Türkiye'de Restorasyon Yapılan Tarihi Binalar

Türkiye'de Restorasyon Yapılan Tarihi Binalar Nelerdir?
Ülkemizde Restorasyon Yapılan Tarihi Binalar Nelerdir?
Türkiyede Restore edilen Tarihi Binalar


Köprülü Mehmet Paşa Camii: 1662 yılında ibadete açılan camii, Sadrazam Köprülü Mehmet Paşa göre yaptırılmıştır Cami; Çarşı ’da Çeşme Mahallesindedir Yazıtı yoktur, ancak yapımını sağlayan Sadrazam Köprülü Mehmet Paşa göre gönderilen el yazması bir Kuran ’dan 16611662 yılında ibadete açıldığı anlaşılmaktadır Hem Arasta ’ya açılan bir öteki kapısı vardır

Caminin ana mekanı kare planlıdır, üstünü tromplarla geçilen bir kubbe örtmektedirAyrıca bu kubbenin oturduğu sekizgen kasnak dışardan payandalarla desteklenmiştir Beş bölümlü beşik tonozlarla örtülü bir son cemaat yeri vardır Köprülü Mehmet Paşa Camii Sütunlara oturan, kemerlerle avluya açılan giriş kısmının sağ tarafından tek şerefeli minaresi yer almaktadır Camide, bilhassa içerde, daha geç bir devrin ürünü olan kalem işleri, mahfil kısmı bariz noktalardır Köşe sütunlarıyla belirlenen boyalı mihrabı, ahşap geometrik motiflerle şekillenen minberiyle, bu yapıda yer yer çözüme ulaşmamış kısımlar bulunmaktadır

Cami büsbütün XVII yüzyılın özelliklerini belirgin bir şekilde ortaya koymaktadır Cami iki kere restore edilmiştir Avlusunda şadırvan, güneş saati ile kütüphane ve muvakkithane olarak müştereken üretilmiş yapı bulunmaktadır

Çarşıdan büyük kemerli bir kapıdan avlusuna girilmektedir

Cinci Hanı: Sultan İbrahim ’in Sadrazamlarından Cinci Hoca (Kazasker Hüseyin Efendi) kadar yaptırılmıştır Belirli yapım tarihi bilinmemesine karşın 16401648 tarihleri aralarında yaptırıldığı tahmin edilmektedir Kesme ve moloz taştan üretilmiş han, iki bölümden oluşmaktadır Ortadaki avluya açılan iki katlı revakların gerisine odalar, güney batısına ise avludan geçilen ağıl bölümü yerleştirilmiştir Avlunun ortasında bulunan havuz genel görünümünü bugün de korumaktadır Yeni restore edilerek hizmete açılan 2 katlı 62 odalı Cinci Hanı ’nın antre kapısı, kilit ve anahtarı; Türk demir işçiliğinin ilginç örneğidir


Cinci Hamamı: Bu eserde Cinci Hoca tarafından yaptırıldığı için Cinci Hamamı olarak anılmakta, hamamın yapılış tarihinin ise, Cinci Hanı ile bununla birlikte (16401648) olduğu sanılmaktadır Hamam, Vakıflar Genel Müdürlüğü kayıtlarında Hamide Hatun Vakfı olarak geçmektedir Hamam kadınlar ve erkekler kısmından oluşmaktadır İki bölümün planının da aynı olduğu bu hamam, haçvari sıcaklıklı hamamlar grubuna girer Çarşının içinden girişi yer alan hamamın, iki bölümünün de soğukluklarını tromplu bir kubbe örtmektedir Ilıklık kısmında helalar yer almaktadır Sıcaklık kısmı ise haçvari planlıdır Bu kısım ortada kubbe, bu kubbeli alana açılan dört beşik tonoz ve köşelerde dört minik kubbeyle örtülüdür Arkada külhan ve ocak yer alır Türk hamam geleneğinde belirgin bir özellik olarak her iki bölümün girişlerinin öbür sokaklara açılmasının açık havada ayrılık taşımayan bu hamam Safranbolu ’nun en özellikli hamamlarının başında gelmektedir Restore edilmiş olup, hizmete açıktır



