iltasyazilim
FD Üye
Dünyanın enerji kaynakları hızla azalıyor Fosil yakıtlardan hızla uzaklaşarak maliyeti düşük dönüştürebilir enerji elde etmek ve bu enerjiye dayanarak hayatımızı kolaylaştırmak için, birçok ülke gibi Türkiye de yoğun çalışmalar yapıyor Günümüzde yürütülen çarpıcı projelerden biri, Yıldız Teknik Üniversitesi’nin “Ae2 Project güneş enerjili aracı
Türkiye genelinde kurumların, özellikle üniversitelerin geleceğe dönük teknolojik çalışmalarından fazla haberdar olduğumuz söylenemez Ancak geleceğin Türk mühendisleri bizler farkında olmasak da yıllardır önemli projeler gerçekleştiriyorlar Bunlardan biri YTÜ Elektrik Elektronik Bölümü öğrencileri tarafından geliştirilen ve Almanya’nın arından Hollanda’da düzenlenen Shell Eco Marathon Europe 2019 yarışında büyük bir başarı elde eden güneş enerjili Ae2 Project aracı
Projenin mimarları Nezih Darçın, Serhat Gül, Olcay Korkmaz, Serkan Akbulut ve bu ekibe danışmanlık yardımında bulunan Araştırma Görevlisi Nerhun Yıldız ile bir araya gelerek, iki yılı geride bırakan projelerinin sürecini, yaşadıkları sıkıntıları, hedeflerini ve geleceğe bakışlarını konuştuk
Bu projenin çıkış noktası nedir?
Nezih Darçın: Türkiye’de bugüne kadar yapılmamış olan bir araç konseptini ortaya çıkararak ülkemizi Avrupa yarışlarında temsil etmek Katıldığımız yarışların gereği olarak, minimum enerjiyle maksimum mesafede yol gitmemiz isteniyordu Tüm proje çalışmalarımızı da bu tür bir araç geliştirmek üzerinde odakladık
Aracımız bir metre kare güneş paneline sahip Enerji panelinin küçük olması, enerji ihtiyacının da az olmasından kaynaklanıyor Türkiye’deki diğer üniversitelerde, araçlardan maksimum enerji elde etmek için 68 metre kare güneş paneli kullanılan araçlar da üretildi Kısaca çıkış noktamız minimum enerjiyle maksimum yol kat etmek
Uzun dönemde geliştirdiğiniz teknolojiyle gelmek istediğiniz nokta nedir?
Elektronik haberleşme veya yazılımcı arkadaşlar olsun, projede yer alan tüm mühendisler yeteneklerini geliştirmek istiyor Ancak geliştirdiğimiz projeler şirketlerin desteğini gerektiren, bütçeye dayanan projeler Şirketler de doğal olarak kendilerine geri dönüş sağlayan projeleri desteklemek istiyor Bu amaçla küresel arenada yeteneklerimizi sunabileceğimiz yarışlara katılma kararı aldık Yarışlardan iyi sonuçlar almaya devam ettiğimiz sürece, mezun olan arkadaşlarımız başta olmak üzere dönüştürülebilir enerjiyle çalışan araçların üretileceği şirketler kurmayı düşünebiliriz
Proje ne gibi noktalara taşınabilir?
Nerhun Yıldız: Araçtan güneş panelini çıkarsanız ve sadece bataryayla çalışan bir araç da geliştirseniz yine çözümlemeniz gereken minimum enerji ile maksimum yol problemi İleriye dönük uygulama alanı çok fazla çünkü kuryeler veya kampüs içi kullanım amaçlı olsun, günümüzde birçok alternatif ulaşım aracı tasarlanmaya çalışılıyor Bugün geliştirdiğimiz projelerde ürettiğimiz batarya kontrol devresi veya yol bilgisayarı, diğer projelerde de kullanılabiliyor Kısaca sadece güneş enerjisiyle çalışan değil, elektrikli her türlü aracın geliştirilmesinde de ilerleme kaydetmiş oluyoruz Ancak elektrikli otomobiller için çok büyük bir kaynak ve özellikle makine mühendisliği alanında ayrı ve kapsamlı projeler gerekiyor
Şu an üretim aşamasında profesyonellik sıkıntısı çekiyoruz Bir aracın gövdesinin yapılmasında veya 68 metre kare güneş paneli taşıyan büyük araçların üretilmesinde daha büyük destek gerekiyor Henüz yeni ve gelişmekte olan bir proje olduğu için profesyonel anlamda eksikler var
Proje üzerindeki önemli gelişmeler nasıl başladı?
