Gözler, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında yarın yapılacak toplantıya çevrilmiş durumda. Habertürk’ten Ahmet Kıvanç, geçici olarak kapatılan veya faaliyeti durdurulan işyerlerindeki çalışanların haklarını yazdı
Yeni tip koronavirüs tedbirleri kapsamında alışveriş merkezleri (AVM) ve lokantalar dışındaki mekânlar geçici süreyle kapatıldı. Bazı AVM’ler çalışma saatlerini sınırladı. Yurt dışı seyahatin kısıtlanması ve yurt içi seyahatin minimuma inmesi nedeniyle daralma yaşanan turizm sektöründe bazı tesislerde zorunlu izin uygulaması başladı. Tüm bu sektörlerde yüz binlerce işçi çalışıyor.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında yarın yapılacak toplantıda, çalışanlara ve işyerlerine yönelik alınacak tedbirlerin açıklanması bekleniyor.
İçişleri Bakanlığı’nın genelgesi dolayısıyla faaliyetleri geçici olarak durdurulan mekânlarda çalışanların durumu İş Kanunu’nun 40. maddesine giriyor. Bu maddeye göre, zorlayıcı sebepler dolayısıyla çalışamayan veya çalıştırılamayan işçiye, bekleme süresi içinde bir haftaya kadar her gün için yarım ücret ödenir. Söz konusu mekânlarda kapatma süresi bir hafta ile sınırlı kalırsa işveren bir haftalık ücretin yarısını ödeyecek.
Kanun hükmü bu olmakla birlikte, sendikalı işçilerin imzaladığı bazı toplu iş sözleşmelerinde işçi lehine hükümler yer alabiliyor. Toplu iş sözleşmesinde, üretime zorunlu ara verilmesi halinde belli süreyle ücretin belli bir oranına kadar ödeme yapılmasına olanak sağlanıyor.
BİR HAFTAYI AŞARSA NE OLACAK?
İşyerinin bir haftadan fazla kapalı kalması durumunda işverenin ücret ödeme yükümlülüğü bulunmuyor. Bu dönemde iş sözleşmesi askıya alınır. Sözleşmenin askıya alındığı bu dönemde işveren ücret ödemez, sosyal güvenlik primlerini yatırmaz.
İŞ AKDİNİ FESİH SEBEBİ
İş Kanunu’nun 24. maddesine göre, işçinin çalıştığı işyerinde bir haftadan fazla süre ile işin durmasını gerektirecek zorlayıcı sebepler ortaya çıkarsa işçi iş akdini feshedebilir. İşçi bu gerekçeyle iş akdini feshettiğinde kıdem tazminatını alabilir.
Kanunun 25. maddesi, işverene de zorlayıcı sebepler durumunda iş akdini fesih hakkı veriyor. Ancak, bu hak “İşçiyi işyerinde bir haftadan fazla süre ile çalışmaktan alıkoyan zorlayıcı bir sebebin ortaya çıkması” halinde geçerli. Bu gerekçeyle iş akdini fesheden işveren de kıdem tazminatını ödemekle yükümlü.
İŞVEREN YILLIK İZİN KULLANDIRABİLİR Mİ?
Normalde işçilerin bir kısmını veya tamamını kapsayan toplu izin nisan ayı başı ile ekim ayı sonu arasındaki süre içinde uygulanabilir. İşçi ile işveren anlaşırsa faaliyetlere ara verilen dönemde yıllık izin kullanılabilir.
İŞVEREN ÜCRETSİZ İZNE ÇIKARTABİLİR Mİ?
Sendikalı işyerlerinde işçilerin hangi durumlarda ücretsiz izne çıkartılabileceği düzenlenmiş bulunuyor. Bireysel iş sözleşmelerinde genellikle bu yönde bir hüküm bulunmuyor. İşverenin tek taraflı ücretsiz izne çıkarma yetkisi bulunmuyor. Ücretsiz izin uygulanabilmesi için işçinin rıza göstermesi gerekir.
