Forumda yenilikler devam etmektedir , çalışmalara devam ettiğimiz kısa süre içerisinde güzel bir görünüme sahip olduk daha iyisi için lütfen çalışmaların bitmesini bekleyiniz. Tıkla ve Git
x

Son konular

Türkçe Hakkında İlginç Notlar

Türkçe Hakkında İlginç Notlar
0
61

ahmet0135

FD Üye
Katılım
Nis 13, 2018
Mesajlar
3,763
Etkileşim
88
Puan
48
F-D Coin
0
Türkçe Hakkında Garip Notlar Türkçe Hakkında Acayip Notlar Türkiye'den yayınlanan Radyo Televizyon yayınları etkisiyle Azerbaycanlı gençler bundan böyle Farsça evetanlamına gelen beliyerine evetdemeye başlamışlar Vaktiyle biz vazifediyorduk, onlar da vazifediyorlardı Atamakelimesi başvuru alanına girmemiş olsa bile en azından duydukları zaman yadırgamıyorlar Türkiye'deki alelade insan da Azerbaycanlı bir konuşucuyu on yıl öncesine göre daha sıcacık anlayabiliyor Hatta Türkmenistanlı, Özbekistanlı konukları da daha gizli anlayabiliyor Birleşmiş Milletler ve dünya Istatistik Bilimi kuruluşlarının verdiği verilere göre dünyada yaygın kullanılan dilleri kullanış alanı ve amacına tarafından üç kategoride sınıflayabiliriz: 1) Dünyada en fazla nüfus kadar asıl dil olarak kullanılan diller, 2) dünyada en geniş coğrafi alanda kullanılan diller, 3) Dünyada bilimsel ve teknoloji alanda ticaret, haberleşme ve data alışverişinde yaygın kullanılan diller Birinci gruptaki diller açısından sipariş verme Çince, Hinduca, İngilizce, İspanyolca, Rusça, Arapça ve diğerleri; ikinci kategoriye tarafından sıralama İngilizce, Çince, İspanyolca, Arapça, Türkçe, Hinduca; üçüncü kategoriye kadar ise sıralamada başlıca Batı Avrupa Dilleri İngilizce, Almanca, Fransızca, İspanyolca ve Rusça yer almaktadır Pasifik devletlerinden Japonya'nın tez gelişen Çin'in dili de yakın bir geecekte bu kategoride yer alacaktır Yabancı dil öğretimi için eğitimöğretim dilinin mutlaka tanıdık olmayan dilde olmasının gerekmediğini çarpıcı bir örnekle sunmak istiyorum Skale dergisi 1993 yılı 1 sayısında yayınlanan Sayılarla Avrupa Topluluğuyazısında bahşedilen bilgiye takriben Avrupa topluluğunda 2024 yaş arası gençlerin % 83'ü en düşük bir yabancı dile egemen, bu daha yaşlılarda % 50 civarında Belçika, Hollanda, İsviçre gibi ülkelerde oran çok daha yüksek Buna rağmen Avrupa'da bütün orta öğrenim ve üniversite öğretimi kendi ana dillerinde yapılıyor Diğer bir örnek, nüfusu sadece 10 milyon olan Macaristan'da bütün okullar Macarca, tek bir üniversite 1991 sonrası İngilizce açıldı, fakat öğrencileri tanıdık olmayan Macarca ülke dışarıya hiçbir ülkede kullanılmadığı halde her konuda bizden çok daha artı Macarca kitap basıyorlar ve her Macar da bir yabancı dil biliyor SCI ce taranan dergilerde yayınlanan makalelerin ülkelere tarafından sıralamasında ilk 20 sırada bulunan ülkelerden yalnız Hindistan yabancı dilde öğretim yapıyor Yani her ülke kendi dilinde öğretim yaparak bilim üretebiliyor, diller bilim üretimine engel değil Sırf İstanbul'da İngilizce, Fransızca, Almanca İtalyanca eğitim yapan orta dereceli okulların sayısı 150'nin üzerende Tüm ülkede ise özel okulların sayısı 1995 yılı itibariyle 871'dir Eğer önlem alınmaz ve sınırlamaya gidilmezse üniversitelerimiz de bu yola girer Eğitim çağında 15 milyon nüfusun tamamını böyle özel okullara göndermemiz olası olmadığından (14300000 toplam öğrencinin sadece 200000'i özel okullara gidebilmektedir) talep de sürekli kamçılandığından maalesef en seçme başarılı öğrenciler Robert Kolej, Galatasaray Lisesiöncelikle elde etmek üzere yabancı dilde eğitim yapan okullara gönderiliyor ya da bu okulları tercihe zorlanıyor Yabancı dilde öğretim yapan üniversiteler için de aynı koşul sözkonusu Böyle olunca tüm bu üstün yetenekli gayretli, seçme öğrencileri alan okullar keza tanıdık olmayan dilde ayrıca