Nerhun Yıldız: Projeyi başlatan ve aracı geçtiğimiz yıl geliştiren arkadaşlar dördüncü sınıf öğrencileri olarak bir proje dersi alacak ve bitirme tezi sunacaklardı Bende elektronik sistem başta olmak üzere katkıda bulunmaya karar verdim Üniversitelerde bu tür projelere aynı ana bilim dalındaki hocalar danışmanlık yapabildiği için Prof Dr Vedat Tavşanoğlu ile Yrd Doç Dr Umut Engin Ayten danışman olmayı kabul etti Elektrikli araç projesinin genel danışmanı ise Dr Engin Ayçiçek oldu Ben de elektrik kontrol, güç kontrolü, yol bilgisayarı ve alıcı verilerinin toplanmasından oluşan dört projede danışmanlık yardımında bulundum
Öğrenciler ücretsiz bulabildikleri parçalardan olabildiğince aracın mekanik kısmını ortaya çıkardı Aracın elektronik ve kontrol kısımlarında ise geliştirilmesi gereken kısımlar vardı Örneğin, kontrol sistemi, aracın viraja girdiğini ivme sensöründen algılayarak yol bilgisayarını uyarıyor ve aracın yol tutuşu değişiyor, yani gelişmiş otomobillerdeki yol bilgisayarının mantığını içeriyor Batarya sistemi ise hem güneşten gelen hem de bataryada bulunan bir enerjiyi kapsıyor Bu sistemde motorum verimli bir şekilde çalışmasını, araç gölgedeyken bataryadan enerji harcamayı, güneşteyken bataryadaki enerjiyi korumayı amaçlıyorsunuz Ayrıca, aracın ilk gaza basıldığı anda veya gölgedeyken çok enerji harcamasını göz önünde bulundurarak, bataryadaki enerjiyi verimli kullanacağınız bir güç dengesi sistemi mevcut 24 voltluk bir batarya kullanıyoruz Batarya, hem depolama hem de gerilimi sabitleme olarak iki görev görüyor Çünkü güneş çok dengesiz Bir anda çok yüksek enerji verebiliyor veya gölge çıktığı anda enerji kesilebiliyor
Bir de aracın hızı ve ivmeyi bilmesini sağlayan sensör sistemi var Aracın sarsılması, tekerlek dönüş hızı gibi bilgileri aracın yol bilgisayarına ileterek gerekli tepkinin verilmesini sağlayacak bir sistem gerekli En son olarak, araçtaki sistemlerin birbiriyle iletişim sağlaması gerekiyor Araçlar elektriksel olarak çok gürültülü bir ortam Motordan veya ani güç değişimlerinden kaynaklı istenmeyen birçok elektriksel işaretler beliriyor Bu yüzden daha gelişmiş, CAN (Araç İçi Haberleşme Protokolü) adı verilen bir haberleşme sistemi kullanıyoruz Bu sistem, mesajları düzelten ve gerekirse tekrar gönderen hata düzeltme algoritmaları içeriyor
Dört projeden oluşan aracın tüm modülleri istenen performansı gösteriyor mu?
Nerhun Yıldız: Tüm projelerin mükemmel çalıştığı söylenemez Bu yüzden her sistemin minimum çalışma seviyesini belirten yedeklerini belirledik Uygulama ve haberleşme kısmında bazı eksikler olsa da sensörler eksiksiz çalışıyor Güç kontrol kısmı yüzde 100 performans gösteriyor Yol bilgisayarında da bir sorunumuz yok Haberleşmede ise zorunlu olan kısımlar çalışıyor Ancak araç ilk piste çıktığı zaman tüm sistemler çalışır vaziyette yarıştı
Projeyi hayata geçirme ve aracın bir araya getirilmesinde nasıl bir süreç yaşadınız?
