iltasyazilim
FD Üye
TBMM'nin kuruluşundaki esas ilkeler nelerdir
1) Mecliste beliren milli iradenin vatanın geleceğine doğrudan doğruya el koymasını benimsemek esas ilkedir Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin üstünde bir kuvvet yoktur
2) Türkiye Büyük Irk Meclisi, yasama ve yürütme yetkilerini kendinde toplamıştır
3) Hükümet ayarlamak gereklidir Meclisten seçilecek ve temsilci olarak görevlendirilecek bir komite hükümet işlerine bakar Meclis başkanı bu kurulun da başkanıdır
4) Geçici bir hükümet başkanı ya da padişah vekili ödev edilmesi yerinde değildir Padişah ve halife, baskı ve zordan kurtulduğu vakit, Meclis'in düzenleyeceği kanuni esaslara uygun olan durumunu alır 23 Nisan 1920'de kurulan Büyük Irk Meclisi yasama ve yürütme, ara sıra da adalet yetkisini elinde topluyordu Milletin tek temsilcisi sıfatıyla da kuvvetler birliği sistemini benimsedi Dönemin şartları gereği bir Meclis Hükümeti sistemi kuruldu
Meclis Başkanı bununla beraber Hükümet Başkanı idi Devlet Başkanlığı diye bir makam yoktu Hükümeti teşkil eden üyeler delege diye adlandırılıyordu Meclis olağanüstü yetkilerle donatılmış olduğundan, kuvvet ve yetki birliğini de bu niteliği ile temsilcilik ediyordu *
1) Mecliste beliren milli iradenin vatanın geleceğine doğrudan doğruya el koymasını benimsemek esas ilkedir Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin üstünde bir kuvvet yoktur
2) Türkiye Büyük Irk Meclisi, yasama ve yürütme yetkilerini kendinde toplamıştır
3) Hükümet ayarlamak gereklidir Meclisten seçilecek ve temsilci olarak görevlendirilecek bir komite hükümet işlerine bakar Meclis başkanı bu kurulun da başkanıdır
4) Geçici bir hükümet başkanı ya da padişah vekili ödev edilmesi yerinde değildir Padişah ve halife, baskı ve zordan kurtulduğu vakit, Meclis'in düzenleyeceği kanuni esaslara uygun olan durumunu alır 23 Nisan 1920'de kurulan Büyük Irk Meclisi yasama ve yürütme, ara sıra da adalet yetkisini elinde topluyordu Milletin tek temsilcisi sıfatıyla da kuvvetler birliği sistemini benimsedi Dönemin şartları gereği bir Meclis Hükümeti sistemi kuruldu
Meclis Başkanı bununla beraber Hükümet Başkanı idi Devlet Başkanlığı diye bir makam yoktu Hükümeti teşkil eden üyeler delege diye adlandırılıyordu Meclis olağanüstü yetkilerle donatılmış olduğundan, kuvvet ve yetki birliğini de bu niteliği ile temsilcilik ediyordu *