KISA ÇALIŞMA ÖDENEĞİ UYGULANABİLİR Mİ?
Genel ekonomik, sektörel veya bölgesel kriz ile zorlayıcı sebeplerle işyerindeki haftalık çalışma sürelerinin en az üçte bir oranında azaltılması veya faaliyetlerin tamamen veya kısmen en az 4 hafta süreyle durdurulması halinde kısa çalışma ödeneği ödenir. Kısa çalışma ödeneği süresi üç ay ile sınırlı. Cumhurbaşkanı kararı ile bu süre 6 aya kadar uzatılabilir.
Kısa çalışma ödeneğinin tutarı, son 12 aylık prime esas kazançlarının ortalamasının yüzde 60’ı oranındadır. Bununla birlikte kısa çalışma ödeneği tutarı brüt asgari ücretin yüzde 150’sini aşamaz.
Buna göre, ortalama kazancı 2.943 TL olan işçi bin 752 TL, brüt ücreti 4.000 TL olan işçi 2.381 TL, brüt ücreti 8.000 TL olan işçi de 4.380 TL kısa çalışma ödeneği alabilir. Kısa çalışma ödeneği 4.380 TL’yi aşamaz.
Kısa çalışma ödeneğinden yararlanabilmek için son üç yıl içinde en az 600 gün prim ödemiş olmak gerekiyor. Bu koşulu sağlayamayan işçiler kısa çalışma ödeneği alamaz.
İŞVEREN TELAFİ ÇALIŞMASI YAPTIRABİLİR
Zorunlu nedenlerle işin durması veya çeşitli nedenlerle, işyerinde normal çalışma sürelerinin önemli ölçüde altında çalışılması veya tamamen tatil edilmesi hallerinde işveren iki ay içinde çalışılamayan süreler için telafi çalışması yaptırabilir. Telafi çalışmaları fazla çalışma olarak kabul edilmez. Telafi çalışması günde üç saatten fazla olamaz. Telafi çalışması, tatil günleri dışındaki iş günlerinde yaptırılabilir.
Telafi çalışması yapılabilmesi için işverenin çalışılamayan döneme ait ücreti ödemiş olması gerekir.
EVDEN ÇALIŞMADA İŞ KAZASINA DİKKAT
İşyerine gitmeden çalışma olanağı bulunan iş ve mesleklerde evden çalışma uygulaması fiilen başladı. Uluslar arası bazı şirketlerin Türkiye bürolarının ardından teknoloji ağırlıklı sektörlerde personelin önemli bir kısmı evden çalışıyor.
Ücretlerin ödeniyor olması dolayısıyla, evden çalışma, çalışanlar açısından en makul seçenek görünüyor. Evden çalışma sırasında evde yaşanan kazalar iş kazası sayılır. Bir kazanın iş kazası sayılması durumunda rapor kullanmak gerektiğinde geçici iş göremezlik geliri, sakatlanma durumunda sürekli iş göremezlik geliri ödenir. Ölüm halinde ise eş ve çocuklarına aylık bağlanır. Evdeki kazaların iş kazası sayılabilmesi için, işverenin belirlediği çalışma saati içinde olması gerekir. İş kazalarının 3 işgünü içinde Sosyal Güvenlik Kurumu’na (SGK) bildirilmesi gerekiyor.
KORONAVİRÜSÜ NEREDE KAPTIĞINIZ ÖNEMLİ
Koronavirüs dolayısıyla hastalanan kişiler yaşamını yitirdiğinde, yakınlarına ölüm geliri bağlanabilmesi için virüsün nereden bulaştığı önem kazanacak. Yurt dışında veya yurt içinde görevli gittiği yerden, işyerindeki mesai arkadaşlarından veya müşterilerden virüs bulaşması durumunda iş kazası sayılır.