iltasyazilim
FD Üye
Teknolojik gelişmelerin solunum sistemi sağlığına olumlu olumsuz etkileri nelerdir
Teknolojik gelişmelerin solunum sistemi sağlığına olumlu, negatif etkileri Solunum hastalıklarına aleyhinde önlemler
Sadece beslenmemiz yok, solumamız da bizi biçimlendirir Solunum yalnızca başka organları ve sistemleri etkilemekle kalmaz, hastalıklara da yol açabilir Karoser bir tüm olduğuna göre, bu etkileşimin ters yönde gerçekleşmesi de olasıdır Akciğer tedavisinde, dolaşım sisteminin durumu da göz önünde bulundurulmalıdır Yürek ve dolaşım sistemi hakkında öğrendiklerimiz, akciğerler için de önemlidir Bu doğrultuda, sindirim sisteminin ve bilhassa dışkılama organlarının durumuyla da ilgilenmek gerekir; çünkü akciğerler, bağırsakların, böbreklerin ve derinin görevini, yani bedende oluşan atıkların dışkılanma görevini paylaşır Bu organlardan herhangi birinde bir problem oluştuğunda, gövde, öbür organlara daha pozitif görev yükleyerek, dengeyi sağlamaya çalışır Lakin, atıkların dışkılanmasında akciğerlerin rolü sınırlıdır Örneğin, bağırsaklardaki bir tıkanıklığa akciğerler çözüm üretemez
Doku ortamı durmadan oksijenle beslendiğinde, o kadar çok hastalıklı doku değişiklikleri önlenmiş olur Kan dolaşımı aracılığıyla dokulara taşınan oksijenin miktarı ise, ilk olarak solumaya bağlıdır
Değinilen konulara bakıldığında, bu sistem için öngörülecek olan önlemlerin, ilk olarak düzenli karoser hareketleri gerçekleştirmek ve içten solumak olduğu görülür Solumak, farkına varılmadan gerçekleşen bir işlevdir, fakat doğru ve bilinçli solunumun değeri anlatılmakla bitmez
Bütün hastalıklarda olduğu gibi, burada da geçerli olan esas kural şudur: En etkili tedbir, doğru hayat biçimidir Besin, hareketlilik ve hayat kalitesi, akciğerlerin sağlığını büyük ölçüde etkiler Akciğerlerin sağlığının korunabilmesi için, kişinin iç dünyası ve dış dünyası uyumlu bir akıntı içinde olmalıdır Soluduğumuz hava eğer kirli ise, ormanların yapısında bozulmalar olduğu gibi, akciğerlerin yapısında da bozulmalar başlar Kimyasal atıklarla, gazlarla ve dumanla kirletilmiş havadan kaçınmak gerekir Duman konusu açılmışken, sigaradan da söz etmek gerekir Tütün kullanımı, kişi ile çevresi arasında katran ve külden bir tabaka oluşturarak, akciğerlerin ekolojik işlevini sınırlar Bu durum, bronşitten kansere dek uzanabilen fazla kayda değer problemlere yol açabilir Ayrıca, bedenin geri kalan bölümünün gereksinimi olan oksijen miktarının azalmasından kaynaklanabilecek oluşumları da unutmamak gerekir Eğer kendimizi ve çevremizi iyileştirmek istiyorsak, sigarayı bırakarak iyi bir başlangıç yapabiliriz
Hem, tanınması ve kaçınılması gereken daha diğer türsel tehlikeler de var Bir enfeksiyondan (bulaşıcıdan) korunmanın en basit yolu, o enfeksiyon kaynağından uzakta kalmaktır Ama defalarca ve her yerde böyle davranamayacağımıza kadar, bedenimizin savunma ve bağışıklık sisteminin defalarca dinç ve çalışır durumda tutulması kaçınılmazdır Bu şansa sahip olan karoser, dış etkenlere karşısında kendini korumada mucizevi başarılara ulaşabilir Ama bu düzeye ulaşabilmesi için onu, farklı alanlara yönlendirilmiş vitaminleri içeren dengelenmiş bir beslenmeyle ve düşüncelerin, duyguların, davranışların dengeli ve sağlığı destekleyici olduğu bir yaşam biçimiyle güçlendirmemiz gerekir Bu bağlamda, gereksiz yere ya da gereğinden fazla antibiyotik kullanımına son verilmesi doğru olur Gerektiğinde ve gereğince kullanıldığında hayat kurtarabilen bu tür ilaçlar, sağlığımızı korumakla görevli olan savunma ve bağışıklık sistemini tam anlamıyla iflas ettirebilme gücüne de sahiptirler
Ayrıca, antibiyotikler, uzun süreli kullanımları sürecinde, alışılmışın üzerinde dirençli bakterilerin üremesini sağlayabilirler ve bu koşul, söz konusu hastalığın tedavisinin giderek zorlaşmasına yol açar Doktorların gözlemlerine göre, bu tür gelişmeler son otuz sene içinde gitgide artarak üzüntü verici boyutlara ulaşmıştır Dürüst bir yaşam tarzı ve uygun şifalı bitki örtüsü seçimi doğruca, birçok zaman antibiyotik kullanımına gerek kalmayabilir *