de öteki sosyal ve fen derslerinde daha başarılı oluyorlar Bu sonuç da biraz önce değindiğimiz genel kanaati oluşturuyor Yani malzeme kaliteli olduğu için mahsul de nitelikli oluyor Kayda Değer olan bir öğretim kurumunun öğrenci alırken hangi yüzde diliminden öğrenci aldığına bakılarak bu öğrencileri hangi yüzde diliminden mezun ettikleridir Mezunlar birincil yüzde diliminden daha başarılı yüzdeye yerleştirilebiliyorsa o kurum başarılıdır Tarihçi JeanPaul Roux, ''Türklerin Tarihi'' adlı yapıtında 1 ''Türklerle ilgili olarak kabul edilebilecek biricik tarif dilbilgisel olandır … Türklerin dili çok büyük bir çekim gücüne sahip olduğundan ilişkide bulundukları çoğu insan topluluğu tarafından benimsenmiştir'' diyor Meşhur dilbilimciler, Türkçenin yetkinliğini ve kurallı oluş bakımından öbür dillerden üstünlüğünü övmüşlerdir: Max Müller, Türkçe hakkındaki görüşlerini şöyle açıklıyor: ''Türkçenin bir dilbilgisi kitabını okumak, bu dili öğrenmek niyetinde olanlar için bir zevktirTürlü dilbilgisi kurallarının belirlenmesindeki beceriklilik, eylem çekimlerindeki düzenlilik, tüm dil yapısındaki şeffaflık, kolayca anlaşılabilme niteliği, insan zekasının dil aracılığı ile beliren üstün gücünü kavrayabilenlerde hayranlık uyandırır… Türk dilinde her şey saydamdır, apaçıktır Jean Deny, ''Türk dili, seçkin bir bilginler kurulunun danışma ve tartışmaları sonucunda oluştuğu kanısını uyandırıyor Fakat böyle bir komite, Türkistan bozkırında kendi başına kalmış olarak ve kendi yasaları ya da kendi içgüdüleri itişiyle, insan beyninin yarattığı bu sonucu sağlayamazdı !'' demektedir XIII yüzyılda Cengiz Hanın Moğol İmparatorluğu, az daha, bütün Türk Dünyasını egemenliği aşağıda toplamıştır Moğol İmparatorluğunun, devlet dili olarak Uygur Türkçesini ve Uygur yazısını kullanmıştır Osmanlı'da, Zaloğlu Rüstem bizim ulusal kahramanımız gibi tanıtılmış, buna karşılık Türk kahramanı Yüksek Dağ Er Tunga(Tonga) unutulmuştur Zaloğlu Rüstem'in Alp Er Tunga'yı kandırma ile yakalatmasının anısı olarak dilimizde ''Tongaya düşmek'' deyimi kalmıştır Bütün bu negatif oluşumlara karşın, Türk dilinin büyüleyici etkisi kendini göstererek, Türkçe, Anadoluda tez yaygınlaşan millet dili olur Moğol işbirlikçisi Anadolu Selçuklusu sultanlarının egemenliğine başkaldıran Türkmen beyi Karamanoğlu Mehmet Bey'in Konyayı ele geçirip Siyavuş'u Selçuklu sultanı yapması, Türk dili için mutlu bir olay olur: Karamanoğlu Mehmet Bey, 19 Mayıs 1277'de meşhur fermanını yayınlar: ''Bugünden sonradan anda, dergahta, mecliste ve meydanda Türkçeden gayrı dil konuşulmayacaktır! '' Türkçenin bu özgürlük bildirgesiyle, Moğolların ilerlemesini durdurmuş olan '' külahlı, ayağı çarıklı ve kara kilimli Türkmenler'', Farsçayı benimsetmeye çalışan ''Rumi'' adı takınmış Selçuklulara karşısında bir dil yengisi kazanmışlardır Yunus Mevlana'nın Mesnevisini okuduğunda fazla uzun ve belki birazcık da Farsça yazılmış olmasını beğenmeyerek, bu Mesnevinin yerine ''Ete kemiğe büründüm Yunus deyi göründüm'' beytini önermesi, Türkçeyi sevenler için etkileyicidir Yunus'un şiirleri yüzyılardan beri Türklerin belleğinde yaşamaktadır Günümüzde Birleşik Milletler yapısının girişinde duvara yazılan ''Gelin kardeş olalım İşi basit kılalım Sevelim sevilelim Dünya kimseye kalmaz'' dörtlüsü ile Yunus Emre güzel Türkçe ve insancıllık dersi vermektedir Karacaoğlan, Dadaloğlu, Köroğlu, Kaygusuz Abdal ve daha nice Türk millet ozanları koşmalar, koçaklamalar söyleyerek Türk dilinin gelişmesine katkıda bulunmuşlardır Osmanlı şairlerinden daha eşsiz, daha kalıcı olmuşlardır Mesela en meşhur Osmanlı şairleri, Karacaoğlan'ın ''Çukurova bayramlığın giyerken Çıplaklığın üzerinden soyarken Şubat ayı kış yelini kovarken Cennet aramak sana yakışır