Turk Edebiyatının Hangi Olcutlere Gore Donemlere Ayrılmış?
Turk Edebiyatında, hicbir yazılı belge bulanamadığı cok eski donemlerde başlamış ve birbirinden farklı kollar halinde gelişmek suretiyle gunumuze kadar suregelmiştir Edebiyatımızın hangi medeniyetin veya hangi edebiyatların tesirine girdiğini, hangi amaclara hizmet ettiğini ve toplumdaki hangi sosyal sınıflar tarafından temsil edildiğini bu farklılıklara bakarak anlıyoruz
Dunyada başka milletlerin edebiyatlarında da, ana cizgi değişmemekle beraber, farklı edebi donemler yaşandığı gorulmektedir Fakat bunların pek azı bizim edebiyatımız kadar ceşitlilik arz etmektedir
Dil Anlayışı
Asya'nın ve Avrupa'nın ceşitli bolgelerinde başlayıp gelişen Turk edebiyatlarını birbirinden ayıran yalnızca şekil, muhteva ve gaye farklılığı değildir, onemli bir faktor daha vardır ki, bu da edebi eserin asıl malzemesi olan dilde ortaya cıkmaktadır Bu farklılıklara lehce veya şive farklılığı diyoruz
Bir dilin bilinemeyen bir donemde ayrılan kollarına lehce denir
Kulturel Farklılaşma
Kultur, bir milletin dil, din, duygu, duşunce ve yaşayış tarzındaki butunluktur Bunlarda başlayan değişme, kulturel farklılaşmayı ortaya cıkarır Turkler, İslamiyet oncesinde atlıgocebe hayat tarzını surdurmekteydiler Bu hayat tarzı, yerleşik hayata gecişle birlikte terk edilirken, 'bozkır kulturu' olarak adlandırdığımız bu kultur de yavaş yavaş terkedilmiştir İslamiyeti kabul eden Turkler, bu dini inancın kabullerine ters duşmeyen bazı geleneklerini de surdurmuşlerdir
Tanzimat doneminde ise, edebi eserlerin şeklinde ve muhtevasında buyuk değişmeler olmuştur 10yuzyıldan itibaren Acem ve Arap edebiyatlarının etkisiyle ve İslami duşunceye dayalı olarak başlayıp daha sonra milli bir huviyet kazanan yazılı Turk edebiyatı, bu kez Batı medeniyetinin ve Fransız edebiyatının etkisiyle 1'lı yıllardan sonra yavaş yavaş yeni bir cehreye burunmuş ve yeni bir kimlik arayışına girmiştir
Dini Hayat
İslamiyetin kabul edilmesinden once de Turklerin birkac defa din değiştirdiğini biliyoruz, once buyu ve sihre dayalı Şamanizm inancına mensup olan bazı Turk boyları daha sonra Mani ve Budha (Buda) dinlerine girmişlerdir Şuphesiz bu değişiklik edebi eserler Uzerinde de tesirini gosterecektir Nitekim Gokturk Kitabelerinde ve eski Turk destanlarında bir Gok Tanrı'dan bahsedilirken Mani ve Budha dinleriyle ilgili metinlerde daha farklı bir inanc sisteminin ovgusu yapılmaktadır
Dil Coğrafyası
9 ve 10 yuzyıllarda bazı Turk boylarının ayrı devletler kurup kendi yazı dilerini oluşturduklarını goruyoruz Farklı coğrafyalarda ve değişik kollar halinde gelişen dilimizin bugun Azeri Turkcesi, Kırgız Turkcesi, Ozbek Turkcesi, Turkiye Turkcesi ve Balkan Turkcesi gibi bircok şivesi vardır
Turk Edebiyatında, hicbir yazılı belge bulanamadığı cok eski donemlerde başlamış ve birbirinden farklı kollar halinde gelişmek suretiyle gunumuze kadar suregelmiştir Edebiyatımızın hangi medeniyetin veya hangi edebiyatların tesirine girdiğini, hangi amaclara hizmet ettiğini ve toplumdaki hangi sosyal sınıflar tarafından temsil edildiğini bu farklılıklara bakarak anlıyoruz
Dunyada başka milletlerin edebiyatlarında da, ana cizgi değişmemekle beraber, farklı edebi donemler yaşandığı gorulmektedir Fakat bunların pek azı bizim edebiyatımız kadar ceşitlilik arz etmektedir
Dil Anlayışı
Asya'nın ve Avrupa'nın ceşitli bolgelerinde başlayıp gelişen Turk edebiyatlarını birbirinden ayıran yalnızca şekil, muhteva ve gaye farklılığı değildir, onemli bir faktor daha vardır ki, bu da edebi eserin asıl malzemesi olan dilde ortaya cıkmaktadır Bu farklılıklara lehce veya şive farklılığı diyoruz
Bir dilin bilinemeyen bir donemde ayrılan kollarına lehce denir
Kulturel Farklılaşma
Kultur, bir milletin dil, din, duygu, duşunce ve yaşayış tarzındaki butunluktur Bunlarda başlayan değişme, kulturel farklılaşmayı ortaya cıkarır Turkler, İslamiyet oncesinde atlıgocebe hayat tarzını surdurmekteydiler Bu hayat tarzı, yerleşik hayata gecişle birlikte terk edilirken, 'bozkır kulturu' olarak adlandırdığımız bu kultur de yavaş yavaş terkedilmiştir İslamiyeti kabul eden Turkler, bu dini inancın kabullerine ters duşmeyen bazı geleneklerini de surdurmuşlerdir
Tanzimat doneminde ise, edebi eserlerin şeklinde ve muhtevasında buyuk değişmeler olmuştur 10yuzyıldan itibaren Acem ve Arap edebiyatlarının etkisiyle ve İslami duşunceye dayalı olarak başlayıp daha sonra milli bir huviyet kazanan yazılı Turk edebiyatı, bu kez Batı medeniyetinin ve Fransız edebiyatının etkisiyle 1'lı yıllardan sonra yavaş yavaş yeni bir cehreye burunmuş ve yeni bir kimlik arayışına girmiştir
Dini Hayat
İslamiyetin kabul edilmesinden once de Turklerin birkac defa din değiştirdiğini biliyoruz, once buyu ve sihre dayalı Şamanizm inancına mensup olan bazı Turk boyları daha sonra Mani ve Budha (Buda) dinlerine girmişlerdir Şuphesiz bu değişiklik edebi eserler Uzerinde de tesirini gosterecektir Nitekim Gokturk Kitabelerinde ve eski Turk destanlarında bir Gok Tanrı'dan bahsedilirken Mani ve Budha dinleriyle ilgili metinlerde daha farklı bir inanc sisteminin ovgusu yapılmaktadır
Dil Coğrafyası
9 ve 10 yuzyıllarda bazı Turk boylarının ayrı devletler kurup kendi yazı dilerini oluşturduklarını goruyoruz Farklı coğrafyalarda ve değişik kollar halinde gelişen dilimizin bugun Azeri Turkcesi, Kırgız Turkcesi, Ozbek Turkcesi, Turkiye Turkcesi ve Balkan Turkcesi gibi bircok şivesi vardır
Türkiye'nin en güncel forumlardan olan forumdas.com.tr'de forumda aktif ve katkısı olabilecek kişilerden gönüllü katkıda sağlayabilecek kişiler aranmaktadır.