Üniversite AşKLARI üniversite aşkları sevişilecek yerler sevişilecek mekanlar istanbulda yerler sevgiliyle ÜNİVERSİTEDE AŞK…Bağımsızlık vakit değerlendirmesi gibidir üniversite aşklarıVe daima iktisat kantinlerinde tanışılırÇay esnasında ummak, onun omuzlarına omuzlarının değmesi yaklaşmak adını alır ve yanına nedensiz bir kibarlıkÇoğu üniversite kantini self servistir ve ileri günlerde sevgili olacak iki insan da aynı anda bırakır çay fişlerini nehir alınan bölümeGelen ilk dere her zaman öteki bir insana verilir, verilmek istenir nedenseİşte burada başlar her şey ve bu onur kırıcı bir umutturBu kibarlığı gösteren o kibar sandığınız insan aslında küstah bir umuda sahip olan bir zavallıdır piyasa kurallarına alt dünyasındaO anda seçerler birbirleriniİkisi arasındaki konuşma, güya aylarca sunulmaya çalışılmış bir seminer gibi bir soruyla başlar: Hangi bölümdesin?Vücut eğitimi bölümündekiler aptaldır ve bizim insanımızın o her şeyi adı gibi bilen akıllarındaki daima kafası yerine bedenini çalıştıran insanlardır, fenedebiyat inektir, eğitimciler solcu, iktisat oportunist piyasa kurbanlarıHer ne olursan ol, iktisattaysan seni kendilerinden sayarlarVe onların 510 tane herzamanki soruları vardırSaçını nerde yaptırdın?Kotun fazla güzelmiş markası ne?İstanbul’da hangi mekanlara takılıyorsun?falan gibiSohbetin bitişi hiçbir zaman başlayacak bir ders için yok, telefon numaraları alındığı içindirTelefon numarasını edinmek, güveni ele almaktırTelefon numarasını kayda geçirmek, bir tuşla onu bulabileceğinin güvencesini ele almaktırVe eve dönerken yapılacak birincil meslek kontör almaktır konuşmaktan fazla fotoğraf çekmeye yarayan makinelereEve dönüldüğünde ise yapılacak işlerin başında telefonu oldukça çok şarj etmek kazançYalnız, bu tek taraflı değildirBunca emeğin kazancıdır iki gün sonra beraber almak!Bir aylık kamp başlarKamp yeri: KampüsProgram: Cafeler gezilecek, barlarda içilecek, yatakta (veya tercihe tarafından) sevişilecek ve veda konuşmasıSüre: 4 haftaNot: Dolu doymuş yaşa!İki tarafta en hoş kıyafetlerle çıkarlar yola ve en fazla prim yapan cafeler buluşma noktasıdırBiraz daha akıllı davranan gençler içerde bekler tabiİlk bir hafta baştan başa o cafe senin, bu cafe benim, bir bir gezilir ve tanışmaya vesile olan çaylar içilir daimakonuşulanlar ezberedir, sevilmeyen şeyler sevilir o anda, sevilenler sevilmezya da hiç sevilmemiş gibi gösterilir!İkinci hafta programa kadar barlar ve içki girer devreyeİyikötü varsa bellekte şiir, kendine bağlama hırsıyla kulaklara fısıldanırArtık gündüzler uyku sersemi ve anlamsız, hatta azıcık da gece nasılsa buluşulur güvenliği içinde umursamaz; geceler devingen, alkole ve sohbete dirençli, hatta biraz da sahiplenme havasında geçerVe gelelim üçüncü haftayaEn soluk soluğa geçen haftadırÇünkü ikinci haftada yaşananlar toplanarak eksik kalana dürüst yol alınırTüketim haftasıdırKontörler alınır, şarj etmekten telefonlar patlayacak ayla kazanç, cafelerde akarsu, barlarda içki kusarlar ve sohbetle koyulaştıkça her mekanda ve cihazlarda, ruhlar birbirini fazla tanışmış gibi tenleri tanımaya yol alırlarÜçüncü hafta uykusuzluk ve takâtsizlik haftasıdırBünye onca yemeğe, çaya, alkole dayanamamaktan bitap ve bu yorgunluğu diğer bir bedene taşımaktan uykusuz düşer! Evler birbirine karışır, bir gün bayanda, bir gün bayda kalmaktanEvin öteki elemanlarıyla kavgalar başlar ki bu ilişkiye yansır hemenİstense kontör alabileceği halde alınmıyor, param yok, dersim var yalanları söyleniyorsa dördüncü haftadadırlarBir zamanlar yok farzedilen arkadaşlara, dostlara geri dönüş başlar! Mesajlar, konuşulanlar ve yaşananlar deşifre edilir piyasa kurallarına tabi kantinlerdeHür süre değerlendirmesinin en son aşamasıdır değerlendirilen vakit! Seyahat duygusu işler ruha, beynine ve tenlereBaşlandığı yere dönülürVe çay sırasına son defa girilir, sebepsiz kibarlık yoktur artık, çaylar alınır ve masaya geçilirVeda konuşmasını birincil başlatan her zaman hileli sayılır, iki taraf da istese de ayrılığıSevip de sevmiyorum isteyip de istemiyorum dediği şeyleri, gerçekten sevmiş ve istemiş olduğundan başlar kavgaKavga çözülmesi gereken sorunlar için değil, ayrılık içindirVe sabırsızlıkla biri diğerini bekler bittidemesi için!dobra dobra söylemedikleri gibi, dolambaçlı yolardan da hissettirmeyi de beceremezler Güya ayrılmak istemiyorlarmış gibi suçu çözülmeyen sorunlara atarlar ve nokta masayı ter ederek konmuş olurİşte böyle sona erer kamp!Fiilen hayalimdeki özet şudur:İkisi de birincil gün aldıkları o sıcak çayı unutarak, birbirlerine kanıp çayı yarım bırakmış bir halde ayrılırlar oradan el eleVe bir vakit daha sonra yine yarım bıraktıkları çayın olduğu masaya dönerler geri bitmemiş o soğuk, o zevksiz acı ve tadını yitiren çayı yudumlarlar; ve onun verdiği tatla kalkıp giderler masadan ayrı olarak yollara