuş pek güzelmiş fakat onu görenler sarı güle bakmaya doyamıyorlarmış Peri de bunun farkındaymış ve çok mutluymuş Fakat sarı gülün de bir gün solacağını bildiği için, içten içe bir endişe duyuyormuş Aradan bir gün geçmiş, bir hafta geçmiş, bir ay geçmiş Bu süre içinde bahçedeki bütün güller solmuş, yerlerini yeni tomurcuklara bırakmışlar: güzel, sarı gül dıştan! Bir ay geçmesine karşın sarı gül solmamış, özgün güzelliğinden hiçbir şey kaybetmemiş Peri birincil ilk olarak bu işe fazla şaşırmış ama gerçi sevinçliymiş Çünkü güllerinin en güzeli solmamışmış

İyi yürekli peri, her gün onu evinin penceresinden seyrediyor, onu dikkatle suluyor, ona hoş sözler söylüyormuş Gel zaman git vakit; peri, bu işten sıkılmaya başlamış Sarı gül hiç solmuyormuş, ama bu periye artık sevinç vermemeye başlamış Çünkü peri sarı güle dair hiçbir umut taşımıyormuş içinde Önceden gülleri solduğu zaman, yeni tomurcukların ne süre çıkacağını merak ederek onlarla sabırla ilgilenir, umutla güllerinin açılacağı zamanı beklermiş

Lakin derhal sarı gül hiç solmadığı için böyle düşünceleri kalmamış Bu da periyi bir vakit daha sonra mutsuz etmiş Yetiştirdiği güllerinin solmamasını kendi isteğiyle ne değin yanlış düşündüğünü anlamış Her şeyi doğal haliyle hoşlanmak en güzeliymiş Bu yüzden o günden daha sonra orman perisi, doğadaki her şeyi olduğu gibi kabul etmeye karar vermiş
Orman perisi uzun yıllar, bahçesinde yetiştirdiği güllerle beraber evinde mutlu bir hayat sürmüş *