dağlar'' dörtlüsü ile başlayıp ''Karacaoğlan size bakar sevinir Sevinirken kalbi yanar göğünür Kımıldanır defalarca dertleri devinir Yas ile sevinci yıkışır dağlar'' dörtlüsü ile biten koşmasındaki özgün doğa betimlemesinin düzeyine ulaşamamışlardır 19 Bu koşmadaki anlatım akıcılığı ve sözcük zenginliği, Türkçenin gücünü ortaya koymaktadır II: Abdülhamit'in tahta geçmesi sonrasında Anayasanın (Kanunu Esasi) hazırlanmasında dil sorunu ortaya çıktı: Geniş Osmanlı topraklarından Meclise gelecek temsilciler hangi dil ile konuşacaktı? Batı, yüzyıllar önce tek bir milli dili başat kılıp geliştirerek böyle bir sorunla karşılaşmamıştı Uzun tartışmalardan sonradan azınlıkların tepkileri de yatıştırılarak Anayasanın 18 Maddesine Osmanlı Devletinin resmi dilinin Türkçe olduğuna ve devlet hizmetlerine gireceklerin bu dili bilmesinin gerektiğine ilişkin hüküm konuldu IIAbdülhamit'in Meclisi kapattıktan daha sonra uyguladığı ağır sansür, dili kapsamadığından, aydınların Türkçeyi geliştirme çabaları kesintiye uğramamıştır II: Abdülhamit, sadrazamlığa atadığı Türkçe bilmeyen Çerkez Hayrettin Paşanın telkini ile devletin resmi dilinin Arapça olmasını istemiş ise de, Sait Paşa'nın ''Devlet dili Arapça olursa Türklük ortadan kalkar'' diyerek karşı çıkması üstüne, bu isteğinden vazgeçmiştir Osmanlı döneminde, tıp, mühendislik ve askerlik terimlerinin Batı dillerinden Osmanlıcaya çevrilmesi görüşü egemendi Fakat terim türetmede Türkçe sözcüklerden değil de Arapça ve Farsça sözcüklerden yararlanılmakta idi Bu takıntıylakimi zaman gülünçlüklere düşülürdüMesela Osmanlının İtalyadan satın aldığı topların üzerinde ''Balliemez'' damgası bulunduğu için, bu toplar Türkler aralarında ''Balyemez Topu'' diye adlandırılmıştı Oysa Osmanlının bilgiç okumuşları, bu toplara Türkçe bir isim konulduğunu sanarak, Türkçe sözcükleri bayağılık sayıp Türkçeyi bilimsel ürünleri adlandırmaya yakıştıramadıklarından, Türkçe ''Balyemez'' sözcüğünü, yarısı Arapça yarısı Farsçaya çevirerek ''Asalnemihored'' yapmıştı ''Asal'', Arapça bal, ''Nemihored'' ise Farsça yemezanlamına geliyordu Abece sorununu, Atatürk ''Bizim düzenli zengin dilimiz Yeni Türk Harfleriyle kendini gösterecektir'' diyerek, 3 Kasım 1928 tarihinde Mecliste kabulünü sağladığı yasayla, Latin harflerine dayanan Türk abecesini dilimize kazandırmıştır HintAvrupa ve Sami dillerine tarafından Türkçenin sözcük ve sırası gelmişken bilim terimleri türetmede manâlı bir üstünlüğü vardır Prof Doğan Aksan'ın ''Türkçenin Gücü'' yapıtında 29 açıklandığı üzere, Türkçemiz bu özelliği ile benzersiz üstünlüğe sahiptir Bu yapıtta ''sür'' kökünden, sadece Türkiye Türkçesinde 100 kadar türetilmiş kelime örneği verilmiştir 1936 yılında Kahire'de toplanan Arap dil kurultayı, Türkçe kökenli 3600 değin sözcüğü Arapça sözlükten çıkarmıştır Çıkarılan bu sözcükler arasında ''sarık'' örneği Türkçe din sözcükleri de vardır 12 Eylül Darbesi sonrası, dilde geriye dönüş zorlamalarına girilmiş, kimi öz Türkçe sözcüklerin kullanılması Idare Buyruğuyla yasaklanmıştır Bu sözcükler arasında ''devrim'' ve dönemin devlet başkanı Kenan Evren'in soyadı olan ''evren'' sözcüğü bile bulunmakta idi Mustâbey adı da kimsesiz bir armudun adıdır Ama burada ne armud ne de Mustâbey, bir hakaret mânâsında değildir Çünkü bu Mustâ Bey, rivayete kadar herhangi bir şahıs yok, büyük derin saygı gören bir insandır: Bizim öz mûsıkîmizin pîritanıdık Büyük Itrî, o engin mûsıkîsinden başka, İstanbul surları dıştan bir çiçek ve meyva bahçesi sâhibiydi Itrî'nin asıl adı Mustafa olduğu için, ilgiyle işleyerek elde ettiği bir çeşitlilik armuda halk müziği Mustâbey armudu demiş fakat bunu söylerken Itrî'ye olan derin sevgi ve hürmetinden bie zerre eksilmemişti edebiyatogretmeninet  
 

