Türkiye'nin en güncel forumlardan olan forumdas.com.tr'de forumda aktif ve katkısı olabilecek kişilerden gönüllü katkıda sağlayabilecek kişiler aranmaktadır.
iltasyazilim
FD Üye
türkçe nin önemi
TÜRKÇE'NİN ÖNEMİ
Türkçe bazılarının sandığından daha zengindir Dilimizde genel olarak kullanılan 30000 kadar kelime vardır Bunlara halk müziği ağızlarını ve dilimize girmiş yabancı sözcükleri de katarsak kelime hazinesi elli bini geçer Ayrıca Türkçe ’de organ hayvan ve doğa adları zengindir Renk ve akraba adları da birçok dillere göre daha çeşitlidir ve zengindir
Türklerin Şamanist olduğu dönemlerde yani X Yüzyıldan önce Türkçe ’de ArapFars etkisi oldu İslam ’dan önce Çin Sanskrit Tibet Sogd ve Tohar dillerinin etkisinden söz edilebilir
Bu dönemde Köktürkçe ve Uygurca enerjik varlığını korudu Hatta Uygur Türkçesi hukuk tıp ve dinle ilgili terimlerde gelişme göstermiştir Uygurca öbür Türk lehçelerine de bir ölçüde kaynak olmuştur
XXII yüzyıllar arasındaki Türkçe ’ye İslami sözcük ve terimler girmeye başlamıştır Samanoğulları Gazneliler ve Karahanlılar döneminde Türkçe önemini sürdürmüştür Ahmet Yükneki ’nin Atabet ulHakaik ’i Yusuf Hac Hacib ’in KutatguBilig ’i ve Gazneli Mahmud ’un Divanı Lugatı Türk ’ü bu dönemde yazılmıştır Bu yapıtlardan ilk ikisinin ayrıca Uygurca ayrıca de Arap harfleriyle yazılmış nüshası bulunmuştur İçerik muhakkak Türkçe ’ydi
XIII yüzyıldan sonra Türkçe üç ayrı lehçe olarak gelişti İdilUral dolaylarında Kıpçak Türkçesi Orta Asya ’da Çağatayca ve Önasya ’da Oğuz Türkçesi varlığını sürdürdü Anadolu dili de Oğuz Türkçe ’sidir
Türklerin göçleri kuzeyden ve İran üzerinden Batı ’ya dürüst olmuştur İran üzerinden gelenler Arapça ’nın ve Farsça ’nın etkisinde kaldılar Saraylarda Farsça kullanılır oldu Millet Türkçe konuştu 1243 Kösedağ savaşında Selçuklular Moğollara yenildiler Anadolu Beylikleri Türkçe ’yi yeğlediler Bilhassa Karamanoğlu Mehmet Bey sarayda ve yeniden Türkçe operasyon yapılmasını gerekli kıldı
Osmanlı Beyliği de Türkçe ’yi kullanıyordu Osmanlı Devleti kurulduktan sonra Medresede Farsça ve Arapça ’nın etkisi artmaya başladı XVI Yüzyıla gelindiğinde dünyanın en enerjik devleti olan Osmanlı İmparatorluğu kültürde ve özellikle edebiyatta İran ’ı geride bıraktı Bazı aydınlar Türkçe ’nin önemini hatırından çıkmak istemediler Mahremi (ö 1535) sözcükler benzetmeler ve örnekler kullanarak Türkçe ’yi öne içeri almamak istedi Edirneli Nazmi (ö1548) de aruz kullanarak yalın Türkçe ’yle şiir yazdı Ali Şir Nevai (ö 1501) de Muhakeme tulLugateyn ’i yazarak Türkçe ’nin Farsça ’dan üstünlüğünü göstermeye çalıştı
Medresede ve sarayda ArapFars etkisi sürerken halk şairleri hece vezni ile Türkçe şiirler yazıyorlardı Divan şairlerinin bazıları halk şairlerini küçümsüyorlardı Tasavvuf şairleri de dinsel sözcükleri kullanarak Türkçe ’yi halkın anlayabileceği biçimde kullandılar 1839 Tanzimat Fermanı ’ndan önce Esat Efendi bu tarihten sonradan da Şinasi Türkçe ’yi öne dışlamak istedi
