iltasyazilim
FD Üye
Çağdaş anlamdaki halter sporunun yurdumuza girişi 1890'lara rastlamaktadır, oysa bu tarihten çok daha önceleri, “siklet kaldırma denemelerinin yapıldığı, farklı alanlara yönlendirilmiş dönemlerde, özellikle orduda ağır kalkan ve gürzlerle idmanın gerekli olduğu bilinmektedir Bu spora Osmanlı padişahları da özel bir ilgi göstermişlerdir Mesela IV Murat'ın mermerden yapılma 102 kg ağırlığında bir gülleyi her sabah halkasından tutarak haremden has odaya veya Bağdat Köşkü'ne dek götürdüğü, akşam hareme dönerken de benzer şekilde getirdiği bilinir Bağdat Seferi esnasında da, askerin gözü önünde bununla idman yaptığı söylenir Türkiye'ye modern halter sporu, Galatasaray Lisesi'nin Fransız öğretmenlerince sokulmuştur Önceleri aletli jimnastiğin bir parçası olarak yapılan halteri ilk olarak, aynı okulun önce öğrencisi daha sonrada ceset eğitimi öğretmeni olan Faik Üstünidman benimsemiştir Faik Bey'in 1896 Atlanta Olimpiyatları'nda 1125 kg kaldırarak kazanan olan yunan Yataganos'u izledikten daha sonra 115 kg'lık ağırlıkla günlük çalışmalar yaptığı bildirilmiştir Faik Bey'in arkasından öteki jimnastikçiler (özellikle 1903'te kurulan Beşiktaş Osmanlı Jimnastik kulübü jimnastikçileri), Osman Paşazade Hüseyin Bolluk, Ahmet Fetgeri (Aşeni), Mehmet Ali Fetgeri ve Mazhar Kazancı tartı çalışmalarını programlarına aldılar Hakkı Köprülü, Gümrüklü Selahattin, şair ve filozof Rıza Tevfik Bölükbaşı, İhsaniyeli Rıfat, Tuğbay Şevket Kırgül, Bahriyeli Asaf, Kaptan Nezir, Canbaz Rıza, Pehlivan Danyal, Ali Rana Tarhan ve Kenan Öner ise halteri benimseyen öbür öncü sporcular oldular Jimnastikçilerden sonra güreşçiler de haltere alaka gösterdiler; Beşiktaşlı Kemal, Mızıkacı Danyal ve Sadi gibi güreşçiler halterde büyük başarılar sağladılar
Uluslararası alanda katıldığımız birincil şampiyona 1924 Paris Olimpiyat Oyunları oldu Bu şampiyonaya, Gülleci Cemal Erçman ve Neyzen Şevki Sezgin'den oluşan takımla gidildi Gülleci Cemal tüy sıklette toplam 345 kg ile 39 halterci aralarında 12 oldu, yeniden Gülleci Cemal 1928 Amsterdam Olimpiyat Oyunları'nda 25 halterci arasında toplam 2625 kg kaldırarak sekizinci oldu, bu başarılar aynı zamanda milletlerarası alanda halter sporundaki ilk başarılarımızdır
1930'lu yıllarda büyük bir duraklamaya giren halterimiz fakat 1945'e dürüst bir kıpırdanma gösterdi Bu dönemde Esat Kazancı başta edinmek üzere Haşim Ekener, İlhan Enülkümen, Mesut Sordum, Boğos Kambur adlarını duyuran sporcularımız oldu Bu adlar tamamen o güne değin güreş federasyonuna alt bir dal olan halter sporu egemen bir federasyon oldu, 1956 yılında Türkiye Halter Federasyonu kuruldu Bu hücum ile halterde kulüpleşmeye gidilerek yaygınlaştırılması için çabalar harcandı Bu dönemde Anadolu, İstanbul Güreş, Bostancı ve Şişli kulüpleri haltere kucak açan birincil Türk kulüpleri oldu
