Özellikle son yıllarda haberlere ne zaman baksak dünyanın farklı bir noktasında yaşanan bir afet ile karşılaşıyoruz. Deprem, sel ve yangın en sık karşılaşılan afetlerden olsa da Japonya, Tayland, Endonezya ve ABD gibi okyanusa kıyısı bulunan ülkelerde gizli bir afet tehlikesi daha var, tsunami. Tsunami felaketinin yıkıcı etkilerini 2004 yılında Hint Okyanusu kıyılarında yaşanan felaket sonrası görmüştük.
Her an tehdit altında olan bir deprem ülkesi olarak Türkiye’de tsunami olur mu sorusu ise hepimizin aklını kurcalıyor. Genel olarak bu felaket okyanusa kıyısı olan ülkelerde yaşanıyor olsa da deniz tabanında yaşanacak bir deprem sonucu ülkemiz dahil her yerde tsunami ile karşılaşma ihtimalimiz var. Tsunami nedir, nasıl oluşur, felaket sırasında ne yapmak gerekir gelin biraz daha yakından inceleyelim.
Şehirleri yok etme gücü olan tsunami nedir?
Tsunami, genel olarak okyanus tabanlarında yaşanan tektonik hareketler sonucu büyük su kütlelerinin yer değiştirmesi olayıdır. Rüzgar kaynaklı oluşan yüzey dalgalarından farklı olarak tsunami sırasında su kütleleri, tabandan yüzeye kadar bir sütun halinde hareket ederler.
Aslında açık denizlerde ve okyanuslarda sık sık bu anlattığımız olay meydana geliyor. Hareket eden su kütlelerinin hedefinin insanların yaşadığı kıyı bölgeleri olması durumunda ise bu olaya doğal afet diyoruz. Tsunami de tıpkı depremler gibi önceden bilinemiyor ama bazı tahminler yapılabiliyor.
Tsunami hakkında yapılan tahminlerin ana kaynağı, okyanus tabanındaki hareketli inceleyen özel sistemlerdir. Bu sistemler, okyanus tabanında yaşanan depremleri ve olası tsunami olaylarını haber verirler. Tsunami konusunda diğer önemli kaynak ise denizcilerdir. Özellikle açık denizde bulunan denizcilerin anormal dalga hareketlerini haber veriyor olmaları gerçek anlamda hayat kurtarıcıdır.
Ne zaman geleceğini bilemediğimiz tsunami nasıl oluşur?
Tsunami oluşumunun birinci ve temel nedeni depremlerdir. Okyanus tabanlarında bulunan tektonik levha sınırlarında ya da yakınlarında oluşan depremler, tsunami oluşumunun temel nedenidir. 1900’lü yılların başından beri gerçekleşen tsunami olayları incelendiği zaman bunların %80’inin deprem kaynaklı olduğu görülmüştür.
Tsunami oluşumunun temel nedeni depremler olsa da tek neden bu değildir. Büyük çaplı toprak kaymaları, güçlü volkanik aktiviteler, okyanuslarda kütlesel hareketlere neden olacak hava hareketleri, asteroit çarpmaları gibi büyük çaplı durumlar da tsunamiye neden olabilir. Bugüne kadar insan kaynaklı gerçekleşmiş bir tsunami kaydı yoktur.
Tsunami neden bu kadar tehlikeli bir afet?
Tsunaminin gücü, oluştuğu okyanusun derinliği ile doğru orantılıdır. Derin bir okyanusta yaşanan tsunaminin hızı saatte yaklaşık 800 kilometredir. Bu hız, bir jet uçağıyla aynı hızı ifade eder. Tsunaminin dalga boyu ise yüzlerce kilometre uzunlukta olabilir. Neyse ki kıyı şeridine yaklaştıkça boyu ve gücü azalır. Ancak yıkıcı etkisini korur.
