Türk bilim insanları, dünya çapında 100 milyondan fazla insana bulaşan COVID-19 ile ilgili çok önemli bir keşfe imza attı. İstanbul Üniversitesi’nden araştırmacılar, Mannan Bağlayıcı Protein (MBL2) gen B varyantına sahip olan kişilerin yeni tip koronavirüse karşı daha savunmasız olduğunu tespit etti.
MBL2 gen B varyantına sahip kişilerin hastalık riski 10 kat fazla
Tüm dünyanın yeni normali haline gelen yeni tip koronavirüs ya da diğer ismiyle COVID-19, milyonlarca insanın yaşamına mal olmaya devam ederken, Türk bilim insanları, virüsün yapısına dair çok kritik bir gizemi açığa çıkarttı.
Ntv.com.tr’den Ayşegül Engür Dahi’nin haberine göre, İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden bilim insanları, Mannan Bağlayıcı Protein (MBL2) gen B varyantına sahip olan kişilerin hastalığa yakalanma riskinin 10 kat, yoğun bakıma alınma olasılıklarının ise yaklaşık 3 kat daha yüksek olduğunu ortaya koydu.
MBL2 geninin B genotipine, COVID-19 hastalarında 10,9 oranında daha sık rastlayan bilim insanları, kontrol grubunda bu oranın sadece yüzde 1 olduğunu tespit etti.
Ek olarak, B genotipine sahip insanların yoğun bakıma alınma oranlarının da daha fazla olduğunu gözlemleyen araştırmacılar, yoğun bakıma alınma olasılığının B genotipi için yüzde 19,6, AB genotipi için ise yüzde 6,9 olduğunu açıkladı.
Genetik faktörler ile COVID-19 arasındaki ilişki ortaya koyuldu
Bu önemli çalışmaya ilişkin ntv.com.tr’ye açıklamalarda bulunan Öğretim Görevlisi Doktor Alpay Medetalibeyoğlu, “Çalışmamız genetik faktörler ile COVID-19 arasındaki şiddeti ortaya koydu. Kodon 54’teki MBL2 geninin, daha düşük MBL2 seviyeleri ile ilişkili olan B varyantlarının varlığı, bazı açılardan COVID-19’un daha şiddetli bir klinik seyri için yüksek bir risk oluşturabilir” dedi.
Bu genotipe sahip olan kişilerin bağışıklığının hastalığı yenecek düzeyde olmadığını ya da COVID-19 hastalarının ana ölüm nedenlerinden kan pıhtılaşması ve sitokin fırtınasına karşı daha savunmasız olduğunu keşfettiklerini belirten Medetalibeyoğlu, “Bulgularımızın gelecekte MBL proteininin potansiyel tedavi edici maddeler olarak kullanılmasını öneriyor. Bununla birlikte aşılama çalışmaları esnasında B varyantlı bireylere öncelik verilmesini de tavsiye ediyoruz” şeklinde konuştu.