Süsleme Bitkilerinde Genel Bakım 1Sulama Bütün süs bitkilerinin sulanması için genel bir sulama programı tahsis etmek güçtür Bitkinin cinsi, boyu, tipi, ışık, sıcaklık, nem, toprak tipi gelişme sezonu ve öteki faktörler sulandırma zamanını etkiler çoğunlukla çiçek açan ur veya yeşil ur, çiçek açtıklarında yapraklı bitkilere tarafından daha fazla suya gereksinim duyarlar Bitki Örtüsü hiçbir süre solacak değin kuru bırakılmamalı, suda boğulacak kadar da fazla sulanmamalıdır Toprağın nemini toprağa dokunarak tahmin edebiliriz Eğer toprak, parmakla dokunulduğunda kuru hissediliyorsa toprak hafiflemiştir, kurumanın ileri durumunda toprak, saksının kenarlarından ayrılarak aşağı dürüst çekilir Bitkide bu durumu görmeye başladığımızda sulama zamanının geldiğini anlamalıyız Ot Gibi Yaşama saksının ya dibinden ya da üzerinden sulanabilir Üstten sulandırma yaptığımızda saksının drenaj deliğinden su çıkana dek sulama yapılmalı, su tabağa çıkmalı ve su ortamdan atılmalıdır Dipten sulandırma yöntemi ise tüm toprak kitlesinin nemlenmesini sağlar Kasımpatı, menekşe ve eyelamenlerde daha fazla bu usul uygulanır Saksı, içi su batmış bir kap içine yerleştirilir (Saksı içindeki toprak tamamıyla su aşağıda kalacak şekilde suya batırılmalı) Su yüzeyinde hava kabarcıklarının çıkışı bitirinceye dek bitki kap içinde tutulmalıdır sonra saksı kaldırılıp pozitif suyun akması sağlanır İç veya dış mekânda yaz aylarında sulandırma bitkinin faaliyette olduğu sabah erken saatlerde veya akşam yapılmalıdır Saksılı bitkilerin yetiştirilmesinde öteki bir konuda drenajdır Drenaj; toprak aşağıda bulunan suyun birikmemesi için yapılan önlemlerdir Saksılı bitkilerde drenajı, saksıya bitkiyi dikmeden önce deliklerin olduğu yerlere çakıl ya da köpük parçaları koyarak sağlayabiliriz Drenaj, bitki kökünün çürümesi için ne denli önemli ise maksimum drenaj da bitkinin kurumasını sağlayacağı için o denli önemlidir Su eksikliğinde toprak üstü organlarda yığın kuruması ve solması, zamansız yaprak dökümü, yaprak kenarlarının derinlemesine kıvrılması gibi durumlarda karşılaşılır Sürekli nemli ortamda bırakılan bitkilerin yaprakları sararır ve dökülür, çiçeklerin canlılığı kaybolur Dinç beyaz kökler kahverengiye döner ve toprak oksijeninin azalmasından nedeniyle kök çürümeleri ortaya çıkar 2 Işık Bütün çiçekli bitkiler orta derecede ışığa ihtiyaç duyarlar Aralıksız güçsüz ışıkta tutulan çiçekli bitkilerin az sayıda, soluk ve cansız çiçek, boğum araları uzun gövdeler ve açık renk yapraklar verdiği görülür Kesin bir vakit sonra da hiç çiçek açmaz Yapraklı bitkiler ise genel olarak; Düşük ışık şiddetine adaptasyonu iyi olanlar (mesela; Dr Compacta, Dr Marginata, Dr Fragrans, Agleonema, Chamadorea) Orta ışık şiddetine adaptasyonu iyi olanlar (mesela; Dr Lemon Lime, Kentia, Spathyphllum) Yüksek ışıklandırılmış etraf isteyen tümör (F benjamin, Area, Nolina, Dr song of india, Schefflera) Düşük ışıklandırılmış bir ortamdan aydınlık ışıklı bir ortama ani değişim zararlı olabilir Özellikle düşük ışıklandırılmış bir ortamda varolan ışığı emebilmek için yapraklar ağır ağır ışığa döner Bu harmoni bitkinin diğer bir ortama alınmasıyla bozulur, ışık bir vakit tatmin edici kullanılamaz Daha ışıklandırılmış bir ortama hareket de bitkilerde yaprakların beyazlamasına ve yanmasına sebep olur Bundan dolayı bitkinin ani şoka girmemesi için bulunduğu ortamda 90 derece döndürülmesi gerekir Fazla ışığa duyarlı olan bitkilerin (Afrika menekşesi, asparagus) doğrudan doğruya güneş ışığına bırakılmasıyla yapraklar açık yeşil renk alır bununla beraber, sulandırma esnasında yaprakların üstüne gelen su damlacıkları güneş ışınlarının etkisiyle yapraklarda yanmalar meydana getirir 3 Gübreleme Gelişme döneminde tüm bitkilerin beslenmeye ihtiyaçları vardır Şubat sonundan Eylül başına kadar olan dönemde gübreleme; her 15 günde bir, bitkinin dinlenmeye girdiği EylülŞubat sonu döneminde ise ya daha eksik yapılmalı ya da kesilmelidir Kışın yapılan kesintisiz gübrelemede bitki verilen besini kullanamayacağı için besin elementi fazlalığından ortaya meydana çıkan problemler görülecek ya da bitki örtüsü bahşedilen azottan dolayı gözenekli olan çeperleri incelecek ve hastalıklara açık ülkü gelecek Diğer manâlı bir nokta