Halk arasında beyin felci olarak bilinen serebral palsi; beyin gelişimi tamamlanana kadar yani doğumdan ilk beş yaşa kadar olan sürede beyinde oluşan geri dönüşümsüz ancak ilerleyici olmayan hasara denir.
Gebelik sırasında anne adayının kullandığı bir ilaç, geçirdiği hastalık, enfeksiyon, travma ya da genetik hastalık, serebral palsi nedeni olabilir. Ülkemizde genellikle erken ya da zor doğum, doğum sırasında oksijensiz kalma, kordon dolanması gibi sorunlar hastalığa sebep olarak gösterilir. Bebeğin doğum sonrası geçirdiği ateşli bir hastalık ya da beyin kanaması gibi problemler de serebral palsiye neden olabilir.
Önemli Belirtiler
Aileler belirtiler konusunda dikkatli olmalıdır. Çocuğun gelişim aşamalarında sorun varsa mutlaka araştırılmalıdır. Çocuk oturması gerektiği dönemde oturamıyor, başını tutması gereken dönemde tutamıyorsa, yaşıtlarına göre çevreye karşı ilgisi azsa, ilkel refleksleri uzun süre devam ediyorsa mutlaka değerlendirilmelidir. Çocukların bu dönemlerini çocuk doktorları takip ettiğinden, onların uyarıları aile tarafından ciddiye alınmalıdır.
Serebral palsi, bazı çocuklarda yürüme yaşına geldiğinde fark edilir. Ancak ne yazık ki aile çocuğunun yürüyemediği şikayeti ile uzman doktora gittiğinde ve teşhis konduğunda birçok şey için geç kalınmış olabilir. Bu yüzden risk grubundaki çocukların erken dönemden başlayarak takibi çok önemlidir.
Serebral palsi, bütün fonksiyonlarda gerilikle karşımıza çıkabilir. Zeka geriliği de bunun bir parçasıdır. Çocuğun zekası normale çok yakın düzeyde olabildiği gibi daha geri seviyede de olabilir. Beraberinde görme, işitme ve diğer fonksiyonlarında da bozukluk görülebilir. Erken müdahale edilirse görme ve işitme için düzeltmeler yapılabilir.
Serebral Palsinin Tanısı
Serebral palsinin tanısı gelişim geriliği gösteren çocukların klinik olarak değerlendirilmesiyle konabileceği gibi MR ve EMG gibi tetkikler de tanı da yardımcı olmaktadır. Çocukta klinik olarak gelişim geriliği görüldüğünde ve bulgulara rastlanıldığında, aileler bu durumu ihmal etmemeli ve doktorlarına başvurmalıdırlar. Muayene ve MR gibi tetkiklerin sonuçları ile teşhis, hastanın doktoru tarafından konmaktadır.
Aileler bazen MR çektirdiklerini ve sorunsuz çıktığını söyleyerek çocuklarında serebral palsi olmadığını düşünebilir. Ancak bu konuda son derece dikkatli olmak gerekir; MR’ı normale çok yakın olup hastalık görülebilen çocuklar olduğu gibi MR’ı soruna işaret eden ama normale çok yakın gelişim gösteren çocuklar da vardır.
Tedaviye Yönlendirme
Öncelikle bilinmesi gerekir ki serebral palsi tüm hastalarda aynı bulguları veren standart bir hastalık değildir; bu yüzden tedavisi de hastaya göre değişiklik gösterir. Tedavi çocuğun tüm hayatı boyunca sürer.
Tedavinin birçok aşaması vardır ve farklı branşlardaki doktorların işbirliği ile yürütülür. Bu hastalıkta fizyoterapistin önemi büyüktür çünkü fizyoterapist tedavi süresince çocukla en uzun süre geçiren kişidir. Çalışmaları yaparken gözlemde bulunması, gelişim tablosunda bir sıkıntı görürse çocuğu nöroloğuna yönlendirmesi gerekir. Çocuğun eklemleri ile ilgili bir problem olduğunu düşündüğünde ise çocuk ortopedistine yönlendirmelidir.