II Dünya Savaşı nedeni ile 1940 1955 yılları arasında yurt içinde sürdürülen Türk halteri uzun bir aradan sonradan milletlerarası organizasyonlarda 1957 Tahran'da yapılan Dünya Halter Şampiyonası'na katılarak bir defa daha yer aldı İstenilen başarıyı yakalayamayan takımımız Kayhan Bora, Nuri Akın, Reşit Örer, Metin Gürman Ferdi Türkdamar ve Serkis Güllap'tan oluşuyordu Buradan kazanılan tecrübe ile uyumlu bir şekilde çalışmaya başlayan haltercilerimiz kısa zamanda gelişim gösterdiler 1959 yılında Beyrut'ta düzenlenen Akdeniz Oyunları'nda 75 kiloda Metin Gürman ilk olarak milletlerarası alanda altın madalya kazanan birincil Türk haltercisi oldu 1961 yılında Viyana'da yapılan Avrupa Halter Şampiyonası'nda Vefalı Pekünlü'nün Avrupa 6sı olması Türk halterinin dünyaya duyurulmasının sağladı Türk halterindeki bu başarıları 1964 Tokyo Olimpiyat Oyunları'nda yeniden Vefalı Pekünlü'nün toplamda 445 kg kaldırarak 11 olması izledi 1967 yılında Tunus'ta yapılan Akdeniz Oyunları'nda ise 825 kiloda Güner Çevik bronz madalya kazandı sonradan sırası ile 1969 yılında Bükreş'te düzenlenen Balkan Halter Şampiyonası'nda 60 kiloda Salih Suvar ile 675 kiloda Sedat Misket ikinci olarak gümüş madalya ve 90 kiloda Sadık Pekünlü üçüncü olarak bronz madalya; 1970 yılında İstanbul'da düzenlenen Balkan Halter Şampiyonası'nda 825 kiloda Mehmet Suvar birinci olarak altın, 90 kiloda Sadık Pekünlü ikinci olarak gümüş madalya; 52 kiloda Ahmet Gülal, 56 kiloda Mehmet Gül ve Kayhan Suntur ikinci , 110 kiloda Ali Hoşfikir ve ağır sıklette Ali Tan üçüncü olarak bronz madalya kazandılar 1975 yılında Cezayir'de yapılan Akdeniz Oyunları'nda 825 kiloda Mehmet Suvar'ın öncelikle altın, 56 kiloda Bilal Özdoğan'ın üçüncülük kürsüsüne çıkarak bronz madalya kazanmaları Türk halterinin milletlerarası düzeydeki başarılarına bir yenisini daha ekledi 1976 Balkan Halter Şampiyonası'nda Mustafa Ertan öncelikle altın madalya kazanması ve 1977 Balkan Halter Şampiyonası'nda Mehmet Gül ilk olarak altın madalya almasından sonradan halterimiz 1982 yılına dek bir duraklama devresi geçirdi 1982 Balkan Halter Şampiyonası'nda Hasan Has ve 1983 Akdeniz Oyunları'nda Levent Erdoğan ilk olarak üç altın, beş gümüş ve yedi bronz madalya kazandırarak baştan halterimizi başarılı günlerine döndürdüler Türk halteri 80'li yıllar öncesi Avrupa da birincil 10'da, Dünya da ise ilk 20 aralarında yerini aldı 1986 yılında Naim Süleymanoğlu 'nun Türkiye'ye gelmesi halterimizde bir dönüm noktasını oluşturdu
Naim Süleymanoğlu : 1967 yılında Bulgaristan'ın Mestanlı Köyünde dünyaya gelen Naim Süleymanoğlu haltere on yaşında başladı Kısa sürede Bulgaristan milli takımına seçildi 1983'te ABD'de düzenlenen gençler şampiyonasında silkmede 160 kg ile büyükler dünya rekorunu kırdı 1985 yılında Varna'daki turnuvada rekorlarını koparmada 1315 kg, silkmede 170 kg ve toplamda 3015 kiloya taşıdı 1986 yılında 56 kg'den 60'a çıktı Benzer yıl toplamdaki rekorunu 335 kilo'ya yükseltti 1986 yılının Aralık ayında Merlbourne'de yapılmakta olan Dünya Şampiyonası sırasında Türkiye'ye iltica etti 8 Aralık 1986 Avusturya'nın Merlbourne kentinde Dünya Kupası Şampiyonası sırasında Merlbourne Türk Büyükelçiliğine sığınarak kırk saatlik MerlbourneLondra arası uçak yolculuğunun gerisinde dönemin başbakanı Sayın Turgut Özal'ın özel uçağıyla Londra'dan Türkiye'ye geldi Bu ilticası sonucunda Dünya Halter Federasyonu Naim'i yarışmalardan men etti, ama bu sorunda Turgut Özal'ın Bulgaristan'dan Naim için izin alması ile aşıldı Naim, Türkiye'ye kaçışı, madalyaları ve