ise, yeni dikilmiş veya hasta olan (gerek parazit gerekse kültürel bozukluk) bitkilere de muhakkak gübreleme yapılmaz Çiçekli ot gibi yaşama için; Fosforlu gübreleme Meyve ağaçları için; Çiçeklenmeden meyve dökümüne kadar 3 kere potasyumlu gübreleme Yapraklı ot gibi yaşama için; Azotlu gübreler yerinde dozlarda ve zamanda verilmelidir id Gıda elementlerinin bitkilere olan yararları; Azot: Yaprak miktarının artmasını, büyümesini ve aydınlık görünüm almasını sağlar Fosfor: Çiçek, meyve, tohum ve köklerinin oluşumuna tezgâhtar olur Potasyum: Bitkilerin hastalıklara karşısında dayanıklılığını arttırır, meyve tutumunu ve olgunlaşmasını hızlandırır 4 Sıcaklık İç mekân bitkileri, gün her tarafında 1822 derece, gece de 1018 derecelik sıcaklığa gereksinim duyarlar İç mekânda bitki yerleştirirken bitkilerin kışın radyatörden en az 1 m uzaklıkta olan bir yerde olması ve gün içerisinde de yel akımının olmadığı atıl bir ortamda bulunması gerekiyor Sıcaklığın yüksek olduğu ortamlarda da yapraklara su püskürtülerek nem sağlanabilir Düşük sıcaklıklara maruz kalan bitkilerde yapraklarda önce beyaz lekeler, daha sonra yanmalar, kahverengileşmeler görülür Sıcak seven etli yapraklı ot gibi yaşama düşük sıcaklığa girdiğinde kök boğazı çürüklüğü görülür Yüksek sıcaklıkta ise yapraklarda baygınlık, sararma ve pörsüme görülür 5 Saksı Değiştirme Bitki kökleri saksı içinde çok artı gelişip uzamış ve bir kök balyası oluşturmuş durumda ise bitkinin kuvvetsiz bir gelişme göstermeye başladığı, daha sık sulamaya ihtiyaç duyduğu görülür Bu şart, saksı metamorfoz zamanının geldiğini göstermektedir Saksı değiştirmede genel kaide, yeni saksının eskisine oranla bir yükseklik daha büyük olmasıdır Fazla geniş saksıya dikim yapılırsa, bitkinin kökleri yeteri kadar hava alamaz Sulama esnasında da az ya da fazla su verilmesi ile kökler bozulur ya da gelişemez aynı zamanda bitki kökleri bulunduğu ortamı kaplamaya çalışacağı için bitkinin yaprak ve çiçek tomurcuğu geliştirmesi duracaktır Saksı değişimi yaparken yeni saksıya geçirilen köklerin ilave edilen toprak ile ayrıntılarıyla kaynaşması için toprak ilavesinden daha sonra sıkıca bastırılmalı ve alttan su çıkana kadar can suyu verilmelidir Yine meydana çıkan artı su ortamdan uzaklaştırılmalıdır Saksı değiştirirken kullanılan toprağın cinsi de önemlidir İç mekânda genelde sterile edilmiş, içinde hava miktarı artı olan torf kullanılmalıdır Dış mekânda da ortanca, açelya, kamelya ve gardenia gibi asidik ortamları seven bitkileri de torf kullanılmalıdır Torf Nedir? Nemli ve fazla yağış alan, yaz sıcaklıklarının düşük olduğu yörelerde bataklık ve güya su altındaki arazilerde yetişen bitkilerin kısmen çürümesi ve kalın yataklar meydana getirmesi sonucu oluşur Asit reaksiyonludur Azot açık havada diğer beslenme elementlerince fakirdir, hafif iletken ve gevşek yapıda olup, su tutma kapasitesi çok yüksektir Nispeten sterildir 6 Budama Gövdeleri odunsu yapıda olan ve boylanma oranı artı olan bitkilerde bodurlaşma ve alt kısımlarından başlayarak dallanmalarını, yeni kompakt bir görünüş almalarını karşılamak için bitkilere yapılan faaliyettir Budama hem biçimlendirmek hem de gençleştirmek amacıyla yapılır Dış mekânda (soğuk ve donlu havalar hariç) ilkbahar veya sonbaharda derin budama (gülortanca) yani dallar dipten itibaren 34 göz üzerinden kesilmelidir Büyüme döneminde daha hızlı gelişen üst sürgünleri zayıflatmak için tepecik sürgünleri alınarak, emrindeki dalların daha iyi gelişmesi ve bol çiçeklenmesi sağlanır Bitkinin üstünde açıp geçen çiçekler, solmuş, kurumuş yapraklar kesilip uzaklaştırılmaktadır Bunlar bitkinin gücünü kesen ve hastalıklara yataklık eden parçalardır 7 Temizleme İç mekândaki bitkilerin üzerinde biriken tozlar, keza bitkinin görüntüsünü bozar ayrıca de gözenekleri tıkayarak bitkinin solunumunu zorlaştırır Kocaman ve sert yapraklı bitkilerin yaprakları ılık su ile ıslatılmış sünger veya bezle silinmelidir Ya Da su püskürtülerek silinmelidir Yapraklarda leke olmaması için yapraklara güneş altında su püskürtülmemeli, bu operasyon gölgede yapılmalıdır Eğer yaprak cilası kullanılacaksa cilanın önce çok iyi karışımı sağlanmalı ve spreylenirken de yapraklara dağıtılarak ve minimum 3540 cm mesafeden püskürtülmelidir