Utancla İlgili Şiirler
Utanc Şiirleri
Utanc
İnsanım diye gezme sakın ortada,
Diğer canlılara karşı ayıp oluyor
Eğer duygun kaldıysa icinde hala,
Yuzun kızarsın biraz, herkes anlıyor
Seni hangi sıfatla yaratmış Rab acaba,
Paraya tapıyorsun satılık insanlığınla,
Huzuruna cıkacak sevap var mı zulanda
Sana bey denildikce icim kanıyor
İki manyak bulmuşsun cevrende, yalaka,
Onları gorenler şaşıyor bu ne ilgi,alaka,
Bilmediğimiz bir kerameti vardır mutlaka,
Millet her iki ayaklıyı insan sanıyor
Konuştuğunda senden muslumanı yok,
Gunahta,kul hakkında sende vebal cok,
Beğenmediğin garibanların gozu senden tok,
Cebinden cıkarırken beş kuruşu elin titriyor
Ne namazındasın,ne niyaz de ne de orucunda,
Ağzın acıldı mı mubareksin,Kabedesin ruyalarında,
O kadar varlığının icinde bir Kurban bayramında
Koyun bile kesemiyorsun, nasip olmuyor
Sen başkasına parcala artık sahte edebiyatını,
Para icin yaşa,olmekten kork cek kulaklarını,
Azrail gorunduğunde kapıda, almak icin canını,
Cuzdanın nerede ey fani diye sormuyor
Gidecek misin sen cennete, bu kadar gunahınla,
Orada odeyeceğin hesap yok,herşey bedava,
Bir cay ısmarlarsın artık,karşılaşırsak bir daha,
Hurileri de lanet ettirirsin,nefsin doymuyor
Kefenin cebi yok be adam, gotureceğin gunahın,
İşledin mi bilmem ama varsa da eğer sevabın,
Para icin satmışsın kalmamış ki maneviyatın,
Ağzını her actığında curumuş insanlığın kokuyor
Esin Uğur
Utanc
sen olunce guneş artık
utanmayacak guzelliğinden
eğilip bukulmeyecek durup durup
kızarıp bozarmayacak
Huseyin Temel
Utanc
biz gunahla doğmayız
en temiz halin
hatırlayamayacağın kadar geride kalmış!
sen camurla alıyorsun abdestini!
ben suyum,bakirliğimden utanıyorum!
biz karanlığa doğmayız
bu dunya sırf kotuluktur cile dolduruyoruz
diyenlerden olmadık hic
sen karanlığı arıyorsun
dizimin dibinde otursan da
o tarafa bakıyorsun
ben mumum,aydınlığımdan utanıyorum!
biz utancla yaşayamayız!
bu utancı sana borcluyum!
Bilgehan Arar
Utanc
Bana baktığında ciy altındaki cimen kadar guzelleşiyorum
Uzun otlar anımsamıyor benim gururlu
cehremi, yuruduğumde ırmak boyunca
Utanıyorum kederli ağzımdan oturu,
paslı sesimden, kaba dizlerimden oturu
Gelip bana baktığında
oyle yoksul ve cıplak hissettim ki kendimi
şafağın ışığındayken daha da cıplak olan
bu kadına baktın
ve duydun şarkısını
Ova yolunda susuyorum ki
kimse anlamasın mutlu olduğumu
Geniş alnımın ışığından
ya da titreyen elimin deviniminden
Gece ve duşuyor ciy ota
Bak bana uzun uzun ve konuş tatlı sozlerle
Optuğun kadın guzellikle ışıyacak yarın
yururken ırmak boyunca!
Gabriela Mistral
UTANC
Soğuk bir tul ortuyorlar yuzumuze,
Sanki olmek icin beyaz bir uykusuzluk;
Belki utanmasak bizi bırakacaklar,
Terliyoruz, tırnaklarımdan damlıyor kan
Onun ustune,
Soğuk bir tul ortuyorlar ustumuze
Hangi odaya saklansak şimdi onlar,
Hangi sokaklara cıksak olum;
Girildikce biten sevişmemiz onlar yuzunden,
Ne zaman boynuna uzansam olum kokuyor
Yalnızlıktan, o yalnızlık,
Kelimesi artık şiirde unutulan
ULKU TAMER
UTANC
Yitik sevdalardan gectik
Suzulen
Kopuren sulardan
Ateşin bağrından koptuk
Ruzgara kanarak
Tarih işlenirken cıplak duvara
Her darbede
Her umidin ardından muhurlenen
Dedelerimize emanet
Kutsal bahceden
Ben
Utancıyla yoğrulan
Yılgın
Ayaklarını suruyerek
Terk eden
Utanclar da Ağlar
Kendini unutturan eflatunum,
Guneş kokulum, yağmur gozlum,
Bıcak kemiğe dayanmadan cıkalım yola,
Ruzgarın ıslığından once varalım
Dağın ote yuzune
Kış gelmeden yapalım
Omurluk kardan adamımızı;
Ben gozlerimi, sen yureğini
Odunc ver beyaz adama,
Erimesin ak bedeninde umutları!
Semavi bir sır gibi donup dursun evrende
Karanlığa gomulen oksuz utancları,
Aşk cicekleri yağsın uzerine
Ağırlaşan gok kubbenin altından
Yeni bir gun daha doğuracaksa
Yoksul gecelerinde guneş;
Yaprağına sarınmış daldaki cicek gibi
Ve kızarmış bir dilim ekmek gibi
Azık olsun bir tutam aşk ona;
Dokunurken karanlıklıklar ışığına!
