Forumda yenilikler devam etmektedir , çalışmalara devam ettiğimiz kısa süre içerisinde güzel bir görünüme sahip olduk daha iyisi için lütfen çalışmaların bitmesini bekleyiniz. Tıkla ve Git
x

Sevgi Merkezli Eğitime Hazır mısınız?

Sevgi Merkezli Eğitime Hazır mısınız?
0
49

ahmet0135

FD Üye
Katılım
Nis 13, 2018
Mesajlar
3,764
Etkileşim
86
Puan
48
F-D Coin
0
Sevgi Merkezli Eğitime Hazırlanmış mısınız? Gönülleri sevgi merkezli eğitime hazırlamanın vaktidir Anneler, babalar öğretmenler, kafalarından önce kalplerini açmaya hazırlanmış olmalılar Çünkü yeni nesilleri daha fazla insan yapmanın diğer yolu ve imkânı kalmamıştır Sevgi merkezli eğitimin ilkokulu, evdir Evde başöğretmen, şefkat kahramanı anne, öğretmen de babadır Ne var fakat, babaların annelere gerektiği değin takviye vermediğini çoğu şikâyetlerden anlamaktayız Birçok baba, hala işin vahametini iyice anlamış görünmüyor İşte o babalardan biri “Keşke Ben de Köpek Olsaydım Mektep öncesi yaşındaki bir delikanlı, köpek edinmek istiyor Köpekleri fazla seviyor Hep köpek resmi çiziyor Köpek taklidi yapıyor Yemeğini köpekler gibi yemeye çalışıyor Köpeklerle çok ilgileniyor Kesintisiz köpeklerle ilgili sorular soruyor Adı sorulduğunda kendi adını değil, kendine yakıştırdığı bir köpek adını söylüyor Eğitim danışmanı olarak çalıştığım okulda, rehberlik uzmanı, durumu bana da aktardı Bu acayip delikanlıyla bir vakit ilgilendim Bu sürenin sonunda, delikanlının köpek olma merakının babasından kaynaklandığını anladık Babası, köpek meraklısıydı Birkaç köpek besliyor ve onlarla fazla yakından ve büyük bir sevgiyle ilgileniyordu Bu günahsız delikanlı da, babasının dikkatini ve sevgisini çekmek için köpek olmaya özeniyor, her halini o hayvanlara benzetmeye uğraşıyordu… Arkadaşlarına, kesintisiz,“Keşke ben de köpek olsaydım diyordu… Kolsuz Baba Devlete AitBaşlıca sınıfının cana yakın delikanlılarından biriydi… Öğretmenleri, onlara anne ve babalarının resimlerini çizdiriyordu Bu delikanlının fotoğraf kabiliyeti mükemmel idi Annesini ve babasını epeyce başarılı bir biçimde çiziyordu… Ancak, yaptığı bütün baba resimleri kolsuzdu Acaba çocuğun babası doğrusu kolsuz biri miydi? Öğretmeni bu durumun sebebini merak edip, delikanlı ile azıcık konuşuyor Cana Yakın bir görüşmede, bu masum çocuk, babasını niçin kolsuz çizdiğini şöyle açıklıyor: “Babam, annemi fazla dövüyor Bu yüzden onun kollarını, ellerini sevmiyorum Böylece, baba resminin niçin kolsuz çizildiği anlaşılıyor “İğrenç! Belli Başlı sınıfı öğrencisi öyle çok, “İğrenç! diyordu ama… Dikkatimi çekti Yerli gereksiz, olur olmaz, her şeye, herkese “İğrenç! diyordu… daha sonra annesiyle tanışınca, bu kelimenin onun da dilinde fazla yer aldığını hemencecik öğrenivermiştim Çelişkiye bakınız fakat, bu anne, çocuğunun sevgisizliğinden ve hırçınlığından şikâyet ediyordu Farkına varamıyordu oysa, çocuğunda görüp de şikâyet ettiği sevgisizliğin öğretmeni kişisel olarak kendisiydi Sahi bizler, günde kaç kez nefretimizi, kaç kez sevgimizi söyleriz Her gün ne değin şikâyet, ne dek şükür duyulur dilimizden… Yani çocuklarımız, nefreti mi öğrenirler bizden, sevgiyi mi? Çünkü onlar bizden duyduklarını ve gördüklerini öğrenirler Tam Olarak bizi taklit ederler Özellikle de okula başlayınca değin, anne babalar olarak örnekleri biziz… id Küçükler, önce evet demeyi mi, yahut hayır demeyi mi öğreniyorlar Çocuğunuzun birincil söylediği kelimeler arasında, “Seviyorum da var mı? Eğer bu sözcük dünyalarına geç giriyorsa, sorumlusu anne baba olarak, siz yok misiniz? “Babam Toplantı Yapar “Daha İlköğretim birinci sınıfta deyip geçmeyin, onların neler bildiğini, neler düşündüğünü iyi anlamak