Eski Hükümet Konağı: Eski kalenin bulunduğu tepenin üzerine yapılmış, mimari değerinde taşıyan bir binadır Kapısının üzerinde yer alan yazıttan 1904 yılında Kastamonu Valisi Enis Paşa ve kentin Kaymakamı Mir Ahmet Beylerin çaba ve halkında masraflarına katılımıyla yapıldığı anlaşılmaktadır 1976 yılına dek İlçenin Hükümet binası görevini yapan bu eserde fevkalade bir taş işçiliği hakimdir 1976 yılında geçirdiği bir yangın sonucu yıkılmış bir ayla gelen bu eser, Kültür ve Turizm Bakanlığı kadar restore edilerek 2003 yılında tamamlanmıştır


Kaymakamlar Evi: 18 ve 19 yüzyıl Türk toplumunun geçmişini, kültürünü ve yaşama biçimi ile teknolojisini yansıtan Safranbolu Evleri arasında en önemli bir örnektir

18 yüzyıl başlarında yapıldığı sanılmaktadır Sahibi Safranbolu Kışlası Kumandanı Hacı Mehmet Efendidir Hacı Mehmet Efendiye Yarbay karşılığı olan “KaimMakam denilmesi sebebiyle ailesi; dolayısıyla evleri de halk arasında bu isimle söylenegelmiştir Şehirsel dokusu ve bütün mimari özelliklerini günümüze kadar koruyabilmiş olan ilçede Kaymakamlar Evi, 1979 yılında restore edilmiş ve haftanın 7 günü ziyarete açıktır Safranbolu çarşısı içinde Hıdırlık yokuşu sokağı üstünde yer alan inşa; kitle, plan ve cephe olarak özgün bir Türk evi niteliğine sahiptir Zemin katta “Yaşam denilen zemini taş dolgun birim yer alır Sokak cephesinde sağır ve sağlam duvarlar ise yapıyı adeta dışarıdan koruyarak omuzlamış gibidir Bahçe yönüne gilistelerle açılarak ikinci bir güvenlik önlemi yanında iç mekanlara ışık, hava sirkülasyonu sağlar giriş katı duvarları; büyük bir bölümü ahşap araç gereç ile yapılan yapıya “uzun ömürlülük, taşıyıcılık ve hacimlerdeki manâlı üretim aktivitelerinden dolayı yapıdaki yıpranmaların azaltılması, keza dış tehlikelerden korunma düşüncesi ile taş olarak yapı edilmiştir Yapının üst katları ise ahşap çatkılı ve ker*** dolguludur Taban ve tavan tahtaları, kapılar, dolaplar sarı çamdan yapılmıştır Çatı, cephelerdeki hareketliliği geniş saçaklarla çepeçevre kaplamaktadır
Birinci katın meren başındaki iki oda selamlık, karşıdaki birim ile üstteki kat Harem ’dir Bu katta yer alan dönme dolap, selamlık ile harem arasında yemek servisinin yapılmasını sağlamaktadır İki kattaki odalar aynı çatı aşağı yaşayan kalabalık aile tipine tarafından bireylerin tüm gereksinimlerini sağlayacak şekildedir Her odada sedirli oturma düzeni, yer sofrasında yemek yemek yeme, yer yatağında yatma, yatakların konulduğu yüklük içerisindeki gusülhanede yıkanma olanağı vardır Pencereler evin bol ışık almasını sağlar Ceviz ve çam kerestesinden üretilmiş tavan süslemeleri ise haz ve estetik anlayışının zengin örneklerindendir Sekiz oda, üç çardaktan oluşan Kaymakamlar Evi ’nin, harem ve selamlık bölümleri dağıtılmış manken ve malzemelerle donatılmıştır *