iltasyazilim
FD Üye
Şeyhulislam İbn Teymiyye'ye Göre, İstiğâse Nedir?
İstiğâse (Yardım İsteme)
Allah'tan hangi konuda istiğasede bulunulabilirse, Peygamber (sallallahu aleyhi ve sellem)'den de yardım ve imdat dilemek; (Gavs) Allah Teâlâ'nın vesilelerinden biri olması anlamında istiğasede bulunmak caizdir Aynı şekilde Allah Teâlâ'dan istiğasede bulunulan herşey hususunda diğer peygamber ve salihlerden de bulunulur, diyen kişinin durumu üstad İbn Teymiyye'den soruldu
O kişi yine şöyle diyor:
Bir sıkıntının giderilmesi hususunda Allah Teâlâ'ya, Peygamberiyle tevessül eden, onunla istiğasede bulunmuştur, demektir İster istiğase lâfzını kullanmış olsun, ister tevessül lâfzını kullanmış olsun veya bu kelimelerle aynı anlama gelen başka bir kelime kullanmış bulunsun, farketmez Kişi:
Allah'ım, beni bağışlaman için sana Resulünle tevessül ediyorum, ya da:
Senin katında senden Resulünle istiğasede bulunuyorumderse, bu, Arap dilinde ve bütün dillerde hakikat üzere Resûlüllah'tan istiğasede bulunmak anlamına gelmektedir Kaldı ki, şahıstan istiğasenin ne anlama geldiği daha önce de, şimdi de bilinmektedir
Dolayısıyla yaratılmışlardan istenmesi de caizdir Tevessül olarak onlardan istiğasede bulunulur İstiğase, tevessül vasıtasıyla bir sıkıntının giderilmesini isteyen herkes tarafından yapılır Peygamber ve salih kimseler hakkında istiğase caizdir
Taberânî'nin, Peygamber (sallallahu aleyhi ve sellem)'den naklettiği; sahabelerden birisinin:
Bu münafıktan kurtulmak için Resûlüllah (sallallahu aleyhi ve sellem)'den istiğasede bulunun, demesi üzerine Resûlüllah (sallallahu aleyhi ve sellem)'in :
Benden istiğasede bulunulmaz, ancak Allah'tan istiğasede bulunulur (Ebû Dâvud, Sünnet 19)hadîsiyle ilgili olarak da o kişi şöyle demektedir:
Peygamber (sallallahu aleyhi ve sellem) kendisinden istiğasede bulunulmasını ve benzeri şeyleri reddetmişse, bununla tevhide ve yaratıcının kudret konusunda tek olduğuna işaret etmek içindir Bizim de bunu reddetmemiz gerekmez
Peygamber ve salih kimseden mutlak olarak istiğasede bulunulmasını caiz görüyoruz Yani Allah'tan hangi meselede istiğasede bulunulabilirse, onlardan da istiğasede bulunmak mümkündür
Peygamberin bir vesile yada vasıta olması itibariyle demeye de gerek yoktur Peygamber'den istiğasede bulunulmayacağını söyleyen, onun değerini küçültmüş olur ve ona inanmamış kabul edilir Ama cahilse, o zaman özürlüdür Şayet istiğasenin anlamını öğrendiği halde yine bu görüşünde diretiyorsa, kâfir olur
Resûlüllah ile tevessül daha önce de sözkonusu edildiği gibi, ondan istiğasede bulunmaktır Müslüman âlimlerden, Allah'tan her ne hususta istiğasede bulunulursa, Peygamber (sallallahu aleyhi ve sellem)'den ve salih kişilerden de istiğasede bulunulur, diyen var mıdır?
O kişinin dediği gibi bunun mutlaklığı caiz midir?
O kişinin dediği gibi gerçekten hangi konu olursa olsun Peygamber veya salih bir kimseyle tevessül, onlardan istiğasede bulunmak mıdır?
Tevessül ile istiğase her dilde aynı mânada mıdır?
Her peygamber ve salih kişiye tevessül caizdir diyen âlimler var mıdır? Âlim İzzuddin b Abdisselâm, meşhur fetvalarında:
Bu konudaki hadîs sahih ise, Allah'a sadece Peygamber (sallallahu aleyhi ve sellem) ile tevessül edilir, demektedir Adı geçen âlimin fetvasına muhalefet eden var mıdır?
(İzzuddin b Abdisselâm (6601262); Meşhur Şafiî fakîhi Sultânü'l Ulemâ lâkabını almış büyük bir âlim ve mücâhid Haçlı seferlerinde idarecilerin pasif davranmalarına karşı koymuş; Safdkalesini savaşmadan teslim eden Salih İsmail b elÂdil'in İsmini hutbede okumaktan kaçındığı için hapsedilmiştir Çeşitli konularda birçok eseri vardır (elA'lâm lV21)
Diyelim ki meselede ihtilâf vardır Âlim İzzuddin'in dediğini söyleyen ve sair peygamber ve salihlerle tevessül edilemeyeceğini iddia eden var mıdır?
O kişinin tekfir ettiği gibi bu görüşte olan gerçekten tekfir edilir mi?
