Sen hiç sevdin mi mecburiyetten Ben sana mecburum bilemezsin diyor Atilla ilhan nede güzel söylüyor üstat Güya beni anlatıyor Bende sana mecburum sen mahrum mahrum işte Dün yoktun bu günde yarında olmayacaksın Doğrusu olmayışını hiç umursamıyorum, Seviyorum yalnızca özlüyorum Gidişini hiç mi hiç unutamıyorum, Kendimi arıyorum sende sen kaçıyorsun Gönlüm bana oyun oynuyor Bıraktığım güzel ne varsa sende duruyor Benim durduğum durakta Ben sana mecburum diyorum Sen gidiyorsun Hatıralar la hatırlıyorum hatırladıkça Yaram derinlere iniyor sana diyorum Ben sana mecburum lakin sen yoksun değil… Ya yokluğunu atacağım pencereden yâda kendimi Ben sana mecburum diyor üstat Ama gidiyor ne üstat mecburi kalıyor sevmeye nede giden, Bizde böyleyiz işte Sen bana uzakta ben sana mecbur, Korkuyorum sonum olacaksın, Ansızın başladığı yerde son bulacaksın, Kış geliyor yavaştan, Alıyorum haberi eşten dosttan bir daha nerde kim bilir nasıl Nasıl kavuşurum sana olur ya kara toprakta ola ki de şayet işte… Ben sana mecburum biliyorsun Sen niçin mahrum Dün yoktun bugünde yarında olmayacaksın, Sen zoraki oldun mu hiçbir başkasına Laf geçiremediğin oldu mu kalbine, Sen hiç sevdin mi mecburiyetten, Ben sana mecburum Üstat ta zoraki cümbür cemaat gerçekte zorunlu sevdiğine Ben sana mecburum sen yoksun Olmadılar zaten hepimiz zorunlu olduk onlar el oldu… alinti