Nezih Darçın: En önemli aşamanın sponsorluk ve malzeme için başvuru olduğunu söyleyebilirim Buradaki en önemli faktör ise motivasyon Neden böyle bir proje yapıyorsunuz ve yarışmalara katılıyorsunuz sorularının cevabını vermek zorundasınız Bundan sonraki aşama sponsor edinme şirketlerin ihtiyaçlarınızın karşılanması için destek vermesinden oluşuyor Burada en ikna edici yöntem aracı projelendirmek Aracın algoritmalarının belirlenmesi, tasarımın çizilmesi ve aracı meydana getirecek modüllerin hazırlanması gibi süreçlerin ardından sponsorların peşine düştük, hayalimizden ve katılmak istediğimiz yarıştan bahsettik Birçok şirket bizi sıcak karşıladı ve bazılarından malzeme, diğerlerinden nakit yardımı aldık
Ardından malzeme edinme ve para desteği bulma süreci geldi?
Evet Solidworks ile aracımızı yazılımla çizdikten sonra kalıplarımızı üretme noktasına geldik Araca model ürettirmedik çünkü o modele bağlı kalıp yaptırmakla uğraşarak zaman kaybedecektik Sponsorlardan isteyeceğimiz yardım minimum olacağı için zaman tasarrufuna çok dikkat ettik Hexagon Studio’ya 3D modelleme verilerimizi sunduk ve çok beğendiler Böylece kalıplarımızı hazırladık Ardından, bir Metin otomotiv şirketine başvurarak ihtiyacıma özel bir motor geliştirdik Bu ve diğer tüm şirketlerle Üniversite Sanayi İşbirliği vasıtasıyla temas kurduk
Olcay Korkmaz: Aslında öğrenci olarak gittiğinizde nakit yardıma çok fazla yanaşmıyorlar Biz de para yardımına sıcak bakmıyoruz çünkü para yardımı almamız durumunda, bu sefer paranın kontrolü sorun çıkaracak Bu yüzden vakıf üzerinden para yardımı almaya çalıştık Proje bölümlendirilmesinde ise ihtiyacımız olan malzemeye göre başvurular yaptık
Nakit yardımı vakıf altında sağladık Sponsor olan şirketler YTÜ Vakfı’na bağış yaptılar Böylece vergi muafiyeti de sağlamış oldular Şirketlerle olan ilişki bizim için önemli Sonuçta bir gün bizim hizmetlerimize ihtiyaç duysalar onlar için de faydalı bir durum söz konusu olacak Ayrıca, gümrükte yaşadığımız sıkıntılar, şirketler için halletmesi kolay işlemler Nakit konusunda İstanbul Ticaret Odası ana sponsorluğumuzu üstlendi ve para yardımında bulundu Ayrıca Solidworks ve AKS şirketleri nakit yardımında bulundu
Toplamda projenin maliyeti ne kadar oldu?
20 bin TL civarında nakit topladık Toplamda 7080 bin TL civarında bir maliyet oldu Ancak üretim desteği maliyeti önemli ölçüde azaltıyor Örneğin BASF firması ilk yıl boya bağışladı, bu yıl da karbon fiber yardımı yaptı Kalıp üretiminde de Polye firması yardımda bulundu Yine de malzeme veya kalıbın bedavaya gelmesi bunların bütçede yer almadığı anlamına gelmiyor İşçilik olarak hep arkadaşlarımız ön plana çıktı Avrupalı ekiplerin dışarıya yaptırdığı malzemeleri bir kendimiz ürettik
Bu süreçte yaşanan sıkıntılar ne gibi olumsuzluklar doğurdu?
