Siyasette kadın farkı Siyasette kadın farkı Siyasette bayan farkı Görevi Portekiz'e devretmesinin üstünden üç hafta geçmesine karşın Avrupa basını hâlâ Almanya Başbakanı Angela Merkel'in AB dönem başkanlığındaki başarısını öve öve bitiremiyor Fiilen de Merkel sene başında keza anayasa, ayrıca de halkların güven krizi sebebiyle mekanizmaları felç olmuş bir AB aldı, 6 ay sonradan kurumsal reform süreci her tarafta canlanmış, uluslararası platformda etkinliği artmış, küresel ısınmayla çaba, enerji güvenliği, firari göçe aleyhinde karşılıklı politikalar gibi konularda uzlaşmayı sağlamış bir AB bıraktı id En iyimser beklentilerin bile üzerinde olan bu parlak bilanço, bütün yorumlarda Merkel'in kuvvetli kişiliğine bağlanıyor, Gelmiş geçmiş dönem başkanlarının hiçbiri ki tümü de erkekti onun performansının yarısını bile gösteremedideniyor ve ekleniyor: Siyasette kadının farkı denilen bu olsa lüzum Bayan başkanlar kulübü O farkı Atlantik'in öte yakasında iki büyük devlet daha denemeye hazırlanıyor: ABD ve Arjantin ABD'de son kamuoyu yoklamalarına kadar, halkın yüzde 63'ü gelecek sene yapılacak seçimlerde Hillary Clinton'un ülkenin ilk kadın başkanı olmasını bekliyor Bu tahminler sandıkta doğrulanırsa, Temsilciler Meclisi'ne 70, Senato'ya da 16 delege göndererek ABD tarihinde en yüksek oranı yakalayan Amerikalı kadınlar, Beyaz Saray'a da bayrağı dikmiş olacaklar Benzer araştırmada, Amerikalılar'ın yüzde 75'i Hillary Clinton'un zinde bir liderlik sergileyeceğine, yüzde 68'i dış politikada içten kararlar alacağına, yüzde 58'i silahlı kuvvetlere iyi bir başkomutan olacağına inanıyor Arjantin'de ise Christina Kirchner, ülkenin seçilmiş birincil kadın cumhurbaşkanı olmaya hazırlanıyor Arjantin daha önce bayan cumhurbaşkanı deneyi yaşadı; Başkan Juan Peron'un üçüncü eşi Isabella Peron 1974'te kocasının ölümünden sonra koltuğa oturdu fakat bu bir atamaydı: Başkan yardımcısı olarak, boşalan başkanlık görevini devralmıştı Christina Kirchner de bayrağı Arjantin'i hesaplı krizden çıkaran ve bu dönem namzet olmamaya karar veren eşi Cumhurbaşkanı Nestor Kirchner'den alacak Kamuoyu araştırmalarına tarafından, hanımefendi namzet oyların yüzde 48'ini elde edecek İki rakibinin oy oranları yüzde 12 ve yüzde 13 Bu da Christina Kircher'in birincil turda seçilmesini sağlayacak Çünkü yasaya tarafından birincil turda oyların yüzde 45'ini bölge ya da en yakın rakibine yüzde 10 fark atması koşuluyla yüzde 40'a ulaşan aday, ikinci tura lüzum kalmadan seçilmiş sayılıyor ABD ve Arjantin'deki bu gelişmeler, arasında Michele Bachelet (Şili), Angela Merkel (Almanya), Helen Clark (Yeni Zelanda), Tarja Halonen (Finlandiya), Gloria Arroyo (Filipinler), Mary McAleese (İrlanda), Vaira VikeFreiberga'nın (Letonya) bulunduğu toplam 11 üyeli bayan başkanlar ve başbakanlar kulübüne iki seçkin ismin daha katılması anlamına geliyor 72 yıldır kırılmayan rekor Türkiye ise yarın yapılacak seçimde Meclis'e kaç kadın milletvekili girebileceğini merak ediyor Daha açık konuşmak gerekirse, geçen yasama döneminde yüzde 44 olan parlamentodaki kadın milletvekili oranıyla fakat 163'üncü sırada yer alabildiği 192 ülkelik listede bu kez biraz olsun yukarıya çıkıp çıkamayacağını AK Parti 62, CHP 52, DP 103, MHP 43, GP 132 kadın aday gösterdi ama fazla azı listelerin seçilebilir sırası olan ilk üçünde yer aldı O nedenle taş çatlasa 4045 kadın adayın Meclis'e girebileceği varsayım ediliyor Yani yüzde 10 barajını bile aşamayacaklar! bununla birlikte biz bardağın dolu tarafını görmeyi, Meclis'te kadın milletvekili sayısının yüzde 8 dolaylarına çıkmasıyla 1935 parlamentosundan bu yanlamasına kırılamayan rekorun (o Meclis'in yüzde 46'sı bayan üyeydi) nihayet aşılmasından mutluluk duymayı tercih ediyoruz Daha da önemlisi, bir önceki döneme göre yüzde 100'e yakın yükselme anlamına gelecek bu yeni oranı, Parlamentolarda minimum yüzde 40 kadın delege yer almasınıöngören AB hedefine ulaşma yolunda önemli bir viraj olarak görüyoruz Bayan cumhurbaşkanı mı? Kim bilir, şayet de pek uzakta bir olasılık yok 21 Temmuz 2007ERDAL ŞAFAK SABAHTAN 3 Nisan 2008, Perşembe ERDAL ŞAFAK