iltasyazilim
FD Üye
Stendhal Sendromu, bir kişinin özellikle de sanat eserlerinin güzelliği, ihtişamı ve insanı içine çeken havası karşı büyüyen yürek atışlarını, baş dönmesini, son derece büyük bir tepkiyle yaşanan şaşkınlığı, baygınlık geçirmeyi, daha da ileri boyutlarında halüsinasyon görmelere sebep olan psikosomatik bir rahatsızlıktır
Diğer bir adıyla Florence Sendromu diye de anılan Stendhal Sendromu ’nun bu adı almasındaki en büyük faktör, Stendhal mahlasını kullanarak yazar Fransız yazan Marie Henri Beyle ’nin Floransa ’da bulunduğu sırada Santa Croce Bazilikası ’nda gördüğü Michelangelo, Machiavelli ve Galilei ’nin mezarlarının ve genel yapının Giotto ’nun freskleriyle süslenmiş halinin güzelliği karşısında kendisinden geçmesinden kaynaklanır Stendhal, gördüğü sanat eserleri ve harikulade bütünlükler aleyhinde tarifsiz bir duygu hissettiğini ve bu duyguya aleyhinde koyamadığını anlatmıştır
Bu sendromun adını alması ast ama Stendhal ’ın bu hisleri yaşadığı dönemde tanımlanmamıştır 1979 yılında Graziella Magherini kadar tanımlanan Stendhal Sendromu, Floransa ’daki pek çok kişinin gözlemlenmesinden daha sonra tanımlanabilmiş ve sendrom olarak kabul görmüştür Bu deneyler yapılırken, merkez olarak Medici Riccardi Sarayı gücenmiş ve ziyaretçilerin tavırları ve tepkileri gözlenmiştir Gözlemciler, şapeli gezerken freskler ile süslenmiş bu sanat eserine hayranlıkla bakmışlar, nefes alışları hızlanmış, kalp atışlarının arttığı görülmüştür Yüz kasları gevşerken göz bebekleri küçülen gözlemcilerde, bu sanat eserlerini incelerken işitsel olarak ayrı uyarıcılar ile bir bütün şekilde uyarıldıklarında, beyin aktivitelerinin daha fazla artması da gözlenmiştir Duygularını yazmaları istenen gözlemcilerin cevapları ise hayret verici olmuştur genel olarak aşırı bir duygulanma halini yaşadıklarını belirten gözlemciler, biraz da takâtsizlik yaşadıklarını lakin bunun tatlı bir takâtsizlik olduğu söylemişlerdir
Bu sendromun en keskin belirtisi, cazibeli bir sanat eseri aleyhinde kendinden geçen, sersemlemiş, hatta bayılan millet görülmesidir “Sanat Zehirlenmesi olarak da nitelendirilen Stendhal Sendromu, sanatseverlerde çoğunlukla rastlanan hatta hastanelik bile olmalarına niçin olabilen bir sorundur Problemlerin devam etmesi halinde psikolojik bozukluklara kadar uzanabilen bu sendrom için, kabul edildiği günden bu yandan hastalığa yakalanan kişilere tedaviler uygulanmaktadır Hemen herkesin Stendhal Sendromu yaşayabilme adayı olması göz önünde bulundurulmak ile birlikte, bu hastalığı kaç kişinin yaşadığına dair net bir sayı bilinmemektedir
Yüksek dozda sanata maruz kalıp, sanat zehirlenmesi geçiren kişiler için söylenen Stendhal Sendromu, Stendhal ’ın bu hastalığa sahip olan ya da belirlenen ilk kişi olması nedeniyle onun adıyla literatüre geçmiştir
Kaynakça:
elelecomtrsaglikpsikolojistendhalsendromukanitlandi
Diğer bir adıyla Florence Sendromu diye de anılan Stendhal Sendromu ’nun bu adı almasındaki en büyük faktör, Stendhal mahlasını kullanarak yazar Fransız yazan Marie Henri Beyle ’nin Floransa ’da bulunduğu sırada Santa Croce Bazilikası ’nda gördüğü Michelangelo, Machiavelli ve Galilei ’nin mezarlarının ve genel yapının Giotto ’nun freskleriyle süslenmiş halinin güzelliği karşısında kendisinden geçmesinden kaynaklanır Stendhal, gördüğü sanat eserleri ve harikulade bütünlükler aleyhinde tarifsiz bir duygu hissettiğini ve bu duyguya aleyhinde koyamadığını anlatmıştır
Bu sendromun adını alması ast ama Stendhal ’ın bu hisleri yaşadığı dönemde tanımlanmamıştır 1979 yılında Graziella Magherini kadar tanımlanan Stendhal Sendromu, Floransa ’daki pek çok kişinin gözlemlenmesinden daha sonra tanımlanabilmiş ve sendrom olarak kabul görmüştür Bu deneyler yapılırken, merkez olarak Medici Riccardi Sarayı gücenmiş ve ziyaretçilerin tavırları ve tepkileri gözlenmiştir Gözlemciler, şapeli gezerken freskler ile süslenmiş bu sanat eserine hayranlıkla bakmışlar, nefes alışları hızlanmış, kalp atışlarının arttığı görülmüştür Yüz kasları gevşerken göz bebekleri küçülen gözlemcilerde, bu sanat eserlerini incelerken işitsel olarak ayrı uyarıcılar ile bir bütün şekilde uyarıldıklarında, beyin aktivitelerinin daha fazla artması da gözlenmiştir Duygularını yazmaları istenen gözlemcilerin cevapları ise hayret verici olmuştur genel olarak aşırı bir duygulanma halini yaşadıklarını belirten gözlemciler, biraz da takâtsizlik yaşadıklarını lakin bunun tatlı bir takâtsizlik olduğu söylemişlerdir
Bu sendromun en keskin belirtisi, cazibeli bir sanat eseri aleyhinde kendinden geçen, sersemlemiş, hatta bayılan millet görülmesidir “Sanat Zehirlenmesi olarak da nitelendirilen Stendhal Sendromu, sanatseverlerde çoğunlukla rastlanan hatta hastanelik bile olmalarına niçin olabilen bir sorundur Problemlerin devam etmesi halinde psikolojik bozukluklara kadar uzanabilen bu sendrom için, kabul edildiği günden bu yandan hastalığa yakalanan kişilere tedaviler uygulanmaktadır Hemen herkesin Stendhal Sendromu yaşayabilme adayı olması göz önünde bulundurulmak ile birlikte, bu hastalığı kaç kişinin yaşadığına dair net bir sayı bilinmemektedir
Yüksek dozda sanata maruz kalıp, sanat zehirlenmesi geçiren kişiler için söylenen Stendhal Sendromu, Stendhal ’ın bu hastalığa sahip olan ya da belirlenen ilk kişi olması nedeniyle onun adıyla literatüre geçmiştir
Kaynakça:
elelecomtrsaglikpsikolojistendhalsendromukanitlandi