Türk Televizyonlarında Reyting Kaygısıyla Yapılmış Anlam Verilemeyen Saçmalıklardan Seçmeler

Bunların bir kısmını hatırladıkça sonlarım tekrar zıplamaya başladı. Neler seyretmişiz neler...


1. Bülent Ersoy'un canlı yayında elma yemiş Pamuk Prenses üzere bayılması



Kendi gösteri programında gerçekleşen bu farklı olayı görenler 'Bir insan fakat bu kadar "piremses" üzere bayılabilir' dedirtmişti. Olay tansiyon oynamasına bağlandı ancak bunun bir reyting gereci olduğu da dikkatli gözlerden kaçmamıştı.

2. Tülin'le bir türlü evlenemeyen Caner'in canlı yayında başında bardak kırması



Bu çocuğun gözü daima yaşlı, sonları daima bozuktu hatırlarsanız. Sebebi ise bir türlü kavuşamadığı Tülin'di. Sonunda bir gün yayındayken başında bardak kırdı, ağzı yüzü tövbe estağfurullah bir tuhaf hale geldi. Caner'in daha sonra bu atak için yapımcılardan 100 USD aldığı sav edildi.

3. Geleceği gördüğünü ve hatta havada uçabildiğini argüman eden Sabri Bey'in uçuş denemeleri



Birinci olarak Esra Ceyhan'ın programında gördüğümüz Sabri Bey'in, sahiden orada ne işi olduğunu anlamamıştık. Esasen bir müddet sonra kendisinin bir reyting kurdu olduğunu, katıldığı başka programlarda da gördük. Adamın tek numarası uçtuğunu argüman edip uçamamasıydı ancak herkes "ya uçtuğu programı kaçırırsam?" diye ekran başından da ayrılmadı.

4. A Ekibi programını yapan Savaş Ay'ın bir AVM yangını esnasında olay yerine koşarak gitmesi ve inandırıcı olması için yüzüne is sürmesi



Savaş Ay'ın A Grubu programı ile reyting rekorları kırdığı bilinen bir gerçek. Her seferinde ya birbirine giren konuklar ya da öteki bir sansasyonun tabanını hazırlardı usta gazeteci. Bu defa de yangın haberini sunarken alevler içinde kalmış üzere yüzünü kömür karasına bulamıştı.

5. Ahu Tuğba ve nişanlısı olduğu argüman edilen Meriç Erkan'ın vuslata ermeyen aşkı



Dünyanın en değişik kamera önü çiftlerinden biriydi bu ikili. Meriç daima Ahu'ya yalvarıyor, Ahu hiçbir formda oralı olmuyor, Meriç reddedildikçe kalkıp anlamsız danslar yapıyordu. Kaç ay sürdü bu olay inanın saymak mümkün değil..

6. Sadettin Teksoy'un kutuplarda namaz kılma çalılmaları



Sadettin Teksoy nerdeyse reyting oradaydı bir vakitler hatırlarsanız. Kellik mağarasından sonra akılda en çok kalan teşebbüsü buydu Teksoy'un. Kutuplar'da kıble arayışı ve karın buzun üstünde namaz kılışı nitekim çok enteresandı.

7. Hoşluğuyla dikkat çeken Hülya Uğur'un hava durumu sunması



Özel kanalların ülkemize gelişiyle yaşanan bu durum, devrin en ilgi cazip ataklarından biriydi. O sıra kimseler Ankara'ya yağacak karı, İstanbul'u götürecek seli dinlemesiyse Hülya Uğur'un hoşluğunun çok büyük katkısı var bu işte.

8. Mehmet Ali Erbil'in programdaki elemanların pantolonunu indirmesi



Mehmet Ali Erbil bir reyting canavarıdır, bunu hepimiz biliyoruz. Bugüne kadar yaptığı programlardan tutmayan yok. Bütün yapımcıların peşinden koştuğu şovmenin bu hareketi, televizyon mesleğinin de çöküşe geçmesine sebep oldu. Ha reytingler ne oldu diye sorarsanız tek yanıtımız "roket oldu" olur.

9. İbrahim Tatlıses'in Yıldız Tilbe'ye izansız bi formda "seni pezevenklerin elinden gittim aldım" çıkışı



İbo Gösteri'nin reyting için yapılmış en anlamsız olaylarından biri muhakkak bu. Alışılmış burada reyting korkusu dışında İbrahim Tatlıses'in kendi karakteriyle olayı geliştirmesi de göz gerisi edilemez.

10. Her biri birbirinden egolu Popstar heyetinin daima olarak yapay polemikler yaratması



Ekran başında olanların tahammül düzeyinin sınandığı grup her programda rekorlar kırıyordu, bu kesin. Ercan Saatçi'nin "buraların işvereni benim" halleri, Armağan Çağlayan'ın "aranızdaki en zeki ve lafını esirgemeyen kişiyim" duruşu, Deniz Seki'nin "beni çekmek zorundasınız" halleri nitekim insanı çığrından çıkarıyordu. Yaşandı bitti saygısızca...