Türkiye'nin en güncel forumlardan olan forumdas.com.tr'de forumda aktif ve katkısı olabilecek kişilerden gönüllü katkıda sağlayabilecek kişiler aranmaktadır.
Trump’ın bu açıklamayı Beyaz Saray’daki çalışma odası Oval Ofis’te gazetecilerin sorusu üzerine yaptığı, ve aslında “Yaptırım konusuna bakıyoruz ve şimdi bir karar vermedik” dediği bildiriliyor.
Trump’ın “Türkiye’ye yaptırım düşünmüyoruz” açıklaması, Amerika’nın Sesi’nde de yer almış, fakat bu açıklamanın nerede ve nasıl yapıldığı, açıklanmamıştı. Beyaz resmi web sitesi ve twitter hesaplarıyla, Donald Trump’ın @realDonaldTrumptwitter hesabında, bu türlü bir açıklama bulunmuyordu.
Haber, Anadolu Ajansı’nda da kısa bir başlıkla yer almıştı. Anadolu Ajansı, birinci olarak “Trump: Türkiye’ye yaptırım düşünmüyoruz” şeklinde verdiği haberi, daha sonra ‘Trump’ın, Oval Ofis’te Türkiye’nin S-400’leri almasıyla ilgili bir kıymetlendirme yaptığı’ ve burada “Türkiye’ye yaptırım getirecek misiniz?”sorusuna, “Hayır. Şu anda buna bakmıyoruz” yanıtını verdiği haline çevirdi.
NTV Washington temsilcisi Hüseyin Günay, Trump’ın söylediklerinin, biraz da davranışından kaynaklanan bir ‘tercüme hatası’ sonucu olduğunu açıkladı
Karar Pentagon yetkililerince verilen bir basın brifinginde açıklanmış, Beyaz Saray da ondan kısa müddet evvel, “Ne yazık ki Türkiye’nin Rusya’dan S-400 hava savunma sistemi satın alma kararı Türkiye’nin F-35 programına iştirakini imkansız kılmaktadır” açıklamasını yapmıştı.
Dışişleri Bakanlığı’nın açıklamasında da, “ABD’yi stratejik bağlarımızda onarılmaz yaralar açacak bu kusurdan geri dönmeye davet ediyoruz” denilmişti.
Akar: NATO’nun güney kanadını olumsuz etkileyecek bir karar
Öte yandan Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın sözcüsü İbrahim Kalın’ın, Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Danışmanı John Bolton’la telefonda görüşerek, Washington’ın Türkiye’yi F-35 programından duyduğu rahatsızlığı lisana getirdiği bildiriliyor.
Ulusal Savunma Bakanı Hulusi Akar da, “F-35 programından çıkarılmamız NATO’nun bilhassa güney kanadındaki gücünü de olumsuz etkileyecektir” dedi.
Türkiye’nin programdan çıkarılmasının legal bir münasebeti olmadığını söyleyen Akar, şöyle dedi: “Türkiye’nin tek taraflı ve adil olmayan bir kararla proje ve iş hisselerinden çıkarılmaya çalışılmasının legal bir münasebete dayanmadığı açıktır.”