Avrupalı ekiplerin gerisine düştük Finansman ve malzeme temini önemli bir vakit kaybına neden oldu
Olcay Korkmaz: İki yıl önce bir araya geldiğimizde tecrübesizdik Firmalardan yardım alabilmek adına ilk yılımızı onların dikkatini çekebilmek için tecrübe edinmekle geçirdik Geçtiğimiz yıl katıldığımız yarışta aracımızın sorun yaşamadan yarışı tamamlamış olması, firmalarında güvenini kazanmamızı sağladı Biz ilk senemizde elde edilen başarının ardından şirketlerin yanına bu başarıyla gidince daha olumlu karşılandık Firmalara başarı sunmamız ve yardımlarının geri dönüşünü sağlamamız onların da çok hoşuna gidiyor
Linkleri sadece kayıtlı üyelerimiz görebilirForumTR üyesi olmak için tıklayınız
Türkiye genelinde kurumların, özellikle üniversitelerin geleceğe dönük teknolojik çalışmalarından fazla haberdar olduğumuz söylenemez Ancak geleceğin Türk mühendisleri bizler farkında olmasak da yıllardır önemli projeler gerçekleştiriyorlar Bunlardan biri YTÜ Elektrik Elektronik Bölümü öğrencileri tarafından geliştirilen ve Almanya’nın arından Hollanda’da düzenlenen Shell Eco Marathon Europe 2019 yarışında büyük bir başarı elde eden güneş enerjili Ae2 Project aracı
Projenin mimarları Nezih Darçın, Serhat Gül, Olcay Korkmaz, Serkan Akbulut ve bu ekibe danışmanlık yardımında bulunan Araştırma Görevlisi Nerhun Yıldız ile bir araya gelerek, iki yılı geride bırakan projelerinin sürecini, yaşadıkları sıkıntıları, hedeflerini ve geleceğe bakışlarını konuştuk
Bu projenin çıkış noktası nedir?
Nezih Darçın: Türkiye’de bugüne kadar yapılmamış olan bir araç konseptini ortaya çıkararak ülkemizi Avrupa yarışlarında temsil etmek Katıldığımız yarışların gereği olarak, minimum enerjiyle maksimum mesafede yol gitmemiz isteniyordu Tüm proje çalışmalarımızı da bu tür bir araç geliştirmek üzerinde odakladık
Aracımız bir metre kare güneş paneline sahip Enerji panelinin küçük olması, enerji ihtiyacının da az olmasından kaynaklanıyor Türkiye’deki diğer üniversitelerde, araçlardan maksimum enerji elde etmek için 68 metre kare güneş paneli kullanılan araçlar da üretildi Kısaca çıkış noktamız minimum enerjiyle maksimum yol kat etmek
Uzun dönemde geliştirdiğiniz teknolojiyle gelmek istediğiniz nokta nedir?
Elektronik haberleşme veya yazılımcı arkadaşlar olsun, projede yer alan tüm mühendisler yeteneklerini geliştirmek istiyor Ancak geliştirdiğimiz projeler şirketlerin desteğini gerektiren, bütçeye dayanan projeler Şirketler de doğal olarak kendilerine geri dönüş sağlayan projeleri desteklemek istiyor Bu amaçla küresel arenada yeteneklerimizi sunabileceğimiz yarışlara katılma kararı aldık Yarışlardan iyi sonuçlar almaya devam ettiğimiz sürece, mezun olan arkadaşlarımız başta olmak üzere dönüştürülebilir enerjiyle çalışan araçların üretileceği şirketler kurmayı düşünebiliriz
Proje ne gibi noktalara taşınabilir?
Nerhun Yıldız: Araçtan güneş panelini çıkarsanız ve sadece bataryayla çalışan bir araç da geliştirseniz yine çözümlemeniz gereken minimum enerji ile maksimum yol problemi İleriye dönük uygulama alanı çok fazla çünkü kuryeler veya kampüs içi kullanım amaçlı olsun, günümüzde birçok alternatif ulaşım aracı tasarlanmaya çalışılıyor Bugün geliştirdiğimiz projelerde ürettiğimiz batarya kontrol devresi veya yol bilgisayarı, diğer projelerde de kullanılabiliyor Kısaca sadece güneş enerjisiyle çalışan değil, elektrikli her türlü aracın geliştirilmesinde de ilerleme kaydetmiş oluyoruz Ancak elektrikli otomobiller için çok büyük bir kaynak ve özellikle makine mühendisliği alanında ayrı ve kapsamlı projeler gerekiyor
Şu an üretim aşamasında profesyonellik sıkıntısı çekiyoruz Bir aracın gövdesinin yapılmasında veya 68 metre kare güneş paneli taşıyan büyük araçların üretilmesinde daha büyük destek gerekiyor Henüz yeni ve gelişmekte olan bir proje olduğu için profesyonel anlamda eksikler var
Proje üzerindeki önemli gelişmeler nasıl başladı?