Batılıların desteğiyle Osmanlı ’da azınlıklarda ulusal bilinç güçleniyordu Yunanistan böylece bağımsızlığını almıştı XIX Yüzyılda Osmanlı aydınlarında ulusal bilincin başladığına tanık oluyoruz Milli bilinçte dil de olağanüstü önemlidir Ahmet Cevdet Paşa ve Fuat Paşa Türkçe ’nin gramerini yazdı Ahmet Vefik Paşa Ebu ’lGazi Bahadır ’ın Soyağacıi Türk adlı Çağatayca yapıtını halkın anlayacağı Türkçe ’ye çevirdi
Ali Süavi Hive adlı yapıtıyla Türkçülüğe önem verdi Süleyman Hüsnü Paşa da Tarihi Alem adlı yapıtında İslam ’dan önceki Türk tarihine siklet verdi 1870 ’de Mektebi Tıbbıye ’nin öğretim dili Fransızca ’dan Türkçe ’ye çevrildi Osmanlı Anayasası ’nın 18 maddesinde devletin dilinin Türkçe olduğu belirtildi
Kırımlı İsmail Gaspıralı (18511914) Türk dünyasında dilde fikirde ve işte birlik istedi Türkçe ’nin tanıdık olmayan dillerden kurtarılmasını önerdi Ayrıca Türkler için karşılıklı yazı dilinin yaratılmasını istedi Mehmet Muhakkak Yurdakul ve Ziya Gökalp Türklük bilincinin güçlenmesi için çok uğraş harcadı 1923 ’de Cumhuriyetin kuruluşundan sonra beş hececi şairler ve ayrıca Yedi Meşaleciler aruz yerine ölçülü ve uyaklı şiirler yazarak Türkçe ’ye hizmet ettiler
Atatürk dilin önemini vurguladı ve şöyle söyledi: “Insanlar dil kültür ve hale birliği ile birbirine emrindeki yurttaşların oluşturdukları sosyal ve siyasal topluluktur Atatürk 1928 ’de Türk alfabesinin kabulünü sağlayarak Türkçe ’nin gelişmesine katkıda bulundu Bununla da yetinmeyerek 1932 ’de Türk Dili Muayene Derneği ’ni kurdu Bu dernek 1936 ’da Türk Dil Kurumu adını aldı Cumhuriyet döneminde dil kurultayları oluşturularak Türkçe ’nin önemi ve zenginliği ortaya kondu Bilhassa yabancı sözcüklerden Türkçe ’nin temizlenmesine çalışıldı Osmanlıca Türkçe Arapça ve Farsça karışımı bir halindeydi Atatürk halkın anlayacağı dile dönülmesi için şöyle söylemişti: “Ülkesini yüksek bağımsızlığını korumasını haberdar olan Türk Milleti dilini de yabancı diller boyunduruğundan kurtarmalıdır
Cumhuriyet döneminde Türk Dil Kurumu ’nun çabalarıyla anlaşılması mümkün Türkçe ortaya çıkarılmıştır Fakat zamanımızda bu kere de Batılı dillerin sözcükleri dilimizi doldurmaya başladı Tabela adları teknik araç ve gereçlerin adları dikkati çekicidir Medyada tanıdık olmayan sözcük kullanarak bilgiçlik satanlar eksik değildir Irk arasında günaydın yerine “selamun aleyküm diyenler dikkati çekicidir “Hoş Bir Şekilde kal ya da “Allah ’a ısmarladık yerine “bay bay diyenler çoğaldı
Sözün özü Türkçe ’miz varlıklı ve hoş bir dildir Çocuklarımızı Türk diliyle eğitim yapan okullarda okutarak Türkçe ’mizi öğretelim Yabancı dili öğrenmek diğer ilköğretimden itibaren yabancı dilde eğitim almak başkadır Tanıdık Olmayan dilde küçük yaştan itibaren eğitim bölge çocuk yabancı mantığı ile düşünmeye başlar İlkin kendi dilimizi öğrenelim Sonra da yabancı dile yönelelim Türkçe ’yi unutmamak koşuluyla tanıdık olmayan dil öğrenmek de çağımızın gereğidir Türkçe eğitim yapan okullarda zaten zorunlu tanıdık olmayan dil öğretiliyor Hem kurslar imkanlar var
Son olarak ayrıntıları ile belirtmek isterim ancak bir ulusun bağımsızlığında ve kültürünün korunmasında dil fazla önemlidir bu nedenle Türkçe ’mizi tanıdık olmayan dillerin baskısından kurtarmak için daha çok mücadele harcamalıyız *