Teknolojik gelişmelerin solunum sistemi sağlığına olumlu, negatif etkileri Solunum hastalıklarına aleyhinde önlemler
Sadece beslenmemiz yok, solumamız da bizi biçimlendirir Solunum yalnızca başka organları ve sistemleri etkilemekle kalmaz, hastalıklara da yol açabilir Karoser bir tüm olduğuna göre, bu etkileşimin ters yönde gerçekleşmesi de olasıdır Akciğer tedavisinde, dolaşım sisteminin durumu da göz önünde bulundurulmalıdır Yürek ve dolaşım sistemi hakkında öğrendiklerimiz, akciğerler için de önemlidir Bu doğrultuda, sindirim sisteminin ve bilhassa dışkılama organlarının durumuyla da ilgilenmek gerekir; çünkü akciğerler, bağırsakların, böbreklerin ve derinin görevini, yani bedende oluşan atıkların dışkılanma görevini paylaşır Bu organlardan herhangi birinde bir problem oluştuğunda, gövde, öbür organlara daha pozitif görev yükleyerek, dengeyi sağlamaya çalışır Lakin, atıkların dışkılanmasında akciğerlerin rolü sınırlıdır Örneğin, bağırsaklardaki bir tıkanıklığa akciğerler çözüm üretemez
Doku ortamı durmadan oksijenle beslendiğinde, o kadar çok hastalıklı doku değişiklikleri önlenmiş olur Kan dolaşımı aracılığıyla dokulara taşınan oksijenin miktarı ise, ilk olarak solumaya bağlıdır
Değinilen konulara bakıldığında, bu sistem için öngörülecek olan önlemlerin, ilk olarak düzenli karoser hareketleri gerçekleştirmek ve içten solumak olduğu görülür Solumak, farkına varılmadan gerçekleşen bir işlevdir, fakat doğru ve bilinçli solunumun değeri anlatılmakla bitmez
Bütün hastalıklarda olduğu gibi, burada da geçerli olan esas kural şudur: En etkili tedbir, doğru hayat biçimidir Besin, hareketlilik ve hayat kalitesi, akciğerlerin sağlığını büyük ölçüde etkiler Akciğerlerin sağlığının korunabilmesi için, kişinin iç dünyası ve dış dünyası uyumlu bir akıntı içinde olmalıdır Soluduğumuz hava eğer kirli ise, ormanların yapısında bozulmalar olduğu gibi, akciğerlerin yapısında da bozulmalar başlar Kimyasal atıklarla, gazlarla ve dumanla kirletilmiş havadan kaçınmak gerekir Duman konusu açılmışken, sigaradan da söz etmek gerekir Tütün kullanımı, kişi ile çevresi arasında katran ve külden bir tabaka oluşturarak, akciğerlerin ekolojik işlevini sınırlar Bu durum, bronşitten kansere dek uzanabilen fazla kayda değer problemlere yol açabilir Ayrıca, bedenin geri kalan bölümünün gereksinimi olan oksijen miktarının azalmasından kaynaklanabilecek oluşumları da unutmamak gerekir Eğer kendimizi ve çevremizi iyileştirmek istiyorsak, sigarayı bırakarak iyi bir başlangıç yapabiliriz
Hem, tanınması ve kaçınılması gereken daha diğer türsel tehlikeler de var Bir enfeksiyondan (bulaşıcıdan) korunmanın en basit yolu, o enfeksiyon kaynağından uzakta kalmaktır Ama defalarca ve her yerde böyle davranamayacağımıza kadar, bedenimizin savunma ve bağışıklık sisteminin defalarca dinç ve çalışır durumda tutulması kaçınılmazdır Bu şansa sahip olan karoser, dış etkenlere karşısında kendini korumada mucizevi başarılara ulaşabilir Ama bu düzeye ulaşabilmesi için onu, farklı alanlara yönlendirilmiş vitaminleri içeren dengelenmiş bir beslenmeyle ve düşüncelerin, duyguların, davranışların dengeli ve sağlığı destekleyici olduğu bir yaşam biçimiyle güçlendirmemiz gerekir Bu bağlamda, gereksiz yere ya da gereğinden fazla antibiyotik kullanımına son verilmesi doğru olur Gerektiğinde ve gereğince kullanıldığında hayat kurtarabilen bu tür ilaçlar, sağlığımızı korumakla görevli olan savunma ve bağışıklık sistemini tam anlamıyla iflas ettirebilme gücüne de sahiptirler
Ayrıca, antibiyotikler, uzun süreli kullanımları sürecinde, alışılmışın üzerinde dirençli bakterilerin üremesini sağlayabilirler ve bu koşul, söz konusu hastalığın tedavisinin giderek zorlaşmasına yol açar Doktorların gözlemlerine göre, bu tür gelişmeler son otuz sene içinde gitgide artarak üzüntü verici boyutlara ulaşmıştır Dürüst bir yaşam tarzı ve uygun şifalı bitki örtüsü seçimi doğruca, birçok zaman antibiyotik kullanımına gerek kalmayabilir *