Nerhun Yıldız: Projeyi başlatan ve aracı geçtiğimiz yıl geliştiren arkadaşlar dördüncü sınıf öğrencileri olarak bir proje dersi alacak ve bitirme tezi sunacaklardı Bende elektronik sistem başta olmak üzere katkıda bulunmaya karar verdim Üniversitelerde bu tür projelere aynı ana bilim dalındaki hocalar danışmanlık yapabildiği için Prof Dr Vedat Tavşanoğlu ile Yrd Doç Dr Umut Engin Ayten danışman olmayı kabul etti Elektrikli araç projesinin genel danışmanı ise Dr Engin Ayçiçek oldu Ben de elektrik kontrol, güç kontrolü, yol bilgisayarı ve alıcı verilerinin toplanmasından oluşan dört projede danışmanlık yardımında bulundum
Öğrenciler ücretsiz bulabildikleri parçalardan olabildiğince aracın mekanik kısmını ortaya çıkardı Aracın elektronik ve kontrol kısımlarında ise geliştirilmesi gereken kısımlar vardı Örneğin, kontrol sistemi, aracın viraja girdiğini ivme sensöründen algılayarak yol bilgisayarını uyarıyor ve aracın yol tutuşu değişiyor, yani gelişmiş otomobillerdeki yol bilgisayarının mantığını içeriyor Batarya sistemi ise hem güneşten gelen hem de bataryada bulunan bir enerjiyi kapsıyor Bu sistemde motorum verimli bir şekilde çalışmasını, araç gölgedeyken bataryadan enerji harcamayı, güneşteyken bataryadaki enerjiyi korumayı amaçlıyorsunuz Ayrıca, aracın ilk gaza basıldığı anda veya gölgedeyken çok enerji harcamasını göz önünde bulundurarak, bataryadaki enerjiyi verimli kullanacağınız bir güç dengesi sistemi mevcut 24 voltluk bir batarya kullanıyoruz Batarya, hem depolama hem de gerilimi sabitleme olarak iki görev görüyor Çünkü güneş çok dengesiz Bir anda çok yüksek enerji verebiliyor veya gölge çıktığı anda enerji kesilebiliyor
Bir de aracın hızı ve ivmeyi bilmesini sağlayan sensör sistemi var Aracın sarsılması, tekerlek dönüş hızı gibi bilgileri aracın yol bilgisayarına ileterek gerekli tepkinin verilmesini sağlayacak bir sistem gerekli En son olarak, araçtaki sistemlerin birbiriyle iletişim sağlaması gerekiyor Araçlar elektriksel olarak çok gürültülü bir ortam Motordan veya ani güç değişimlerinden kaynaklı istenmeyen birçok elektriksel işaretler beliriyor Bu yüzden daha gelişmiş, CAN (Araç İçi Haberleşme Protokolü) adı verilen bir haberleşme sistemi kullanıyoruz Bu sistem, mesajları düzelten ve gerekirse tekrar gönderen hata düzeltme algoritmaları içeriyor
Dört projeden oluşan aracın tüm modülleri istenen performansı gösteriyor mu?
Nerhun Yıldız: Tüm projelerin mükemmel çalıştığı söylenemez Bu yüzden her sistemin minimum çalışma seviyesini belirten yedeklerini belirledik Uygulama ve haberleşme kısmında bazı eksikler olsa da sensörler eksiksiz çalışıyor Güç kontrol kısmı yüzde 100 performans gösteriyor Yol bilgisayarında da bir sorunumuz yok Haberleşmede ise zorunlu olan kısımlar çalışıyor Ancak araç ilk piste çıktığı zaman tüm sistemler çalışır vaziyette yarıştı
Projeyi hayata geçirme ve aracın bir araya getirilmesinde nasıl bir süreç yaşadınız?