Dediği doğruysa, âlim İzzuddin'in fetvası haliyle küfür oluyor Hattâ Peygamber'in kendisiyle tevessül edilmeyeceğini söyleyen kâfir olur mu?
Biri:
Resûlüllah (sallallahu aleyhi ve sellem)'in ancak hayatında ve huzurunda kendisiyle tevessül ve ondan istiğasede bulunmak mümkündür Ölümünden sonra ve gıyabında kendisiyle tevessül olmaz derse, bu küfür ya da Resûlüllah'ın değerini küçültmek olur mu?
Allah'tan başka kimsenin güç yetiremiyeceği bir şeyden dolayı ancak Allah'tan istiğasede bulunulur Yani böyle bir şey ancak Allah'tan istenebilir, denirse, küfür müdür?
Doğru bir söz müdür?
Resûlüllah (sallallahu aleyhi ve sellem) rubûbiyetin hususiyetlerinden olduğu için bir şeyi kendisi hakkında reddederse, bir müslümanın da Resûlüllah hakkında o şeyi reddetmesi haram mıdır, vacib midir yoksa reddedilmesi caiz midir?
Bize yeterli ve doyurucu bir cevapla fetva verin Allah merhametinden sizi esirgemesin Sizi başarılı kılsın ve mükâfatlandırsın, inşâallah
Cevap:
Âlemlerin Rabbı Allah'a hamdolsun
Müslüman âlimlerden hiçbiri, hangi konuda Allah'tan istiğasede bulunulursa mahlûkatın birinden de o konuda istiğasede bulunulacağını söylememiştir
Ne bir peygamberden, ne bir melekten, ne salih bir kişiden, ne de bir başka şeyden istiğasede bulunulur
Hattâ bu, İslâm dininde bilinmesi zarurî olan hususlardandır İstiğasenin mutlaklığını söylemek caiz değildir
Hiçbir kimse, bir peygamberle tevessülün, ondan istiğasede bulunma olduğunu söylememiştir Aksine, dualarında birtakım şeylere tevessül eden avam tabakası bile:
Sana falan şeyhin hakkı için veya hürmetine tevessül ediyorum, yahut sana Levh ve Kalem veya Kabe, ya da başka birşeyle tevessül ediyorumderken bilirler ki, bu şeylerden istiğasede bulunmuyorlar
Peygamber (sallallahu aleyhi ve sellem)'den istiğasede bulunan, ondan istekte bulunuyor demektir Oysa onunla tevessül eden; ne ona dua ediyor, ne de ondan istiyor Kendisine dua edilenle, kendisi aracılığıyla dua edilenin biribirinden farklı olduğunu herkes bilir
İstiğâse (Yardım İsteme)
Allah'tan hangi konuda istiğasede bulunulabilirse, Peygamber (sallallahu aleyhi ve sellem)'den de yardım ve imdat dilemek; (Gavs) Allah Teâlâ'nın vesilelerinden biri olması anlamında istiğasede bulunmak caizdir Aynı şekilde Allah Teâlâ'dan istiğasede bulunulan herşey hususunda diğer peygamber ve salihlerden de bulunulur, diyen kişinin durumu üstad İbn Teymiyye'den soruldu
O kişi yine şöyle diyor:
Bir sıkıntının giderilmesi hususunda Allah Teâlâ'ya, Peygamberiyle tevessül eden, onunla istiğasede bulunmuştur, demektir İster istiğase lâfzını kullanmış olsun, ister tevessül lâfzını kullanmış olsun veya bu kelimelerle aynı anlama gelen başka bir kelime kullanmış bulunsun, farketmez Kişi:
Allah'ım, beni bağışlaman için sana Resulünle tevessül ediyorum, ya da:
Senin katında senden Resulünle istiğasede bulunuyorumderse, bu, Arap dilinde ve bütün dillerde hakikat üzere Resûlüllah'tan istiğasede bulunmak anlamına gelmektedir Kaldı ki, şahıstan istiğasenin ne anlama geldiği daha önce de, şimdi de bilinmektedir
Dolayısıyla yaratılmışlardan istenmesi de caizdir Tevessül olarak onlardan istiğasede bulunulur İstiğase, tevessül vasıtasıyla bir sıkıntının giderilmesini isteyen herkes tarafından yapılır Peygamber ve salih kimseler hakkında istiğase caizdir
Taberânî'nin, Peygamber (sallallahu aleyhi ve sellem)'den naklettiği; sahabelerden birisinin:
Bu münafıktan kurtulmak için Resûlüllah (sallallahu aleyhi ve sellem)'den istiğasede bulunun, demesi üzerine Resûlüllah (sallallahu aleyhi ve sellem)'in :
Benden istiğasede bulunulmaz, ancak Allah'tan istiğasede bulunulur (Ebû Dâvud, Sünnet 19)hadîsiyle ilgili olarak da o kişi şöyle demektedir:
Peygamber (sallallahu aleyhi ve sellem) kendisinden istiğasede bulunulmasını ve benzeri şeyleri reddetmişse, bununla tevhide ve yaratıcının kudret konusunda tek olduğuna işaret etmek içindir Bizim de bunu reddetmemiz gerekmez
Peygamber ve salih kimseden mutlak olarak istiğasede bulunulmasını caiz görüyoruz Yani Allah'tan hangi meselede istiğasede bulunulabilirse, onlardan da istiğasede bulunmak mümkündür
Peygamberin bir vesile yada vasıta olması itibariyle demeye de gerek yoktur Peygamber'den istiğasede bulunulmayacağını söyleyen, onun değerini küçültmüş olur ve ona inanmamış kabul edilir Ama cahilse, o zaman özürlüdür Şayet istiğasenin anlamını öğrendiği halde yine bu görüşünde diretiyorsa, kâfir olur
Resûlüllah ile tevessül daha önce de sözkonusu edildiği gibi, ondan istiğasede bulunmaktır Müslüman âlimlerden, Allah'tan her ne hususta istiğasede bulunulursa, Peygamber (sallallahu aleyhi ve sellem)'den ve salih kişilerden de istiğasede bulunulur, diyen var mıdır?
