Enes Kara'nın yurtta baskılara maruz kaldığı ve psikolojik olarak yorulduğunu söylediği videonun ardından intihar etmesinin ardından ünlü şarkıcı Tarkan, yaptığı paylaşımla duygulandırdı. Tarkan, anne ve babalara çağrıda bulundu.
Fırat Üniversitesi Tıp Fakültesi 2. sınıf öğrencisi Enes Kara, Elazığ'da bir binanın 7. katından atlayarak yaşamına son verdi. 20 yaşındaki öğrenci, olaydan önce çektiği videosunda kaldığı yurtta baskılara maruz kaldığını ve psikolojik olarak yorulduğunu söylemişti.
Babası ise oğlunun içine kapanık olduğunu ve sürekli telefonla oynadığını söyleyerek "Fazla konuşmazdı. Çevresiyle falan da konuşmazdı. Videosunu izledim. Kaldığı yer güzel insanların kaldığı yer. Talebelerin kaldığı yer. Orada kalmasını tavsiye ettim. Devlet yurdunda başvuru yapmadık. Durumumuz iyi. Manevi olarak ahiretine faydası olsun istedim. Kaldığı yerde hiçbir sorun yoktu. Sürekli arkadaşlarıyla iletişim halindeydik. Birkaç ay kalır sonra alışır dedim. Cenazeyi aldık şu an dönüyoruz Hatay'a. Biz kimseden şikayetçi değiliz. Olaydan sonra durumunu daha iyi anladık." dedi
TARKAN'DAN ANNE VE BABALARA ÇAĞRI
Enes Kara'nın ölümü tüm Türkiye'yi yasa boğarken ünlü sanatçı Tarkan da bir paylaşımda bulunarak çocukların özgür ruhlar olduğunu ve seçimlerinin ciddiye alınması gerektiğini dile getirdi.
Paylaşımında Tarkan, şu ifadeleri kullandı:
" Enes Kara'nın intihara sürüklenip hayatına son vermesine ne kadar üzüldüğümü anlatamam.
Ne yazık ki Enes Kara'nın durumunda olup korku içinde, baskı altında yaşayan, yaşam sevincini ve umudunu kaybetmiş, çaresiz binlerce genç var ülkemizde.
Ey analar babalar! İş işten geçmeden çocuklarınızın duygu ve düşüncelerine hassasiyetle, sevgiyle kulak verin, koşulsuzca yanlarında olun. Özgür iradelerine, istek ve seçimlerine saygı duyun. Önceliğimiz onların mutluluğu olmalıdır. Yaşadıkları hayat onların hayatıdır. Çocuklarınız ne sizin malınızdır ne de size aittir. Onlar, biz anne babalar vesilesiyle dünyaya gelmiş özgür ruhlardır. Çocuklarınızın ışığını söndürmek yerine bırakın o ışıkla aydınlatsınlar yüreklerimizi.
Unutmayınız ki asli görevimiz çocuklarımızı korumak, kollamaktır. Bağnaz ve yobaz zihniyetlerin sömürülerine hizmet ettirmek değildir."