Sülük Tedavisi Nedir ve Nasıl Uygulanır?

Sülük Tedavisi Nedir ve Nasıl Uygulanır?​

Sülükler tatlı suda yaşayan canlılardır. Sülükler yapıları gereği hassas canlılardır. Sese, ısıya, ışığa ve suda oluşan titreşimlere karşı hassastırlar. Sülüğün dünyada pek çok türü bulunmaktadır. Ancak tedavi için Hirudo Verbana, Hirudo Orientalis, Hirudo Medicinalis ve Hirudo Suluki türleri kullanılmaktadır. Türkiye’de Hirudo Verbana cinsi görülmektedir. Ancak tıbbi sülük türlerinin tedavinin etkinliği üzerinde herhangi bir etkisi bulunmamaktadır. Tıbbi sülük dışındaki cinsler ise tedavi amacıyla kullanılmamaktadır.

Sülük tedavisi, klinik ortamda doktor gözetiminde yapılması gereken bir uygulamadır. Tedavide kullanılan sülükler, uygulama öncesinde dezenfekte edilmeli ve her sülük yalnızca bir kere kullanılmalıdır. Tıbbi sülük uygulamasında genellikle sülükler iz bırakmadan geçen küçük yaralar oluştururlar. Tedavi sonrasında ise kullanılan sülüklerin, tıbbi atık olarak değerlendirilmeleri gerekmektedir. Uygulama sırasındaki sülük sayısına doktor tarafından karar verilir. Genellikle aynı anda maksimum dört veya beş sülük önerilmekle birlikte, klinik değerlendirmeye göre değişiklik gösterebilmektedir. Var olan hastalığa göre uygulanacak bölgeler de doktorlar tarafından belirlenmektedir.

Sülük Tarafından Salgılanan Enzimin Faydaları Nelerdir?​

Yapılan bilimsel çalışmalar, sülüklerin etki mekanizmalarına ışık tutmaktadır. Uygulama sırasında sülüklerin, biyolojik ve farmakolojik olarak farklı aktif maddelerden oluşan karmaşık bir enzim salgıladığı bilinmektedir. Bu salgılarda 100’den fazla etkin madde bulunmaktadır.

Hirudin, bu salgının önde gelen bileşenidir. Bu madde, kandaki pıhtılaşmayı ve dokulardaki tıkanmış kan miktarını azaltmada etkilidir. Sülüğün enzimindeki diğer maddeler, sülük ayrıldıktan sonra bile kanın hasarlı bölgede akmasını sağlayarak yeni damarların büyümesine ve mevcut damarların genişleyip daha fazla kan akışına uyum sağlamasına izin verir.

Sülük bölgeye temas ettiğinde, salgıladığı enzimin içerisinde, bölgeyi uyuşturan doğal bir anestezik enzim de bulunmaktadır. Bu enzim sayesinde ise sülük tedavisi ağrısız ve acısız bir tedavi olarak uygulanabilmektedir. Ayrıca bu enzimler; kan basıncını dengeleme, antidepresan, antibakteriyel ve antioksidan etkilere de sahiptir.

Sülük Tedavisi, Hangi Hastalıklarda Kullanılır?​

Yüzyıllardır sülükler tıp alanında diş problemlerinin, cilt ve enfeksiyon hastalıklarının ve sinir sistemi anormalliklerinin tedavisinde kullanılmaktadır. Günümüzde ise pek çok hastalığın tedavisinde ve önleyici tıp alanında kullanılmaktadır. Sülükler apse, artrit, , miyastenia gravis, tromboz ve bazı venöz bozuklukların tedavisine yardımcı olmak için faydalanılmaktadır. Sülük tedavisi pek çok ağrı şikayetlerinin giderilmesinde ve bağlı kronik hastalıkların tedavisinde destekleyici tedavi yöntemi olarak tercih edilebilir. Sülük tedavisinin faydalanıldığı hastalıklardan bazıları şunlardır:

• Osteoartrit ve epikondilit gibi eklem hastalıkları
• Damar hastalıkları
• Eklem kireçlenmeleri
• Migren ve gerilim tipi baş ağrıları
• Sinir sistemine bağlı hastalıklar
• Romatizmal hastalıklar
• Panik atak ve anksiyete
• Kronik yorgunluk sendromu

SÜLÜK TEDAVİSİ FAYDALARI NELER OLABİLİR?​

Seans sırasında sülükler kanı incelten ve pıhtılaşmayı önleyen proteinleri ve peptitleri serbest bırakır. Aynı zamanda birden fazla olumlu etkiye de sahiptir. Sülük tedavisinin faydaları arasında şunlar yer almaktadır.

• Yeni kan oluşumunu da desteklerken, dokulardaki oksijenlenme oranı da arttırır.
• Sülük tedavisi kan yoluyla vücuttaki toksin maddelerin atılmasında etkilidir. Bu sayede detoks etkisi yaparak, vücutta rahatlama hissettirir.
• Kasların gevşemesinde ve ağrı problemlerinin giderilmesinde yardımcıdır.
• Kalp sağlığına ve kan dolaşımına faydalıdır.
• Yaşlanma karşıtı etkisiyle cildi güzelleştirir.
• Vücut direncini ve bağışıklık sistemini güçlendirir.
• Bronş ve akciğer hastalıklarının tedavisinde tercih edilebilir.
• Antidepresan özelliği sayesinde panik atak, anksiyete ve depresyon belirtilerine iyi gelir.
• Kan basıncı üzerindeki etkileri sayesinde tansiyonun dengelenmesinde rol oynar.
• Venöz tıkanıklıkların tedavisinde uygulanmaktadır.
• Vücudun iç dengesini yeniden kazanmasında yardımcıdır.
• Sinir hücrelerinin onarımında etkilidir.