Nezih Darçın: En önemli aşamanın sponsorluk ve malzeme için başvuru olduğunu söyleyebilirim Buradaki en önemli faktör ise motivasyon Neden böyle bir proje yapıyorsunuz ve yarışmalara katılıyorsunuz sorularının cevabını vermek zorundasınız Bundan sonraki aşama sponsor edinme şirketlerin ihtiyaçlarınızın karşılanması için destek vermesinden oluşuyor Burada en ikna edici yöntem aracı projelendirmek Aracın algoritmalarının belirlenmesi, tasarımın çizilmesi ve aracı meydana getirecek modüllerin hazırlanması gibi süreçlerin ardından sponsorların peşine düştük, hayalimizden ve katılmak istediğimiz yarıştan bahsettik Birçok şirket bizi sıcak karşıladı ve bazılarından malzeme, diğerlerinden nakit yardımı aldık
Ardından malzeme edinme ve para desteği bulma süreci geldi?
Evet Solidworks ile aracımızı yazılımla çizdikten sonra kalıplarımızı üretme noktasına geldik Araca model ürettirmedik çünkü o modele bağlı kalıp yaptırmakla uğraşarak zaman kaybedecektik Sponsorlardan isteyeceğimiz yardım minimum olacağı için zaman tasarrufuna çok dikkat ettik Hexagon Studio’ya 3D modelleme verilerimizi sunduk ve çok beğendiler Böylece kalıplarımızı hazırladık Ardından, bir Metin otomotiv şirketine başvurarak ihtiyacıma özel bir motor geliştirdik Bu ve diğer tüm şirketlerle Üniversite Sanayi İşbirliği vasıtasıyla temas kurduk
Olcay Korkmaz: Aslında öğrenci olarak gittiğinizde nakit yardıma çok fazla yanaşmıyorlar Biz de para yardımına sıcak bakmıyoruz çünkü para yardımı almamız durumunda, bu sefer paranın kontrolü sorun çıkaracak Bu yüzden vakıf üzerinden para yardımı almaya çalıştık Proje bölümlendirilmesinde ise ihtiyacımız olan malzemeye göre başvurular yaptık
Nakit yardımı vakıf altında sağladık Sponsor olan şirketler YTÜ Vakfı’na bağış yaptılar Böylece vergi muafiyeti de sağlamış oldular Şirketlerle olan ilişki bizim için önemli Sonuçta bir gün bizim hizmetlerimize ihtiyaç duysalar onlar için de faydalı bir durum söz konusu olacak Ayrıca, gümrükte yaşadığımız sıkıntılar, şirketler için halletmesi kolay işlemler Nakit konusunda İstanbul Ticaret Odası ana sponsorluğumuzu üstlendi ve para yardımında bulundu Ayrıca Solidworks ve AKS şirketleri nakit yardımında bulundu
Toplamda projenin maliyeti ne kadar oldu?
20 bin TL civarında nakit topladık Toplamda 7080 bin TL civarında bir maliyet oldu Ancak üretim desteği maliyeti önemli ölçüde azaltıyor Örneğin BASF firması ilk yıl boya bağışladı, bu yıl da karbon fiber yardımı yaptı Kalıp üretiminde de Polye firması yardımda bulundu Yine de malzeme veya kalıbın bedavaya gelmesi bunların bütçede yer almadığı anlamına gelmiyor İşçilik olarak hep arkadaşlarımız ön plana çıktı Avrupalı ekiplerin dışarıya yaptırdığı malzemeleri bir kendimiz ürettik
Bu süreçte yaşanan sıkıntılar ne gibi olumsuzluklar doğurdu?
Avrupalı ekiplerin gerisine düştük Finansman ve malzeme temini önemli bir vakit kaybına neden oldu
Olcay Korkmaz: İki yıl önce bir araya geldiğimizde tecrübesizdik Firmalardan yardım alabilmek adına ilk yılımızı onların dikkatini çekebilmek için tecrübe edinmekle geçirdik Geçtiğimiz yıl katıldığımız yarışta aracımızın sorun yaşamadan yarışı tamamlamış olması, firmalarında güvenini kazanmamızı sağladı Biz ilk senemizde elde edilen başarının ardından şirketlerin yanına bu başarıyla gidince daha olumlu karşılandık Firmalara başarı sunmamız ve yardımlarının geri dönüşünü sağlamamız onların da çok hoşuna gidiyor
Linkleri sadece kayıtlı üyelerimiz görebilirForumTR üyesi olmak için tıklayınız