rekorları ile tarihe geçmiştir Kendi ağırlığının üç katını kaldıran birincil halterci olan Naim Süleymanoğlu üç olimpiyatta kazandığı madalyalar ile Türkiye'nin birincil olimpiyat rekortmeni sporcusu olmasının yanı sıra yüz takvim Olimpiyat Oyunları tarihinde üç olimpiyatta üç altın madalya kazanan birincil sporcu olma unvanını da taşımaktadır Bütün zamanların en iyi haltercisi kabul edilen Naim Süleymanoğlu, başarıları ile Time dergisine kapak olmuş yaptığı kaldırışlarla “cep herkülü lakabını haklı olarak kazanmıştır Aktif sporu bıraktıktan daha sonra IWF Asbaşkanlığına seçilen Naim Sülaymanoğlu bu görevi 2005 yılına değin yürütmüştür Halen THF'da Asbaşkan olarak atama yapmaktadır
Naim Süleymanoğlu'nun etkin sporu bırakmasının gerisinde Türk Halterinde herhangi bir tembellik oluşmamış Halil Mutlu kazandığı madalyalar ve kaldırdığı ağırlıklarla Ülkemizde ve Dünyada halterin lokomotifi olmuştur
Halil MUTLU 14 Temmuz 1973 yılında Bulgaristan Kırcaali'de doğdu Haltere antrenörü İbrahim Elmalı'nın desteği ile 10 yaşında başladı Ülkesinde gördüğü baskılardan nedeniyle spora iki sene ara vermek zorunda kaldı Ardındaki 1989 yılının Aralık ayında Türkiye'ye iltica etti Mutlu, ilk şampiyonluğunu 19 yaşında İngiltere'de düzenlenen Gençler Avrupa Şampiyonası'nda koparma, silkme ve toplamda altın madalya kazanarak yaşadı
Mutlu bugüne dek bir kere gençler, 7 defa de büyüklerde Avrupa şampiyonu, bir kez gençler ve 3 kere de büyüklerde dünya şampiyonu olurken, 2004 Atina Olimpiyatlarında Nurcan Taylan, Taner Sağır'la birlikte altın madalya kazanarak 3defa Olimpiyat şampiyonluğuna imza attı Ülkemizde bu başarıya ulaşan 2 dünya halterinde ise 4 sporcu olan Halil MUTLU'ya üst üste kırdığı rekorlar sebebiyle 'Küçük Dev Adam' lakabı takıldı Gazi Üniversitesi Cisim Eğitimi ve Spor Yüksek Okulu öğrencisi olan Halil Mutlu Dünyada 4 kere defalarca olimpiyat şampiyonluğunu kazanacak tek aday olarak görülmektedir
Geçtiğimiz yıllarda Hafız Süleymanoğlu, Erdinç Aslan, Fedail Güler, Sunay Bulut, Dursun Sevinç, Ergun Batmaz, Ali Eroğlu, Mehmet Yılmaz, Mücahit Yağcı, Yasin Aslan hanımefendi sporculardan; Aysel Özgür Şule Şahbaz, Derya Uyanık, Nurcihan Gönül, Fatma Külhanbeyi ve Esma Can en başarılı isimlerdir
Günümüzde Nurcan Taylan, Emine Alim, Seda İnce, Sibel Özkan, Aylin Daşdelen, Sibel Yıldırım, Bünyamin Sudaş, Sedat Artuç, Ferit Keyifli, Erol Alim, Ekrem Celil, Reyhan Arabacıoğlu, Taner Sağır milletlerarası alanda başarlı sporcularımızdandır *
Uluslararası alanda katıldığımız birincil şampiyona 1924 Paris Olimpiyat Oyunları oldu Bu şampiyonaya, Gülleci Cemal Erçman ve Neyzen Şevki Sezgin'den oluşan takımla gidildi Gülleci Cemal tüy sıklette toplam 345 kg ile 39 halterci aralarında 12 oldu, yeniden Gülleci Cemal 1928 Amsterdam Olimpiyat Oyunları'nda 25 halterci arasında toplam 2625 kg kaldırarak sekizinci oldu, bu başarılar aynı zamanda milletlerarası alanda halter sporundaki ilk başarılarımızdır