Ziyaretçiler için gizlenmiş link , görmek için Giriş yap veya üye ol.

Üzerinde Sülük Tedavisinin Etkileri Nasıldır?​

Diyabetin ilerlemesi birçok soruna neden olabilmektedir. Kan akışının el ve ayaklara ulaşmasını engelleyen damar hastalıkları bu sorunların başında gelmektedir. Ciddi boyutlarda kısıtlanan kan akışı durumlarında ise doku kayıpları gözlenebilir. Diyabete bağlı olarak gelişen komplikasyonlar sonucunda uzuv kaybı, dünya üzerinde milyonlarca insan için ciddi bir endişe kaynağı oluşturmaktadır.

Kan akışını sağlamanın en iyi yolu pıhtılaşma probleminin çözülmesidir. Araştırmalara göre, sülük tedavisi pıhtılaşma problemlerinde etkili bir tedavi yöntemi olmaktadır. Sülüğün enziminde yer alan Hirudin maddesi kanın incelmesinde ve pıhtılaşmanın engellenmesinde etkilidir. Şeker hastaları daha yoğun bir kan yapsına sahip olsalar da Hirudin maddesi, kanın incelmesinde ve pıhtılaşmanın azaltılmasında yardımcı olabilmektedir.

Hangi Durumlarda ve Kimlere Sülük Tedavisi Uygulanmaz?​

Sülük tedavisi bazı hastalıkların varlığında ya da bazı kişilere uygulanamamaktadır. Hamilelik durumu sülük tedavisinin yapılmadığı durumlardan biridir. Sülük salgısında bulunan bileşikler, hamileliğin gelişimini etkileyebilir ve bazı durumlarda düşüklere neden olabilmektedir. Ayrıca henüz emziren annelere de sülük tedavisi uygulanmamaktadır. Bununla birlikte, ciddi anemisi olan hastalarda ve hemofili gibi kanama sorunu olan hastalarda da sülük tedavisi tercih edilmemektedir. Düzenli olarak kan sulandırıcı ilaç kullanan hastalarda da kanama riskinden dolayı sülük tedavisi uygulanamamaktadır.

Hirudo bileşiklerine alerjisi olabileceğinden, alerjisi olan hastaları sülük tedavisi sırasında çok dikkatli olunması önerilmektedir. Bu gibi durumlarda ilk tedavi sırasında sadece iki sülük kullanılması tavsiye edilmektedir. Ayrıca sülük tedavisi; göz kapağı ve çevresi gibi yumuşak cilt bölgelerine, ayak tabanı ve avuç içi gibi bölgelere ve de kasık, koltuk altı, çene altı ve boyun gibi önemli damarların üzerine uygulanmamaktadır. Bu bölgeler dışında, vücuttaki her bölgede sülük tedavisi uygulanabilmektedir. Ancak uygulamanın gerçekleşeceği bölgenin muayene sonrasında doktor tarafından karar verileceği de unutulmamalıdır.

Sülük Tedavisinin Yan Etkisi Var mı?​

Sülük tedavisi, tamamen doğal bir tıbbi yöntem olduğundan dolayı ciddi bir yan etkiye sahip değildir. Ancak bazı hastalarda, özellikle ilk tedaviden sonra baş dönmesi, genel halsizlik ve düşük tansiyon şikayeti olabilir. Bunlar ciddi semptomlar değildir. Uygulamadan 24 saat önce ve sonra alkol, kahve veya güçlü çay içilmemesi tavsiye edilmektedir. Bu içecekler, kan damarlarının genişlemesine neden olabileceğinden, kanama riskini de artırabilmektedir. Bu öneri özellikle düşük tansiyonu olan hastalar için önem taşımaktadır.

Bazı durumlarda sülük; kaşıntı, döküntü oluşumu ve kabarcıklar gibi alerjik reaksiyonlara da neden olabilmektedir. Ancak bunlar geçici bir etki oluşturmaktadır. Alerjik tepki gösteren bölgelere buz uygulanarak rahatlama sağlanabilmektedir. Ayrıca uygulama sonrasında bölgeye yapılan tamponun 8 ila 10 saat arasında açılmaması önerilmektedir. Benzer şekilde çok sıcak ya da soğuğa maruz kalmaktan ve bölgenin su ile temasından kaçınılmalıdır.

Pek çok hastalığa faydası olan ve hem tamamlayıcı hem de bütünleştirici tıp alanında önemli bir tedavi yöntemi olan sülük tedavisi, kolay ancak etkili bir yöntemdir. Siz de hem bağışıklık sisteminizi güçlendirerek hastalıklara karşı önleminizi almak hem de mevcut hastalıklarınızdan kurtulmak için sülük tedavisinden faydalanabilirsiniz.