TÜRKÇE'NİN ÖNEMİ
Türkçe bazılarının sandığından daha zengindir Dilimizde genel olarak kullanılan 30000 kadar kelime vardır Bunlara halk müziği ağızlarını ve dilimize girmiş yabancı sözcükleri de katarsak kelime hazinesi elli bini geçer Ayrıca Türkçe ’de organ hayvan ve doğa adları zengindir Renk ve akraba adları da birçok dillere göre daha çeşitlidir ve zengindir
Türklerin Şamanist olduğu dönemlerde yani X Yüzyıldan önce Türkçe ’de ArapFars etkisi oldu İslam ’dan önce Çin Sanskrit Tibet Sogd ve Tohar dillerinin etkisinden söz edilebilir
Bu dönemde Köktürkçe ve Uygurca enerjik varlığını korudu Hatta Uygur Türkçesi hukuk tıp ve dinle ilgili terimlerde gelişme göstermiştir Uygurca öbür Türk lehçelerine de bir ölçüde kaynak olmuştur
XXII yüzyıllar arasındaki Türkçe ’ye İslami sözcük ve terimler girmeye başlamıştır Samanoğulları Gazneliler ve Karahanlılar döneminde Türkçe önemini sürdürmüştür Ahmet Yükneki ’nin Atabet ulHakaik ’i Yusuf Hac Hacib ’in KutatguBilig ’i ve Gazneli Mahmud ’un Divanı Lugatı Türk ’ü bu dönemde yazılmıştır Bu yapıtlardan ilk ikisinin ayrıca Uygurca ayrıca de Arap harfleriyle yazılmış nüshası bulunmuştur İçerik muhakkak Türkçe ’ydi
XIII yüzyıldan sonra Türkçe üç ayrı lehçe olarak gelişti İdilUral dolaylarında Kıpçak Türkçesi Orta Asya ’da Çağatayca ve Önasya ’da Oğuz Türkçesi varlığını sürdürdü Anadolu dili de Oğuz Türkçe ’sidir
Türklerin göçleri kuzeyden ve İran üzerinden Batı ’ya dürüst olmuştur İran üzerinden gelenler Arapça ’nın ve Farsça ’nın etkisinde kaldılar Saraylarda Farsça kullanılır oldu Millet Türkçe konuştu 1243 Kösedağ savaşında Selçuklular Moğollara yenildiler Anadolu Beylikleri Türkçe ’yi yeğlediler Bilhassa Karamanoğlu Mehmet Bey sarayda ve yeniden Türkçe operasyon yapılmasını gerekli kıldı
Osmanlı Beyliği de Türkçe ’yi kullanıyordu Osmanlı Devleti kurulduktan sonra Medresede Farsça ve Arapça ’nın etkisi artmaya başladı XVI Yüzyıla gelindiğinde dünyanın en enerjik devleti olan Osmanlı İmparatorluğu kültürde ve özellikle edebiyatta İran ’ı geride bıraktı Bazı aydınlar Türkçe ’nin önemini hatırından çıkmak istemediler Mahremi (ö 1535) sözcükler benzetmeler ve örnekler kullanarak Türkçe ’yi öne içeri almamak istedi Edirneli Nazmi (ö1548) de aruz kullanarak yalın Türkçe ’yle şiir yazdı Ali Şir Nevai (ö 1501) de Muhakeme tulLugateyn ’i yazarak Türkçe ’nin Farsça ’dan üstünlüğünü göstermeye çalıştı
Medresede ve sarayda ArapFars etkisi sürerken halk şairleri hece vezni ile Türkçe şiirler yazıyorlardı Divan şairlerinin bazıları halk şairlerini küçümsüyorlardı Tasavvuf şairleri de dinsel sözcükleri kullanarak Türkçe ’yi halkın anlayabileceği biçimde kullandılar 1839 Tanzimat Fermanı ’ndan önce Esat Efendi bu tarihten sonradan da Şinasi Türkçe ’yi öne dışlamak istedi