1930'lu yıllarda büyük bir duraklamaya giren halterimiz fakat 1945'e dürüst bir kıpırdanma gösterdi Bu dönemde Esat Kazancı başta edinmek üzere Haşim Ekener, İlhan Enülkümen, Mesut Sordum, Boğos Kambur adlarını duyuran sporcularımız oldu Bu adlar tamamen o güne değin güreş federasyonuna alt bir dal olan halter sporu egemen bir federasyon oldu, 1956 yılında Türkiye Halter Federasyonu kuruldu Bu hücum ile halterde kulüpleşmeye gidilerek yaygınlaştırılması için çabalar harcandı Bu dönemde Anadolu, İstanbul Güreş, Bostancı ve Şişli kulüpleri haltere kucak açan birincil Türk kulüpleri oldu
II Dünya Savaşı nedeni ile 1940 1955 yılları arasında yurt içinde sürdürülen Türk halteri uzun bir aradan sonradan milletlerarası organizasyonlarda 1957 Tahran'da yapılan Dünya Halter Şampiyonası'na katılarak bir defa daha yer aldı İstenilen başarıyı yakalayamayan takımımız Kayhan Bora, Nuri Akın, Reşit Örer, Metin Gürman Ferdi Türkdamar ve Serkis Güllap'tan oluşuyordu Buradan kazanılan tecrübe ile uyumlu bir şekilde çalışmaya başlayan haltercilerimiz kısa zamanda gelişim gösterdiler 1959 yılında Beyrut'ta düzenlenen Akdeniz Oyunları'nda 75 kiloda Metin Gürman ilk olarak milletlerarası alanda altın madalya kazanan birincil Türk haltercisi oldu 1961 yılında Viyana'da yapılan Avrupa Halter Şampiyonası'nda Vefalı Pekünlü'nün Avrupa 6sı olması Türk halterinin dünyaya duyurulmasının sağladı Türk halterindeki bu başarıları 1964 Tokyo Olimpiyat Oyunları'nda yeniden Vefalı Pekünlü'nün toplamda 445 kg kaldırarak 11 olması izledi 1967 yılında Tunus'ta yapılan Akdeniz Oyunları'nda ise 825 kiloda Güner Çevik bronz madalya kazandı sonradan sırası ile 1969 yılında Bükreş'te düzenlenen Balkan Halter Şampiyonası'nda 60 kiloda Salih Suvar ile 675 kiloda Sedat Misket ikinci olarak gümüş madalya ve 90 kiloda Sadık Pekünlü üçüncü olarak bronz madalya; 1970 yılında İstanbul'da düzenlenen Balkan Halter Şampiyonası'nda 825 kiloda Mehmet Suvar birinci olarak altın, 90 kiloda Sadık Pekünlü ikinci olarak gümüş madalya; 52 kiloda Ahmet Gülal, 56 kiloda Mehmet Gül ve Kayhan Suntur ikinci , 110 kiloda Ali Hoşfikir ve ağır sıklette Ali Tan üçüncü olarak bronz madalya kazandılar 1975 yılında Cezayir'de yapılan Akdeniz Oyunları'nda 825 kiloda Mehmet Suvar'ın öncelikle altın, 56 kiloda Bilal Özdoğan'ın üçüncülük kürsüsüne çıkarak bronz madalya kazanmaları Türk halterinin milletlerarası düzeydeki başarılarına bir yenisini daha ekledi 1976 Balkan Halter Şampiyonası'nda Mustafa Ertan öncelikle altın madalya kazanması ve 1977 Balkan Halter Şampiyonası'nda Mehmet Gül ilk olarak altın madalya almasından sonradan halterimiz 1982 yılına dek bir duraklama devresi geçirdi 1982 Balkan Halter Şampiyonası'nda Hasan Has ve 1983 Akdeniz Oyunları'nda Levent Erdoğan ilk olarak üç altın, beş gümüş ve yedi bronz madalya kazandırarak baştan halterimizi başarılı günlerine döndürdüler Türk halteri 80'li yıllar öncesi Avrupa da birincil 10'da, Dünya da ise ilk 20 aralarında yerini aldı 1986 yılında Naim Süleymanoğlu 'nun Türkiye'ye gelmesi halterimizde bir dönüm noktasını oluşturdu
