TV İnsanı Kurtarabilir Mi? can dundar Vaktiyle ayıptı böyle şeyler Birine takviye yapacağınız süre, O'nun yanına peşinizde bir fotoğrafçılar ve kameramanlar ordusuyla gitmezdiniz Çünkü keza yardım yaptığınız insanın gururunu zedelemekten çekinilirdi, ayrıca de yapılan sevapla böbürlenmek insanlığa sığmazdiye bilinirdi Şimdi bu nesil küçük saplantıları aştık Gülten Akın'ın dediği gibi artık Kimselerin vakti değil durup ince şeyleri anlamayaAcilen sevabın makbulü, kitlesel bir gösteriye dönüşeni Küçük şarkıcı adayları, gazeteci arkadaşlarını rica minnet toplayarak Noel baba kılığında çalıyorlar yetimhane kapılarını Hediyeler dağılırken, fiyonk ağızlarla şefkat yüklü fotoğraflar çektiriliyor Bölge memnun satan hoşnut Şarkıcı ünlü oluyor, çocuklar neşe doluyor, gazete manşet buluyor * * Bunun bir adım ötesi yeni başladı Bundan Böyle televizyon kurtarıyor insanları Ergüder Yoldaş yaşamın hoyratlığına dayanamayıp bir adaya mı sığındı; O'nu rahat bırakmamak için ne mümkünse yapıyoruz Tek doğru hayat biçiminin kendimizinki olduğunu sandığımızdan O'nun da bizim gibi yaşaması için her gün çadırının etrafına film setleri kurup, O'na sığındığı son Adayı da zindan ediyoruz Sonunda kurtarıp, kendimize benzetince huzur bulup derin bir ohçekiyoruz Pavyon çetelerinin ellerinden gencecik kızlarımızı çekip alıyoruz Dayılanmaya kalkan, kamera ışıklarını buluyor yüzünün ortasında, bir de tükürüklerimizi Felçli bir kızcağız, yıllardır biçare yattığı yatağında vefat etmek istiyor Hemen yardıma koşuyor, kurtarıyoruz bir anda dünyası aydınlanıyor genç hastamızın Evin içine kameralar kuruluyor Acılı babanın gözyaşları görüntüleniyor, yakın plan Felçli kıza vefat etmek istiyorumdedirtiliyor bir kaç kere (yayında en iyi çekim kullanılmak üzere) Sonradan aniden destek kapısı açılıyor Tutup ölümün karanlık dehlizlerinden, hayata bir yol döşüyor televizyon Cankurtaranlar yetişiyor çığlık çığlığa Uçaklar umuda havalanıyor, lüks hastaneler seferber oluyor Yol boyu mikrofon elimizde, çekimi sürdürüyoruz: Neler hissediyorsun şimdi? Kurtulmak güzel yok mi? Baştan dünyaya gelmiş gibiyim Kanalınıza şükran borçluyumVe güleryüzlü spikerlerimiz, görevini yapmış yayıncıların huzuru içinde kucaklıyor bizleri Yapılan insanlık gözlerimizi yaşartıyor Ağlıyoruz Sağolasın Kanal Z * *Peki Tanrı aşkına o kızcağızın kurtuluşu bu değin kolaydı da niye bunca vakit kurtarılamadı Bir gazetede veya televizyon kanalında tanıdığı olmadığı için mi? Yahut parası olmadığı için mi? Bence ikisi de dürüst Yalnızca parası olanın yaşamaya adalet kazandığı bir sağlık düzeninde, bundan böyle geriye doğru tek kurtuluş seçeneği, medyanın size sahip çıkması kalıyor O yüzden en fazla izlenen kanalların, en beğenilen programlarının posta kutuları bir takviye eli için yalvaran mektuplarla dolup taşıyor Hangisini kurtaracağınızı yeğlemek size kalmış Aradan bir mektup seçiyor ve kameranızı sırtlayıp, beyaz atınıza atlayıp, o fukaranın yanında koşuyorsunuz Bunlar, çağımızın Külkedisi masallarıdır Fakir kız, kurtarıcı prensini bekler durur Bulunca da masalı dinleyenlerle birlikte rahatlık bulur Kızın niye fakir düştüğünü kimse merak etmez Kurtarıcı prenslerin olmadığı bir dünya düşlenemez Masallardan sırıtır, dünyaya manzara açımız Ben kendi adıma, televizyonun Bataktan insan kurtarma serüvenini gözümde yaşlarla izlesem de, her programın peşinde yayınlanan Allah sizden razı olsunnakaratlarından utanç duyuyorum Televizyonun sevap işleyecekse, bunu benim gözüme sokmadan, kurtarılanın başına kakmadan, sessiz sedasız yapmasını bekliyorum İlle çare bulacaksa, çareyi herkesi kurtaracak çözümlerin üretiminde arasın istiyorum Objektiflerini, küçük sindirella öykülerinden, ülkenin kangren olmuş sorunları üzerine çevirmesini talep ediyorum İnsanları pavyonlarda tutsak eden, parasızlıktan ölümü iple çekmeye zorlayan, Süper adamlara, Süper bayanlara fakir eden düzeni ekrana getirmeliyiz diye düşünüyorum Kurtarılanların, kurtuluşun bedelini bir televizyon şovuna cihaz olarak ödemesini içime sindiremiyorum Mağdur babalar, mağrur kanallara teşekkür ederken televizyonumun sesini kısıyorum Kurtuluyorum