sizi fazla şaşırtacaktır Onlardan birine soruyorum: “Baban ne meslek yapıyor? “Babam buluşma yapar… Gerçekten de bu sevgili kardeşim, bir üst düzey bürokrattı ve her zaman toplantıdan toplantıya koşuyordu Çocuk, “Toplantıya gidiyorum, “Toplantıdan geliyorum, “Görüşme yapacağım laflarını öyle fazla duymuştu ancak… Babasının esas işinin buluşma yapmak olduğunu sanması gayet olağan bir sonuçtu Acaba, “Babam toplantı yapar! diyen bu şirin bayan kızımız, babasının yapmadığı bir şeyi de ifade etmiş olmuyor mu bu ifadesiyle? Buluşma hep evin haricen ve başkalarıyla yapılan bir eylem… İçinde ev ahalisi yok Lakin çok kayda değer Tehir edilemez, gecikilemez, atlatılamaz… Minik kız, bu toplantılar yüzünden hasret kalır babasına… Babasıyla arasına giren zararlı ve zalim bir engeldir toplantılar… Siz o günahsız yavrunun yerinde olsanız, sever misiniz bu buluşma denen şeyi? Dolayısıyla, küçük kız, “Babam buluşma yapar! derken, bununla beraber bir özlemini de örtülü biçimde dile getirmiş olmuyor mu? Babalar, ana ve en manâlı toplantının, aile meclisini kurarak yapılacağını mutlaka anlamak zorundadırlar Çünkü baba sevgisinden yoksunluk, masum yürekleri derinden yaralar Ve bu yürek yaralarının tam tedavisi olası değildir… Anne, sonu gelmeyen toplantıları eleştiri eder… Babayı ikaz etmek ister Çünkü çocuklar, babalarını ona sormakta ve durumunu anlamaya çalışmaktadırlar Anne der ancak: “Sen geldiğinde çocuklar uyumuş oluyorlar Sabahleyin giderken de uyanmamış bulunuyorlar Bu gidişle seni unutacaklar… Daha da kötüsü, bu sona ermek bilmeyen toplantıları, onlara seçim ettiğini sanıp, seni yüreklerinden atacaklar… Ne olur, çocuklara da birazcık süre ayır… Baba, duygulanır ve söze girmek ister Ancak, daha ilk kelimesiyle komik olur Zira, der ama, “Cilalı başkanım, çok haklısınız! Baba gövdesiyle evde, anneyledir fakat kafasıyla ve gönlüyle hala toplantıdadır Hiçbir meslek toplantısı, ailede sevgi iletişimini kuracak birliktelikler değin kayda değer değildir Bu sebeple anne babalar, fakat bilhassa de babalar, önceliklerini mutlaka mükemmel ayarlamalıdırlar Yoğun çalışan bütün babaların bir manevi dikiz aynası olmalıdır Bu dikiz aynasıyla, arkayı kesintisiz gözlemelidirler Arkadaki, evdir, çoluk çocuktur, eştir… Ne değin hızlı, ne dek meşgul, ne değin batmış olursanız olunuz, bir gözünüz, bir kulağınız hep orada olmalıdır Ama, gönlünüzün önceliği konut olmalı, oraya ayırdığınız zamanı hiç kimseye vermemelisiniz… Zira çocuklarınızın, sizin paranızdan çok yüreğinize ihtiyaçları vardır Bazı babalar, sevgi ve şefkat meselesini annelere ihale ediyorlar Anneler natürel oysa şefkat kahramanlarıdır… Lakin kesin olarak bilelim ancak, hiçbir anne, hiçbir babanın bıraktığı boşluğu dolduramaz Bu bakımdan babalar da çocuklarına gönüllerini açmalı, kendilerini bir para makinesi durumuna düşürmemelidirler Bazı anne babalar da, iyi bir okul seçerek, eğitim işinden kendilerini kurtardıklarını sanıyorlar Onlara da kırk yıllık tecrübemin sonunda şunu söylerim: “Dünyanın en kaliteli okulu ve en içtenlikle öğretmenleri bile, ailenin bıraktığı açığı kapatamaz Evinden mutlu çıkmayan çocuğu, mektep mutlu edemez Çocuğun okuldaki başarısı da, sevgiye ve şefkate dolu bir gönülle evinden gelmesine bağlıdır Eğitimci anne babaların ikinci adresleri, çocuklarının okulu olmalıdır Anne babanın içinde etkin olarak bulunmadığı eğitim eksiktir Evi azıcık okul, okulu da birazcık ev yapmalı; anne babaları biraz eğitimci, öğretmenleri de biraz anne babalaştırmalıyız Ama bu dayanışma ile çocuklarımızı geleceğe hazırlayabiliriz seçme parça  
 
858,496Konular
981,704Mesajlar
29,776Kullanıcılar
bar10Son üye
Üst Alt