Şehadet Arzusu

Şehadet Arzusu Sa'd Bin Ebi Vakkas anlatıyor: Uhud savaşında Bir ara baktım Abdullah bin Cahş yanıma geldi Dedi ancak: Şöyle bir kenara çekilsek, ben dua etsem, sen amin desen; daha sonra istersen sen dua et, ben amin diyeyim olmaz mı?Ben de davetine icabet ettim ve olur dedim Bir kenara çekildik Önce ben dua ettim: Allah'ım! Bugün benim karşıma enerjik, adaleli birini çıkar, onunla çarpışalım, ben onu öldüreyim Bu Nedenle ayrıca en büyük hizmeti yapmış olayım, hem de ganimetini alayımAbdullah Bin Cahş (ra) bu duaya amindedi Allah'a ant olsun istediğim oldu Sonra Abdullah Bin Cahş (ra) dua etti: Allah'ım! Bugün benim karşıma enerjik, kaslı, despot birisini çıkar Onunla kıyasıya savaşayım Sonradan o beni öldürsün Bununla yetinmeyip karnımı yarsın Kulaklarımı, burnumu kessin Ve ben o halimle huzuruna çıkayım Sen bana: Kulum Abdullah! Sana verdiğim azaları ne yaptın? Bunları kim böyle yaptı?diye sorduğunda ben de: Ey Rabbim! Itimat olarak verdiğin o azaları yerinde kullanamadım Haklarını veremedim Sağlam olarak onlarla senin huzuruna çıkmaktan haya ettim Bunun için onları senin ve Resul'ünün yolunda harcadım diyeyim Sen de bana: Dürüst söyledin diyesin ve beni affedesin Bu duaya amin çağrıda bulunmak içimden hiç gelmedi Fakat sözleştiğimiz için amin dedim Vallahi onun duası benimkinden daha hayırlıydı Vallahi akşama içten onu gördüm Burnu ve kulağı bir ipte sallanıyorduAynı şehadet ve arzuya sahip olarak ulu huzuruna çıkma ve ölümsüz huzuruna kavuşma reca ve niyaziyle Amin