iltasyazilim
FD Üye
Susan dil, durgun bir denize hem benzer hem benzemez
Benzer çünkü durgun denizin dibi kaynamasına rağmen dingin görünür
Benzemez çünkü hiçbir gönül durgun bir göl gibi fırtınaya düşmeksizin durulamaz
O halde susku, perdeleri aralar
Varlığın hakikatiyle aramızda çokluktan kinaye yetmiş bin zulmani ve nurani perde vardır
Bunlar biz sustukça ve ruhumuza doğru büküldükçe aralanır Suslukluğumuz arttıkça varlığımızın zahiri yönleri azalır, ağırlıklarımızdan kurtulur, ruhun mertebeyi hayatına doğru gireriz
Orada varoluşun kalbi atmaktadır
Varoluş aslında sükuttadır ve o sükutun kalbinde sadece Allah vardır
Sadece Allah vardır ve Onunla birlikte bir şey yoktur
Bu her zaman ve mekanda böyledir, bu zaman ve mekanüstülükte de böyledir ve böyle kalacaktır
Bir zaman başka sesleri çok duyarız
Sonre kendi sesimiz gürleşir ve sadece onu duyarız
Bir zaman sonra ise Heidegger'in dediği gibi varlığın sesini duymaya başlarız
Biz susmadan varlığın sesini duyamayız
Sessizlik ne bir intihardır ne boşluk
Eğer boşluksa bile o boşluk Allah'ı bulabilmek için gerekli hatta zorunlu olan boşluktur
Ki ona da boşluk denmez
Orada varlığın bittiği asıl Varlık'ın başladığı yer vardır
Orası bir yer değildir belki de
Orası kokunun rengin sesin olmadığı bir şeydir
Orası sessizliktir
Benzer çünkü durgun denizin dibi kaynamasına rağmen dingin görünür
Benzemez çünkü hiçbir gönül durgun bir göl gibi fırtınaya düşmeksizin durulamaz
O halde susku, perdeleri aralar
Varlığın hakikatiyle aramızda çokluktan kinaye yetmiş bin zulmani ve nurani perde vardır
Bunlar biz sustukça ve ruhumuza doğru büküldükçe aralanır Suslukluğumuz arttıkça varlığımızın zahiri yönleri azalır, ağırlıklarımızdan kurtulur, ruhun mertebeyi hayatına doğru gireriz
Orada varoluşun kalbi atmaktadır
Varoluş aslında sükuttadır ve o sükutun kalbinde sadece Allah vardır
Sadece Allah vardır ve Onunla birlikte bir şey yoktur
Bu her zaman ve mekanda böyledir, bu zaman ve mekanüstülükte de böyledir ve böyle kalacaktır
Bir zaman başka sesleri çok duyarız
Sonre kendi sesimiz gürleşir ve sadece onu duyarız
Bir zaman sonra ise Heidegger'in dediği gibi varlığın sesini duymaya başlarız
Biz susmadan varlığın sesini duyamayız
Sessizlik ne bir intihardır ne boşluk
Eğer boşluksa bile o boşluk Allah'ı bulabilmek için gerekli hatta zorunlu olan boşluktur
Ki ona da boşluk denmez
Orada varlığın bittiği asıl Varlık'ın başladığı yer vardır
Orası bir yer değildir belki de
Orası kokunun rengin sesin olmadığı bir şeydir
Orası sessizliktir