Okyanus açıklarında yaşanan bir tsunami zararsızdır. Hatta denizciler altlarından geçen bu su kütlesini fark etmezler bile. Sorun, bu kütlenin kıyıya ulaşmasıdır. Güçlü bir tsunami, saatte yaklaşık 50 kilometre hızla kıyıya vurur. Dalga boyu azalsa da yükseklik ve yoğunluk artar.
Kıyıya çarpan bir tsunami dalgasının boyu 30 ile 300 metre arasında değişiklik gösterir. Ancak hala güçlüdür. 15 cm boyunda bir dalga bile insanların ayaklarını yerden kesebilir. 30 cm boyunda bir dalga, arabaları sürükleyecek güçtedir. Bu güçlü dalgaların diğer bir yıkıcı etkisi ise okyanusa geri dönmeleri sonucu ortaya çıkar. Özellikle dalgaya kapılmış insanlar ve hayvanlar, dalganın okyanusa geri dönmesi nedeniyle kendilerini tonlarca suyun arasında bularak hayatlarını kaybedebilirler.
Tsunami dalgalarının vurduğu kıyı şeridindeki binalar yıkılabilir, altyapı sistemleri çöker, elektrik sistemleri bozulur, kanalizasyon sistemleri patlar. 50 kilometre hızla giden bir araba bir yere çarpınca ne oluyorsa tsunami sonucu da o olur. Üstelik bu gücün su olduğunu düşünürsek su ile etkileşime giren pek çok şeyin bozulacağını da söylemek mümkün.
Tsunami sırasında ne yapmak gerekiyor?
Kaçmalısınız. Kıyıdan iç bölgelere kadar kilometrelerce yıkıcı etki yaratacak bu güçlü dalgalardan korunmanın tek yolu kaçmaktır. Bu nedenle sık sık tsunami yaşanan bölgelerde önceden tsunami gelişini haber veren sistemler vardır. Önceden tahmin edilmese bile açık okyanuslarda bulunan veri sistemleri sayesinde erken uyarılar yakalamak mümkündür.
Bu güçlü dalgalardan kaçamayanların yüksek noktalara çıkması önerilir. Derme çatma yapılar yıkılacağı için betonarme yapıların üstüne çıkılmalıdır. Eğer bunu yapacak imkanınız da yoksa su üzerinde kalacak ağaç kütüğü ve benzeri nesnelere tutunarak en azından boğulmaktan kurtulmalısınız. Maalesef okyanus kıyısına duvar inşa etmek gibi önlemler, tsunamiyi durduracak kadar güçlü savunmalar değildir.
Bir deprem ülkesi olan Türkiye’de tsunami olur mu?
- İzmir'de yaşanan tsunami kaynaklı su baskını
10 Eylül 1509 İstanbul depremi, 10 Temmuz 1894 İstanbul depremi ve 17 Ağustos 1999 İzmit depreminde tsunaminin yıkıcı etkileri açık bir şekilde görülmüştür. Hepimizin hatırladığı 1999 İzmit depremi öncesi deniz çekilmiş, deprem sonrası yaklaşık 3 metrelik tsunami dalgaları olarak geri dönmüştür. Çok güçlü olmayan bu dalgalar bile kıyı şeridinde önemli hasara neden olmuşlardır.
Son olarak 30 Ekim 2020 tarihinde İzmir’de yaşanan deprem sonrası tsunami görülmüştür. Denizden 6 metre yükseklikte gelen tsunami dalgaları, bazı bölgelerde yaklaşık 2 metre dalgalar halinde kıyıya vurmuştur. Yıkıcı etki oranı az olan bu dalgalar pek çok su baskınına neden olmuşlardır.
Büyük şehirleri bile yıkacak güçte olan tsunami nedir, nasıl oluşur, Türkiye’de tsunami olur mu gibi merak edilen soruları yanıtladık ve konu hakkında bilmeniz gereken detaylardan bahsettik. Umuyoruz ülkemizde asla böyle bir felaket yaşanmaz ancak ihtimalleri göz önünde bulundurmalı ve gerekli önlemleri almalıyız.