Utanc Şiirleri
Utanc
İnsanım diye gezme sakın ortada,
Diğer canlılara karşı ayıp oluyor
Eğer duygun kaldıysa icinde hala,
Yuzun kızarsın biraz, herkes anlıyor
Seni hangi sıfatla yaratmış Rab acaba,
Paraya tapıyorsun satılık insanlığınla,
Huzuruna cıkacak sevap var mı zulanda
Sana bey denildikce icim kanıyor
İki manyak bulmuşsun cevrende, yalaka,
Onları gorenler şaşıyor bu ne ilgi,alaka,
Bilmediğimiz bir kerameti vardır mutlaka,
Millet her iki ayaklıyı insan sanıyor
Konuştuğunda senden muslumanı yok,
Gunahta,kul hakkında sende vebal cok,
Beğenmediğin garibanların gozu senden tok,
Cebinden cıkarırken beş kuruşu elin titriyor
Ne namazındasın,ne niyaz de ne de orucunda,
Ağzın acıldı mı mubareksin,Kabedesin ruyalarında,
O kadar varlığının icinde bir Kurban bayramında
Koyun bile kesemiyorsun, nasip olmuyor
Sen başkasına parcala artık sahte edebiyatını,
Para icin yaşa,olmekten kork cek kulaklarını,
Azrail gorunduğunde kapıda, almak icin canını,
Cuzdanın nerede ey fani diye sormuyor
Gidecek misin sen cennete, bu kadar gunahınla,
Orada odeyeceğin hesap yok,herşey bedava,
Bir cay ısmarlarsın artık,karşılaşırsak bir daha,
Hurileri de lanet ettirirsin,nefsin doymuyor
Kefenin cebi yok be adam, gotureceğin gunahın,
İşledin mi bilmem ama varsa da eğer sevabın,
Para icin satmışsın kalmamış ki maneviyatın,
Ağzını her actığında curumuş insanlığın kokuyor
Esin Uğur
Utanc
sen olunce guneş artık
utanmayacak guzelliğinden
eğilip bukulmeyecek durup durup
kızarıp bozarmayacak
Huseyin Temel
Utanc
biz gunahla doğmayız
en temiz halin
hatırlayamayacağın kadar geride kalmış!
sen camurla alıyorsun abdestini!
ben suyum,bakirliğimden utanıyorum!
biz karanlığa doğmayız
bu dunya sırf kotuluktur cile dolduruyoruz
diyenlerden olmadık hic
sen karanlığı arıyorsun
dizimin dibinde otursan da
o tarafa bakıyorsun
ben mumum,aydınlığımdan utanıyorum!
biz utancla yaşayamayız!
bu utancı sana borcluyum!
Bilgehan Arar
Utanc
Bana baktığında ciy altındaki cimen kadar guzelleşiyorum
Uzun otlar anımsamıyor benim gururlu
cehremi, yuruduğumde ırmak boyunca
Utanıyorum kederli ağzımdan oturu,
paslı sesimden, kaba dizlerimden oturu
Gelip bana baktığında
oyle yoksul ve cıplak hissettim ki kendimi
şafağın ışığındayken daha da cıplak olan
bu kadına baktın
ve duydun şarkısını
Ova yolunda susuyorum ki
kimse anlamasın mutlu olduğumu
Geniş alnımın ışığından
ya da titreyen elimin deviniminden
Gece ve duşuyor ciy ota
Bak bana uzun uzun ve konuş tatlı sozlerle
Optuğun kadın guzellikle ışıyacak yarın
yururken ırmak boyunca!
Gabriela Mistral
UTANC
Soğuk bir tul ortuyorlar yuzumuze,
Sanki olmek icin beyaz bir uykusuzluk;
Belki utanmasak bizi bırakacaklar,
Terliyoruz, tırnaklarımdan damlıyor kan
Onun ustune,
Soğuk bir tul ortuyorlar ustumuze
Hangi odaya saklansak şimdi onlar,
Hangi sokaklara cıksak olum;
Girildikce biten sevişmemiz onlar yuzunden,
Ne zaman boynuna uzansam olum kokuyor
Yalnızlıktan, o yalnızlık,
Kelimesi artık şiirde unutulan
ULKU TAMER
UTANC
Yitik sevdalardan gectik
Suzulen
Kopuren sulardan
Ateşin bağrından koptuk
Ruzgara kanarak
Tarih işlenirken cıplak duvara
Her darbede
Her umidin ardından muhurlenen
Dedelerimize emanet
Kutsal bahceden
Ben
Utancıyla yoğrulan
Yılgın
Ayaklarını suruyerek
Terk eden
Utanclar da Ağlar
Kendini unutturan eflatunum,
Guneş kokulum, yağmur gozlum,
Bıcak kemiğe dayanmadan cıkalım yola,
Ruzgarın ıslığından once varalım
Dağın ote yuzune
Kış gelmeden yapalım
Omurluk kardan adamımızı;
Ben gozlerimi, sen yureğini
Odunc ver beyaz adama,
Erimesin ak bedeninde umutları!
Semavi bir sır gibi donup dursun evrende
Karanlığa gomulen oksuz utancları,
Aşk cicekleri yağsın uzerine
Ağırlaşan gok kubbenin altından
Yeni bir gun daha doğuracaksa
Yoksul gecelerinde guneş;
Yaprağına sarınmış daldaki cicek gibi
Ve kızarmış bir dilim ekmek gibi
Azık olsun bir tutam aşk ona;
Dokunurken karanlıklıklar ışığına!