Batılıların desteğiyle Osmanlı ’da azınlıklarda ulusal bilinç güçleniyordu Yunanistan böylece bağımsızlığını almıştı XIX Yüzyılda Osmanlı aydınlarında ulusal bilincin başladığına tanık oluyoruz Milli bilinçte dil de olağanüstü önemlidir Ahmet Cevdet Paşa ve Fuat Paşa Türkçe ’nin gramerini yazdı Ahmet Vefik Paşa Ebu ’lGazi Bahadır ’ın Soyağacıi Türk adlı Çağatayca yapıtını halkın anlayacağı Türkçe ’ye çevirdi
Ali Süavi Hive adlı yapıtıyla Türkçülüğe önem verdi Süleyman Hüsnü Paşa da Tarihi Alem adlı yapıtında İslam ’dan önceki Türk tarihine siklet verdi 1870 ’de Mektebi Tıbbıye ’nin öğretim dili Fransızca ’dan Türkçe ’ye çevrildi Osmanlı Anayasası ’nın 18 maddesinde devletin dilinin Türkçe olduğu belirtildi
Kırımlı İsmail Gaspıralı (18511914) Türk dünyasında dilde fikirde ve işte birlik istedi Türkçe ’nin tanıdık olmayan dillerden kurtarılmasını önerdi Ayrıca Türkler için karşılıklı yazı dilinin yaratılmasını istedi Mehmet Muhakkak Yurdakul ve Ziya Gökalp Türklük bilincinin güçlenmesi için çok uğraş harcadı 1923 ’de Cumhuriyetin kuruluşundan sonra beş hececi şairler ve ayrıca Yedi Meşaleciler aruz yerine ölçülü ve uyaklı şiirler yazarak Türkçe ’ye hizmet ettiler
Atatürk dilin önemini vurguladı ve şöyle söyledi: “Insanlar dil kültür ve hale birliği ile birbirine emrindeki yurttaşların oluşturdukları sosyal ve siyasal topluluktur Atatürk 1928 ’de Türk alfabesinin kabulünü sağlayarak Türkçe ’nin gelişmesine katkıda bulundu Bununla da yetinmeyerek 1932 ’de Türk Dili Muayene Derneği ’ni kurdu Bu dernek 1936 ’da Türk Dil Kurumu adını aldı Cumhuriyet döneminde dil kurultayları oluşturularak Türkçe ’nin önemi ve zenginliği ortaya kondu Bilhassa yabancı sözcüklerden Türkçe ’nin temizlenmesine çalışıldı Osmanlıca Türkçe Arapça ve Farsça karışımı bir halindeydi Atatürk halkın anlayacağı dile dönülmesi için şöyle söylemişti: “Ülkesini yüksek bağımsızlığını korumasını haberdar olan Türk Milleti dilini de yabancı diller boyunduruğundan kurtarmalıdır
Cumhuriyet döneminde Türk Dil Kurumu ’nun çabalarıyla anlaşılması mümkün Türkçe ortaya çıkarılmıştır Fakat zamanımızda bu kere de Batılı dillerin sözcükleri dilimizi doldurmaya başladı Tabela adları teknik araç ve gereçlerin adları dikkati çekicidir Medyada tanıdık olmayan sözcük kullanarak bilgiçlik satanlar eksik değildir Irk arasında günaydın yerine “selamun aleyküm diyenler dikkati çekicidir “Hoş Bir Şekilde kal ya da “Allah ’a ısmarladık yerine “bay bay diyenler çoğaldı
Sözün özü Türkçe ’miz varlıklı ve hoş bir dildir Çocuklarımızı Türk diliyle eğitim yapan okullarda okutarak Türkçe ’mizi öğretelim Yabancı dili öğrenmek diğer ilköğretimden itibaren yabancı dilde eğitim almak başkadır Tanıdık Olmayan dilde küçük yaştan itibaren eğitim bölge çocuk yabancı mantığı ile düşünmeye başlar İlkin kendi dilimizi öğrenelim Sonra da yabancı dile yönelelim Türkçe ’yi unutmamak koşuluyla tanıdık olmayan dil öğrenmek de çağımızın gereğidir Türkçe eğitim yapan okullarda zaten zorunlu tanıdık olmayan dil öğretiliyor Hem kurslar imkanlar var
Son olarak ayrıntıları ile belirtmek isterim ancak bir ulusun bağımsızlığında ve kültürünün korunmasında dil fazla önemlidir bu nedenle Türkçe ’mizi tanıdık olmayan dillerin baskısından kurtarmak için daha çok mücadele harcamalıyız *