O kişinin dediği gibi bunun mutlaklığı caiz midir?
O kişinin dediği gibi gerçekten hangi konu olursa olsun Peygamber veya salih bir kimseyle tevessül, onlardan istiğasede bulunmak mıdır?
Tevessül ile istiğase her dilde aynı mânada mıdır?
Her peygamber ve salih kişiye tevessül caizdir diyen âlimler var mıdır? Âlim İzzuddin b Abdisselâm, meşhur fetvalarında:
Bu konudaki hadîs sahih ise, Allah'a sadece Peygamber (sallallahu aleyhi ve sellem) ile tevessül edilir, demektedir Adı geçen âlimin fetvasına muhalefet eden var mıdır?
(İzzuddin b Abdisselâm (6601262); Meşhur Şafiî fakîhi Sultânü'l Ulemâ lâkabını almış büyük bir âlim ve mücâhid Haçlı seferlerinde idarecilerin pasif davranmalarına karşı koymuş; Safdkalesini savaşmadan teslim eden Salih İsmail b elÂdil'in İsmini hutbede okumaktan kaçındığı için hapsedilmiştir Çeşitli konularda birçok eseri vardır (elA'lâm lV21)
Diyelim ki meselede ihtilâf vardır Âlim İzzuddin'in dediğini söyleyen ve sair peygamber ve salihlerle tevessül edilemeyeceğini iddia eden var mıdır?
O kişinin tekfir ettiği gibi bu görüşte olan gerçekten tekfir edilir mi?
Dediği doğruysa, âlim İzzuddin'in fetvası haliyle küfür oluyor Hattâ Peygamber'in kendisiyle tevessül edilmeyeceğini söyleyen kâfir olur mu?
Biri:
Resûlüllah (sallallahu aleyhi ve sellem)'in ancak hayatında ve huzurunda kendisiyle tevessül ve ondan istiğasede bulunmak mümkündür Ölümünden sonra ve gıyabında kendisiyle tevessül olmaz derse, bu küfür ya da Resûlüllah'ın değerini küçültmek olur mu?
Allah'tan başka kimsenin güç yetiremiyeceği bir şeyden dolayı ancak Allah'tan istiğasede bulunulur Yani böyle bir şey ancak Allah'tan istenebilir, denirse, küfür müdür?
Doğru bir söz müdür?
Resûlüllah (sallallahu aleyhi ve sellem) rubûbiyetin hususiyetlerinden olduğu için bir şeyi kendisi hakkında reddederse, bir müslümanın da Resûlüllah hakkında o şeyi reddetmesi haram mıdır, vacib midir yoksa reddedilmesi caiz midir?
Bize yeterli ve doyurucu bir cevapla fetva verin Allah merhametinden sizi esirgemesin Sizi başarılı kılsın ve mükâfatlandırsın, inşâallah
Cevap:
Âlemlerin Rabbı Allah'a hamdolsun
Müslüman âlimlerden hiçbiri, hangi konuda Allah'tan istiğasede bulunulursa mahlûkatın birinden de o konuda istiğasede bulunulacağını söylememiştir
Ne bir peygamberden, ne bir melekten, ne salih bir kişiden, ne de bir başka şeyden istiğasede bulunulur
Hattâ bu, İslâm dininde bilinmesi zarurî olan hususlardandır İstiğasenin mutlaklığını söylemek caiz değildir
Hiçbir kimse, bir peygamberle tevessülün, ondan istiğasede bulunma olduğunu söylememiştir Aksine, dualarında birtakım şeylere tevessül eden avam tabakası bile:
Sana falan şeyhin hakkı için veya hürmetine tevessül ediyorum, yahut sana Levh ve Kalem veya Kabe, ya da başka birşeyle tevessül ediyorumderken bilirler ki, bu şeylerden istiğasede bulunmuyorlar
Peygamber (sallallahu aleyhi ve sellem)'den istiğasede bulunan, ondan istekte bulunuyor demektir Oysa onunla tevessül eden; ne ona dua ediyor, ne de ondan istiyor Kendisine dua edilenle, kendisi aracılığıyla dua edilenin biribirinden farklı olduğunu herkes bilir