Naim Süleymanoğlu : 1967 yılında Bulgaristan'ın Mestanlı Köyünde dünyaya gelen Naim Süleymanoğlu haltere on yaşında başladı Kısa sürede Bulgaristan milli takımına seçildi 1983'te ABD'de düzenlenen gençler şampiyonasında silkmede 160 kg ile büyükler dünya rekorunu kırdı 1985 yılında Varna'daki turnuvada rekorlarını koparmada 1315 kg, silkmede 170 kg ve toplamda 3015 kiloya taşıdı 1986 yılında 56 kg'den 60'a çıktı Benzer yıl toplamdaki rekorunu 335 kilo'ya yükseltti 1986 yılının Aralık ayında Merlbourne'de yapılmakta olan Dünya Şampiyonası sırasında Türkiye'ye iltica etti 8 Aralık 1986 Avusturya'nın Merlbourne kentinde Dünya Kupası Şampiyonası sırasında Merlbourne Türk Büyükelçiliğine sığınarak kırk saatlik MerlbourneLondra arası uçak yolculuğunun gerisinde dönemin başbakanı Sayın Turgut Özal'ın özel uçağıyla Londra'dan Türkiye'ye geldi Bu ilticası sonucunda Dünya Halter Federasyonu Naim'i yarışmalardan men etti, ama bu sorunda Turgut Özal'ın Bulgaristan'dan Naim için izin alması ile aşıldı Naim, Türkiye'ye kaçışı, madalyaları ve rekorları ile tarihe geçmiştir Kendi ağırlığının üç katını kaldıran birincil halterci olan Naim Süleymanoğlu üç olimpiyatta kazandığı madalyalar ile Türkiye'nin birincil olimpiyat rekortmeni sporcusu olmasının yanı sıra yüz takvim Olimpiyat Oyunları tarihinde üç olimpiyatta üç altın madalya kazanan birincil sporcu olma unvanını da taşımaktadır Bütün zamanların en iyi haltercisi kabul edilen Naim Süleymanoğlu, başarıları ile Time dergisine kapak olmuş yaptığı kaldırışlarla “cep herkülü lakabını haklı olarak kazanmıştır Aktif sporu bıraktıktan daha sonra IWF Asbaşkanlığına seçilen Naim Sülaymanoğlu bu görevi 2005 yılına değin yürütmüştür Halen THF'da Asbaşkan olarak atama yapmaktadır
Naim Süleymanoğlu'nun etkin sporu bırakmasının gerisinde Türk Halterinde herhangi bir tembellik oluşmamış Halil Mutlu kazandığı madalyalar ve kaldırdığı ağırlıklarla Ülkemizde ve Dünyada halterin lokomotifi olmuştur
Halil MUTLU 14 Temmuz 1973 yılında Bulgaristan Kırcaali'de doğdu Haltere antrenörü İbrahim Elmalı'nın desteği ile 10 yaşında başladı Ülkesinde gördüğü baskılardan nedeniyle spora iki sene ara vermek zorunda kaldı Ardındaki 1989 yılının Aralık ayında Türkiye'ye iltica etti Mutlu, ilk şampiyonluğunu 19 yaşında İngiltere'de düzenlenen Gençler Avrupa Şampiyonası'nda koparma, silkme ve toplamda altın madalya kazanarak yaşadı
Mutlu bugüne dek bir kere gençler, 7 defa de büyüklerde Avrupa şampiyonu, bir kez gençler ve 3 kere de büyüklerde dünya şampiyonu olurken, 2004 Atina Olimpiyatlarında Nurcan Taylan, Taner Sağır'la birlikte altın madalya kazanarak 3defa Olimpiyat şampiyonluğuna imza attı Ülkemizde bu başarıya ulaşan 2 dünya halterinde ise 4 sporcu olan Halil MUTLU'ya üst üste kırdığı rekorlar sebebiyle 'Küçük Dev Adam' lakabı takıldı Gazi Üniversitesi Cisim Eğitimi ve Spor Yüksek Okulu öğrencisi olan Halil Mutlu Dünyada 4 kere defalarca olimpiyat şampiyonluğunu kazanacak tek aday olarak görülmektedir
Geçtiğimiz yıllarda Hafız Süleymanoğlu, Erdinç Aslan, Fedail Güler, Sunay Bulut, Dursun Sevinç, Ergun Batmaz, Ali Eroğlu, Mehmet Yılmaz, Mücahit Yağcı, Yasin Aslan hanımefendi sporculardan; Aysel Özgür Şule Şahbaz, Derya Uyanık, Nurcihan Gönül, Fatma Külhanbeyi ve Esma Can en başarılı isimlerdir
Günümüzde Nurcan Taylan, Emine Alim, Seda İnce, Sibel Özkan, Aylin Daşdelen, Sibel Yıldırım, Bünyamin Sudaş, Sedat Artuç, Ferit Keyifli, Erol Alim, Ekrem Celil, Reyhan Arabacıoğlu, Taner Sağır milletlerarası alanda başarlı sporcularımızdandır *