Similar threads

Anadille Eğitim ve Türkçe Anadille Eğitim ve Türkçe YardDoçDr A Üstüner Birses 21012003 Bilimsel açidan gelismis olan milletlerin ekonomik ve kültürel açidan da gelistikleri, siyasî zeminde söz sahibi olduklari aşina bir gerçektir Bilimsel buluslardan yararlanabilen ülkeler...
Cevaplar
0
Görüntüleme
92
Bilim, Teknoloji ve Türkçe Prof Dr Atilla Aydınlı İnsanın tabiatı anlamaya çalışması, kendi varlığı ile başlar Yüzyıllardır devamlı bu süreç, gitgide artarak geçen zamanla dürüst orantılı olmayan bir biçimde hızlanmıştır Veri birikiminin sayılara dökülerek büyüklüğünün takdir edilmesi...
Cevaplar
0
Görüntüleme
104
Değindiği Toprağı Yurtlaştıran Dil: Türk Dili Değindiği Toprağı Yurtlaştıran Dil Değindiği Toprağı Yurtlaştıran Dil: Türk Dili​ Ali Dündar Bugünkü Türkiye Türkçesi, bir yana Türklerin Anadolu'ya gelmeden önce yaşadıkları topraklardaki kültür birikimlerinin, bir yanlamasına Anadolu'da...
Cevaplar
0
Görüntüleme
121
Bir imparatorluk dili: TÜRKÇE Bir imparatorluk dili Bir imparatorluk dili: TÜRKÇE Dilimiz için bunca şey söylendi Fakat dillerin musikisinden pek bahsedilmedi Türk müziği gibi, Türk dilinin de müzikal gelişiminde, Türklerin tarih her tarafında vatan edindikleri coğrafyaların büyük etkili...
Cevaplar
0
Görüntüleme
68
Türkçe için el ele! Türkçe için el ele Türkçe için el ele! Mehmet Akşit 1988 yılında New York’tan Minneapolis’e uçuyorum Yanımdaki koltuğa boynuna bir portatif teyp, başına da kulaklıklar takmış genç bir adam oturdu Teybin sesi oldukça açık Dım tıs, dım tıs, dım tıs, kulaklıklardan dışarı...
Cevaplar
0
Görüntüleme
42
858,510Konular
980,874Mesajlar
30,731Kullanıcılar
stainexSon üye
Üst Alt