Forumda yenilikler devam etmektedir , çalışmalara devam ettiğimiz kısa süre içerisinde güzel bir görünüme sahip olduk daha iyisi için lütfen çalışmaların bitmesini bekleyiniz. Tıkla ve Git
x

Sınır Ne Demek Sınır Hakkında Bilgi

Sınır Ne Demek Sınır Hakkında Bilgi

iltasyazilim

FD Üye
Katılım
Ara 25, 2016
Mesajlar
0
Etkileşim
17
Puan
38
Yaş
36
F-D Coin
58
Hudut Ne Seslenmek Sınır Hakkında Data

Herhangi bir şeyin bittiği nokta veya çizgi

Son deyimiyle anlamdaştır Kimi düşünürlere kadar son, süre açısından bitimi, hudut ’sa uzay açısından bitimi dile getirir Evrende sınır ve son yoktur, evren sınırsız ve sonsuzdur Evrende her şey sınırsız ve sonsuz olarak değişir ve dönüşür

Sınır gerçekten ölçü demektir, evrende her şeyin bir sınırı vardır örneğin bir oksijenle iki hidrojenin ‘su ’ niteliği sınırları 199 ısı dereceleridir, bir oksijenle iki hidrojen otomu 100 ısı derecesinde buhar ve 0 ısı derecesinde buz niteliğini alır Tüm nesneler ve olgular, belirli niceliklere karşılık olan kesin nitelikler taşırlar Seslenmek ancak kesin nitelikler belirli niceliklerle hudut ’lanmıştır Örneğin bir nitrojen atomu 7, bir oksijen atomu 8 elektron taşır Çağırmak fakat nitrojenin niceliksel sınırı 7 ve oksijenin niceliksel sınırı 8 elektrondur Örneğin nitrojenin bu sınırını aşıp ona bir elektron daha eklersek nitrojen, özellik değiştirir ve oksijen olur Bunun gibi, muhakkak bir sınır ’ı aşmakla, canlı ölü olur, hekimlik öğrencisi doktor olur, milletvekili adayı milletvekili olur Ne var fakat bütün bu nesne ve olaylarda özdeksel hayat sınır ’sızca sürüp gider Aramak ancak sınırlılıkla sınırsızlık, karşıt ve birbirini değil eden kavramlar yok, bağımlı ve birbirini taşıyan kavramlardır

Bilginin sınırı, metafiziğin ve idealizmin uydurduğu bilimdışı varsayımdır Bilginin sınırı yoktur, çünkü konusunun sınırı yoktur Sayılar nasıl sonsuza kadar sayılamazsa, doğanın bilgisi de öylece bitmez tükenmezdir Engels ’in dediği gibi, evrenin baştan sona bilinmesi, sonsuzun sona ermesi olurdu Evren sonsuzdur, demek fakat bilgisi de sonsuzdur Bilimin önünde daima sınırsız bir araştırma alanı bulunacak ve gitgide daha ayrıntılı yasalar, daha derin bağlılıklar meydana çıkacaktır Bu işlem, hiçbir sınırla sınırlanmayacaktır Veri, düşüncenin nesneye hudut ’sızca yaklaşım sürecidir aynı zamanda veri, tarihsel olarak tekrar tekrar sınır ’lıdır ve tekrar tekrar da sınırlı kalacaktır Bilgiyi tarihsel olarak sınırlayan kendi olanaklarıdır, içinde oluştuğu koşullardır Mesela asansörün bilinmediği bir çağda asansör hızı da elbette bilinemez Veri, her yeni sorunun çözümünü de birlikte getirdiği bir süreçtir Çözümün bilgisi, kuşkusuz, sorunun meydana çıkışıyla sınırlı olacaktır Her yeni yaradılış yeni sorunlar doğuracak ve yeni bilgiler getirecektir

Bilgiye hudut çeken ve bu sınırın ötesini hiç bilmediğimizi ve asla bilemeyeceğimizi ileri süren Alman düşünürü İmmanuel Kant ’tır Kant ’a kadar biz fakat olay (fenomen) ’ları bilebiliriz, ‘kendiliğinde şey ’i veya numen ’leri asla bilemeyiz, bunlar sınırkavram ’lardır, bilgimiz bu sınırda durur ve ötesine geçemez

Bu bilimdışı tez, diğer bir Alman idealisti, Hegel tarafından şöyle çürütülmüştür: hudut ’ın bilincine varmamız için, o sınırın ötesinde ne olduğunu bilmemiz gerekir Bir çizginin bitimini bilmek aramak, o çizginin ötesindeki boşluğu da anlayışlı olmak demektir (tembellik değil N) bir şeyi hiç bilmemek, o şeyin bilincinde olmamaktır Bir konuda bilgisizliğimizi bilmemiz, o konuda öyle ya da böyle bir bilgimiz olduğunu gösterir Lakin bu bilgi yetersizdir, biz de bu yetersizliğin bilincine varmışızdır, bundan ötürü ‘ ’bu konuyu bilmiyoruz ’ ’ deriz Bir şeyi hiç bilmemek, o şeyin bilinmediğini de bilmemektir Çağrıda Bulunmak ancak bilginin saltık bir sınırı olamaz, çünkü olsaydı biz bu sınırı da bilemezdik Eğer biz bu hudut ’ı biliyorsak sınırın ötesine geçmişiz demektir ya da bu sınır hakiki değildir ve yoktur Eğitimi beceriksiz ya da anlağı (zekası N) güçsüz bir kişi tonlarla ağırlığı olan bir uçağın nasıl olup da gökte uçtuğunu anlayamaz, ama bu, uçağın bilinemez ’liğini kanıtlamaz Bunun gibi, evreni bilmememiz de evrenin bilinemezliğini kanıtlamaz Hegel, bu uslamlamasında, ‘bilinmez ’le ‘bilinemez ’ olan arasındaki ayrıma da dikkati çeker: Okyanusun dibinde yaşayan bir hayvan türü varsa bunu elbette bilemem, lakin bu bilmeyişim o balık türünün bilinemez olduğundan değildir

Hollanda ’lı düşünür Spinoza da tasvir etmek, sınırlamaktır der, bir çiçeğin kırmızı olduğunu söylerken onu bütün öbür renklere aleyhinde sınırlıyoruz; mesela yeşil, sarı, mavi vb olmadığını söylüyoruz, çağrıda bulunmak ama kısıtlamak, olumsuzlamaktır Bir şeyin ne olduğunu söylemek (olumlama), onun ne olmadığını anlatmak (olumsuzlaqma) ’tir ve onu olmadıklarına karşı hudut ’lamaktır Bir insanın iyi olduğunu söylerken onun kötü olmadığını da söylemiş oluruz ve onu musibet sınırının dışarıda tutarız, eşdeyişle sınırlarız Seslenmek fakat tarif etmek, eşdeyişle devretmek sınır koymaktır Her varlık, bir sınırlılık ’la belirlenmiştir Bir nar tanesini öbür tanelerden ayıran bir sınır vardır Hudut olmasaydı varlıktan varlığa geçmek, eşdeyişle gelişmek ve bundan ötürü de sınırsızlık olanaksız olurdu Dobra Dobra görüldüğü gibi sınırsızlık, sınır ’ı da gerektirir *
 
858,475Konular
981,230Mesajlar
29,547Kullanıcılar
sonertSon üye
Üst Alt